Enerji İçeceğine Cevaz Veren Fetva

rota

Doçent
Katılım
15 Nis 2007
Mesajlar
551
Tepkime puanı
9
Puanları
0
Ilımlı İslam’ın sesi olarak görülen ve EL Cezire TV’sinde “Şeriat ve Hayat” isimli programla bütün Arap dünyasında saygı gören İslam aleminin önde gelen din adamlarından Yusuf Kardavi’nin, Müslümanlığın az miktarda alkole izin verdiği yönündeki fetvası büyük tartışma başlattı.

Enerji içecekleriyle ilgili yayınladığı fetvasında fermantasyonla doğal yoldan oluşması halinde içinde çok az miktarda alkol bulunan içeceklerin tüketilmesine yönelik dini bir yasak bulunmadığına dikkat çeken Kardavi, “Binde 0.5 seviyesine alkol tüketilmesinde İslam açısından bir sakınca yok” dedi.

Hz. Muhammed’in “Sizi sarhoş eden alkolün az miktarda olanı da haramdır” hadisinden yola çıktığını ifade eden Kardavi, “Enerji içecekleri çok tüketildiğinde bile insan sarhoş olmuyor. Ama içinde alkol bulunuyor. Demek ki; az miktarda doğal alkol almaya dinimiz izin veriyor” dedi. Ancak Mısırlı din adamının fetvası muhafazakar Müslümanları ayağa kaldırdı.

Katar’da yayınlanan El Şark gazetesinin başyazarı Abdüllatif El Mahmud, fetvanın alkole izin verilmesi olarak anlaşılacağına işaret ederek, “Kardavi sadece sorun çıkarıyor. Kuran’da hiçbir oran belirtilmemiştir. Fermantasyonda da alkol seviyesi değişkendir” yorumunda bulundu. Katar Üniversitesi eski dekanı Abdül Hamid de Kardavi’nin fetvasının yanlış anlaşılmalara sebep olabileceği uyarısında bulundu.

Türkiye'de durum ne?

* Türkiye’de enerji içecekleri ile ilgili olarak Tarım Bakanlığı’nın hazırladığı 2006/5 nolu tebliğinde şu ifade yer alıyor. Alkol miktarı hacmen binde beş’ten fazla olmamalıdır.

* 2007 yılında çıkartılan 26 sayılı Alkolsüz içecekler tebliğinde ise “Üretimin doğasından kaynaklanabilecek etil alkol miktarı en çok 3.0 gram/litre olmalıdır” ifadesi yer alıyor.

* İlahiyat Profesörü Hayrettin Karaman ise geçen Yıl Kardavi’ye benzer bir yorumla, “Gazlı içecekler alkol kokmuyorsa dinimiz açısından içilmesinde bir mahsur yoktur” iddiasında bulunmuştu.

Vatan
 

sır

Üye
Katılım
18 Haz 2007
Mesajlar
1,002
Tepkime puanı
11
Puanları
0
Yaş
40
İslamın en önde gelen yıldızlarından, Efendimiz'in damadı hazreti Ali r.a. ne der , bu el-âlem ne der ?

''Bir yere bir damla içki düşse ve oraya mescid yapılsa çıkıp minaresinde ezan okumam'' (Hz. Ali r.a.)
 

oguz

Yeni
Katılım
29 Eki 2006
Mesajlar
1,560
Tepkime puanı
36
Puanları
0
Ilımlı İslam’ın sesi olarak görülen ve EL Cezire TV’sinde

Bunların vereceği fetva ancak kendilerini bağlar
Benim bildiğim duyduğum "Ilımlı islam için çalışan mürted olur dinden çıkar"
 

dostluk

Kıdemli Üye
Katılım
18 Haz 2007
Mesajlar
5,663
Tepkime puanı
304
Puanları
0
Yaş
50
Konum
istanbul
Bir zaman gelecek, zina, içki ve mizmarı yani çalgıyı helal sayanlar çıkacaktır...-Buhari

zina muta nikahıyla helal sayılmış durumda içkiye şimdi fetva çıktı,çalgı zaten ibadetlerimize bile girmiş durumda !

eninde sonunda anlaşılacak ehli sünnet olmayanların sapık fetvaları, bazı ehli sünneti tam manasıyla yaşayan ve bilen alimler kardavi hakkında görüşlerini yıllaar önceden vermişlerdir, İslam âlimlerine olan itimadı, hadisler husundan başlayıp güveni temelinden sarsmaya çalışşmışlardır müslüman gençler ehli sünnet yoluından çıkmasın diye uyarı üzerine uyarı kitap üstüne kitaplar basılmıştır,inşallah uyanık olur ve tuzaklara düşmeyiz.
 

elmnightmare

Profesör
Katılım
8 Eyl 2007
Mesajlar
1,734
Tepkime puanı
8
Puanları
0
“Helal bellidir, haram bellidir. Bu ikisinin arasında bir çok kişinin bilmediği şüpheli şeyler vardır. Kişi bunlardan sakınırsa dinini, onur ve haysiyetini korumuş olur.
Şüpheli şeylerden kaçınmayanlar, koruluğun kenarında hayvanlarını otlatan kimse gibidir. Kolladığı hayvanların her an koruluğa dalması mümkündür. Dikkat edin her hükümdarın bir koruluğu vardır, Allah’ın koruluğu da haram kıldığı şeylerdir...” (Buhârî, İman, 39)
 

zebih

Kıdemli Üye
Katılım
22 Ara 2006
Mesajlar
4,033
Tepkime puanı
100
Puanları
63
Konum
kayseri
gerekçesi sarhoş etmiyor ise, bizim yıllanmış meyhane müdavimleri derler ki: 'valla bir şişesi beni asla sarhoş etmiyor. 3 şişe içince çakır keyif oluyorum'

buna da o caiz olmuş olur.

işin acı latifesi bir yana:

önce enflasyon altında faiz caiz dediler, şimdi bu.. sırada ne var acaba?

aklını mezhebi bilenlerin dini, sabun köpüğü gibiymiş deseler yalan olmazmış...

zahid kevseri 'mezhebsizlik dinsizliğin kantarıdır' diye niye demiş daha iyi anladım.
 

inkişaf_

Doçent
Katılım
3 Eyl 2006
Mesajlar
1,124
Tepkime puanı
3
Puanları
0
Bunu millete kimse dayatamaz. İçmeyen içmez. Kuranda bir damlası bile haram deniyorsa, herkes evladına böyle öğretiyorsa, zorlamı içirecekler.

Alkolün zararlarını psikiyatır Arif Verimli anlatıyordu geçenelerde ve sakın alkole yaklaşmayın alkolün azı olmaz. Alkolü az içiyorum diyenler yarın çok içmeyeceğnizin garantisi varmı varmı ? diye soruyordu. Hiç başlamayın, içenlerde mutlaka bıraksın diyordu.
 

Ahi Evran

Profesör
Katılım
18 Haz 2007
Mesajlar
1,695
Tepkime puanı
14
Puanları
38
Yaş
45
Vatan gazetesinin haberinden ancak ne olur???
İş güzar muhabirin şarlatanlığı...

* İlahiyat Profesörü Hayrettin Karaman ise geçen Yıl Kardavi’ye benzer bir yorumla, “Gazlı içecekler alkol kokmuyorsa dinimiz açısından içilmesinde bir mahsur yoktur” iddiasında bulunmuştu.

fasık size haber getirirse ne yaparsınız...
bir de tefsirlerdeki o fasığa bakın bakalım nasıl bir fasık...
 

girdap

Ordinaryus
Katılım
8 Şub 2007
Mesajlar
2,541
Tepkime puanı
252
Puanları
0
İşte Karaman'ın Gazlı İçecek Fetvası

(...)

Şimdi gelelim genel olarak gazlı içeceklerin içinde alkol bulunması ve bu yüzden içilmesinin haram olması konusuna.

15 Eylül'deki yazımda, fıkhın muteber kaynaklarından şu bilgileri nakletmiştim: Necis olan veya yenmesi, içilmesi haram kılınan bir nesnenin azı da, çoğu da yenmez ve içilmez, ama bu nesne, temiz olan bir başka nesneye karışır, karıştırılırsa, keza yanma vb. şeklinde değişime uğrarsa hüküm değişir; yani o nesne haram ve necis (dince pis) olmaktan çıkar. Bizim konumuz karışma ile ilgili olduğuna göre, temiz suya karışma durumunda alkolün, o suyu (gazozu, kolayı) harama çevirmesinin şartına bakalım:

Bütün fıkıhçılara göre az olan haram, belli miktarda çok olan helale katıldığında karışım haram olmaz. Peki buradaki çok ne kadardır?

Önceki yazımızda bu konuda şu bilgiyi vermiştik:

Dince pis olan nesne az suya veya az sıvı maddeye karıştığı zaman su ve sıvı pis olur; içilmez ve onunla dînî temizlik yapılmaz. Çok suya pislik karıştığı zaman ise suyun rengi, tadı ve kokusundan biri, katışan pislik belli olacak şekilde değişmedikçe su pis olmaz. Çok su Hanefîlere göre yeri köşeli ise yüzeyi 10x10 arşın, yuvarlak ise 36 arşın, derinliği ise bir karışa yakın yerdeki sudur. Arşın yaklaşık iki karıştır. Şâfiîlere göre iki kulledir (büyücek küp, iki kule su, yaklaşık 200 kg. sudur), İmam Malik'e göre ise az su, içine düşen pisliğin rengi, tadı veya kokusu belli olan sudur, belli olmayan su ise çok su sayılır. Buradaki ölçülere göre çok sayılan suya mesela sidik veya şarap karışsa o su pis olmaz, onunla abdest alınır ve o su -sağlığa zararı yoksa- içilebilir (İbn Âbidîn, 1984 Kahraman yayınları, C.I, s. 185,188).

Dinde hüküm yukarıda yazıldığı gibidir. Bir sıvının içine alkol karışınca hemen "bu sıvı haramdır" denemez, haram olmasına hükmetmek için yukarıda açıklanan şartların gerçekleşmesi gerekir.

Gazlı içecekler büyük tanklarda yapılıyor, bunların içindeki sıvı/su, müctehidlerin birçoğuna göre "çok"tur.
Buna göre gazlı bir içeceği elinize aldığınızda koklayınca alkol kokmuyorsa, tadınca alkol tadı vermiyorsa, bakınca alkol rengini almamış ise, o içecek temizdir, helaldir.

"Çoğu sarhoş eden içeceğin azı da haramdır" kuralına göre de baktığımızda, piyasadaki gazoz ve kolaların içilebilecek çok miktarı sarhoş etmediğine göre bu bakımdan da bir sakıncası yoktur.

Gazlı içeceklerin içilmesi konusunda bir de "sağlığa tesiri" ile Müslümanların servetlerinin yabancılara -bazen de Müslümanların düşmanlarına- akması açısından bakmak gerekir. Bu bakımlardan bir sakınca varsa ilgili içecekten uzak durmak kaçınılmazdır.

20 Ekim 2006
Cuma


http://www.hayrettinkaraman.net/makale/0082.htm
 

zebih

Kıdemli Üye
Katılım
22 Ara 2006
Mesajlar
4,033
Tepkime puanı
100
Puanları
63
Konum
kayseri
(...)

"Çoğu sarhoş eden içeceğin azı da haramdır" kuralına göre de baktığımızda, piyasadaki gazoz ve kolaların içilebilecek çok miktarı sarhoş etmediğine göre bu bakımdan da bir sakıncası yoktur.

Gazlı içeceklerin içilmesi konusunda bir de "sağlığa tesiri" ile Müslümanların servetlerinin yabancılara -bazen de Müslümanların düşmanlarına- akması açısından bakmak gerekir. Bu bakımlardan bir sakınca varsa ilgili içecekten uzak durmak kaçınılmazdır.
[URL]http://www.hayrettinkaraman.net/makale/0082.htm[/URL]

bir yazı okudum, tenkid eden bu mevzuyu. bir kısmını aktarayım, tamamını okumak isteyenler için

tıklayınız


“Öyleyse su ile alkol karışımı haram değildir” Bu kıyas da batıldır ve birinci mukaddimesi icmâî (âlimlerin söz birliği ettiği) bir hüküm değildir.

Çünki,

Bir: Bu hüküm, haram maddenin diğer helâl maddelere hükmen şâyi/yaygın olmaması kaydına bağlıdır.

Yani, eğer “haram madde helal unsura hükmen sirâyet etmiyorsa, her tarafına yayılmıyorsa” takdîrindedir.

Bir adamın helal kazancı çok haram kazancı az olsa, helal kısmı helal, haram kısmı da haram kalır.

Mânen pis olan haram şeyler, temiz olan helallere hükmen, karışmış olmaz.

Siz, helal kısmını niyet ederek onun malından yiyebilirsiniz. Öyle olmasaydı, bir küp şarabı beş küple, hatta bir buçuk küp temiz suyla karıştırırsanız helal olması icab edecekti.

Hatta bir bardak rakıyı iki bardak temiz suya katsanız bu helal olacaktı.

Burada maddî pislik ile manevî pislik karıştırılıyor.

Ortada, fârık’a rağmen bâtıl bir kıyas var. Öte yanda, “büyük su”yun necis/pis maddeyle “necis” olmaması “bir ucundan diğer ucuna ulaşmaması” takdirine bağlı idi. Ulaştığı farzedilirse, “küçük su” oluyordu ve pisleniyordu.

Nitekim, İbn-i Hümâm’ın talebesi Kâsim b. Kutlubuğâ şöyle dedi:

“Suyun ‘çok' oluşu necâsetin diğer tarafa ulaşmaması esasına dayanmaktadır.” [18] Şu ifadeden anlaşılmaktadır ki, sular karıştırılınca, onların tahareti meselesi bile şu hükmün tamamen dışındadır.

İki: Malın haram olan faizi bazı, fıkıhçılara göre helal kısmını da haram yapar. [19]

Bu içeceklerin satın alınması ve kullanılması, iç ve dış “İslâm düşmanları”nın veya onların “yerli işbirlikçileri”nin ve “yerli ortakları”nın, yâhud onların “müctehid danışmanları”nın kasaları ve keselerinin doldurulması, işin başka bir tarafı ve ayrı bir cinâyet…

Hem, şu bâtıl kıyaslara mesned yapılan meseleler, “muteber bir eser” olan “İbn-i Âbidîn”de ve “sâir mu’teberât”ın hiç birisinde bulunmasaydı, hatta şunların hepsinde “câiz olmadığı” açık bir şekilde yer alsaydı, “alkollü de olsa gazozlar câizdir” şeklinde fetvâ verilmeyecek miydi? E

lbette verilecekti. “Zarûret maymuncuğu” ne güne duruyor?

“Kadınlarla tokalaşmak”, “resim”, “heykel”, mekteblerde okumak için “kızların başını açmaları” ve benzeri onlarca mesele için, bütün “mu’teber ve gayri mu’teber” fıkıh kitablarında söz birliği ile “haramdır” denilmesine rağmen, bunların “mubahlığı”na fetvâ verebilenler, “alkol karıştırılan gazlı içeceklerin haram olmadığı”na fetvâ verirlerken şu “mu’teber” eserlere dayandığını söylemelerinde ne kadar samîmîdirler?

Bunu, ehl-i insâf olan ilim ve idrâk sâhiblerinin takdîrlerine bırakıyorum.

Evet, kalbleri bilemeyiz ve “ilim” mertebesinde niyetlere muttali olamayız.

Tamam,“berâet-i zimmet asıldır.” Lâkin, bu küllî veya ğâlibî kâide, “sû-i zann” meselesine de teşmîl edilecekse, sâbıkalı ve müttehem/töhmetli olmayan kimseler içindir. Sabıkalılarda asıl olan “suçsuzluk” değildir.

Aksine, ne tam “suçluluk”, ne de “suçsuzluk” olmayıp “ihtiyât”dır. [20]

Binâenaleyh birileri her zaman olduğu gibi, yerli yersiz şu kâide yi de hevâsı için kullanmaya kalkışmasın…

ALLAH rızası için, sığ ve ihatasız ilmimiz, kör eden hevâmız ve yeterli olmayan idrâkimiz ile İslâm’ın ve Müslümanların idârî sâhibsizliğinden istifâde ederek dînî meselelerde “ictihâda” kalkıp dîn ile oynamayalım.

Dünyâda, Mevlâ teâla tarafından cezâlandırılmayışımız veya kulları eliyle henüz cezalandırılamayışımız bizi şaşırtmasın.

Akıllı ve İnsaflı olalım da haddimizi bilelim.

İllâ bir şeylerle oynayacaksak, başka bir şeyle oynayalım.

Ama bu, dinimiz olmasın.

İyi bilelim ki, bu din, sadece bizim değildir.

Bütün müminlerindir. Kendinize âid ve hâs olan eşyâ ve nesnelerle meşrû’ dâirede istediğiniz kadar oynayabilirsiniz. Ama benim dinimle oynamayın!...
 

Türkay

Doçent
Katılım
2 Ocak 2007
Mesajlar
542
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Kadınlarla tokalaşmak

BAŞBAKAN TOKLAŞMADIĞINDA NELER OLUR ?

İş ORTAMLARINDA ELİNİ UZATAN BİRİYLE TOKLAŞMAMAK İÇİN NE YAPMAK LAZIM.

Ben inancım gereği tokalaşmıyorum derseniz, karşıdaki bunu anlamayabiliyor ve çevrede dindarlara düşman kişiler irticacı damgası yağıştırmak için zaten hazır bekliyorlar.
 
Üst