Dinler Arası Diyalog Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?

Dinler Arası Diyalog Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?

  • Bir Vatikan Projesi, Müslümanlar için uygun değil

    Oy: 31 73.8%
  • M.Fethullah Gülen'in Projesi.İnsanlık için faydalı

    Oy: 10 23.8%
  • Kararsızım

    Oy: 0 0.0%
  • Fikrim yok

    Oy: 1 2.4%

  • Kullanılan toplam oy
    42

elcevaz13

Profesör
Katılım
17 Şub 2008
Mesajlar
1,472
Tepkime puanı
19
Puanları
0
Yaş
40
Web sitesi
www.herkul.org
El-Cevaz buyurmuşki, bu ayet tarihselmi'' diye....Fakat zannediyorum soru doğru adrese gitmemiş...Zira Ehli kitabla ilgili ayetlerin tariselliği yönünü vurgulayan sayın F.Gülendir...''Küresel Barişa doğru'' kitabı incenirse bu durum açıkça görülür...

Saniyen El-Cevazın önceki yazımızda belirttiğimiz ehli kitabdan bazılarının ehli iman olamayacağına dair yazımıza cevaben , hiç ilgisi olmayan bir ayetle konuyu ilişkilendirmesi, daha sonrada yukarıdaki iktibasları birbiriyle tenasüb içinde değildir...yazıları bir daha okumasını salık veririrz.. vesselam..
Muhterem abim
Evvela Hocaefendi asla ve kat'a Kur'an-ı Mu'ciz-ül Beyan'a tarihsellik isnadında bulunmamıştır ve bulunamazda.Hatta bu mevzuda Yeni Ümit Dergisinde müstakil bir makalede işlenmiştir.
Ayrıca bu mevzuya dair :http://www.ihvanforum.org/showthread.php?t=101406 bakılabilir.
Saniyen dediğiniz gibi bu aciz kardeşiniz mübtedi hükmünde olduğu için bazen karıştırıyor amma sizin gibi değerli abilerimizden çok güzel hakikatleri öğreniyoruz inşaAllah.Allah razı olsun.Benim bu Ayet-i Kerime'yi mevzuyla ilişkilendirmemin sebebi ise Ahmen Şahin Hocamızın:''
Bakara Suresi ayet 4'te, müminler tarif edilirken, "Hem Kur'an'a, hem de Kur'an'dan önceki İlahi kitaplara iman ederler." diye tarif ediliyor.


Bu sebeple biz müminler de hem Kur'an'a, hem de Kur'an'dan önceki İlahi kitaplara iman ediyor, onları tebliğ eden tüm peygamberleri de tasdik ediyoruz. Çünkü o peygamberlerin tebliğ ettikleri kitaplarda tüm insanlığın değişmeyen doğruları vardır. Bu değişmeyen doğrular: "Allah'a iman, peygamberlere iman, meleklere iman, öldükten sonra tekrar dirilerek ahirette hesap vermeye iman." Bunlar semavi kitapların ittifak ettikleri bir bakıma amentüleridir. Zaten peygamberler (teferruatta ayrılsa da) temel doğrularda ittifak ederler. Bir peygamberin söylediğini diğeri tekzip değil teyit eder. Nitekim Türkiye Diyanet Vakfı'nın 11 kişilik ilim heyetine hazırlattığı İslam ilmihalinde, tüm dinlerin ittifak ettiği bu temel doğrular şu ifadelerle dikkatimize sunulmaktadır: - "İslam'a göre ilk peygamberin tebliğ ettiği din ile daha sonra gelen peygamberlerin ve son Peygamber Hz. Muhammed'in tebliğ ettiği din, temel nitelikleriyle aynıdır! Allah'a iman, peygamberlik müessesesi ve ahiret inancı hepsinde vardır!.." s. 10. Evet, bunlar semavi dinlerin hepsinde de değişmez doğrulardır. Bir bakıma ehli kitabın değişmeyen amentüleridir. Bizler de bu amentüde müttefikiz. "Ehli kitapla Amentüde ittifakımız var." derken de bu değişmeyen doğruları saymıştım geçmişteki bir yazımda. Çünkü biz de Allah'a, peygamberlere, meleklere, ahirete iman ediyoruz. Yani ehli kitapla bu değişmez doğrularda ittifak ediyoruz. Ancak ehli kitabın bazılarının bu doğruları tarif ve tavsif ederken yanlışa düştüklerini de görüyor, Allah'a babalık, peygambere de oğulluk ve krallık sıfatını isnat etmeleri gibi yanılgılarına da şahit oluyoruz. '' şu ifadelerinin Ayet-i Kerime'deki Ehl-i Kitabın müsavi olmadığına dair Merhum Konyalı Mehmed Vehbinin şu tefsiriyle muvafık olduğunu bu kasır aklımla fikretmemden sudur etmiştir :Hulâsa; ehl-i kitabın cümlesi mertebede müsavi olmadığı, zi*ra; onlardan bazıları Allah'a ve yevm-i âhirete iman ettikleri ve gecenin saatlerinde tilâvetle ve secdeyle vakit geçirdikleri ve emr-i bilma'ruf ye nehy-i anilmünker gibi mezaya-yı âliyeyle meşgul oldukları ve enva-ı hayrata müsaraat edip suleha zümresinden bu*lundukları ve işledikleri amelleri zayi' olmayıp ecre nail olacak*ları ve Allahü Tealâ'nın müttekilerin hallerini bilip ittikalanna göre sevap vereceği bu âyetten müstefad olan fevaid cümlesindendir.[98]
Büyük Kur'an Tefsiri
Konyalı Mehmed Vehbi
Salisen ahir ki mesajda Risale-i Nurlardan yaptığım iktibasları tekrar Ahmed Şahin Hocamızın yukarıdaki yazısıyla birlikte okursanız alakayı daha zahir ve bahir bir surette görürsünüz inşaAllah Muhterem Abim.
 

fakiri

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
15,969
Tepkime puanı
355
Puanları
83
Konum
KOCAELİ
Bugünkü ehl-i litap denilen müşriklerle amentude ittifakımız asla ve kat'a yoktur !

Çünkü ; “Yahudiler: “Üzeyir Allah’ın oğludur.” dediler. Hıristiyanlar da: “Mesih (İsa) Allah’ın oğludur.” dediler. Bu, daha önce inkâr edenlerin sözlerine benzeterek geveledikleri sözlerdir. Allah onları kahretsin! Nasıl da uyduruyorlar?”
(Tevbe: 30)

Oysa Hazret-i Allah;
“Doğurmamış, doğurulmamıştır.” (İhlas: 3)
Bir insan Allah olur mu? Bu sapkınlık değil midir?
Kendilerine gelen peygamberleri ve ahir zaman peygamberini inkâr etmelerinden, Hazret-i Allah’a oğul isnad etmelerinden ve ortak koşmalarından dolayı yahudi ve hıristiyanların küfründe hiçbir tereddüt yoktur, küfür ehlidirler:
Yahudi ve hıristiyanların şirkte olduklarında şüphe yoktur. Onlar müşriktirler.

Bu hakikatları hiçbir zaman unutmayalım, aksi takdirde diyalogçuların düştüğü çukura düşersiniz !
 

fakiri

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
15,969
Tepkime puanı
355
Puanları
83
Konum
KOCAELİ
hak din var,batil din var,bu gercek din kelimesi kullanilarak kurandada belirtiliyor,dolayisiyla dinler diye birsey var...

Hak Din var o da bir tanedir yani, İslâm'dır. Batıl dinler de vardır bunlar semavi değildir dolayısıyla bunalra esasen din dahi denilmez. bı yüzden dinler ifadesi pek doğru olmuyor diye düşünüyorum.
 

MECZUP

Profesör
Katılım
5 Ağu 2010
Mesajlar
887
Tepkime puanı
178
Puanları
0
Konum
Bî mekân..
Kitab ehli olduğu gibi, kitab ehli olmayan bâtıl dinler de elbette vardır.
Yalnız unutmayalım ki Hz. İsa nında Hz. Musa nında dini İslamdı.
dolayısı ile şimdiki dinlerin hiçbir geçerliliği yokdur.
Netice-i kelâm; geçerli olmayan dinler ile diyaloğun adı ancak saçmalıkdır.

Allah indinde tek din İslamdır. | Ali imran/ 19


vesselam.
 
Katılım
14 May 2008
Mesajlar
2,994
Tepkime puanı
93
Puanları
0
Merak ediyorum,şu kadar yazılan çizilenden sonra acaba bu diyalog hakkında müsbet düşünürken bundan vaz geçen olmuşmudur.?
 

fakiri

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
15,969
Tepkime puanı
355
Puanları
83
Konum
KOCAELİ
Merak ediyorum,şu kadar yazılan çizilenden sonra acaba bu diyalog hakkında müsbet düşünürken bundan vaz geçen olmuşmudur.?

Güldürmeyin insanı ! Rabbimiz bunların halini ayet-i kerimesinde beyan etmiştir.

"Onları doğru yola çağıracak olursanız size uymazlar. Onları çağırsanız da, sussanız da sizin için birdir.”
(A’raf: 193)​
 

SaddbinMuaz

Profesör
Katılım
14 Nis 2011
Mesajlar
943
Tepkime puanı
14
Puanları
0
Ehli Kitap için bu tür âyetlerde sübût-u kat'iye arandığı gibi, delâlet-i kat'iye de aranmalıdır. Allah'a, Kitabına, Resulune, Meleklerine ve Mü'minlere düşman olmayan, Şeytanilerin Konsullerinde oluşturduğu Pagan inancına sahip salib(haç)'in hakikatte nasaraniyete ait olmadığını, şeytanilerin nasara ve yehudların dinlerinin hak din İslam olduğunu, şeytanilerin deccali telkin ve yalanları hatta parapisikolojik harb teknikleri ve deccali zehirler ile İslam'ı kötüleyen şeytan ve avanelerinin işleri olduğu hakikatlerini anlatacak, zehirleri temizleyecek inşaAllah Müslüman olma şerefine ulaştıracak bu vakia gerçekleşmese bile Bir ve Tek olan Allah'ta buluşma teklifini ileten bir cemaatin İlluminati gibi deccali ifşaatlerle nasaralılarla alay edercesine dinlerini saptırdığını bildirmek en önemli görevlerden biridir... Nasara ve yehudların okuduğu eski ahitlerin asılda tahrif edilmiş tevrat olduğunu bildirmek yalnızca Tebliğ, irşad, zehirleri temizleme değil... Onların kuvvetlerini şeytani saflarda tutan İlluminati gibi şeytan ve avanelerinin ayrışmasına, güçlerinin dağılmasına yol açacağı gibi Zulümler altında inleyen kardeşlerimizin pek faydasına bir görevdir...
 

veri

Yasaklı
Katılım
8 Kas 2010
Mesajlar
0
Tepkime puanı
661
Puanları
0
Sorun yok benim açımdan arasıra hasbihale oyuna falan da gidin.
Sabit başlıklarda sıkılmadınız mı :)

Fakiri dede ben erdem iyiyim çok şükür.
Muhabbetinizi bozmayayım :O

senin bile yazdıklarını anlamıyorlarsa
nickimi değiştireyim
yalnız sıralaman ilginç
osmanlıca sıralamayla manalı bir cümle çıkıyor
anlayana
 

veri

Yasaklı
Katılım
8 Kas 2010
Mesajlar
0
Tepkime puanı
661
Puanları
0
Merak ediyorum,şu kadar yazılan çizilenden sonra acaba bu diyalog hakkında müsbet düşünürken bundan vaz geçen olmuşmudur.?

hangi diyalog
gülen in yahudilerle diyaloğu mu
erbakancıların yahudilerle diyaloğu mu
tayyibin yahudilerle diyaloğu mu
ordumuzun yahudilerle diyaloğu mu
ismailağa tarikatının yahudilerle diyaloğu mu?
süleymanıcıların yahudilerle diyaloğu mu?
ihh nın yahudilerle diyaloğu mu?
mhp lilerin yahudilerle diyaloğu mu?
ali nin velinin delinin yahudilerle diyaloğu mu?
listeye bir elli kadar isim eklenebilir vakti olan internette yahudilerle foto çektirenlerin resimlerini bulabilirler
 

ulvi

Doçent
Katılım
28 Ocak 2010
Mesajlar
522
Tepkime puanı
11
Puanları
0
Konum
Adana


senin bile yazdıklarını anlamıyorlarsa
nickimi değiştireyim
yalnız sıralaman ilginç
osmanlıca sıralamayla manalı bir cümle çıkıyor
anlayana

kanalların hava durmu proğramları ile senin zeka durumu proğramlarına hastayım :)))))

İnan tv ye çıksan reyting rekoru kırar, kendinden başka dünyada akıllı insan olmadığını vurgularsın :)))))))

Bu arada beynimizin içinemi baktında anlayıp anlamadığımızı hükme vardırn belkide birşey demek istememiştir sen zanna kapıldın :))))
 

veri

Yasaklı
Katılım
8 Kas 2010
Mesajlar
0
Tepkime puanı
661
Puanları
0
sen bu işi zaten yapıyorsun.
rekabete giremem
 

MÜTEŞEKKÜR

Kıdemli Üye
Katılım
17 Ağu 2009
Mesajlar
6,938
Tepkime puanı
198
Puanları
0
Dinlerarası dialoğunun sakıncalı olduğuna dair işaret eden ayetler...

ÂL-İ İMRAN SURESİ

98. De ki: Ey ehl-i kitap! Allah yaptıklarınızı görüp dururken niçin Allah'ın âyetlerini inkâr edersiniz?
99. De ki: Ey ehl-i kitap! (Gerçeği) görüp bildiğiniz halde niçin Allah'ın yolunu eğri göstermeye yeltenerek müminleri Allah yolundan çevirmeye kalkışıyorsunuz? Allah yaptıklarınızdan habersiz değildir.
100. Ey iman edenler! Kendilerine kitap verilenlerden bir guruba uyarsanız imanınızdan sonra sizi yeniden kafir yaparlar

101. Size Allah'ın âyetleri okunurken, üstelik Allah Resûlü de aranızda iken nasıl inkâra saparsınız? Her kim Allah'a bağlanırsa kesinlikle doğru yola iletilmiştir.
102. Ey iman edenler! Allah'tan, O'na yaraşır şekilde korkun ve ancak müslümanlar olarak can verin.
103. Hep birlikte Allah'ın ipine (İslâm'a) sımsıkı yapışın; parçalanmayın. Allah'ın size olan nimetini hatırlayın: Hani siz birbirinize düşman kişileridiniz de O, gönüllerinizi birleştirmişti ve O'nun nimeti sayesinde kardeş kimseler olmuştunuz. Yine siz bir ateş çukurunun tam kenarında iken oradan da sizi O kurtarmıştı. İşte Allah size âyetlerini böyle açıklar ki doğru yolu bulasınız.
104. Sizden, hayra çağıran, iyiliği emredip kötülüğü meneden bir topluluk bulunsun. İşte onlar kurtuluşa erenlerdir.
105. Kendilerine apaçık deliller geldikten sonra parçalanıp ayrılığa düşenler gibiolmayın. İşte bunlar için büyük bir azap vardır.
I06. Nice yüzlerin ağardığı, nice yüzlerin de karardığı günü (düşünün.) İmdi, yüzleri kararanlara: İnanmanızdan sonra kâfir mi oldunuz? Öyle ise inkâr etmiş olmanızyüzünden tadın azabı! (denilir).
107. Yüzleri ağaranlara gelince, onlar Allah'ın rahmeti içindedirler; orada ebedî kalacaklardır.

108. İşte bunlar, Allah'ın, sana hak olarak okuduğumuz âyetleridir. Allah hiçbir kimseye haksızlık etmek istemez.
109. Göklerde ve yerde ne varsa Allah'ındır. İşler, dönüp dolaşıp Allah'a varır.
110. Siz, insanların iyiliği için ortaya çıkarılmış en hayırlı ümmetsiniz; iyiliği emreder; kötülükten meneder ve Allah'a inanırsınız: Ehl-i kitap da inansaydı, elbet bu, kendileri için çok iyi olurdu. (Gerçi önceleri ) içlerinde iman edenler vardı; (fakat) çoğu yoldan çıkmışlardır.
111. Onlar (ehl-i kitap) size, incitmekten başka bir zarar veremezler. Sizinle savaşa girecek olsalar, size arkalarını dönüp kaçarlar. Sonra kendilerine yardımda edilmez.




NİSA SURESİ
59. Ey iman edenler! Allah'a itaat edin. Peygamber'e ve sizden olan ülülemre (idarecilere) de itaat edin. Eğer bir hususta anlaşmazlığa düşerseniz Allah'a ve ahirete gerçekten inanıyorsanız onu Allah'a ve Resûl'e götürün (onların talimatınagöre halledin); bu hem hayırlı, hem de netice bakımından daha güzeldir.
60. Sana indirilene ve senden önce indirilenlere inandıklarını ileri sürenleri görmedin mi? Tâğut'a inanmamaları kendilerine emrolunduğu halde, Tâğut'un önünde muhakemeleşmek istiyorlar. Halbuki şeytan onları büsbütün saptırmak istiyor.
61.Onlara: Allah'ın indirdiğine (Kitab'a) ve Resûl'e gelin (onlara başvuralım), denildiği zaman, münafıkların senden iyice uzaklaştıklarını görürsün.

62. Elleriyle yaptıkları yüzünden başlarına bir felâket gelince hemen, biz yalnızca iyilik etmek ve arayı bulmak istedik, diye yemin ederek sana nasıl gelirler!
63. Onlar Allah'ın, kalplerindekini bildiği kimselerdir; onlara aldırma, kendilerine öğüt ver ve onlara, kendileri hakkında tesirli söz söyle.
64. Biz her peygamberi -Allah'ın izniyle- ancak kendisine itaat edilmesi için gönderdik. Eğer onlar kendilerine zulmettikleri zaman sana gelseler de Allah'tan bağışlanmayı dileseler, Resûl de onlar için istiğfaretseydi Allah'ı ziyadesiyle affedici, esirgeyici bulurlardı.
65. Hayır, Rabbine andolsun ki aralarında çıkan anlaşmazlık hususunda seni hakem kılıp sonra da verdiğin hükümden içlerinde hiçbir sıkıntı duymaksızın (onu) tam manasıyla kabullenmedikçe iman etmiş olmazlar.
66. Eğer onlara, kendinizi öldürün yahut yurtlarınızdan çıkın, diye emretmiş olsaydık, içlerinden pek azı müstesna, bunu yapmazlardı. Eğer kendilerine verilen öğüdü yerine getirselerdi, onlar için hem daha hayırlı hem de (imanlarını) daha pekiştirici olurdu.
67. O zaman elbette kendilerine nezdimizden büyük mükâfat verirdik.
68. Ve onları dosdoğru bir yola iletirdik.

69. Kim Allah'a ve Resûl'e itaat ederse işte onlar, Allah'ın kendilerine lütuflarda bulunduğu peygamberler, sıddîkler, şehidler ve salih kişilerle beraberdir. Bunlar ne güzel arkadaştır!
70. Bu lütuf Allah'tandır. Bilen olarak Allah yeter.
71. Ey iman edenler! Tedbirinizi alın; bölük bölük savaşa çıkın, yahut (gerektiğinde) topyekün savaşın.
76. İman edenler Allah yolunda savaşırlar, inanmayanlar ise tâğut (bâtıl davalar ve şeytan) yolunda savaşırlar. O halde şeytanın dostlarına karşı savaşın; şüphe yok ki şeytanın kurduğu düzen zayıftır.
82. Hâla Kur'an üzerinde gereği gibi düşünmeyecekler mi? Eğer o, Allah'tan başkası tarafından gelmiş olsaydı onda birçok tutarsızlık bulurlardı.
83. Onlara güven veya korkuya dair bir haber gelince hemen onu yayarlar; halbuki onu, Resûl'e veya aralarında yetki sahibi kimselere götürselerdi, onların arasından işin içyüzünü anlayanlar, onun neolduğunu bilirlerdi. Allah'ın size lütuf ve rahmeti olmasaydı, pek azınız müstesna, şeytana uyup giderdiniz.
84. Artık Allah yolunda savaş. Sen, kendinden başkası (sebebiyle) sorumlu tutulmazsın. Müminleri de teşvik et. Umulur ki Allah kâfirlerin gücünü kırar (güçleriyle size zarar vermelerini önler). Allah'ın gücü daha çetin ve cezası daha şiddetlidir.
85. Kim iyi bir işe aracılık ederse onun da o işten bir nasibi olur. Kim kötü bir işe aracılık ederse onun da ondan bir payı olur. Allah her şeyin karşılığını vericidir.
88. Size ne oldu da münafıklar hakkında iki gruba ayrıldınız? Halbuki Allah onları kendi ettikleri yüzünden baş aşağı etmiştir (küfürlerine döndürmüştür). Allah'ın saptırdığını doğru yola getirmek mi istiyorsunuz? Allah'ın saptırdığı kimse için asla (doğruya) yol bulamazsın!
89. Sizin de kendileri gibi inkâr etmenizi istediler ki onlarla eşit olasınız. O halde Allah yolunda göç edinceye kadar onlardan hiçbirini dost edinmeyin. Eğer yüz çevirirlerse onları yakalayın, bulduğunuz yerde öldürün ve hiçbirini dost ve yardımcı edinmeyin.


89-Bu mübarek ayet, kâfirlerin müslümanlar hakkındaki kötü maksatlarını ve onların dost tutulmaya lâyık olmadıklarını bildiriyor, İslâm varlığını korumak ve savunmak için şarttan mevcut olunca onlara karşı cihadda bulunulmasını emrediyor ve onlardan kimlere karşı savaşta bulunulmamasını tayin ederek bu husustaki pek yüksek dinî siyaseti şöylece göstermiş bulunuyor. O münafıklar (Arzu etmişlerdir ki) temennide bulunmuşlardır ki, (kendilerinin kâfir oldukları gibi siz de kâfir) olasınız, ve temennide bulunmuşlardır ki, siz de kâfir (olup onlar ile) küfürde (eşit bıılıınasınız) artık ey mü'minler!. Onların bu kötü maksatlarını anlayınız, (o halde onlar Allah yolunda) sizin gibi sahih, imanlarını kuvvetlendiren bir hicret ile (hicret edinceye kadar onlardan dost edinmeyiniz) onlar imân ettiklerini açıklasalar da yapmacıktır, ona ehemmiyet vermeyiniz. (Eğer yüz çevirirlerse) Allah'ın birliğine imândan kaçınır, öyle münafıkça bir hâl üzere durmak isterlerse (artık) cezayı hak etmişlerdir, (onları her nerede) gerek harem bölgesi dışında ve gerek içinde (bulursanız tutunuz) esir alınız, (ve öldürünüz) haklarında diğer kâfirlere yaptığınız muameleyi yapınız (ve onlardan ne bir dost) bir yaran, bir ahbap (ne de) onlardan sizin için düşmanlarınız üzerine (bir yardımcı edinmeyiniz.) Bilakis onlardan tamamen uzak durunuz.

90. Ancak kendileriyle aranızda antlaşma bulunan bir topluma sığınanlar yahut ne sizinle ne de kendi toplumlarıyla savaşmak (istemediklerin) den yürekleri sıkılarak size gelenler müstesna. Allah dileseydi onları başınıza belâ ederdi de sizinle savaşırlardı. Artık onlar sizi bırakıp bir tarafa çekilir de sizinle savaşmazlar ve size barış teklif ederlerse bu durumda Allah size, onların aleyhinde bir yola girme hakkı vermemiştir.
150. Allah'ı ve peygamberlerini inkâr edenler ve (inanma hususunda) Allah ile peygamberlerini birbirinden ayırmak isteyip "Bir kısmına iman ederiz ama bir kısmına inanmayız" diyenler ve bunlar (iman ile küfür) arasında bir yol tutmak isteyenler yok mu;
151. İşte gerçekten kâfirler bunlardır. Ve biz kâfirlere alçaltıcı bir azap hazırlamışızdır.
152. Allah'a ve peygamberlerine iman eden ve onlardan hiçbirini diğerlerinden ayırmayanlara (gelince) işte Allah onlara bir gün mükâfatlarını verecektir. Allah çok bağışlayıcı ve esirgeyicidir.
170. Ey insanlar!Resûl size Rabbinizden gerçeği getirdi (bunda şüphe yoktur), şu halde kendi iyiliğinize olarak (ona) iman edin. Eğer inkâr ederseniz, göklerde ve yerde nevarsa şüphesiz hepsi Allah'ındır. (O'nun sizin inanmanıza ihtiyacı yoktur). Allahgeniş ilim ve hikmet sahibidir.
171. Ey ehl-i kitap! Dininizde aşırı gitmeyin ve Allah hakkında, gerçekten başkasını söylemeyin. Meryem oğlu İsa Mesîh, ancak Allah'ın resûlüdür, (o) Allah'ın, Meryem'e ulaştırdığı "kün: Ol" kelimesi(nin eseri)dir, O'ndan bir ruhtur. (O'nun tarafından gönderilmiş, yahut teyit edilmiş, yahut da Cebrail tarafından üfürülmüş bir ruhtur). Şu halde Allah'a ve peygamberlerine iman edin. "(Tanrı) üçtür" demeyin, sizin için hayırlı olmak üzere bundan vazgeçin. Allah ancakbir tek Allah'tır. O, çocuğu olmaktan münezzehtir. Göklerde ve yerde ne varsa hepsi O'nundur. Vekil olarak Allah yeter.
172. Ne Mesîh ve ne de Allah'a yakın melekler, Allah'ın kulu olmaktan geri dururlar. O'na kulluktan geri durup büyüklenen kimselerin hepsini (Allah) yakında huzuruna toplayacaktır.
174. Ey insanlar! Şüphesiz size Rabbinizden kesin bir delil geldi ve size apaçık bir nur indirdik.
175. Allah'a iman edip O'na sımsıkı sarılanlara gelince, Allah onları kendinden bir rahmet ve lütuf (deryası) içine daldıracak ve onları kendine doğru (giden) bir yola götürecektir.


EVET KARDEŞLERİM... İŞTE APAÇIK KUR'AN AYETLERİNDE BU ŞEKİLDE MÜSLÜMANLARI UYARIYOR.HEM SONRA, BİZ MÜSLÜMANLARIN YAPABİLECEĞİMİZ TEK ŞEY; ONLARLA İYİ GEÇİNMEYE ÇALIŞMAK, TEKNOLOJİLERİNİ ALIP KULLANMAK,İYİLİKLERDE BULUNMAK,ONLARA İKRAM ETMEK, KENDİ KÜLTÜRMÜZÜ ONLARA TEBLİĞ ETMEK, ONLARLA İSLAM'A UYGUN TİCARET YAPMAK,ONLARA KARŞI HOŞGÖRÜLÜ OLUP DİNDEN TAVİZ VERMEMEK BAŞLICA GÖREVİMİZDİR.HELE DE ONLARIN MEDENİYETLERİNİ ALIP DA İSLAM MEDENİYETİNİ ARKA TARAFA ATMAK İSLAM'A EN BÜYÜK İHANETTİR.

TESLİS İNANCIYLA TEVHİD İNANCI ASLA EŞİT VE BİR DEĞİLDİR.DİNLERARASI DİALOGTA TESLİS İNANCIYLA TEVHİD İNANCINI ORTAK BİR AMENTÜ GİBİ GÖRMEK ALLAH'A YEMİN EDERİM Kİ O KİMSE DİNDEN ÇIKMIŞTIR.BU YÜZDEN BİZİM DİNLERARASI DİALOĞA DEĞİL, MÜSLÜMANLARARASI DİALOĞA İHTİYAÇ VARDIR.MÜSLÜMANLAR BİRBİRİNDEN KOPUK OLDUĞU HALDE GAVURLARLA DİALOG KURMAMIZ GELECEK NESİLLERİMİZ İÇİN EN BÜYÜK KAYIP VE TEHLİKELERDENDİR.HÜLASA, BİZ ONLARIN DİNLERİNİ KABUL EDECEĞİMİZE, EN GÜZEL BİR ŞEKİLDE İSLAM'I ONLARA ANLATARAK ONLARI DİNİMİZE DAVET EDERSEK İŞTE ALLAH'IN RIZASI BUNDADIR.YOKSA GAVURLARIN İSTEDİĞİ BİR İSLAM ANLAYIŞI ASLA KABUL EDİLEMEZ.ILIMLI İSLAM, ILIMLI MÜSLÜMAN SAFSATASI MÜSLÜMANLARIN DÜNYA ÜZERİNDE HAKİM OLMASINI ONLARA KORKULARI ATIP KENDİ İDEOLOJİSİNE KATMAKTIR.YANİ KENDİLERİNİ BENİMSEYEN KABUL EDEN BİR MÜSLÜMANLIK ANLAYIŞIDIR. KAFİRLERİN İSTEDİKLERİ DE BUDUR.

EY MÜSLÜMANLAR!.ŞUNU İYİCE BİLİN Kİ GAYRİ MÜSLİMLER ASLA SÖZÜNDE DURMAZLAR.BUNLARA HİÇ GÜVENİLMEZ.

BİZ ÇANAKKALE HARBİNİ NİYE YAPTIK, BİZ İSTİKLAL HARBİNİ NİYE YAPTIK? BUNLARI BOŞUNA YAPMIŞ OLMUYOR MUYUZ?? NEDEN?ÇÜNKÜ MADEM DİNLERARASI DİAOLGLA GAVURUN UŞAĞI, İŞÇİSİ, KÖLESİ ONLARIN BATIL YOLLARINI BEĞENECEKTİK 2 DİNLİ OLACAKTIK BU HARPLERİ NİYE YAPTIK O ZAMAN.BOŞUNA ŞEHİTLER VERMİŞ OLMUYOR MUYUZ?.

HAÇLI SEFERLERİNİN MAKSADINI HER HALDE BİLİYORSUNUZ.O HALDE MÜSLÜMAN SAF OLMAMALI, UYANIK OLMALI VE TEDBİRLERİ ELDEN BIRAKMAMALIDIR. KİM 2 DİNLİ OLURSA YANİ DİNLERARASI DİALOG SAFSATASINI KABULLENİRSE O İNSAN DİNDEN ÇIKMIŞ OLUR MAAZALLAH, VESSSELAM...
 

veri

Yasaklı
Katılım
8 Kas 2010
Mesajlar
0
Tepkime puanı
661
Puanları
0
ayetleri hadisleri kendi fikrimi desteklemek için satmak diye buna denir...

kardeşim şu işi ben böyle yapıyorum çünkü bu ayet böyle de
sana ne başkalarından
 

MÜTEŞEKKÜR

Kıdemli Üye
Katılım
17 Ağu 2009
Mesajlar
6,938
Tepkime puanı
198
Puanları
0
ayetleri hadisleri kendi fikrimi desteklemek için satmak diye buna denir...

kardeşim şu işi ben böyle yapıyorum çünkü bu ayet böyle de
sana ne başkalarından

Yahu sen ne demek istiyorsun?. Benim gösterdiğim bu ayetler dinlerarası diaoloğu mu destekliyor?.Okuma zahmeti göstermeden burada misyonerlik gösterme!.Çok hevesliysen papaza kendini kutsallaştır.Böylelikle dinlerarası dialoğa girmiş olursun..
 

MÜTEŞEKKÜR

Kıdemli Üye
Katılım
17 Ağu 2009
Mesajlar
6,938
Tepkime puanı
198
Puanları
0
Papa: Dinler arası diyalog mümkün değil
Roma Katolik Kilisesi lideri Papa 16. Benediktus, dinler arası diyaloğun gerçek anlamda mümkün olamayacağını, ancak kültürler arası diyalogdan söz edilebileceğini belirtti ve ekledi:
23 Kasım 2008 16:20

16. Benediktus, İtalya'nın eski Senato Başkanı Marcello Pera'nın yeni kitabıyla ilgili yazdığı mektupta, dinler arası diyaloğun "kişinin kendi inancını parantez içine alması" anlamına geleceğini savunarak, "Dar anlamda dinler arası diyalog mümkün değildir" görüşünü dile getirdi.

Papa, Pera'nın iki gün sonra piyasaya çıkacak "Perche Dobbiamo Dirci Cristiani" (Hristiyan Olduğumuzu Neden Söylemeliyiz) başlıklı yeni kitabıyla ilgili yazdığı mektupta ilginç görüşleriyle dikkati çekti. Pera'nın kitabında önsöz olarak da yer alacak mektubun metni, bugün İtalyan gazetelerinden Corriere della Sera tarafından yayımlandı.

Çok kültürlülüğün de mümkün olmayacağını savunan 16. Benediktus, Pera'ya hitaben, "Eserinizdeki özgürlük ve çok kültürlülüğe ilişkin çözümlemelerinizden de etkilendim. Eseriniz, çok kültürlülük kavramındaki iç çelişkiyi, bunun siyasi ve kültürel açıdan mümkün olamayacağını da gözler önüne seriyor" ifadelerini kullandı.

Pera'nın dinler arası diyaloğun gerçek anlamda mümkün olamayacağı biçimindeki görüşüne hak veren Papa, bu konuda şu görüşe yer verdi:

"Dinler arası ve kültürler arası diyaloğa ilişkin çözümlemeleriniz de benim açımdan son derece anlamlı. Eseriniz, dar anlamda bir dinler arası diyaloğun mümkün olamayacağını, esas itibariyle dinsel kararın kültürel uzantılarını irdeleyen kültürler arası diyaloğun ise geliştirilmesi gerektiğini son derece iyi açıklıyor. Bu sonuncusuyla ilgili olarak, kişinin kendi inancını parantez içerisine almadığı sürece gerçek bir diyalog mümkün olmayacağı gibi, esas itibariyle dinsel inanca dayanan kültürel uzantıların da kamu önünde ele alınması gerekiyor. Diyalog, karşılıklı düzeltme ve zenginleşme de ancak bu çerçevede mümkün ve gereklidir."

Mektubunda, liberalizmin Hristiyanlığın Tanrı anlayışından bağımsız biçimde ele alınamayacağını da savunan Papa, "Eseriniz, liberalizmi temellerinden hareketle irdeleyerek, liberalizmin özünün köken itibariyle Hristiyanlıktaki Tanrı anlayışına uzandığını gösteriyor. Eseriniz, liberalizmin bu esası inkarı durumunda kendi temelini kaybettiğini ve kendi kendini ortadan kaldırdığını da ortaya koyuyor" dedi.

AA

Eee, şimdi bizim kardeşlerimiz bu dinlerarası dialog meselesine ne diyecekler bakalım?..Bu sözler hıristiyan aleminin en büyüğünden çıkıyor...
Artık düşünme vaktiniz gelmedi mi?...Biz, bir kez daha haklı çıktık...Defalarca yazdık, dinlerarası dialog bizim için olmaz diye!...Ha bre dayatmanın artık anlamı kalmamıştır.Geçmiş olsun .Uyanın artık!
 

MÜTEŞEKKÜR

Kıdemli Üye
Katılım
17 Ağu 2009
Mesajlar
6,938
Tepkime puanı
198
Puanları
0
"Kör gözün ızdırabını renkler çekermiş.Beni tanımıyorlar bilmiyorlar görmüyorlar" diye...

DİNLERARASI KAFİRLERLE DİALOĞUNU HALA KAVRAYAMADINIZ MI?
 

veri

Yasaklı
Katılım
8 Kas 2010
Mesajlar
0
Tepkime puanı
661
Puanları
0

Yahu sen ne demek istiyorsun?. Benim gösterdiğim bu ayetler dinlerarası diaoloğu mu destekliyor?.Okuma zahmeti göstermeden burada misyonerlik gösterme!.Çok hevesliysen papaza kendini kutsallaştır.Böylelikle dinlerarası dialoğa girmiş olursun..

teklifin için teşekkür ederim ama kabul edemicem kusura bakma ben zaten ordan döndümde geldim:)
diğer dinler ve kültürler le müslümanların nasıl ilişki kuracağı ayetlerde yazılı
bu ilişkinin nasıl olacağı konusunu sen ortaya koyarsan bunun dışına çıkanlar kendilerini düzeltirler

ama sen bunu yapmıyorsun

başkalarının yanlışlarını araştırıyorsun Efendimiz bunu hiç yapmamıştır.
Efendimiz yine de bir yanlışlığa şahit olduysa (sizin bu diyaloğa şahit olmadığınıza eminim) bu yanlışlığı kişinin suratına değil ortam müsait olduğunda bir ders konusu yapardı...
 

MÜTEŞEKKÜR

Kıdemli Üye
Katılım
17 Ağu 2009
Mesajlar
6,938
Tepkime puanı
198
Puanları
0


teklifin için teşekkür ederim ama kabul edemicem kusura bakma ben zaten ordan döndümde geldim:)
diğer dinler ve kültürler le müslümanların nasıl ilişki kuracağı ayetlerde yazılı
bu ilişkinin nasıl olacağı konusunu sen ortaya koyarsan bunun dışına çıkanlar kendilerini düzeltirler

ama sen bunu yapmıyorsun

başkalarının yanlışlarını araştırıyorsun Efendimiz bunu hiç yapmamıştır.
Efendimiz yine de bir yanlışlığa şahit olduysa (sizin bu diyaloğa şahit olmadığınıza eminim) bu yanlışlığı kişinin suratına değil ortam müsait olduğunda bir ders konusu yapardı...

Gerçekten siz kendinizi aldattığınızı bilmiyorsunuz.Yolunuz çok yanlış.Kör kuyuya düşeceksiniz.Az kaldı düşmeye.İmanı kurtarma zamanı geldi.İslam sizin elinizde hıritiyanların oyuncağı oldu.Ayetleri ben kafama göre mi yorumluyorum.Çok yazık size çok yazık!.Cehennemde gavurlarla beraber olacağınızı unutmayın. 30 sene sonra bunların acısını kendi gözlerinizle göreceksiniz.Her zaman dediğim gibi, 2 dinli müslümancıklar göreceksiniz.GELECEK NESİLLER ORİJİNAL İSLAM'I RET EDİP, "AYNEN BİZ BÜYÜKLERİMİZDEN BUNU ÖĞRENDİK" DEMEZLERSE NAMERDİM.

FETHULLAH GÜLEN'İN AÇTIĞI OKULLARDA AYNEN SİZİN GİBİ NESİLLER YETİŞİYOR.YAZIK OLACAK BU MÜSLÜMAN MİLETE!.SİZLER MÜNAFIKLIK EDİYORSUNUZ AMA NE YAPTIĞINIZIN FARKINDA DEĞİLSİNİZ.GAVURLARA MÜSLÜMANLARI TESLİM EDİYORSUNUZ.SİZİN SAYENİZDE ÇOK ÇABUK DİN DEĞİŞTİRECEKLER.ŞİMDİ PARAYLA DEĞİŞTİRİYORLAR AMA GÜN GELECEK GÖNÜLLÜ OLARAK HIRİSTİYAN OLACAKLAR.


Fethullah Gülenin Yazdığı Kitaptan alıntıdır..
"Herkes kelime-i tevhid-i esas alarak çevresine bakışını yeniden gözden geçirmeli ve ıslah etmelidir. Hatta kelime-i tevhidin ikinci bölümünü, yani 'Muhammed Allah'ın Resulüdür' kısmını söylemeksizin sadece ilk kısmını ikrar eden kimselere rahmet ve
merhamet bakışıyla bakmalıdır"
(küresel barışa doğru kozadan kelebeğe gazeteciler ve yazarlar vakfı yayınları sayfa 131 M.Fethullah GÜLEN)

Daha sonra kendisine tepkiler artınca işte ben onu demek istemedim demiştir..



Vay senin hocalığına!...
 
Üst