halidali
Asistan
- Katılım
- 9 Nis 2007
- Mesajlar
- 487
- Tepkime puanı
- 3
- Puanları
- 0
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e Açık Mektup
TELEGRAM İŞKENCESİNE MÜDAHALE EDİN!
Sayın Cumhurbaşkanı;
Anayasanın ilgili maddelerinde, Devletin halkının sağlığı ve sıhhati ile alakalı gerekli tedbirleri alacağı ve buna yönelik tehditleri yok etmek için faaliyette bulunacağı ifade edilmektedir.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Sağlık Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ve Adalet Bakanlığı koordinasyonunda bunları planlar.
25 Ocak 2000 tarihinde Metris Zindanından, 1 ölü ve 20 yaralı pahasına 15 saatlik bir askeri operasyon ile çıkarılan ve öldüresiye dövülmüş bir şekilde ertesi günü İstanbul DGM’ne çıkartılan SALİH MİRZABEYOĞLU, ardından Kartal Özel Zindanına konulmuştur, bilindiği üzere…
Gerek avukatlarına, gerek ziyaretçilerine kendisi hakkında birkaç hafta içinde birtakım bilmediği sıkıntılı işlerin çevrildiğinden bahseden SALİH MİRZABEYOĞLU, bilindiği üzere 25 Haziran 2000 günü akşam saatlerinde, hücresinde bir kişi bulunduğu halde, “intihar girişimi”nde bulunduğu iddiasiyle hastaneye kaldırılmış, gerekli tıbbi tedavi tatbik edildikten sonra, Bakırköy Sinir Hastalıkları Hastanesine sevkedilmiş, bir hafta kadar da orada yatırıldıktan sonra tekrar Kartal Özel Zindanına konulmuştur.
Avukatı Harun Yüksel bu hadise akabinde “MÜVEKKİLİMİN BEYNİ KONTROL ALTINA ALINARAK ROBOTLAŞTIRILMAK İSTENMEKTEDİR” açıklamasında bulunmuştur. BD fikriyatı’nın teorik ve pratik yürüyüşünü gerçekleştirmiş, 50 küsur kitap’ın sahibi Salih Mirzabeyoğlu 28 Şubat darbesine karşı dik duruşu sebebiyle işkencelere maruz kalmış ama netice olarak binlerce insanın hayatına kasdetmiş olan darbecilerin bu niyetlerinden vazgeçmelerine sebep olmuştur. Avukatının açıklamalarına rağmen darbeciler ve borozancıları hadiseye “deli… cezaevinde aklını kaybetti” gibi maksadlı haberlerle yaklaşmışlarsa da sonra gazete ve dergilerde çıkan haberlerle hem Avukat Harun Bey’in hem de S. MİRZABEYOĞLU’nun dediklerinin doğruluğu ispatlanmaya başlanmıştı.
Ardından S. MİRZABEYOĞLU, hem yaşadıklarına hem de bu işin nasıl yapıldığına dair teknik ve fikri izahlarla dolu “TELEGRAM” isimli eserini kaleme aldı. Bu kitabın ortaya çıkmasından sonra, “Beyin Kontrolü” üzerine dergilerde makaleler neşredilmeye, kitaplar yazılmaya başlandı. S .MİRZABEYOĞLU, şu anda Bolu Özel Zindanındadır ve orada da aynı şekilde Telegram işkencesi devam etmektedir. Kendisi çıkartıldığı her mahkemede “İŞKENCE ALTINDAYIM” diyerek yaşadıklarını zabıtlara da geçirmektedir.
Kitaplarda, saha dergilerindeki inceleme yazılarında “TELEGRAM” anlatılır, zararları ve teknik yöntemi ile insana olan tesirleri birbir ortaya konulur ama bunun ülkemizdeki SEMBOL İSMİ olan S. MİRZABEYOĞLU’nun durumu hakkında ne gazetelerde yazılar çıkar ne de görevi gereği bütün bunları ihbar kabul edip harekete geçmesi ve hiç değilse idari bir soruşturma açtırması gereken Savcılar ile Cezaevleri ve Tevkif Genel Müdürlüğü 3 MAYMUN ROLÜNE devam ederler ki bu çok manidardır.
S. MİRZABEYOĞLU’na yapılmaya başlanan ve uzmanlarca İNSANLIK DÜŞMANI LANETLİ BİR TEKNOLOJİ olarak vasıflandırılan TELEGRAM metoduyla işkence, 2000 senesinde, 28 Şubatcıların hükümeti döneminde başladı. Orada başladı ama AKP hükümetleri döneminde de hızını hiç azaltmadan devam etti!
22 Temmuz seçimlerinin ardından, milletimizin belli bir maksadla verdiği oylarla hükümete geldiniz ve ardından da “milletin sesine uyarak” zatınız aday olarak Cumhurbaşkanı seçildiniz. Bu dönem sizin için, AKP için, hükümet olarak kalmaya devam mı yoksa iktidar olmak için yürümek mi suallerinin can yakıcı bir şekilde kendini hissettireceği bir dönem olacaktır kuşkusuz.
Sayın Cumhurbaşkanı…
S. MİRZABEYOĞLU’na karşı tatbik edilen “TELEGRAM” işkencesine karşı esas ilgilenmesi gereken resmi çevreler ile birkısım çevreler ademe mahkumiyet haline devam ederken, içlerinde bilgisayar uzmanları ile askeri ve sivil çevrelerden zevatında bulunduğu, Ermeni hareketine karşı sanal ortamda faaliyetde bulunan ve S. MİRZABEYOĞLU’na dair haberleri gazeteleri okuyarak öğrenen ve bu noktadan sonra da bu teknoloji üzerine yoğunlaşarak yine sanal ortamda TELEGRAM metodunun VAHŞİLİĞİNİ anlatmaya çalışan, Emniyet ve Askeri çevrelerin tanıdığı, şu anda Meclis’de görüşülmekde olan Reklamlardaki beyin kontrolüne yasak getirici (25. kare uygulaması) kanununun hazırlanmasında emeği bulunan, ismi bizde mahfuz bir “büro”, S. MİRZABEYOĞLU ve ona yapılan işkence metodu hakkında görüşmek üzere bizimle temasa geçmiş ve bu uygulamanın dünya üzerindeki gelişimi hakkında bazı bilgiler vermiştir. Bu teknolojinin Amerikan Milli Emniyet Ajansı-NSA çıkışlı olduğu, 1975’den itibaren alınmış patentleri ile birlikte vesikalandırılmıştır; elimizde 15 adet patent kopyası bulunmaktadır. Amerika’da Japon uyruklu bir iş adamının kendisine TELEGRAM uygulandığını mahkeme önünde kanıtladığı ve ilgili kurumlardan tazminat aldığını da öğrenmiş bulunmaktayız. “BÜRO”, özellikle Amerika ve İngiltere’deki bir kısım psikolog ve fizikçilerle yaptığı görüşmeleri de bize nakletmiş ve bu metodun engellenebilirliği üzerinde yolları anlatmıştır.
Buna göre, TELEGRAM tatbiki, çok düşük hızdaki radyo dalgaları ile yapılmakta olup, bunun için bilgisayar ve uydu kullanılmaktadır. Bu aynı, bilgisayarların “International Protokol-IP” adreslerinin tespiti gibi, eğer gerekli mekanizmalar kurulduğu takdirde, IP adreslerinden “ilgili bilgisayar”ın izinin dünyanın neresinde olursa olsun bulunabilmesi gibi, bu yöntem sayesinde TELEGRAM tatbikini gerçekleştirenlere erişmek de mümkün olacaktır.
Sayın Cumhurbaşkanı;
Takdir edersiniz ki, bu tip bir “NOKTA OPERASYONU” çok gizli ve mümkün olduğunca da hızlı gerçekleştirilmelidir. Basında çıkan onca habere rağmen harekete geçmesi gereken kurum ve şahıslar hiçbir şey yokmuş gibi davranmaya ve asliyle de suça iştirake devam ederlerken, onlardan bir hareket beklemek muhaldir. “Herkesin Cumhurbaşkanı olacağım” sözünüze bağlı olarak size başvurmuş bulunmaktayız.
Anayasa suçu işlenmekte ve mahkum da olsa milletin bir ferdine karşı TEKNOLOJİK İŞKENCE tatbik edilmektedir; ve bütün bunların da üstünde, bu MİLLİ EMNİYETİ TEHDİT EDİCİ bir teknolojidir; bugün Sayın MİRZABEYOĞLU’na tatbik edilen bu işkence yarın BELKİ SİZE tatbik edilecektir!
“Herkes”den BİRİ olan Sayın MİRZABEYOĞLU’na karşı uygulanan TELEGRAM İŞKENCESİNE kayıtsız kalmayacağınıza inanıyoruz. İsteğinizi bildirdiğiniz anda, bu konuda daha fazla bilgi vermek ve İSKENCECİLERİ YAKALAYABİLMEK İÇİN yapılması gereken basit çalışmayı anlatmak için tüm materyaller ve uzman bilimadamlarımızla katınıza çıkmaya hazırız. Gerekli bilgileri Sayın MİRZABEYOĞLU’nun avukatlarından da alabilirsiniz.
Saygılarımı takdim ederim.
Furkan Dergisi
Genel Yayın Yönetmeni
Saadeddin Ustaosmanoğlu