Bölgeyi ve tarafları en iyi tanıyan arkadaşımız sensin...Ne olacak?...ne yapılmalı?...Bir öngörün var mı?....
Öngörümü pkk'nin
milis kadrosunun uygulamaya koymak istediği hedef üzerinde yoğunlaştırmaya çalışıyorum. Bir süreden beri bu tehlike üzerinde duruyorum. Diyarbakır-Lice karayolu üzerinde Lice'ye yaklaşık 15 kilometre mesafede sol tarafta 2-3 çadırlık pkk karargahı vardır. Diyarbakır ve çevresinde yürütülen terörist faaliyetlerin merkezi konumundadır. pkk'nin dağ kadrosu ile milis kadrosunun buluştuğu mekandır. Çadırların üzerinde pkk bayrağı 7/24 saat dalgalanmaktadır. Hem pkk'ye prestij sağlamak açısından iş görüyor hemde pkk saldırılarının şu veya bu şekilde kararlaştırıldığı terör mabedi olarak bölgemizde işlev görmektedir.
Hatırlar mısın? çözüm sürecinin henüz yeni yeni startının verildiği ilk günlerde HÜDA-PAR'ın çözüm süreci hakkındaki yaklaşımını sormuştun.
O zaman pkk'ye güvenilmediği-güvenilemeyeceği noktasında görüş belirtmiş ama çözüm sürecinin inşallah öngörümüzün tersi istikametinde yürüyüp hayırla sonuçlanacağı manasında düşüncemi belirtmiştim.
Bugün gelinen noktada pkk'ye asla ve katta güvenilemeyeceği düşüncemizi yeterince kanıtlamış oldu.
Sri Lanka'da Tamil gerilalları ile Sri Lanka hükümeti arasındaki süreci de olanaklar ölçüsünde takip etmiştim. Sri Lanka hükümeti Tamil Kaplanlarını bozguna uğrattıktan sonra elini güçlendirmiş şekilde çözüm masasına oturdu.
Çözüm süreci boyunca bu durum pkk lehine tersine gelişti. Pkk terör örgütünün dağ kadrosu yetmezmiş bir de milis kadrosu çözüm süreci içinde palazlanarak, çözüm sürecini işlevsiz kılacak boyutta insiyatifi ele alıp, hem Ankara'yı hem kandil ve imralıyı tek başına yönetebilecek duruma geldi.
pkk geneli bu durumdan memnun.
Halk desteği şeklinde bir tanımlamaya giderek bozguncu, haydut, lümpen provaktör çeteleri mütedeyyin Kürtlerin üzerine salmış durumdadır.
Bu arada bir önemli hatırlatmada bulunayım; Mütedeyyin Kürtler, kendilerini savunacak öz güce sahiptirler. Askeri ve siyasi eğitim almış olan ve pkk'ye gereken cevabı verecek olan Hizbullah mücahidleri Türkiye coğrafyasına henüz nakil olmadılar.
___________
Ergün Diler, Bekir Hazar ve doğruhaberden Hüseyin Sağlam'ın analizlerini fırsat buldukça okuyunuz.
Ergün Diler ve Bekir Hazar çözümlemelerinde pkk'nin taşeronluğunu yaptığı uluslararası güçlerin, özelikle ABD ve siyonist israilin planları üzerinde yoğunlaşırken, foğruhaber gazetesinden Hüseyin Sağlam pkk odaklı sağlam öngörülerde bulunuyor.
Hizbullah lideri, rehber Edip Gümüş'ün pkk'ye yönelik mesajları gelecekte pkk'nin alacağı tavıra göre şekillenecektir. Türkiyeyi Suriye'ye Irak'a çevirecek her türlü girişimden özellikle imtina eden HÜDA-PAR çevresi hükümetin pkk'ye karşı dikkatli ve uyanık olması konusunda uyarıları sürüyor.
6-8 Ekim olayları sonrasında bölgede pkk önemli ölçüde prestij kaybetmişti. Bir kanaldan prestj kaybederken IŞİD sayesinde pkk bu kaybettiği prestiji tekrar kazanmaya çalışıyor ve bunda da kısmen başarılı olmuştur.
Dindar, namazında niyazında ama gerçekleri öğrenme noktasında yeterince araştırma ve öğrenme arzusu taşımayan hatırı sayılır sayıda Kürtler IŞİD'in uygulamalarından nefret duyarak pkk'ye alet olmaktadırlar..
IŞİD'in uluslararası bir maşa rolunu oynayarak pkk'ye güç devşirme konusunda avantajlar sağladığı Ergün Diler'in yazılarında önemli tespitlerle açığa çıkmıştır.
ABD dışişleri bakanı Suudi Arabistanı en son ziyaretinde petrol fiyatlarını yarıdan fazla düşürme konusunda nasıl ikna ettiğini bileniniz var mı?
ABD dışişleri bakanı Suudi kralını açık açık tehdit ederek "eğer petrol fiyatlarını düşürmezseniz" IŞİD Suudi Arabistanı işgal edecektir tehdidini imalarla süsleyerek mesajı vermiştir.
_____
Ankara, pkk, çözüm süreci, pkk terörü, IŞİD, Cizre olayları, 6-8 Ekim olayları gibi temel konu başlıklarında yoğunlaşırken uluslararası planları dikkate almamak en büyük gafletlerden biridir.
Mütedeyyin Kürtler, Ankara'nın 6-8 Ekim olayları sonrası çözüm sürecine ilişkin planlarında değişikliğe gitmesini beklerken çok az bir değişiklik ile pkk'ye karşı hoşgörülü tutumunu aynı çizgide yürütmeye devam etti. Güvenlik paketi ve diğer tedbirlerdeki ağırlık noktaları bakımından eksikliklerden yola çıkarak hükümetin pkk'ye dönük sağlam ve kapsamlı bir tahlil yap(ıl)madığı bu son Cizre olaylarından sonra çok daha net görülebiliyor.
Hanefi Avcı'nın apar topar yargıtayda cezasını onaylayarak biz güçlüyüz mesajını veren işbirlikçi cemaatin doğuya sürgün edilmiş polis kadrosu bu son olaylarda pasif kalarak pkk'ye örtülü bir şekilde lojistik destek sağladığı da ayrı bir önemli başlık.
Allah müslümanların yar ve yardımcısı olsun, özellikle yöneticileri ferasetten , akıl ve idrakten mahrum bırakmamasını cenabı-ı Allah'tan niyaz ediyorum.