zerreler mevlevi gibi dönerek zikrediyorlar

Risale-i Nur Talebesi

Diyar-ı Bekirli
Katılım
30 Haz 2006
Mesajlar
1,460
Tepkime puanı
11
Puanları
0
ÂYET-İ KERİME MEÂLİ



İbrahim "Ya Rabbi, bana sâlih kullardan olacak bir evlât nasip et" diye duâ etti. Biz de onu yumuşak huylu bir evlâtla müjdeledik.


Sâffât Sûresi: 100-101


17.12.2006




HADİS-İ ŞERİF MEÂLİ



Kendisine öfkeli davranıldığı halde yumuşaklık gösteren için Allah'ın sevgisi vâcip olur.


Câmi'ü's-Sağîr, c: 3, 3834


17.12.2006




Zerreler, Mevlevî gibi dönerek zikrediyor




Mevlevî gibi zerreyi döndüren kim ise, müteselsilen mevcudatı tahrik edip, tâ şemsi seyyârâtıyla gezdiren aynı Zât olmak gerektir. Çünkü kanun bir silsiledir; ef’âl onunla bağlıdır.

Mektubat, s. 320

***

..belki beş bin hikmetle tahrik olunan zerrâtın tahavvülâtını, o akılsız feylesoflar hikmetsiz zannetmişler ve hakikatte; biri enfüsî, diğeri âfâkî iki hareket-i cezbekârânede zikir ve tesbih-i İlâhî ile Mevlevî gibi zikreden ve deverâna kalkan o zerreleri, kendi kendine, sersem gibi dönüp oynuyorlar zum etmişler. İşte, bundan anlaşılıyor ki, onların ilimleri ilim değil, cehildir; hikmetleri, hikmetsizliktir.

Sözler, s.508

***

Hem hangi kanunla zerreyi Mevlevî gibi tahrik ederse, aynı kanunla küre-i arzı meczup ve semâa kalkan Mevlevî gibi döndürüyor. Ve o kanunla âlemleri böyle çeviriyor ve manzume-i şemsiyeyi gezdiriyor.

Mektubat, s.281

***

Güneşlerin deverânından ve seyir ve seyahatlerinden tut, tâ zerrelerin mevlevî gibi devretmelerine ve dönmelerine ve ihtizazlarına kadar kâinattaki bütün sa’y ve hareket, kanun-u kader-i İlâhî üzerine cereyan ediyor ve dest-i kudret-i İlâhîden sudur eden ve irade ve emir ve ilmi tazammun eden emr-i tekvînî ile zuhur eder.

Lem’alar, s.129

***

Muvahhid-i ekber ve tevhidin bürhan-ı muazzamı olan kâinat, değil yalnız erkân ve âzâsı, belki bütün hüceyratı, belki bütün zerratı birer lisan-ı zâkir-i tevhid olarak bu büyük bürhanın sadâ-yı bülendine iştirak ederek, hep birden Lâilâhe illallah diye mevlevî-vârî zikrediyorlar.

Hutbe-i Şamiye, s.142

kaynak:Yeni asya gazetesi
 
Üst