“Öyle bir günden korkun ki, o gün kimse kimsenin yerine ceza çekmez, kimsenin şefaati kabul edilmez, kimseden fidye alınmaz ve kimseye yardım edilmez.” (Bakara 48)
De ki: Şefaat yetkisi sadece Allah'a aittir. Göklerin ve yerin mülkü/yönetimi O'nundur. Sonunda O'na döndürüleceksiniz. (Zümer 44)
"Andolsun ki sizi ilk defa yarattığımız gibi yapayalnız ve teker teker huzurumuza geldiniz. Ve size verdiğimiz şeyleri ardınızda bıraktınız. Hani, ortaklarınız olduğunu zannettiğiniz şefaatçilerinizi de yanınızda görmüyoruz. Andolsun ki aranızdaki bağlar artık kopmuştur. Ortak sandıklarınız da sizden kaybolup gitmiştir." (Enam 94)
O (Allah) ki gökleri, yeri ve bunlar arasında bulunanları altı günde (devirde) yarattı; sonra Arş'a istiva etti. Sizin O'ndan başka veliniz ve şefaatçiniz yoktur. Düşünüp öğüt almıyor musunuz? (Secde 4)
Rablerinin huzurunda toplanacaklarından korkanları Kur'an'la ikaz et. Onların Allah'tan başka velileri ve şefaatçileri yoktur. Umulur ki korkup sakınırlar. (Enam 51)
Ey iman edenler. Hiçbir alışverişin, hiçbir dostluğun ve hiçbir şefaatin olmadığı kıyamet günü gelmeden önce, size rızık olarak verdiklerimizden Allah yolunda harcayın. İnkâr edenler ise zalimlerin ta kendileridir. (Bakara 254 )