Büşra, ''..dir/..dür'' gibi takılarla biten dedüktif tarz cümlelerle yazılmış yazılara pabuç çıkarma artık yeter! Demokrasiden girmiş işi talan, soygun, tecavüze getirmiş,

) oradan da ''bütün bunların sebebi beşerî sistemlerin eseridir'' deyip noktayı koymuş..
Arkadaşlar, lütfen artık sebep-sonuç bağlantılarını kurarak düşünmeyi öğrenelim. Bu yeti olmadığı sürece içinde ''İslam'' geçen her yazıya kapılıp koyun oluruz. Bu iyi bir şey değil. Bakın, bu Kemalist eğitim sistemi bizlere bir ideolojik kalıp aşıladı. Bu mikorbun tehlikeli tarafını bile yorumlayamıyoruz. Kemalizme kızıyor, ondan kurtulunca her şey düzeldi zannediyoruz. Oysa problem Kekmalizmin kendisi değil, tam tersine bu ideoloji ile birlikte beynimize giren düşünce kalıbıdır. Sosyolojik literatürde bu eğitim kalıbına ''endoktrinasyon'' deniyor. Siz, Mustafa Kemal'e sövüp saymakla kurtulmuş sayılmazsınız. Bu endoktrinasyon düşünce kalıbı beyne mıh gibi çakılmışken o kalıbın içine ne koyarsanız koyun aptallık bâkî kalacaktır. Çünkü bu kalıp, kitleleri aptallaştırmak için icad edilmiştir. Aptal olduktan sonra her önüne geçenin peşinden gidersin. Yazıyı düşünmez, yazının yazıldığı kalemin sahibine bakarsın. Onda şöhret ve romantizm, karizma ve ünvan ararsın. Çünkü Atatürk'e bu şekil ram edildin sen. Bundan kurtulamıyor, hep oraya birini koymaya çalışıyorsun.
Yazıda tenkit edilecek o kadar çok nokta var ki tek tek ele almayı lüzumsuz görüyorum. Yazının her yeri, ama her yeri tutarsız.. Adama sorarlar, İslam Devleti nedir? İşlevselliğini nasıl tarif ediyorsun? Sen bunu yaptınmıki de beşeri sistemlerin karşısına koyuyorsun? Beşeri sistem nedir? Tecavüz, soygun ve üçkağıtçılıkla beşeri devlet sistemi arasında nasıl bağlantı kuruyorsun? Demokrasiden ne anlıyorsun?
Enli boylu modern çağın İslam Devleti hâlâ tarif edilememiş bir ütopyadır. Niye? Çünkü bunu tarif edecek adam felsefe, bilhassa devlet felsefesi ve sosyoloji bilmesi gerekir. En azından bu! Bunu bilen İslam aydını var mıdır? Varsa da ya tarih bilgisi veya fıkıh, tefsir bilgisi zayıf kalıyor, sonunda duvara tosluyor. Bu işler ekip işidir. Tek bir kişiden beklenemez..
İslamın modern çağda yaşadığı krizin çözümü ortacağa dönüş değildir. Şimdi bu noktada kesin ''kimin ortaçağı?'' diye demogoji dürtüsü oluşacaktır. Evet, bal gibi de ortaçağ! Matbuat yoksa, asvalt yoksa, internet yoksa, mobil araç ve gereçler yoksa, uzay çağı ve atom fiziği yoksa Ortaçağ'dır.. Burada sarayların yaldızlı olması, çini süslemeli evlerde yatıp kalkıyor olman bu gerçeği değiştirmez.. Biz şu an MODERN ÇAĞ'dayız. Önce bunu bir kabul etmemiz gerekir.. Birçok hastalıklara aşıların bulunduğu ve organ nakillerinin yapıldığı bir çağda ''biz fii tarihinde beyin ameliyatı yapardık'' diye cümle kurmak zavallılıktır.. Marifet beyin ameliyatı yapmak değil, bu ameliyatı her mahallede açtığın hastanelerde yapabilmendir!!!!
Modern çağdayız! Bunu kabul ettik mi? Eğer bunu hâlâ kabul edemiyor, ve zamana uygun bir İslam Devleti tarifi çıkartamıyorsak güttüğümüz ütopyanın geleceği nokta şu alttaki videoda görülüyor!!!! Lütfen izle ve İslam Devletinin ne olduğunu bana tarif et! Eğer edemiyorsan o halde en azından yeni bir tarife ihtiyaç olduğunu kabul et. En azından bunu kabul etmekle bir noktadan yola çıkmaya başlamış olursun. Aksi taktirde kendini boş boş avutursun. Unutma, Allah ''aptalların üstüne pislik yağdırırız'' diyor!!!!!