Ya Eba Abdillah hanımlarla niye oturdun?

İlim Talebesi

Yasaklı
Katılım
18 Ağu 2014
Mesajlar
1,630
Tepkime puanı
28
Puanları
0
عَنْ خَوَّاتِ بْنِ جُبَيْرٍ قَالَ : نَزَلْنَا مَعَ رَسُولِ اللَّهِ - صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ - مَرَّ الظَّهْرَانِ قَالَ : فَخَرَجْتُ مِنْ خِبَائِي ، فَإِذَا نِسْوَةٌ يَتَحَدَّثْنَ ، فَأَعْجَبَنِي ، فَرَجَعْتُ فَاسْتَخْرَجْتُ عَيْبَتِي ، فَاسْتَخْرَجْتُ مِنْهَا حُلَّةً فَلَبِسْتُهَا
، وَجِئْتُ فَجَلَسْتُ مَعَهُنَّ ، فَخَرَجَ رَسُولُ اللَّهِ - صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ - فَقَالَ : " أَبَا عَبْدِ اللَّهِ " . فَلَمَّا رَأَيْتُ رَسُولَ اللَّهِ - صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ - هِبْتُهُ وَاخْتَلَطْتُ ، قُلْتُ : يَا رَسُولَ اللَّهِ ، جَمَلٌ لِي شَرَدَ وَأَنَا
أَبْتَغِي لَهُ قَيْدًا ، فَمَضَى وَاتَّبَعْتُهُ ، فَأَلْقَى إِلَيَّ رِدَاءَهُ وَدَخَلَ الْأَرَاكَ ، كَأَنِّي أَنْظُرُ إِلَى بَيَاضِ مَتْنِهِ فِي خُضْرَةِ الْأَرَاكِ ، فَقَضَى حَاجَتَهُ وَتَوَضَّأَ ، وَأَقْبَلَ وَالْمَاءُ يَسِيلُ مِنْ لِحْيَتِهِ عَلَى صَدْرِهِ ، فَقَالَ : " أَبَا عَبْدِ اللَّهِ ،
مَا فَعَلَ شِرَادُ جَمَلِكَ ؟ " . ثُمَّ ارْتَحَلْنَا ، فَجَعَلَ لَا يَلْحَقُنِي فِي الْمَسِيرِ إِلَّا قَالَ : " السَّلَامُ عَلَيْكَ أَبَا عَبْدِ اللَّهِ ، مَا فَعَلَ شِرَادُ ذَلِكَ الْجَمَلِ ؟ " . فَلَمَّا رَأَيْتُ ذَلِكَ تَعَجَّلْتُ إِلَى الْمَدِينَةِ ، وَاجْتَنَبْتُ الْمَسْجِدَ وَمُجَالَسَةَ
النَّبِيِّ - صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ - فَلَمَّا طَالَ ذَلِكَ تَحَيَّنْتُ سَاعَةَ خَلْوَةِ الْمَسْجِدِ ، فَخَرَجْتُ إِلَى الْمَسْجِدِ ، وَقُمْتُ أَصَلِّي ، وَخَرَجَ رَسُولُ اللَّهِ - صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ - مِنْ بَعْضِ حُجَرِهِ ، فَجَاءَ فَصَلَّى رَكْعَتَيْنِ
خَفِيفَتَيْنِ ، وَطَوَّلْتُ رَجَاءَ أَنْ يَذْهَبَ وَيَدَعَنِي ، فَقَالَ : " طَوِّلْ أَبَا عَبْدِ اللَّهِ مَا شِئْتَ أَنْ تُطَوِّلَ فَلَسْتُ قَائِمًا حَتَّى تَنْصَرِفَ " . فَقُلْتُ فِي نَفْسِي : وَاللَّهِ لَأَعْتَذِرَنَّ إِلَى رَسُولِ اللَّهِ - صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ - وَلَأُبَرِّئَنَّ
صَدْرَ رَسُولِ اللَّهِ - صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ - فَلَمَّا انْصَرَفْتُ قَالَ : " السَّلَامُ عَلَيْكَ أَبَا عَبْدِ اللَّهِ مَا فَعَلَ شِرَادُ جَمَلِكَ ؟ " . فَقُلْتُ : وَالَّذِي بَعَثَكَ بِالْحَقِّ مَا شَرَدَ ذَلِكَ الْجَمَلُ مُنْذُ أَسْلَمْتُ ، فَقَالَ : " رَحِمَكَ اللَّهُ " -
ثَلَاثًا - ثُمَّ لَمْ يَعُدْ لِشَيْءٍ مِمَّا كَانَ .
رَوَاهُ الطَّبَرَانِيُّ مِنْ طَرِيقَيْنِ ، وَرِجَالُ أَحَدِهِمَا رِجَالُ الصَّحِيحِ ، غَيْرَ الْجَرَّاحِ بْنِ مَخْلَدٍ وَهُوَ ثِقَةٌ

Havvat b. Cübeyr anlatır:

Peygamberimizle beraber Merri Zahrân denen yerde konakladık. Çadırımdan çıkınca baktım kadınlar oturmuş konuşuyorlar.

Çok hoşuma gittiler. Hemen geri dönüp elbisemi değiştirip geldim ve kadınların yanına oturdum.

Rasulullah da çadırından çıkıp geldi ve bana "Ya Eba Abdillah hanımlarla niye oturdun?" dedi.

Ben korkup "Ya Rasulullah devem ürküp kaçtı da onu bağlayacak bir ayak bağı arıyorum." diye yalan söyledim.

Abdest bozmaya gidip geldi. Dönüşünde bana "Devenin ürkmesi nasıl oldu?" buyurdu sonra yol boyunca beni her görüşünde bana bu sözleri tekrarladı.

Dönüşte mescitte namaz kılıyordu. Peygamberimiz geldi iki hafif rekat kıldı. Ben de o gitsin diye namazı uzatıyordum.

Bana: "Ya Eba Abdullah uzatabildiğin kadar uzat ben ayakta değilim(seni bekleyeceğim)" dedi. Ben de özür dileyeyim diye yanına vardım.

Bana "Devenin ürkmesi nasıl oldu?" buyurdu.

Bende : Ya Resulallah! Müslüman olduğumdan beri devem hiç kaçmadı dedim.

Efendimiz de 3 defa "ALLAH sana merhamet etsin." buyurup bundan sonra bana bu konuda hiçbir şey söylemedi.

Taberani, Kebir 4/203, 204 h. No 4146 yg8 İbni Sa'd 7/477


رَوَاهُ الطَّبَرَانِيُّ مِنْ طَرِيقَيْنِ ، وَرِجَالُ أَحَدِهِمَا رِجَالُ الصَّحِيحِ ، غَيْرَ الْجَرَّاحِ بْنِ مَخْلَدٍ وَهُوَ ثِقَةٌ

Taberânî nakletmiştir.2 yoldan nakletmiştir.Sika(güvenilir) olan Cerrah b. Mahled dışında bir yoldan gelen rivayetin ravileri sahihtir(güvenilirdir)
 

Ebu Computer

Kıdemli Üye
Katılım
11 Haz 2013
Mesajlar
24,982
Tepkime puanı
1,501
Puanları
113
Rasulullah da çadırından çıkıp geldi ve bana "Ya Eba Abdillah hanımlarla niye oturdun?" dedi.

Ben korkup "Ya Rasulullah devem ürküp kaçtı da onu bağlayacak bir ayak bağı arıyorum." diye yalan söyledim.

Demek ki sahabede yalan söylermiş...


Abdest bozmaya gidip geldi. Dönüşünde bana "Devenin ürkmesi nasıl oldu?" buyurdu sonra yol boyunca beni her görüşünde bana bu sözleri tekrarladı.

Demek ki peygamberimiz bu sahabeyi her görüşte kaba tabir ile lafı çakmış.


Dönüşte mescitte namaz kılıyordu. Peygamberimiz geldi iki hafif rekat kıldı. Ben de o gitsin diye namazı uzatıyordum.

Demek ki sahabe normalde namazı kılıp çıkacakta peygamberimizden ve laf yemekten çekindiği için namazı uzatmışta uzatmış.


Bana: "Ya Eba Abdullah uzatabildiğin kadar uzat ben ayakta değilim(seni bekleyeceğim)" dedi. Ben de özür dileyeyim diye yanına vardım.

Demek ki sahabe namaz kılarken kendinden geçmezmiş, peygamberimizin sözlerini işitirmiş.


Bana "Devenin ürkmesi nasıl oldu?" buyurdu.

Bende : Ya Resulallah! Müslüman olduğumdan beri devem hiç kaçmadı dedim.

Efendimiz de 3 defa "ALLAH sana merhamet etsin." buyurup bundan sonra bana bu konuda hiçbir şey söylemedi.

Rahmet peygamberi kendisinden bekleneni yapıp yine bu sahabeye hayır dua etmiş...

Yanlış mı anladık sayın Kurtubi.

Selam ve dua ile...
 

lafons7275

Kıdemli Üye
Katılım
19 Şub 2013
Mesajlar
21,533
Tepkime puanı
342
Puanları
0
Konum
İzmir
Nasıl anlamak gerektiğini anlataydın daha iyi olurdu?

Müslümanca anlayış öyle 2-3 cümle anlatmakla bir insanda yerleşmez. Mesela sahabeler de günah işlemiş veya Peygamberler bile hata yapmış demek kişileri günah işlemeye karşı cürretkar yapar, Allah korkusunu azaltır. Bunlar detaylı bir şekilde uzun uzun ihyada açıklanmıştır. O büyüklerin işlediği günahlar ömürleri boyunca sayılıdır ama onların işlediği günahların ardından ettikleri samimi tövbelerden bahseden yok malesef.
 

ihvanistanbul

AkhenAton
Katılım
4 Eki 2009
Mesajlar
7,654
Tepkime puanı
2,337
Puanları
113
Konum
istanbul
Müslümanca anlayış öyle 2-3 cümle anlatmakla bir insanda yerleşmez. Mesela sahabeler de günah işlemiş veya Peygamberler bile hata yapmış demek kişileri günah işlemeye karşı cürretkar yapar, Allah korkusunu azaltır. Bunlar detaylı bir şekilde uzun uzun ihyada açıklanmıştır. O büyüklerin işlediği günahlar ömürleri boyunca sayılıdır ama onların işlediği günahların ardından ettikleri samimi tövbelerden bahseden yok malesef.

Çok doğru söylüyorsun.
 

hirahos

Kıdemli Üye
Katılım
9 Kas 2006
Mesajlar
35,948
Tepkime puanı
483
Puanları
0
Yaş
55
Elbette. Sahabe, Peygamber değildir. Peygamberler gibi masum değillerdir. Günah da işleyebilirler. Noksan da yapabilirler.

Fakat, onların derecesi Peygamberler hariç insanlığın zirvesidir. Onların bir noksanı, bizim yüz doğrumuzdan üstündür. Onların noksanı, bizlere rahmettir. Dinimizin ikmali içindir. "Biz de işleriz öyleyse, nolacak canım" vesvesesini ve Sahabeyi tazyif fikrini hatırımıza dahi getirmemeliyiz.
 

Kaptan

Mecra Yazarı
Katılım
9 Ocak 2012
Mesajlar
15,445
Tepkime puanı
1,111
Puanları
0
Konum
Giresun
Ebu Computer'in hadisten cikarimlari dogru olmakla birlikte lafonsun mesajindaki sozleri (5) da asla yabana atilmamalidir. "Bak koskoca sahabeler dahi gunah islemisler" algisi gunaha davetiye cikarir. Onun icin hadisleri anlamaya calisirken dikkatli olmak ve asil mesajdan cikmamak geerekiyor. Cunku emin olun bir sure sonra hadislere hep bu sekilde bakiyor ve gunaha daha bir meyilli ve ibadetlerde gevseklik gosterebiliyorsunuz. Nereden mi biliyorum, Rabbim affetsin tecrube iste.
 

Ebu Computer

Kıdemli Üye
Katılım
11 Haz 2013
Mesajlar
24,982
Tepkime puanı
1,501
Puanları
113
kimyayi seadeti de tavsiye ederim bedir baskili iki kere okudum doyamadim

Kimyayı Saadet, İhya u Ulumiddin kitabının muhtasar halidir diye biliyorum.

Yani Kimyayı Saadet İhya u Ulumiddin'in içinden süzülmüş bir kitap.

Selam ve dua ile...
 

Kaptan

Mecra Yazarı
Katılım
9 Ocak 2012
Mesajlar
15,445
Tepkime puanı
1,111
Puanları
0
Konum
Giresun
Sunu da belirtmek istiyorum, sahabelerle aramizdaki fark sudur; Sahabeler hakiki manada iman etmis kimselerdi ve gunah islemekten korkarlardi, islediklerinde ise pismanliklarini iliklerine kadar hisseder ve tevbe ederlerdi. Tevbeleri de oyle bizim gibi el acip dua edip tabiri caizse gecistirmek seklinde degildi, oyle olsaydi ayni gunahi surekli islemezdik.

Yani demem o ki, "sahabeler de gunah islemisler" deyip kendimizle kiyasa gitmeyelim, arada fark var. Ha isledigi bir gunah karsisinda pisman olup tis tis titreyen, secdede goz yaşına bogulan ve bir daha ayni gunahi islemeyen bir babayigit varsa o baska tabi.
 

adams77

Kanalizasyoncu
Katılım
14 Haz 2013
Mesajlar
25,874
Tepkime puanı
2,059
Puanları
113
Konum
Mars

Madem öyle bundan sonra senin ŞEYH 'in benim bana el vereceksin!! Ben nere çevirirsem oraya döneceksin!! Bana rabıta edeceksin?

Madem öyle gel böyle lafons efendi? Söylediğin sözün mahiyetini bir anlayalım kalbinde ne var ne yok ortaya çıksın
 

ummuhan

Kıdemli Üye
Katılım
1 Eyl 2007
Mesajlar
12,943
Tepkime puanı
1,042
Puanları
0
Konum
Arz
La havle vela kuvvete illa billahilaliyyil azim....
 

adams77

Kanalizasyoncu
Katılım
14 Haz 2013
Mesajlar
25,874
Tepkime puanı
2,059
Puanları
113
Konum
Mars
Sonuç : Dalga geçecek başka bir konu bul efendi.
 

spesifik

آزادی قید و بند
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
24,869
Tepkime puanı
4,114
Puanları
113
Konum
Hayâlistan/bul
Dostlarınız ile birlikte yemek yiyebilirsiniz ayeti var...Ayet gayet açık..
Ayeti siz bulun :)
 
Üst