Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) yerel seçimlerde seçilen belediye eşbaşkanları, HDP Eş Genel Başkan Sezai Temelli’nin başkanlığında Diyarbakır’da toplandı. Seçim sonuçlarının ele alındığı toplantıda yapılan değerlendirmelerin ardından belediyelerin önümüzdeki dönem yerel yönetim stratejisi tartışılacak.
"ÜLKE ÇÖKÜŞE SÜRÜKLENMEKTEDİR"
Toplantının basına açık bölümünde konuşan HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, 31 Mart seçimlerinin tecrit ve açlık grevlerinden bağımsız bir süreç olmadığını ifade ederek, seçimi muhalefet açısından barış mücadelesi olarak nitelendirdi. Temelli, Dolmabahçe Mutabakatından bu yana hukuksuzluk ve adaletsizliğin hüküm sürdüğünü ifade ederek, “Ülkenin kaynakları çar çur edilmiştir. Bütün bir ülke yolsuzluğa, yoksulluğa mahkum edilmiştir. İktisadi, siyasi, toplumsal alanda karşı karşıya olduğumuz tablo budur. Türkiye 4 yıldır bir kriz girdabının içindedir. Bu girdap giderek tüm ülkeyi çöküşe sürüklemektedir. 31 Mart yerel seçimine giderken kampanya boyunca AKP-MHP bloğu ısrarla 4 yıldır süregeldiği hukuksuz nizamı, adaletsiz sürdürme gayretindedir. Bunu hayata geçirmek için de dünyada eşi benzeri görülmemiş bir şiddet kampanyası, bir hakaret kampanyası, bir zulüm kampanyası yürütmüşlerdir. Kaymakamı, Valisiyle, polisiyle bir iktidarın kampanyasına şahit olduk. Bu kampanya boyunca Cumhurbaşkanı nefret söylemine hizmet etti. Kürt düşmanlığı üzerinden ayrımcı, nefret söylemini dile getirerek bir şiddet kampanyasını sürdürdüklerini gördük. Tam da buna barışın diliyle ayrımcılığa, toplumsal bölünmeye karşı toplumsal barışı, demokrasiyi savunarak bunun karşısında bir kampanya var ettik” dedi.
"VESAYET SİSTEMİNİ SONLADIRMA ZAMANIDIR"
Ardından ittifakın önemine dikkat çeken Temelli, “Belki de önemlisi şudur; Toplumun bütün nefret söylemlerine, ötekileştirmeye rağmen yan yana gelebilmesidir. Kürtlerin, HDP’nin birleşenlerinin ve sizin mücadelenizle bunu başardık. Bununla gururlanıyoruz. Bunun diyeti olduğunu asla söylemeyeceğiz. Birlikte başardık, Türkiye halklarıyla, emekçileriyle, kadınlarıyla, gençleriyle bir araya gelerek büyük bir dönüşümün ilk adımlarını attık. Demokrasi ve barış mücadelesi dedik buna” dedi.
Temelli, “AKP iktidarı dönemince vesayetçi ve kayyımcı anlayış Türkiye’yi tecritleştiren zihniyettir. AKP’den önce de bu vesayet vardı. Belediyeciliği sadece hizmet alanına sıkıştıran ona da çok katı bir yol çizen anlayış vardı. Bu anlayışa son verme zamanıdır. Vesayet sistemini sonlandırma zamanıdır” ifadelerini kullandı.
Baskı rejiminin halkla bütünleşerek ortadan kaldırılacağını ifade eden Temelli, yerel yönetimlerin önemine dikkat çekti. Temelli, “Türkiye’yi bu baskı rejiminden kurtarabiliriz. Bunun bir ayağı kadın mücadelesidir. Eş Başkanlık sisteminden başlayarak eşit temsiliyeti yaşamın her alanında hayat bulduğu bir anlayıştır. İkinci ayağı emektir, bu bizim sınıfsal yaklaşımımızdır. Toplumsal emeğin iktidarını hayata geçirmek adına işçisiyle, esnafıyla, çiftçisiyle tüm mağdurların ortaklaşabileceği bir ayaktır. Bu da bizim açımızdan yok sayılamaz, görmezden gelinemez. Yerellerde hayata geçireceğimiz bu siyasi adım Türkiye’de de önemli dönüşümlere referans oluşturacaktır” dedi.
