Irak'ta Şii oyunu ve IŞİD
Sivil Dayanışma Platformu Başkanı Ayhan Oğan Irak ile ilgili bir açıklama yaparak gelinen noktayı özetledi.
Sivil Dayanışma Platformu Başkanı Ayhan Oğan bir açıklama yaparak Irak'ta IŞİD'in işgallerini ve Maliki hükümetinin Şii oyununa dikkat çekti. Oğan yaşanılan işgalin tarihsel sürecini sıralayarak gelinen noktanın pek de sürpriz olmadığını ifade etti.
İşte o açıklama
Son iki gündür Irak’ta yaşanan gelişmelerin, bilgi kirliliği içerisinde manipüle edildiğini görmekteyiz. Irak’ta gerçekte yaşananlardan bilgisi olmayan Türkiye kamuoyu açısından sürpriz gibi görünen gelişmeler, aslında son on yılda Irak’ta yaşananların doğal sonucudur. Irak’taki temel sorun Irak’ın sosyolojik ve siyaset gerçekliğini yansıtmayan Irak anayasasıdır ve Maliki yönetiminin anayasayı da hiçe sayarak Irak’taki siyasi yapılanmayı adeta tek mezhep üzerine inşa etmeye çalışması, Irak’ı Şiileştirme çabası içerisinde olması, Irak vatandaşı olan Sünnileri, Türkmenleri, Kürtleri ve diğer kesimleri siyasi iktidara anayasada belirlenen kadar bile dahil etmemesidir.
Maliki hükümetinin Irak halkının yarısını saf dışı bırakması, onlar üzerinde baskı kurması, özellikle Sünni bölgelerinde Anbar, Ramadi, Felluce, Selahaddin, Musul, Kerkük ve Bağdat’ın bir kısmında rastgele tutuklamalar, polis kontrol noktaları ve vatandaşlara dönük insan onurunu zedeleyici, ayrımcı ve nefret dolu davranışlar, siyasette temsil edilen Sünni kesimin temsilcilerini milletvekili dokunulmazlıklarına rağmen yapılan haksızlıklar ve kötü muamele neticesinde bu kentlerde 2012 yılından itibaren artarak sivil ve barışçıl gösteriler, oturma eylemleri düzenlenmeye başlanmış maalesef Maliki hükümeti bu barışçıl gösterilere karşı onları terörist ilan ederek askeri yöntemlerle müdahalede bulunmuştur. 30 Aralık 2014 tarihinde başlattığı askeri operasyon şu ana kadar devam etmekte ve altı ayda bin sivil vatandaş can vermiş yaklaşık iki bin vatandaş da yaralanmıştır. Binlerce insan da özellikle Felluce, Gurma, Saklaviye ve Ebu Gureyb bölgelerinde evlerini terk etmiş, kimi Kuzey Irak’a, kimisi de yurt dışına göç etmek zorunda kalmıştır.
Sünni kesimler ve diğer gruplar sabır ve sükunetle Nisan ayında yapılan seçimleri beklemiş ve siyasi yapılanmada bir değişiklik olmadığını gördükten sonra Maliki yönetiminin mezhep savaşı çıkarma çabalarına ve Irak’ı Şialaştırma politikasına ve iktisadi olarak sömürmesine karşı birlikte hareket etme kararı almışlar ve içlerinde Işid de olmak üzere bölgede merkezi hükümetin askeri varlığını bertaraf etmişlerdir.
Işid aslında sayıları yüzlerle ifade edilen, burada halk ayaklanmasını yürüten geniş kesimlerin içerisinde çok küçük bir yapı olmasına rağmen örgütlü olması ve aşiretlerin, ılımlı kesimlerin liderlik ortaya koyamaması sonucu daha önde görünmektedir.
Ayrıca başta belirttiğimiz gibi hem Maliki hükümetince hem de uluslararası çevrelerce Irak’ta gerçekte yaşananların duyurulması engellenmekte ve manipüle edilerek buradaki hak arayışı terörize edilmek istenmekte, Işid gibi marjinal bir yapı ön plana çıkartılarak Irak’ta yaşayan milyonlarca insan terörist olarak lanse edilmek istenmektedir.
Irakta gerçekte olan biten, Irak merkezi hükümetinin hem Kürdistan Bölgesel Yönetimi’ne hem Türkmenler’e hem de geniş Sünni kesimlere uyguladığı baskı ve şiddet politikaları Irak’ın bütünlüğü ve güvenliğini zaafiyete uğratmış ve tehdit edecek boyutlara gelmiştir. Maliki’nin bugünkü açıklamaları ve Irak’ın önemli Şii gruplarından Sistani’nin ve Mukteda El Sadr’ın açıklamalarında Maliki’nin çağrısına destek vermeleri Irak’ta muhtemel bir mezhep çatışmasının fitilini ateşlemiştir. Hem Merkezi Irak Ordusunun hem de oluşturulacak milis kuvvetleriyle Sünni halka dönük bir katliam yaşanmasının sorumlusunun Maliki olacağı açık görülmektedir.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
Ayhan Oğan
Sivil Dayanışma Platformu Başkanı