Torbjörn Safve / İvan Agueli: Özgürlüğün Romanı

ismail

Yeni
Katılım
3 Mar 2007
Mesajlar
20,475
Tepkime puanı
2,063
Puanları
0
Yaş
45


Basım Tarihi : 05 - 2010


19. yüzyılın sonu ve 20. Yüzyılın başlarında yaşamış olan İvan Agueli, aykırı kişiliği ve görüşleriyle dikkati çeken önemli bir resim sanatçısı. Ancak o, kimi zaman bir savaş karşıtı eylemde, kimi zaman bir tekkede, kimi zaman bir mescitte… yaptıklarıyla ilgi çekmeyi başarmıştır. Kendisinin hayatını, yine aynı milletten olan çağdaş bir edebiyatçı kaleme almış. Bir solukta okunacak, özgün bir roman…
 

ismail

Yeni
Katılım
3 Mar 2007
Mesajlar
20,475
Tepkime puanı
2,063
Puanları
0
Yaş
45
Fiziki görünüş, idamlık suçtur!


Gerçek bir yaşam öyküsünün romanı olan kitapta İvan Agueli’yi tutuklayan Fransız polisi tuhaf bir tutanak tutar..


İsveççeden dilimize aktarılan İvan Aguéli – Özgürlüğün Romanı [Torbjörn Säfve, İz Yayıncılık, 2010], bir ressamın değişimini merkeze alarak yaşam öyküsünü anlatıyor. Sala’da bir seyisin oğlu olarak başlayan dramatik hayatının ilk senelerinden başlayarak macera dolu anarşist yılları, Paris’teki geceleri, Mısır’daki mistik yılları, Barcelona’da trajik bir şekilde sona eren hayatını takip ettiren bir kitap…
Fransa’da sağlam bir resim eğitimi alan, önceleri nihilist-anarşist sonraları Müslüman-mistik... Romanın iki anlatıcılı yapısı var. Anlatıcılardan biri İvan Aguéli, onun günlükleri; ikinci anlatıcı romanın yazarı.
Hazmı zor bir roman İvan Aguéli. Özellikle resim sanatını eksene almış olması da düşünülünce ne demek istediğimiz anlaşılacaktır sanırım.


Katranı ezsen şeker olmuyor
Romanda bir ayrıntıya takıldık. Aguéli’nin Fransa’da olduğu yıllar: Dönemler değişse de, çarlıklar-krallıklar yıkılıp gitse de, özgürlük hareketleri, düşünce hürriyeti yaveleriyle çağdaşlık adına ahkâm kesilse de “katranı ezsen şeker olmuyor”
Gaugine, Cezzane gibi ressamlar dönemdaş olan, onlarla beraber Paris’te resim eğitimi alan İvan Aguéli’nin Paris’te resim, felsefe, dinler tarihi, dil bilim gibi konulara merak saldığı bir dönemde bir de sosyalizmi savunduğu, ya da onu tutuklayanların tabiriyle, anarşistlik yaptığı için gözaltına alındığı bir emniyet merkezindeki ilginç mi ilginç sorgu ve onun ardından yapılan muayene sahnesi verilir:
21685.jpg
Aguéli’nin tutanağına şöyle bir bakalım:
Elinde pergeller ve mezuralarla “ilmî” bir kurul onun sorgulandığı odaya girer. Muayenenin adı “antropometrik muayene”. Pergel ve mezura ile Aguéli’nin kafasını, kulaklarını, sol ve sağ ayaklarının –özellikle sol- boyunu, orta parmağın, küçük parmağın ve kolun alt kısmının boyu, kolun çapı, alındaki kırışıklıklar, görünür yara izleri, alnın özellikleri, burnun yapısı, sesi, telafuzu, kilo durumu, anormallikleri, çilleri, duruşu tespit edilip kayıt altına alınır.


Bahane arayana her zaman gani kıyamet
Her başlık altına da ilginç tespitler kaydedilir. Mesela; duruşu için, “Gevşek ve aldatıcı” yazılır. Tabi bu tespitler sinsi bir gülme ile bazen bağırma ile Aguéli’ye de söylenir. Jestlerine terbiyesiz yazılır.
Peki, tüm bu işlemlerden sonra şu sonuca varılır: Gayesi toplum düzenini yıkmak; yöntemi de cinayet, hırsızlık, soygunculuk ve kundakçılık olan bir örgüte bağlı olduğu iddia edildi.
Gerçekler mi?
Kimin umurunda, eğer sana arka çıkacak güçlü bir tanıdığın varsa o başka!
Aguéli, kendisine yöneltilen haksız suçlamalardan etkili bir tanıdığı sayesinde kurtuluyor, neticede.
İlgiyle okuyacağınız bir roman!
 
Üst