abdullah birisi
Kıdemli Üye
Benim savunmalarım ümmetin huzuru için.
Hariciler, Emevilere karşı geldikleri zaman, İmam Mâlik Emevilerin o makama konup idareyi ellerine almalarında haklı veya haksız olduklarını düşünmedi, hak veya batıl üzere midirler, ona bakmadı. onların idare tarzının islamı bir nizam olmadığı kanısındaydı. Bununla beraber onlara karşı ayaklanmayı hiç bir zaman mubah görmedi. Çünki o idarede istikrar yanlısıydı ve o hükmünü olaylara göre verirdi. Çünki o gördü ki, devlete karşı huruç etmek, anarşi doğurur, kargaşalık getirir, hakkı yerine getirmeye yaramaz. İstikrar ise, velev hükümet şer'i yoldan o makama geçmiş olmasın, iyi meyveler verdiği görüşündedir. Onun sakin tabiatı, milletin huzur ve emniyet içinde olması eğilimi, sükûnet arzusu onu bu görüşü tercih etmeye yöneltmiştir, bu tarz düşünceyi benimsemiştir. Bazı yazarlar, onun bu durumundan Emevilerin idaresinden razı olduğu, onları te'yid ettiği anlamını çıkarıyorlar. Doğrusu o, onlardan ne razıydı, ne de onlara kızgındı. O devlete karşı isyana kızardı. Çünki, sebep ne olursa olsun, isyan, fitnedir. O isyanı, ıslah çaresi olarak görmezdi. Ona göre ıslah yolu, istikrar sayesinde durumu iyi yolda düzeltmektir. İyi olmayan halden iyiye geçmek, iyiden de daha iyiye gitmektir. Bu da halkı ıslah ile olur.
Devlet ile hükümeti ayırd etmek gerekir... kaldıki, aranızdaki bu itikadı bozukları çıkarın demek, her müslümanın görevi...