Tasavvufu İnkar Edenler İkİ Gruptur

  • Konbuyu başlatan uhuvvet
  • Başlangıç tarihi
U

uhuvvet

Guest
Tasavvuf bid.attır veya şirktir diyenlere bir islam alimi şöyle cevap veriyor

Ebul Fadl İbni Kayserani, “Safvetül Tasavvuf” adlı eserini ne için yazdığını şöyle açıklamaktadır: “Tasavvuf ehli'nin yolunu inkar edenlerin halini uzun uzun düşündüm. Ve anladım ki, Sufilerin Tasavvuf yolunu inkar edenler iki gurupta toplanmış. Birincisi; cahillerdir. Cahile verilecek cevap duadan başka bir şey değildir. Diğer gurup ise, ilim ehli olup da, dinin sünnetleri ve adapları hakkında bilgileri az olanlar ve bu bilgileri asıllarını araştırmaya usullerini öğrenmeye ihtiyaç duymayanlardır. Bu gibi yarım alimler, din ilimlerinden Fıkıh ve Kelam'a, rey kıyas ve tefekküre ait bilgileri öğrenmeye ihtiyaç duymama cahilliğini gösterenlerdir. Selef-i Safilin bu ilimleri öğrendiler. Ve kendilerinden sonrakilere bildirdiler. Onlardan da bizlerden öncekiler aldılar. Bunların bütün maksadı Ehl-i Suffa’ya (RA) Resulüllah (SAV) Efendimiz’in sünneti, ahlakı, efali (işleri) ve adabı (edepleri) ile benzemek idi. Şayet Tasavvuf ehlini inkar edenler bunları bilselerdi, onların maksadının Selef-i Safilin’in maksadı olduğunu anlarlar idi. Böylece o mübarek insanlara dil uzatmaktan sakınırlardı. Ehl-i Tasavvufa dil uzatanların uygunsuz hal ve sözlerini gördükten sonra sufilerin hal hareket ve edeplerine Hadis-i Şerif’lerden, Ayet-i Kerime’lerden delil göstererek bu kitaba yazdık. Bu güne kadar Ehl-i Tasavvuf üzerine, Abdurrahman Sülemi’nin “Hılyetül Evliya”sı gibi kitaplar yazılmıştır.[1]
 

Nevfal

Üye
Katılım
28 Eyl 2006
Mesajlar
102
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Teşekkürler. Güzel bir alıntı.
 

zeygue

Aktifleşmemiş
Katılım
17 Kas 2006
Mesajlar
1,262
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
Ankara
Tasavvuf bid.attır veya şirktir diyenlere bir islam alimi şöyle cevap veriyor
......
Böylece o mübarek insanlara dil uzatmaktan sakınırlardı. Ehl-i Tasavvufa dil uzatanların uygunsuz hal ve sözlerini gördükten sonra sufilerin hal hareket ve edeplerine Hadis-i Şerif’lerden, Ayet-i Kerime’lerden delil göstererek bu kitaba yazdık. Bu güne kadar Ehl-i Tasavvuf üzerine, Abdurrahman Sülemi’nin “Hılyetül Evliya”sı gibi kitaplar yazılmıştır.[1]
Ya tasavvufçuların uygunsuz hal ve sözleri için ne yazmış acaba?
Bu sözleri nasıl izah ediyor acaba.

Mutasavvıfların Şeyhül Ekber olarak tanıdığı İbni Arabi'den inciler(!):

"Arif, Hakk'ı her şeyde gören, belki herşeyin kendisi olarak görendir,"

"Gören de O'dur, görülen de. Alem O'nun suretidir... Allah onların kendisidir."

"O ortaya çıkanların kendisidir..." "Görülen ve isimlendirilen her varlık O'dur."

"Yaratıkların sıfatları O'nun için hak olduğu gibi, O'nun sıfatları da yaratılmışlar için haktır."

"Allah'ın rablık, ilahlık, yaratma, rızık verme ve diğer bütün sıfatları yaratıklar için de haktır."

"Emir O'ndan sana olduğu gibi, senden de O'nadır."

"O bana hamd eder, ben O'na hamd ederim. O bana ibadet eder, ben O'na ibadet ederim."

"O bütün kâinattır. O, vücudum, vücudu ile kaim olan tektir."

"İnsan dediğimiz zaman bil ki, biz O'nun kendisiyiz... Hem hak, hem de halk ol, o zaman Allah ile Rahman olursun... Biz O'na bizde görünecek şeyi verdik, O da bize verdi. Böylece iş bize ve O'na bölündü."

"Biz biz olduğumuz gibi O'yuz da. Benim iki yüzüm vardır, O ve ben..."

"Hıristiyanlar ilahlığı sadece İsa ve Annesine hasretmekle yanıldılar..."

İşte Şeyhül Ekber İbni Arabi'nin Allah inancı böyle.

Savunulması ve tevili mümkün olmayan bu sözleri yüzünden, bir kısım mutasavvıf, -takiye babında da olsa- Arabi'yi tasvip etmediklerini.... o'nun bu konuda aşırı gittiğini, dolayısıyla diğer tasavvuf imamlarının sözlerinden delil verilmesi gerektiğini savunuyorlar.

Bu tarz iddialara mahal vermemek için, şimdi de, diğerlerinden birkaç örnek verelim.

Sofilerce büyük bir itibara sahip olan, Abdulkerim el Cîlî:

"Zatı itibariyle yüce olan Hakk'ın ortaya çıktığı her varlığa tapmak gerekir. O alemin zerrelerinde açığa çıkmıştır." diyerek Arabi'yi teyid eder.
 

dayi

Profesör
Katılım
15 Kas 2006
Mesajlar
1,918
Tepkime puanı
8
Puanları
0
Yaş
69
zeygue..Muhyiddin Arabi efendi abimiz diyoki..''O''..her şey..''O''ndan başka bişey varsa yazın şu VARLIĞIN adınıda bizlerde öğrenelim..yok sizlerde ..eywallah ondan başka VARLIK yoktur diyorsanız..bizde ''O''yuz..sizde ''O''sunuz..siz HAY,sanız..biz HU...siz HU,ysanız..biz HAY..
HAYdan gelen HUYa gider...''O''ndan gelen ''O''na gider..



HU..
 

.fatih.

Üye
Katılım
17 Şub 2007
Mesajlar
9
Tepkime puanı
0
Puanları
0
zeygue..Muhyiddin Arabi efendi abimiz diyoki..''O''..her şey..''O''ndan başka bişey varsa yazın şu VARLIĞIN adınıda bizlerde öğrenelim..yok sizlerde ..eywallah ondan başka VARLIK yoktur diyorsanız..bizde ''O''yuz..sizde ''O''sunuz..siz HAY,sanız..biz HU...siz HU,ysanız..biz HAY..
HAYdan gelen HUYa gider...''O''ndan gelen ''O''na gider..

. Dayım ... HU.. eline sağlık :clap2:
 

Satuk Buğra

Profesör
Katılım
22 Ara 2006
Mesajlar
1,121
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
53
Tasavvufçularda iki gruptur.
1. Gerçek tasavvuf ehli,
2. Bozulmuş tasavvuf ehli,

Gerçek tasavvuf ehli, m. kemalin tekkelere kilit vurduğundan bu tarafa görünmüyor. Çünkü bir mutasavvıf olan Abdülhakim Arvasi hazretleri, tekkeler kendi kapılarına kendileri kilit vurdular derken, tarih 1925 lerdi. Yani gerçeği o tarihten itibaren bitti.
Şimdikilerinde hal tavır davranış ve söylemlerindende gerçek tasavvuf ehli olmadıkları her halükarda anlaşılmaktadır.
 

Cümle Mühendisi

Ordinaryus
Katılım
2 Tem 2006
Mesajlar
4,181
Tepkime puanı
110
Puanları
0
Konum
İzmir
Web sitesi
muhammedesad.blogcu.com
Günümüzde tasavvuf ehli yok demek yanlıştır...

Kutb-u azamlar,kutb-u cihanlar,gavsül azamlar hala günümüzde de vardır...

Ricaül gayb olmaları dolayısıyla zaten herkesin tanıdığı kimseler değillerdir...
 

ubeyd_el_turki

Doçent
Katılım
28 Mar 2007
Mesajlar
720
Tepkime puanı
16
Puanları
0
Ya tasavvufçuların uygunsuz hal ve sözleri için ne yazmış acaba?
Bu sözleri nasıl izah ediyor acaba.

Mutasavvıfların Şeyhül Ekber olarak tanıdığı İbni Arabi'den inciler(!):

"Arif, Hakk'ı her şeyde gören, belki herşeyin kendisi olarak görendir,"

"Gören de O'dur, görülen de. Alem O'nun suretidir... Allah onların kendisidir."

"O ortaya çıkanların kendisidir..." "Görülen ve isimlendirilen her varlık O'dur."

"Yaratıkların sıfatları O'nun için hak olduğu gibi, O'nun sıfatları da yaratılmışlar için haktır."

"Allah'ın rablık, ilahlık, yaratma, rızık verme ve diğer bütün sıfatları yaratıklar için de haktır."

"Emir O'ndan sana olduğu gibi, senden de O'nadır."

"O bana hamd eder, ben O'na hamd ederim. O bana ibadet eder, ben O'na ibadet ederim."

"O bütün kâinattır. O, vücudum, vücudu ile kaim olan tektir."

"İnsan dediğimiz zaman bil ki, biz O'nun kendisiyiz... Hem hak, hem de halk ol, o zaman Allah ile Rahman olursun... Biz O'na bizde görünecek şeyi verdik, O da bize verdi. Böylece iş bize ve O'na bölündü."

"Biz biz olduğumuz gibi O'yuz da. Benim iki yüzüm vardır, O ve ben..."

"Hıristiyanlar ilahlığı sadece İsa ve Annesine hasretmekle yanıldılar..."

İşte Şeyhül Ekber İbni Arabi'nin Allah inancı böyle.

Savunulması ve tevili mümkün olmayan bu sözleri yüzünden, bir kısım mutasavvıf, -takiye babında da olsa- Arabi'yi tasvip etmediklerini.... o'nun bu konuda aşırı gittiğini, dolayısıyla diğer tasavvuf imamlarının sözlerinden delil verilmesi gerektiğini savunuyorlar.

Bu tarz iddialara mahal vermemek için, şimdi de, diğerlerinden birkaç örnek verelim.

Sofilerce büyük bir itibara sahip olan, Abdulkerim el Cîlî:

"Zatı itibariyle yüce olan Hakk'ın ortaya çıktığı her varlığa tapmak gerekir. O alemin zerrelerinde açığa çıkmıştır." diyerek Arabi'yi teyid eder.



Sizin bu yazdığınız sözlerin zahiren tamamen zıdlarıda FÜSUS'TA ve diğer eserlerinde mevcuttur, peki onları neden insanlar ALINTILAMAZLAR ?
Çünkü iddiaları arızaya uğrar...

Şeyh'u Ekber İbn'i Arabi'nin KS bu sözlerinin her birisine teker teker cevap versek dahi siz bunları anlayabilecek misiniz ?
Bu sözlerin her biri İmam Rabbani KS'nin de buyurduğu üzere TEVİL-TAHLİL edilerek NASS'lara uygunluğu ispat edilir...
Ancak bu sözlerin tevil-tahlil'ini anlamak için dahi çok ciddi bir ilmi seviye gerekir.Eğer ben bunları anlarım diyebiliyorsanız,izah edelim...
Ancak inanınız bunları insanların çok azı anlar...

Şeyh'ul Ekber ve talebesi Sadruddin Konevi KSAE ÖZELLİKLE KİTAPLARINDA BELİRTMİŞLERDİR,

"BİZDEN SONRA KİMSE KİTAPLARIMIZA BAKIPTA BİZİM YOLUMUZDAN GİTMEYE ÇALIŞMASIN, BU YOL İNSANLARIN ÇOK AZINA AÇIKTIR"

Yazıyı alıntıladığınız, bu konuda İbn-i Arabi'den bir şey okumadığınız sadece başkalarının dedikoduların yaptığınız şuradan anlaşılır ;
Abdulkerim El Cili, İbn-i Arabi KS'yi teyid edemez, çünkü İbn-i Arabi'den 3 asır civarında önce yaşamıştır...Ancak İbn-i Arabi'nin buna benzer sözlerini ondan daha önce söyleyenlerden bir başka büyüktür El Cili...

İbn-i Arabi'den başka buna benzer sözleri kısmen ve zaman İbni Arabi'den önce
Bayezid-i Bistami, Cuneyd-i Bağdadi, İbn Meserre, Abdulkadir Geylani,Mevlana Celaluddin KSAE vs daha niceleri söylemiş ancak İbn-i Arabi kadar açık yazmamışlardır...
 
Üst