Tarihe Geçmiş İdeolojik Zulüm

thetevhit

Üye
Katılım
7 Haz 2010
Mesajlar
76
Tepkime puanı
2
Puanları
0

İdeolojik Zulüm

“İstiklâl mahkemeleri”nde, âlimleri katlettiler
İslami eğitimi yok edip, fıtratı kirlettiler

Geçmişi silmek için yaptılar, “harf inkılabı”nı
Amaç kesmekti, toplumun kaynakla irtibatını

Hedef toplumsal hafızayı silmek, sıfırlamaktı
Yalnız Batıcı seküler kültürü hatırlamaktı

Amaç, halkı, değersizlikte boğmak değilse eğer
Neden yok edildi, “İyi, doğru, güzel”e dair değer

Zulüm yaptılar, yine de kaynağa ulaşana
Hep “havuç” dağıttılar, “resmi din”le uzlaşana

Ulusçulukla, ümmeti dışladılar en baştan
Laiklik adına, İslam’ı kovdular hayattan

Vahyi reddedip de, ilah edindiler hevayı
Hep kula kullukla kirlettiler, güzel dünyayı

İnsan, böyle yabancılaştı kendine, Rabbine
Birbirinin kurdu olup, zulmetti hemcinsine

Görüşü kutsanıp,“ ileri” sayıldı bir faninin
“İrtica”sayıldı vahyi, onu da öldüren Rabb’in

Değiştirmeye cür’et eden, Rabb’in muhkem vahyini
“Değiştirilemez” yaptı, bir faninin ilkesini

Rabbin vahyine sadakatimiz, “dogmatik” bulundu
Laik Kemalist ilkeler, put yapılarak sunuldu


Oysa Kemalizm çoktan öldü, zaten halktan geriydi
Kur’an, kıyamete dek geçerli, daima ileriydi

Sistem; Kurtulduk Sananları, Aldatıcı Bir Serap
Hakları, Özgürlükleri Yok Etti, Sözde İnkılâp

İdeolojik baskıyla, egemen sistem dehşet saçtı
Bu, şahsiyetleri bozdu, ikiyüzlülüğe yol açtı

Öz yurdunda yok edildi, Müslüman’ın temel hakları
Getirildi; örgütlenme, eğitim, tebliğ yasakları

Lozan ile güvencede, tüm azınlık hakları
Müslüman’a zindan oldu, İslam’ın toprakları

Müslüman mahrum bırakıldı, azınlık haklarından
İnancı kovulmak istendi, kendi topraklarından

İnsanca, Müslümanca yaşamak, hep suç sayıldı
Düşünce, inanç, kimlik ve kıyafet dayatıldı

“İrtica” yaftasıyla dışlandı, Allah’ın şeriatı
Hâkim kılındı, heva ürünü, beşerin fikriyatı

Kanun aldılar, İtalya, İsviçre ve Fransa’dan
Kültür ithal edildi, tefessüh etmiş Avrupa’dan

Baştan yöneldiler, “devrim”le yok etmeye İslam’ı
Sonraki “tesettür yasağı”, bu zulmün bir devamı

Batı, “Kur’anı kapatın kadını açın” diyordu
Batılı vur deyince, işbirlikçi öldürüyordu

Şeriata düşmanlıktı, bu tesettür yasağı
Kur’an’da, tuğyanın yeri “hayvandan da aşağı”

Halka zorla giydirip, Avrupa’nın şapkasını
Yaptık diye övündüler, “ inkılâp”ın hasını

Müslüman halk istemedi, “devrim” in şapkasını
Şapka için “kopardılar”, çok masum “kafasını”


Önce pozitivizme koştular, İslamı reddederek
Hıristiyanlığa da döndüler, batıya imrenerek

Laik devlete bağlı, “resmi din”e ihtiyaç vardı
İslam’ı denetime almak, varılan son karardı

Bu amaçla kuruldu,“ulusal din”in diyaneti
Laik devlete sadakatle, yapsın diye hizmeti

Denetime alındı, dini eğitim ve dini hayat
Bu art niyetle açıldı, İmam Hatip ve İlahiyat

Laikliğe uygun hale getirmek için İslam’ı
Eğitimde hedeflendi, modern, laik din adamı

Ulaştı sistem, çok büyük oranda, bu hedefine
Yine de rastlandı, bilinçli az sayıda mü’mine

Razı olmadılar burada, az da olsa fireye
Kapattılar İmam Hatip’i, başvurarak hileye

“Sekiz yıl” ile, darbe vurdular “dini” eğitime
Ve “YAŞ” sınırı koydular, Kur’an’i öğretime

Seküler kutsallar üretip, koştular paganizme
Hep İslam’la savaşarak, yol açtılar nihilizme

İslami kimlik yok olunca, doğdu da boşluk
Yayıldı tüm topluma, başıboşluk, sarhoşluk

İslam’ı dışlayınca, “iyi-doğru” ölçüsü kalktı
“Değer”siz ve “anlam”sız bataklıkta boğulan halktı

Değersizlik batağında yetişti, pek çok sapkınlık
Çete, fuhuş, uyuşturucu ve her türlü azgınlık


Sözde telaşa düştüler, bir de “misyonerlik”ten
Halbuki, “Kitap Ehli” üstündü, Kemalistlikten

Biz Müslüman’dık, laik, Kemalist olamazdık
İkiyüzlülük yapmadan, tüm hakikati yazdık

“Resmi din”i benimsemedik, Hakk’a bağlandık
Hak din İslam’ı seçtik, hep zulme maruz kaldık

Hemen saldırıya geçtiler, Hakkı susturmak için
Halkı sindirip, adalet talebini bastırmak için
 

thetevhit

Üye
Katılım
7 Haz 2010
Mesajlar
76
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Gerçeği duymak ve görmek istemeyen sağırlar ve körler saçmalık demekten başka fikirleri olamaz..Fikretmeyenler küfrederler..
 

ummuhan

Kıdemli Üye
Katılım
1 Eyl 2007
Mesajlar
12,943
Tepkime puanı
1,042
Puanları
0
Konum
Arz
Kim çalakalemlemiş bunu kardeş?
 

korakademik

Ordinaryus
Katılım
17 Ağu 2009
Mesajlar
2,236
Tepkime puanı
63
Puanları
0
kardeşim sloganla olucaksa bu işler...
tüm evrenin Müslüman olması lazım...

yukarda bir çözüm yok fikir yok
şiir sayfası değil.
gerçi şiirlik tarafı da yok:D

yeterli siyasi gücü olmayan civcivlerimizi öldürtmek için bahane üretmekten başka bir öneri de yok.
adam yetiştirmek lazım adam.
3 5 kişiyle olucak işler değil bunlar.
 

thetevhit

Üye
Katılım
7 Haz 2010
Mesajlar
76
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Kim çalakalemlemiş yerine gerçekleri kim yazmış desek daha doğru olur kardeş..Ama şu var ki gerçekleri kimin yazdığı önemli değil önemli olan gerçeklerin yazılmasıdır...​
 

ummuhan

Kıdemli Üye
Katılım
1 Eyl 2007
Mesajlar
12,943
Tepkime puanı
1,042
Puanları
0
Konum
Arz
gerçekleri dedemde yazar dı ne var bunda? Gerçekler için ne yapılır ne yapılmalı ne yapılıyor daha önemli....

yazanı söylemediğinize göre pekte kayda değmiyor anlaşılan :)
 

thetevhit

Üye
Katılım
7 Haz 2010
Mesajlar
76
Tepkime puanı
2
Puanları
0
kardeşim sloganla olucaksa bu işler...
tüm evrenin Müslüman olması lazım...

yukarda bir çözüm yok fikir yok
şiir sayfası değil.
gerçi şiirlik tarafı da yok:D

yeterli siyasi gücü olmayan civcivlerimizi öldürtmek için bahane üretmekten başka bir öneri de yok.
adam yetiştirmek lazım adam.
3 5 kişiyle olucak işler değil bunlar.
diyene cevabım...
Bizler elhamdülillah sadece Müslümanız ve bütün inanç, düşünce ve hayatımızı vahye dayandırmakla, yaratılış gayemiz ve imtihan sorumluluğumuz gereği yalnız Allah’a ibadet edip, yalnız O’ndan yardım dilemek ve hayatımızı ibadet kılmakla mükellefiz. Bu sebeple, kitaba imanımızın temel gereği olarak, Kur’an’ı anlamak, öğüt almak ve yaşamak amacıyla “hakkıyla” okumak, aklımızı, imanımızı, şahsiyetimizi, düşüncelerimizi ve hayatımızı vahiyle arındırmak, Kur’an ve sünnet ölçüleriyle inşa etmekle mükellefiz. Bu büyük sorumluluğumuz gereğince, Kur’an ve sünnetten akide ve amellerimizle ilgili tespit ve çıkarımlarda bulunur ve hayatımıza bu ilke ve ölçülerle yön vermeye çalışırız. Dinimizin, akidemizin de içinde yer aldığı muhkemleri, sabiteleri, mü’minler arasında ortak paydayı oluşturan, hepimizi bağlayan ve bizi kardeş yapan değişmezleri olduğu gibi, farklılıklarımızı hoş görmemiz gereken yoruma, ictihada ve değişime açık bölümü de bulunmaktadır. Ortak paydamız olan, homojen olmamız gereken akidevi konularda, sabite ve muhkem ayetler alanında da, insan olmamızdan kaynaklanan zaaflarımızla hataya ve yanlışa sürüklenebilir, yanlış çıkarımlar yapabilir, hatalı ameller sergileyebiliriz. Bu sebeple de Rabbimiz “emri bil maruf ve nehyi anil münker” sorumluluğunu çok önemli bir mükellefiyet olarak omuzlarımıza yüklemiş bulunmaktadır. İşte bu sorumluluk gereğince, birbirimizin fikir, düşünce ve amellerindeki yanlışlarını, tevhidden ve vahyin ölçülerinden sapma teşkil eden hatalı çıkarımlara dayalı söylem ve eylemlerimizi, Allah rızası için vahyin ölçüleriyle uyarmak, ıslah etme çabası göstermek mecburiyetindeyiz. Tabii ki, hakaret etmeden, zulmetmeden, iftira etmeden, şahsiyetleri hedef almadan, sadece üretilmiş fikir, düşünce ve projelerdeki sapma ve yanlışları vahyin ölçüleriyle delillendirerek eleştirilerimizi özgürce ifade etmeliyiz, hiç kimse de bundan gocunmamalı, kendini eleştiriden müstağni addetmemelidir. Bu sorumluluk, hem kardeşlerimizin kendi ahiretlerine zarar vermelerini engellemek bakımından kardeşlik hukukunun gereğidir, hem de hepimizin müntesibi olduğumuz Allah’ın diniyle ilgili algı ve anlayışlarda bir bozulmanın, tahrifatın ortaya çıkmasına fırsat vermemek bakımından temel mükellefiyetimizdir.
 

korakademik

Ordinaryus
Katılım
17 Ağu 2009
Mesajlar
2,236
Tepkime puanı
63
Puanları
0
gerçek...

gerçekleri söylemek son kalan birkaç müslümanın yokolmasına yol açıcaksa
3. şıkkı tercih ederim.
izin var nasıl olsa.
 

thetevhit

Üye
Katılım
7 Haz 2010
Mesajlar
76
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Evet, tespit, düşünce ve eleştirilerimizde isabetsizlik, vahye aykırılık söz konusuysa, bunları tespit eden fakat bizi uyarmayan kardeşlerimiz, hakkımızı vermeyerek bize haksızlık yapmış olurlar. Kardeşlik hukukunun ve İslami sorumluluklarının gereğini yapmayarak, emri bil maruf mükellefiyetlerini yerine getirmeyerek, hem kendi nefislerine, hem bize, hem de İslam’ın yanlış anlaşılmasına yol açma ihtimali gördükleri hatamızı düzeltmeyerek Allah’ın dinine zulmetmiş olurlar. Bu sebeple hepimiz bu sorumluluğun bilinciyle hem eleştirme görevimizi hakkıyla yerine getirmeli hem de eleştirilmeye hazır ve tahammüllü olmalıyız. Ancak bu sorumluluğu yerine getirirken, sadece fikir, düşünce ve projelere yönelik fikri alanda kalmak ve en önemlisi de duygusal tepkiler vermek yerine delilini göstererek ilmi eleştirilerde bulunmak, şahsiyetlere yönelik yalan, iftira ve hakaretlerden, hukuk ihlali yapmaktan ise ahiret ve hesap bilinciyle kaçınmak, ahlaklı ve erdemli davranmaktan hiçbir sebeple vazgeçmemek gerekir.
 

korakademik

Ordinaryus
Katılım
17 Ağu 2009
Mesajlar
2,236
Tepkime puanı
63
Puanları
0
ben yukarda son mesajındakilerden birini görmedim.

mesajlarından anladığım ben başımı yakıcam siz de kendinizi ateşe atın...

dediğim gibi mücadeleye devam ama 3. şıkla.
şu anki siyasi ortamda aksi imkansız
 

thetevhit

Üye
Katılım
7 Haz 2010
Mesajlar
76
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Evet kardeş haklısın ne diyeyim.Benim yazdıklarımdan bişey anlamıyorsan veya anlamak istemiyorsan ne diyeyim..:)
 

korakademik

Ordinaryus
Katılım
17 Ağu 2009
Mesajlar
2,236
Tepkime puanı
63
Puanları
0
senin sıkıntını anlıyorum hepimizin sıkıntısı

lakin istemekle elde etmek arasında fark var.
mavi marmarada 9 vatandaşımız öldürüldü
öldüren devlet, vatandaşlar bizim
savaş ilanı idi resmen

peki biz siyasi olarak ne yapabildik
ne yapabilirdik...
hiç...
ya elimizde bırak israil ile pkk ile savaşan paşa bile yok.
turistik fotoğraf çektiren komutanları saymazsan.
dağlarda ön cephede savaşabilecek sıfır komutanımız var.
yaşları geçmiş
isteselerde yapamazlar pkk kurşunuyla değil
dağ havası boğar.
dağlarda gencecik teğmenlerimiz var sadece
onların da yetkileri yok
uçak çağıramıyor birlik nakledemiyorlar


şimdi sen söyle sen hangi gerçeklerle diyorsun ki
son islam kalıntıları da ortadan yok olucak şekilde mücadele edelim.
el insaf biz şehid olsak ne olucak
hepimiz cennette olsak ne olucak
İslam ortadan kalktıktan sonra
 

thetevhit

Üye
Katılım
7 Haz 2010
Mesajlar
76
Tepkime puanı
2
Puanları
0
şimdi sen söyle sen hangi gerçeklerle diyorsun ki
son islam kalıntıları da ortadan yok olucak şekilde mücadele edelim.
el insaf biz şehid olsak ne olucak
hepimiz cennette olsak ne olucak
İslam ortadan kalktıktan sonra diyen kardeşim;

ALLAH ın nurunu kimse söndüremez..Bir de İslam sız şehit olur mu? Şehit , Allah yolunda (Allah ın hükümlerinini tüm hayatımıza,bireysel,toplusal vs. hakim olması için veya hakim olan hükümlerin kaldırılmaması için mücadele etmek) öldürülenler i ifade eden islami bir bir kavramdır..İslam kıyamete kadar korunacak ve kaldırılmayacaktır. inancımız bunu gerektirir..:)
 

korakademik

Ordinaryus
Katılım
17 Ağu 2009
Mesajlar
2,236
Tepkime puanı
63
Puanları
0
mesele zaten kıyamette.

gerekçelerimi ise zaten mesajlarımda belirtmiştim sanırım gözünüzden kaçtı.
 

Sofuoglu

Ordinaryus
Katılım
29 Tem 2006
Mesajlar
4,603
Tepkime puanı
254
Puanları
83
dediğim gibi mücadeleye devam ama 3. şıkla.
şu anki siyasi ortamda aksi imkansız

bu kismi biraz acarmisin,tam olarak anlayamadim!,
yada mucadele etmek icin sadece siyasi ortam gereklidir demekmi istedin,(dogrumu anlamisim)
mucadeleyi ac mesela biraz,kiminle neyle mucadele vs.

selametle
 

korakademik

Ordinaryus
Katılım
17 Ağu 2009
Mesajlar
2,236
Tepkime puanı
63
Puanları
0
anlaşılmayacak bir şey yok
aynı dinin temsilcileriyiz.

mücadelemiz şeytan ve temsilcileriyle.
siyaset uygun değil ken kastedilen karşınızda sizinle mücadele edenlerin ellerinde üstün silah gücü varken
siz mücedelenizi 3. şık yani kalp ile buğz etmek kalıyor.
 
Üst