Aleviyyun
İhvan Forum Üye
- Katılım
- 17 Tem 2018
- Mesajlar
- 276
- Tepkime puanı
- 39
- Puanları
- 0
Muallim: Meşru Haklarımız Zaman Aşımına Uğramaz
ŞAM – Başbakan Yardımcısı Dışişleri ve Gurbetçiler Bakanı Velid Muallim bugün Şam’a resmi bir ziyarette bulunan Venezuela Dışişleri Bakanı Jorge Arreaza ile temasları ardından ortak basın toplantısı düzenledi.
Muallim Arreaza ile görüşmelerinde Suriye ve Venezüella’daki son durumları masaya yatırdıklarını belirtirken; iki ülke ve halklarının ABD tarafından maruz kaldıkları düşmancı planlar ve komploları ele aldıklarını söyledi.
İki ülke ve halklarının maruz kaldıkları dış planlar ve komplolarda birçok benzerliğin bulunduğuna vurgu yapan Muallim; günümüzde Venezüella’da uygulanmaya çalışılan dış planların sekiz yıl önce Suriye’de uygulandığını belirtti. Muallim Suriye’nin bu planlara karşı mücadelede deneyim kazandığına dikkat çekti.
Suriye’nin devlet, ordu ve halk olarak sekiz yıldır birçok devletin destekleyip edat olarak kullandıkları teröre karşı savaşı ve başarılarına dikkat çeken Muallim; bu başarıların temel faktörlerinin ordu ve halkın omuz omuza kol kola birlik içinde mücadele etmeleri olduğunu belirtti.
Muallim İsrail işgali altındaki Suriyeli Golan konusunda ise Golan’ın tarih boyunca Suriyeli olduğunu, BM ve BMGK kararlarının yanı sıra uluslararası kanunların da bunu net bir şekilde belirttiklerine vurgu yaptı. ABD Başkanı Doland Trump’ın Golan konusundaki ilanının uluslararası kanun ve kararlara açık bir ihlal teşkil ettiğini belirten Muallim; bu ilanın geçersiz olduğunu söyledi.
Muallim Suriye’nin Golan’daki meşru hakkının sabit ve değiştirilemez olup zaman aşımına uğramasının mümkün olmadığını vurgularken; Suriye’nin işgal altındaki her karış toprağını kurtarma ve egemenliğini topraklarının tamamında sağlama azim ve kararlılığının altını çizdi.
Suriye’nin Golan’ı İsrail işgalinden mutlaka kurtaracağını vurgulayan Muallim; bu bağlamda uygun gördüğü tüm vesileleri kullanacağını vurguladı.
Muallim Trump’ın Golan konusundaki kararının tek bir etkisi olduğunu, bu etkinin de ABD’nin uluslararası düzeyde daha fazla yalnız kalması olduğuna dikkat çekti.
ABD’nin Suriye’de kanunsuz bir şekilde bulunan güçlerini çekme konusunda yapığı açıklamalar konusunda ise Muallim; ABD idaresinin bu konuda yalan söylediğini vurguladı. Muallim; ABD idaresine dürüstlüğü öğretmenin Suriye’nin görevi olmadığını ifade etti.
Muallim Arap Zirvesinde İsrail işgali altındaki Golan toprakları konusunda İngiltere tutumundan daha az bir tutumun ilan edilmesinin beklenmediğini söyledi.
Astana sürecinin garantörlerinden Türkiye rejiminin İdlib konulu Soçi ittifakına ilişkin sorumluluklarına ilişkin soruya cevabında Muallim; Türkiye rejiminin söz konusu anlaşma gereğince üstüne düşen sorumlulukları tam olarak yerine getirmediğini belirtti. Muallim Suriye’nin hala bu sorumlulukların yerine getirilmesini beklediğini ifade etti. Herşeye rağmen sabrın bir sınır olduğuna dikkat çeken Muallim; Suriye’nin mutlaka kurtarılması ve Suriye egemenliğine girmesi gereğinin altını çizdi.
Suriye’nin teröre karşı savaşının sona ermediğini belirten Muallim Suriye ve halkına karşı yürütülen komploların da henüz bitmediğini kaydetti. Muallim Suriye ve halkına karşı savaşını sürdüren dış güçlerin terörü edat olarak kullanmaya ve savaşın süresini uzatıp çözümü engelleme çabalarının da devam ettiğini belirtti.
Suriye ve halkına karşı uygulanan ekonomik yaptırımlara da dikkat çeken Muallim; Suriye halkının çıkarlarını savunduklarını iddia eden devletlerin uluslararası kanunlara aykırı olarak uyguladıkları bu yaptırımların Suriye halkının temel gereksinimlerinin temin edilmesine olumsuz etkilerine vurgu yaptı.
Muallim İsrail’in Suriye’ye karşı davranışlarında sınırları aşmaması gerektiğinin altını çizerken; 2011 yılından beri egemenliğini, bağımsızlığını ve toprak bütünlüğünü savunup koruma savaşı veren Suriye’nin gerekli irade, kararlılık ve ısrara sahip olduğunun altını çizdi.
Muallim Suriye ve halkına karşı yürütülen bu muhtelif yönlü savaş ve yaptırımların amaçlarında İsrail’e hizmet ettiğini vurgularken; Suriye’nin tüm bu planları başarısız düşürme ve her karış toprağını terör ya da işgalden kurtarıp egemenlik, güvenlik ve istikrarı sağlama kararlılığının bir kez daha altını çizdi.
Suriye’nin Deneyimi Çok İşe Yarayacak
Basın konferansında Venezüella Dışişleri Bakanı Arreaza ise; iki ülke ve halklarının ABD tarafından maruz kaldıkları düşmancı planlar ve komplonun bir olduğu konusunda Muallim ile görüş birliğinde olduğunu belirtti.
Arreaza Suriye ve Venezüella halklarının dünya emperyalizmi ve ABD planlarına karşı mücadele ettiklerini bu mücadelelerinde de şanlı bir zafer kazanacaklarını ifade etti.
ABD’nin Venezüella’ya karşı askeri saldırı dahil tüm ihtimalleri kullanabileceği yönünde açıklamalar yaptığına dikkat çeken Arreaza; bu ihtimaller arasında neden hiç diyalogdan söz edilmediği sorusuna vurgu yaptı.
Arreaza bu önemli ve tarihi süreç içinde Suriye’de bulunmaktan büyük bir onur duyduğunu ifade ederken; teröre karşı nihai zafer kutlamalarında Suriye’ye katılacaklarını kaydetti.
Suriye’nin ABD planlarına karşı mücadeledeki deneyimlerini öven Arreaza; Venezüella’nın bu deneyimden ciddi anlamda faydalanacağını kaydetti.
Arreaza Venezüella ve halkını hedef alan ABD planlarının engellenmesi ve Venezüella2da istikrarın pekiştirilmesi amaçlı olarak BMGK’de ciddi çalışmalarda bulunan devletlerin bulunduğuna dikkat çekti.
Arreaza Venezüella’da Juan Guaido’nun liderliğinde radikal sağ partinin ABD desteği ile ülkede güvenlik ve istikrarı sabote etme planlarının başarısız düşürüldüğünü ifade etti.
Arreasa tüm dünya halklarının teröre karşı savaşı ve bu savaşta kaydettiği zaferlerde Suriye’den ders alması gerektiğini belirtti.
ŞAM – Başbakan Yardımcısı Dışişleri ve Gurbetçiler Bakanı Velid Muallim bugün Şam’a resmi bir ziyarette bulunan Venezuela Dışişleri Bakanı Jorge Arreaza ile temasları ardından ortak basın toplantısı düzenledi.
Muallim Arreaza ile görüşmelerinde Suriye ve Venezüella’daki son durumları masaya yatırdıklarını belirtirken; iki ülke ve halklarının ABD tarafından maruz kaldıkları düşmancı planlar ve komploları ele aldıklarını söyledi.
İki ülke ve halklarının maruz kaldıkları dış planlar ve komplolarda birçok benzerliğin bulunduğuna vurgu yapan Muallim; günümüzde Venezüella’da uygulanmaya çalışılan dış planların sekiz yıl önce Suriye’de uygulandığını belirtti. Muallim Suriye’nin bu planlara karşı mücadelede deneyim kazandığına dikkat çekti.
Suriye’nin devlet, ordu ve halk olarak sekiz yıldır birçok devletin destekleyip edat olarak kullandıkları teröre karşı savaşı ve başarılarına dikkat çeken Muallim; bu başarıların temel faktörlerinin ordu ve halkın omuz omuza kol kola birlik içinde mücadele etmeleri olduğunu belirtti.
Muallim İsrail işgali altındaki Suriyeli Golan konusunda ise Golan’ın tarih boyunca Suriyeli olduğunu, BM ve BMGK kararlarının yanı sıra uluslararası kanunların da bunu net bir şekilde belirttiklerine vurgu yaptı. ABD Başkanı Doland Trump’ın Golan konusundaki ilanının uluslararası kanun ve kararlara açık bir ihlal teşkil ettiğini belirten Muallim; bu ilanın geçersiz olduğunu söyledi.
Muallim Suriye’nin Golan’daki meşru hakkının sabit ve değiştirilemez olup zaman aşımına uğramasının mümkün olmadığını vurgularken; Suriye’nin işgal altındaki her karış toprağını kurtarma ve egemenliğini topraklarının tamamında sağlama azim ve kararlılığının altını çizdi.
Suriye’nin Golan’ı İsrail işgalinden mutlaka kurtaracağını vurgulayan Muallim; bu bağlamda uygun gördüğü tüm vesileleri kullanacağını vurguladı.
Muallim Trump’ın Golan konusundaki kararının tek bir etkisi olduğunu, bu etkinin de ABD’nin uluslararası düzeyde daha fazla yalnız kalması olduğuna dikkat çekti.
ABD’nin Suriye’de kanunsuz bir şekilde bulunan güçlerini çekme konusunda yapığı açıklamalar konusunda ise Muallim; ABD idaresinin bu konuda yalan söylediğini vurguladı. Muallim; ABD idaresine dürüstlüğü öğretmenin Suriye’nin görevi olmadığını ifade etti.
Muallim Arap Zirvesinde İsrail işgali altındaki Golan toprakları konusunda İngiltere tutumundan daha az bir tutumun ilan edilmesinin beklenmediğini söyledi.
Astana sürecinin garantörlerinden Türkiye rejiminin İdlib konulu Soçi ittifakına ilişkin sorumluluklarına ilişkin soruya cevabında Muallim; Türkiye rejiminin söz konusu anlaşma gereğince üstüne düşen sorumlulukları tam olarak yerine getirmediğini belirtti. Muallim Suriye’nin hala bu sorumlulukların yerine getirilmesini beklediğini ifade etti. Herşeye rağmen sabrın bir sınır olduğuna dikkat çeken Muallim; Suriye’nin mutlaka kurtarılması ve Suriye egemenliğine girmesi gereğinin altını çizdi.
Suriye’nin teröre karşı savaşının sona ermediğini belirten Muallim Suriye ve halkına karşı yürütülen komploların da henüz bitmediğini kaydetti. Muallim Suriye ve halkına karşı savaşını sürdüren dış güçlerin terörü edat olarak kullanmaya ve savaşın süresini uzatıp çözümü engelleme çabalarının da devam ettiğini belirtti.
Suriye ve halkına karşı uygulanan ekonomik yaptırımlara da dikkat çeken Muallim; Suriye halkının çıkarlarını savunduklarını iddia eden devletlerin uluslararası kanunlara aykırı olarak uyguladıkları bu yaptırımların Suriye halkının temel gereksinimlerinin temin edilmesine olumsuz etkilerine vurgu yaptı.
Muallim İsrail’in Suriye’ye karşı davranışlarında sınırları aşmaması gerektiğinin altını çizerken; 2011 yılından beri egemenliğini, bağımsızlığını ve toprak bütünlüğünü savunup koruma savaşı veren Suriye’nin gerekli irade, kararlılık ve ısrara sahip olduğunun altını çizdi.
Muallim Suriye ve halkına karşı yürütülen bu muhtelif yönlü savaş ve yaptırımların amaçlarında İsrail’e hizmet ettiğini vurgularken; Suriye’nin tüm bu planları başarısız düşürme ve her karış toprağını terör ya da işgalden kurtarıp egemenlik, güvenlik ve istikrarı sağlama kararlılığının bir kez daha altını çizdi.
Suriye’nin Deneyimi Çok İşe Yarayacak
Basın konferansında Venezüella Dışişleri Bakanı Arreaza ise; iki ülke ve halklarının ABD tarafından maruz kaldıkları düşmancı planlar ve komplonun bir olduğu konusunda Muallim ile görüş birliğinde olduğunu belirtti.
Arreaza Suriye ve Venezüella halklarının dünya emperyalizmi ve ABD planlarına karşı mücadele ettiklerini bu mücadelelerinde de şanlı bir zafer kazanacaklarını ifade etti.
ABD’nin Venezüella’ya karşı askeri saldırı dahil tüm ihtimalleri kullanabileceği yönünde açıklamalar yaptığına dikkat çeken Arreaza; bu ihtimaller arasında neden hiç diyalogdan söz edilmediği sorusuna vurgu yaptı.
Arreaza bu önemli ve tarihi süreç içinde Suriye’de bulunmaktan büyük bir onur duyduğunu ifade ederken; teröre karşı nihai zafer kutlamalarında Suriye’ye katılacaklarını kaydetti.
Suriye’nin ABD planlarına karşı mücadeledeki deneyimlerini öven Arreaza; Venezüella’nın bu deneyimden ciddi anlamda faydalanacağını kaydetti.
Arreaza Venezüella ve halkını hedef alan ABD planlarının engellenmesi ve Venezüella2da istikrarın pekiştirilmesi amaçlı olarak BMGK’de ciddi çalışmalarda bulunan devletlerin bulunduğuna dikkat çekti.
Arreaza Venezüella’da Juan Guaido’nun liderliğinde radikal sağ partinin ABD desteği ile ülkede güvenlik ve istikrarı sabote etme planlarının başarısız düşürüldüğünü ifade etti.
Arreasa tüm dünya halklarının teröre karşı savaşı ve bu savaşta kaydettiği zaferlerde Suriye’den ders alması gerektiğini belirtti.