» Soframızdaki Gizli Alkol

OsmanGazi

Asistan
Katılım
5 Mar 2007
Mesajlar
292
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Konum
birOsmanl şehri
24.jpg
Doğum günü pastası almak isteyen baba, kızıyla beraber lüks bir pastaneye girdi. Pasta siparişinden sonra baba, kızı için kuru pasta ile çikolatalardan istedi. Garsonun ‘Olmaz efendim’ cevabını anlayamamıştı. Sonra ‘Çocuğunuz yiyecekse o çikolatalar alkollü’ sözlerini duyunca başından kaynar sular döküldü âdeta. “Nasıl olur, o zaman etiketinde neden yazmıyorsunuz?” sorusu ise bildik şekilde geçiştirildi: “Soran müşterilerimize izah ediyoruz efendim.” Aile, alışveriş yapamadan ayrıldı. Ankara’da yaşanan bu olay, alkollü ürünlerin pastane ve restoranlarda bilinçsiz ve etiketlere dahi yazılmadan nasıl üretilip satıldığını gösteren örneklerden sadece biri.


Hem Çabuk Bozuluyor Hem Pahalı

Kanyaklı yaş pasta, viskili çikolata, şarapla terbiye edilmiş tavuk, moka likörlü kahve... Belki hayatınız boyunca içkinin tadına bakmadınız; ya da bıraktıktan sonra ağzınızı bile sürmediniz. Ama gelin görün ki, saydığımız bu yiyeceklerden tatmış olmanız kuvvetle muhtemel. Pastanelerdeki çikolataların ve yaş pastaların; alışveriş merkezlerinde satılan kuruyemiş ve tavukların sosunda genelde içki kullanılıyor. Fakat çoğunlukla bu gıdaların üzerinde ‘alkol vardır’ ibaresi yazılmadığı için haberiniz olmadan bu alkollü gıdaları midenize indirmiş oluyorsunuz.

İçerisinde likör kullanıldığı belirtilmeyen çikolatalar portakallı, vişneli, kahveli denilerek satılıyor. Fiyatlar ise normal çikolatalara oranla daha pahalı. Normal çikolatanın kilosu 20 YTL’den satılırken, likörlü çikolataların fiyatı 45-120 YTL arasında değişiyor. Tercihler ise genelde vişne ve viski likörlü çikolatalardan yana. Likörlü çikolatalar daha kısa sürede bozulduğu için sağlık riski de taşıyor. Normal çikolata 4-5 ay, likörlü olanlar en fazla 1 ay saklanabiliyor. Yaş pastalarda ise değişik tat vermesi amacıyla rakı ve kanyak kullanılıyor. Fiyatlar ise 22-100 milyon arasında değişiyor. Soslu kuruyemişler de içinde alkol olduğunu bilmeden tüketilebilecek bir başka gıda türü.

Gıda denetimi, 2004’e kadar Sağlık Bakanlığı’nın elindeydi. Danıştay kararıyla son iki yıldır Tarım Bakanlığı ve belediyeler denetim yapıyor. Yetkilerin tek elde toplanmaması birçok sorunu da beraberinde getiriyor. İşin ehli olmayan birçok insan gıda denetimi yapıyor.

Sağlık Bakanlığı yetkililerine göre Gıda Kanunu’nun tekrar düzenlenmesi, mevzuatla birlikte denetimin tek elde toplanması gerekiyor. Bakanlık yetkililerine göre en önemli sorun, AB’nin alkolle ilgili mevzuatı. Çünkü mevzuata göre gıdanın içerisinde alkol oranı yüzde 1’in altındaysa bunu etiketlemeye gerek kalmıyor. Bu Avrupa’da kabul görse de, yüzde 99’u Müslüman olan Türkiye’de böyle bir durumun gıda mevzuatında bile olsa tolere edilmesi mümkün değil. Yüzde 1’lik oran, duruma göre dinen de ‘tolere edilebilir’ bulunsa bile Türkiye’deki gıdalara katılan alkol oranı birçok kere bunun çok çok üzerinde oluyor.

Etlere Alkollü Terbiye!

Tüketiciler Birliği Genel Başkan Yardımcısı Aydın Ağaoğlu, 4077 sayılı Tüketici Hakları Koruma Kanunu’na göre gıda maddelerinde etiket kullanma zorunluluğunu hatırlatıyor. Ancak bu kurala uyulmadığının da altını çiziyor. Türk Gıda Kodeksi- Gıda Maddelerinin Genel Etiketleme ve Beslenme Yönünden Etiketleme Kuralları Tebliği’ne göre içerisinde yüzde 1,2’nin üstünde alkol içeren içeceklerin alkol miktarını etiketle belirtme zorunluluğu var. Ancak ne yazık ki bu hüküm de uygulanmıyor. Peki bunun cezai yaptırımı ne? Türk Gıda Kodeksi’nin tebliğine aykırılık oluştuğunda etiket bilgileri yenilenene kadar gıdalara el konuyor ve firma para cezasına çarptırılıyor.

Alkol sadece çikolataların, pastaların, gazozların içinde yok. Biftek, kırmızı et, tavuk gibi gıdaların daha çabuk pişmesi ve yumuşak olması için alkolle terbiyesi yapılıyor. Fakat bu yapılırken çoğu zaman müşterilere bilgi verilmiyor. Ankara’daki meşhur kanatçılardan biri, et ve tavukların pişirilmesi sırasında da alkol kullanıldığını şu örnekle açıklıyor: “Etleri pişirirken genellikle şarap kullanılıyor. Kızartılırken çıkan ateş de bunun bir göstergesi.” Hasılı, denetimin sağlıklı yapılmaması yüzünden bu konuda tüketici hassasiyetinin devreye girmesi gerekiyor. Siz siz olun, aldığınız ürünün içerisinde ne olduğunu soruşturmayı ihmal etmeyin!

Kaynak : www.aksiyon.com.tr
 

_OSMANLI_

Üye
Katılım
5 Ara 2006
Mesajlar
95
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
47
Allah razı olsun güzel bir uyarı ve dışarda bilmediğimiz yerlerde ne yediğimize çok dikkat etmemiz gerekiyor
 

ozlem_tns

Doçent
Katılım
19 Ocak 2007
Mesajlar
586
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
ANKARA
evet ya bunu biliyorum...yemek kursuna gitmiştim...kimse yanlış anlamasın yemek yapmayı biliyorum...dünya mutfağını öğrenme adına benimkisi...beyaz şarap ve kırmızı şarap hemen her yemekte kullanılıyordu..tabii bende hemen dedim biz alkollü yiyecek kullanamıyoruz:D onun yerine napıyım...oda bana beyaz şarap yerine elma sirkesi...kırmızı şarap yerine üzüm sirkesi kullanın dedi...tabii bende öyle yaptım:)konuyla ne kadar alakalı bilmiyorum ama anlatıyım dedim:O
 

ilkay

Asistan
Katılım
15 Kas 2006
Mesajlar
548
Tepkime puanı
4
Puanları
0
Yaş
38
bilgilendirdiğin için teşekkürler...zaten alışveriş yaparken mutlaka içeriğini okur öyle alırım....emeğine sağlık....
 
Üst