Sİzce Evlİlİk Nedİr?

esvednur

Üye
Katılım
14 Eki 2006
Mesajlar
114
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Evlilik Üzerine....

Evlilik nedir diye sorsanız sokaktaki insanlara eminim çok değişik ve çok ilğinç cevaplar alırsınız.

Size sorsalar birileri ne cevap verirsiniz hiç düşündünüz mü?.Ben hiç düşünmeden evliliği" bir ağaca yapılan aşıdır" diye tarif ederim.Nasılmı?

Bir ağaç düşünün meyve ağacı veya normal meyvesiz bir ağaç.Hiç fark etmez.

Bu ağaca başka bir ağacın filizinden bir parça alıp bu ağacın filiz kısmına aşı yaparsanız hatta;aşıyı meyvesiz bir ağaca meyve ağacının filiziyle yaptıysanız bu filiz yapılan ağacın gövdesinde ve o ağacın köklerinden beslenip onun kanından canından bir parça olarak yeşerecek dallanıp, çiçek açarak meyve vermeye başlayacak bir müddet sonra bir bakacaksınız ki aşı yaptığınız ağacın aynı gövde üzerinde iki ayrı dalı var.

Eğer isterseniz öyle bırakır isterseniz kendinize göre meyve vermeyen kısımlarını kesip tümden meyve ağacına dönüştürebilirsiniz Evlilikte öyle değimlidir;hayat ağacımıza daha önceden tanımadığınız bir filizi getiripevlilik aşısıyla aşı yapmıyor muyuz?

Aşı tuttuğunda bir müddet sonra bakıyorsunuz ki yaptığınız aşı gövdenizden pir parça olmuş,aynı köklerle beslenerek aynı acıı ve tatlıyı tatmaya başlamıyor muyuz.Hatta bu öyle bir aşı oluyor ki; senin fideni yetiştiren ailenin önüne geçiyor.Öyle değimli? Eşler aralarında paylaştıklarını ne kadarını anne ve babası ile veya kardeşleri ile paylaşıyor?

Tabi bu paylaşım yapılan aşının yapıldığı daldaki uyuma bağlı.Aşı yapıldığında yapılan filiz yeni yerini sevmez, yapılan dalda yeni filizi sevmez ve kabullenmezse kısaca mecburiyetten o gövdenin bir parçası olmuşlarsa ona diyeceğim bir şey yok...

Evlilikte de eşler bir müddet sonra aşı yapılan ağacın meyve vermeyen dallarını kesip,

ağacı meyve ağacına dönüştürülmesinde olduğu gibi kendince; eşinin meyve vermeyen dallarını kesip kendi istediği bir şekle sokmaya çalışmıyormu ?..

Ağaca yapılan aşının tutmaması veye tuttuğu halde bir süre sonra kesilip

atılması gibide bazen evlilik aşısıda tutmuyor,veya tuttuğu halde bir zaman sonra aşılı yer ile filizin memnuniyetsizliğinden dolayı o bin bir zahmetle yetiştirilen dal kesiliyor.

Amaaaaa kesilen yerdeki çehre yi hiçbir zaman silemeden..

İnternetten Alıntı


EVLİ,BEKAR HERKESİN CEVAPLARINIZI BEKLİYORUM
 

şifa

Üye
Katılım
2 Kas 2006
Mesajlar
130
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
40
evlilik bir ihtiyaçtır bence.hiç kimse tek başina mutlu olamaz.her iki tarafında birbirine hem fizyolojik hemde psikolojik olarak ihtiyacı vardi.
 

esvednur

Üye
Katılım
14 Eki 2006
Mesajlar
114
Tepkime puanı
0
Puanları
0
evlilik bir ihtiyaçtır bence.hiç kimse tek başina mutlu olamaz.her iki tarafında birbirine hem fizyolojik hemde psikolojik olarak ihtiyacı vardi.

sanırım çok az evli var bu sitede.konuya bekarlar hiç rağbet etmemiş anlaşılan.
 

doğuhan

Profesör
Katılım
13 Ara 2006
Mesajlar
1,425
Tepkime puanı
3
Puanları
0
Yaş
37
Konum
orta dünyalar
Hayallerinizin, ideallerinizin, plan ve programlarınızın yatağınız gibi çift kişilik olması demektir.:)

Sizin değil, onun sevdiği yemekleri yemeniz demektir.:(


Teslim olmak suretiyle esir olmak demektir.:D

Eve istediğiniz saatte döndüğünüz günleri özlemle anmanız demektir:whistling[1]: (Bu şaka)

Ünlü bir düşünüre soruldu:
- "Evlilik nedir?" Bu soruya, ünlü düşünür şöyle cevap verdi:
- Siz birliktelik için doğmuşsunuz. Ölüm meleğinin beyaz kanatları sizi ayırana kadar ayrılmayacaksınız. Allah'ın sessiz tanıklığında bile beraber olacaksınız. Ama birlikteliğinizde mesafeler bırakın; bırakın ki, cennetin rüzgarları aranızda dans edebilsin...
Birbirinizi sevin ama, aşk tutsaklığı istemeyin... Bırakın aşk, ruhunuzun kıyılarına vuran dalgalar gibi olsun...
Birbirinizin bardağını doldurun ama aynı bardaktan içmeyin; ekmeğinizden verin birbirinize ama aynı somundan ısırmayın...
Birlikte şarkı söyleyin; lakin birbirinizi yalnız bırakmayı da bilin. Sazın telleri de yalnızdır ama, armoni içinde aynı melodiyi seslendirir...
Birbirinize kalbinizi verin, ama karşılıklı kilitleyip saklamak için değil! Sadece hayatın eli o kalbi saklar!
Birlikte durun, ama yapışmayın; tapınakların sütunları da bitişik değildir!
Ve unutmayın;
Meşe ile Çınar birbirlerinin gölgesinde büyümezler (budüşünce)

Evlilik, güzel ve etkili konuşma sanatıdır.

Güzel görebilme ve güzel düşünebilme becerisidir.

Karşınızdakini anlayabilme (empati) ve kendinizi anlatabilme yeteneğidir.

Karşınızdakinde görmek istediğiniz bütün güzellik, iyilik, olgunluk hallerini önce kendinizde gerçekleştirmeye çalışmadıkça hiçbir şey istediğiniz gibi gitmeyecektir. (bu doğrusu):wave[1]:
 

ozdemir

Üye
Katılım
14 Ara 2006
Mesajlar
53
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
68
Web sitesi
www.antiarabesk.com
güzel bir konu,evli olmadığım için bu konu hakkında pek bişey diyemeyeceğim...

ben açıkçası korkuyorum,nasıl ve kime güvenip evleneceğim...
 

esvednur

Üye
Katılım
14 Eki 2006
Mesajlar
114
Tepkime puanı
0
Puanları
0
teşekkürler şifa.umarım katılım çoğalır.
 

dré@m

...uzaklarda...
Katılım
24 Eki 2006
Mesajlar
1,980
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
Konum
Kayseri
Web sitesi
www.ihvan-forum.com
hayatın zorluklarına beraber göğüs germek, beraber ağlamak beraber gülmektir sanırım ..henüz öğrenemedik :)
 

Rüveydaa

Profesör
Katılım
6 Haz 2006
Mesajlar
2,026
Tepkime puanı
13
Puanları
0
Konum
kendi içimde: )
Web sitesi
www.serzenisler.com
bekarım ama Rabbim nasip ederse
hayatımı birleştirmeyi düşündüğüm biri var: ))

bizce evlilik bütün hayatını birbirine adamak..
sırf sevdiğini mutlu etmek için
biranda kendi hayatından taviz verdiğini görmek...
aynı şeyleri aynı anda paylaşmak..
sarılmak.. :friends:
fedakarlıkla elde edilen zor bi hayatın en güzel meyvesi bence: ))

kısacası yıllarca tanımadığın biri için yaşamak..
büyülü bambaşka bi haz ve mutluluk...
 

Hanne

Doçent
Katılım
3 Kas 2006
Mesajlar
1,366
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Evlilik hakkında bilgi sahibi değilim ama gördüğüm ve okuduğum kadarıyla evlilik
sevgi, saygı, anlayışa dayalı bir paylaşımdır.Bence çiftler herşeyden önce dost olamalılar :shake2[1]: Hayırlısı inş.
 

birgül

Üye
Katılım
27 Eki 2006
Mesajlar
46
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Böyle bir devirde insanların çok az şansı var...çoğu kişiler zamana uymuş.,ve sırf evlenmek için yanlış insanla evleneceğine bekar kalmak çok daha doğru..doğruyu bulana kadar en azından..
 

Gülçehre

Asistan
Katılım
1 Tem 2006
Mesajlar
858
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
35
Konum
...Malatya...
evlilik;gerçekten iyi günde ve en berbat günde (mesela bir vefat haberi aldığınızı düşünün en yakınlarınızdan biri) eşinizin size sımsıkı sarılıp ben yanındayım demesidir...

evlilik o ne derse o değil,beraberce dediklerinizi bir arada yapmaktır,kırmadan kırılmadan...

hiçbirzaman onun senin aynın olmasını bekleyemezsin çünkü fıtratlar farklı yaratılmış ama gitgide yukarıdaki arkadaşında örnek gösterdii gibi ağaç gibi belkide tek vücut olup dertle mutlulukla sabırla büyümektir..aşkla şevkle yaşamaktır Allah belkide nasib eder diğer taraftada eşlerimizle cennet köşklerinde yaşarız..inşaallah.
 

dilhuba

Profesör
Katılım
27 Eki 2006
Mesajlar
2,630
Tepkime puanı
20
Puanları
0
Konum
Manisa
Web sitesi
mustafababuroglu.sitemynet.com
Hazreti Ömer zamanında da kadılık yapmış olan meşhur, Kadı Şüreyh'e birgün bir genç gelerek evlenmek istediğini ve fakat evleneceği kadının tahsilli ve şehirli olmasını istediğini bildirerek nasihatta bulunmasını istedi.
Kadı Şüreyh, o gence Müslümanın evinin cennet olduğunu ve Hazreti Resûlüllah'ın böyle buyurduğunu naklederek başından geçen evliliği şöyle anlattı:
-Gençtim, artık evlenme zamanımın da geldiğini düşünmeye başlamıştım. Birgün Benî Mahzun kabilesinin çadırlarının önünden geçerken bir kız görüp, ona talip oldum. Kız babası kısa bir tetkikten hemen razı olup işi bitiriverelim dedi.
Kısa zamanda düğünler yapıldı, dualar edildi ve evlilik hayatına ilk adımımızı atmış olduk. Fakat çok geçmeden beni bir pişmanlıktır almıştı. Çünkü ben bu bir köylü kızıdır, üstelik tahsil de görmemiş, bununla ben nasıl geçinebilirim diye düşünüyor bu kararımdan dolayı son derece pişman oluyordum.
Çok geçmeden bizim hanım birgün bana şu sözleri söyledi:
- Efendi! Sen alim ve şöhret sahibi bir kimse imişsin. Ben ise yaylalarda gezen şehir hayatından anlamayan bir köylü kızıyım. Aslında cen kendine göre bir evlilik, ben de kendime göre bir hayat kurmalı idim, ama kader bizi birleştirdi. Cenabı Allah benim gibi bir köylü kızını senin gibi bir şöhretli alime nasip etti. Şimdi sen bana benim bilmediğim tarafları anlat ki, ben onlara dikkat edeyim, mesela; senin evine benim sülalemden kimler gelebilir, senin akrabalarından kimleri misafirliğe alayım, kimleri kabul etmeyip onlara karşı soğuk davranarak eve gelmemelerine mani olayım dedi.
Ben kadının bu anlayışı karşısında düşündüklerimden dolayı pişman olup:
- Hatun sen bana öyle şeyler söylüyorsun ki, eğer bunları hakkiyle yaparsan beni bahtiyar edeceksin, dedikten sonra:
- Dindar olmayan hiçbir kimseyi eve almayacaksın, dindar olanlardan da senin tarafın çok çok gelmesin, benim tarafımdan ise; şu, şu şahıslar gelmesinler, şunlar ise hiç gelmesinler diye gerekli talimatı verdim. Tam bir sene huzur içinde yaşadım. Bir sene sonra fetva dairesinden eve döndüğümde evde son derece mütesettire bir hanım görüp kim olduğunu sordum. Hanım annesi olduğunu söyledi. Kayın validem olduğunu öğrenince elimden gelen hürmeti esirgemedim. Bir müddet sonra kayın validem bana:
-Oğlum hanımından memnun musun? Diye sordu. Ben:
-Allah senden razı olsun, kızınızdan çok memnunum. Bu zamana kadar hiçbir şikayetim olmadı, diyerek memnuniyetimi izhar ettiğimde, kayın validem bana şunları söyledi:
- Oğlum kızımdan tabii ki memnun olacaksın. Çünkü biz onu cennette büyüttük. Evimiz Resulüllah'ın bildirdiği gibi bir cennetti. Kur'an ahlakından başka birşey öğretmedik ona... Yine de sen hanımın üzerindeki otoriteni eksik etme! Çünkü kadınlar iki sebepten hemen şımarıverirler: Birincisi ona olan sevgini yüzüne söylediğinde, ikincisi ise bir hayırlı evlat dünyaya getirdiklerinde. (
 

berraksu

Aşafatlı
Katılım
2 Eyl 2006
Mesajlar
3,652
Tepkime puanı
85
Puanları
0
Yaş
36
evlilik
iki farkli hayati birlestirmek, ayni yolda yürümek..
hic yanliz hissetmemek, hep bir desteginin olmasini bilmek..
güven duymak, hosgörmek, saymak ve sevmek, bagislamak..
sir vermek, sir tutmak, yöneltmek, derman olmak, care bulmak..
sicaklik duymak, huzur bulmak, varligini hep icinde hissetmek...
 

Sabr-el-Hayat

Profesör
Katılım
19 Eyl 2006
Mesajlar
3,776
Tepkime puanı
6
Puanları
0
en güzel evlilik:

tam iman etmis iki insanin evlenmesidir. zor olan güzel görünür, kötü günlerinde (bile) mutlu olabilmesini bilirler, sevgi ve saygilari eksilmez. tam aksine zor günlerde birbirlerine olan sevgileri artar... diye düsünüyorum...:thinking:
 

undersecretary

Doçent
Katılım
3 Ara 2006
Mesajlar
720
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
73
belli bir yaştan sonra insan kendi kendine ömrünün ilerisinde daha hayırlı hizmetler yapabilmesi için ve bilhassa ahir hayatının cennette geçmesi için, kendi kendine yetemiyor...BENCE...
büyüklerimle konuşmalarımdan ve evlenmeden önceki abilerimin, evlendikten sonraki hallerinin ufak bir kritiğini yaptığımda ben bunu görüyorum...
Onlara soruyorum da,eğer aralarında bir geçimsizlik yoksa hocam hanımdan Allah razı olsun kaybolan şevkimizi yeniden ortaya çıkarttı, daha güzel işler için destek veriyor, evlenmeseydim şimdiki gibi güzel işlerde verimimi şimdiki gibi yüksek olmazdı diyor...
bunun gibi daha onlarca güzel olumlu cümleler daha yazabilirim...
Bence de evlilik böyle birşey...
evlilik direk olarak eşlerimizin karakter, mizaç,olaylara,hadiseler bunun gibi bir çok bakış açısına göre şekilleniyor...
Eşiniz iyi ise evililiğiniz iyidir vesselam:):)
Bilmem ifade edebildim mi?
 
Katılım
17 Ağu 2009
Mesajlar
27
Tepkime puanı
2
Puanları
0
evlilik ,huzur ve mutluluğu paylaşabileceğiniz biriyle omuz omuza olmaktır...evliliğin en önemli amacı;karşılıklı huzur ve mutluluk ortamını sağlayacak biriyle birlikte olmaktır.
 
Üst