Hikem
Kıdemli Üye
- Katılım
- 31 Ağu 2009
- Mesajlar
- 6,073
- Tepkime puanı
- 702
- Puanları
- 0
ÜSTADDAN TEPKİ!
Karakoç füzelere ne dedi?
Üstad Sezai Karakoç'tan füze kalkanı ile ilgili açıklamalar..
28 Kasım 2010 Pazar 13:45
Karakoç füze kalkanına ne dedi?
Bayramın ikinci günü Yüce Diriliş Partisine bayramlaşmaya gittim. Haseki’de parti merkezinde gerçekleştirilen bayramlaşmaya katıldım. Saat 14’te başlayacak olan bayramlaşmaya 15 sularında ulaşabildim. Salon sessizliğe bürünmüş, henüz gelmemiş olan Sezai Karakoç’u bekliyordu. Ben de ortalarda kendime bir yer bulup, o sessizliğe katıldım.
Diriliş çayı
O sırada, meşhur "diriliş çayları" takdim edildi. Dirilişte içilen çayların tadına doyum olmaz. Söz arasında çay ile ilgili konuşanlara kulak misafiri oldum. Yanımda oturan ağabey, çay servisi yapan kardeşe methiyeler düzerken, bir başka ağabey “biz buna diriliş çayı deriz” diyerek yüzlerde tebessüme vesile oldu.
O sıralarda Sezai Karakoç içeri girdi ve diğer odaya girdi. Bir müddet beklenildikten sonra, tekrar içeriye girip herkesle bayramlaştı. Daha sonra “daha gelen olur” diyerek biraz beklenilip sohbet edeceğini söylerek tekrar odaya girdi. Çaylar ve çikolatalar ikram edilip tatlı tatlı herkes kendi arasında sohbete daldı. Bir süre sonra üstad geldi ve herkesin bayramını kutlayarak, kurban bayramıyla ilgili kısa bir konuşma yaptı.
Bayramda aktüaliteden kopmayın!
Bayram vesilesiyle aktüaliteden kopulduğunu bu nedenle İslam âlemiyle ilgili konuşmak istediğini söyleyen Karakoç, bayram vesilesiyle internet sitesinde yaptıkları bildirinin de aktüaliteden kopmamak için İslam milletiyle ilgili olduğunu söyledi. Batı’nın Müslüman ülkelere tutumuyla ilgili bilgiler veren Karakoç, İslam ülkelerinin gaflet içerisinde olduğunu, dağınık ve hepsinin kendi sınırında kaldığını belirterek işimizin zor olduğunun bilinmesini istedi.
Füze kalkanı projesi işgal projesidir
Batı’nın Filistin, Irak, Afganistan ve Çeçenistan gibi Müslüman ülkelere yaptıklarını şimdi Suudi Arabistan, İran ve Türkiye’ye yapmak istediklerini belirtti. Suudi Arabistan’ın batı’dan silah satın alıp kendi ülkesinde onlar için stok yaptığını belirten üstad, onlar için yapılan stokların paralarının ödenmesinin saçmalığına ve korkaklığına vurgu yaparak, füze kalkanı projesinin de Türkiye için işgalin ilk adımı olduğunu belirtti.
Irak’ın düştüğü hatalara düşülmemesini, bu tip proje ve uygulamaların tehlikeli olduğunu belirten üstad, “ onları davet ederseniz hiç çekinmeden gelirler ancak çıkartmaya gücünüz yoksa mümkün değil çıkmazlar” diyerek uyanık olunmasını tavsiye etti. 200 yıldır devam eden yanlış politikaların ülke için olumlu olmadığını söyleyen üstad, sadece bu hükümeti eleştirmediğini, muhalefet ve diğer partileri de eleştirdiğini ayrıca geçmiş zamanlarda iktidar olan partileri de eleştirdiğini belirterek, gerektiğinde muhalefet etmesini bilmemiz gerektiğini belirtti.
Kendimize dikkat edelim
Zor bir dönemde yaşadığımızı söyleyen üstad, kendimize dikkat etmemiz gerektiğini söyledi. Ancak kesinlikle ümitsizliğe kapılmamamız gerektiğini, dünyada tek bir diriliş eri kalsa dahi Allah’ın bu davayı başarıya ulaştıracağını söyledi. Bir meyvenin içinde oldukça fazla çekirdek yani tohum olduğunu bu tohumların elbette serpileceğini söyledi. “Diriliş nesli gelmiştir, gelecektir ve sonsuza kadar devam edecektir” diyerek az sayıda olunsa da, insanlara dirilişin anlatılmasının önemli olduğunu söyledi.
Hakikati söylemekten korkmayın!
Eldeki imkânların kısıtlı olduğunu gazete ve televizyon gibi kitle iletişim araçlarından mahrum olduklarını belirten üstad, gazetelerin söylemediği tehlikeli(!) şeylerin söylenmesi gerektiğini, başına bir şey gelse dahi hakikati söylemekten vazgeçmeyeceğini belirtti. Bizlerin de böyle yapması gerektiğini ve bunu söylemekten çekinmememizi, elden geldiğince iletişim araçlarıyla bunların yayılması gerektiğini söyledi.
Daha sonra tekrar görüşmek dileğiyle konuşmasını sonlandırdı. Bense kısa bir süre daha kalıp, pencereden etrafı gözledim. Güleryüzlü ve sıcak insanların yüzlerini inceleyerek, gözlerinde ki ışıltıyı hissederek garip bir hisle evime yöneldim, içime.
Ramazan Sercan Somuncu bildirdi
Karakoç füzelere ne dedi?
Üstad Sezai Karakoç'tan füze kalkanı ile ilgili açıklamalar..
28 Kasım 2010 Pazar 13:45
Karakoç füze kalkanına ne dedi?
Bayramın ikinci günü Yüce Diriliş Partisine bayramlaşmaya gittim. Haseki’de parti merkezinde gerçekleştirilen bayramlaşmaya katıldım. Saat 14’te başlayacak olan bayramlaşmaya 15 sularında ulaşabildim. Salon sessizliğe bürünmüş, henüz gelmemiş olan Sezai Karakoç’u bekliyordu. Ben de ortalarda kendime bir yer bulup, o sessizliğe katıldım.
Diriliş çayı
O sırada, meşhur "diriliş çayları" takdim edildi. Dirilişte içilen çayların tadına doyum olmaz. Söz arasında çay ile ilgili konuşanlara kulak misafiri oldum. Yanımda oturan ağabey, çay servisi yapan kardeşe methiyeler düzerken, bir başka ağabey “biz buna diriliş çayı deriz” diyerek yüzlerde tebessüme vesile oldu.
O sıralarda Sezai Karakoç içeri girdi ve diğer odaya girdi. Bir müddet beklenildikten sonra, tekrar içeriye girip herkesle bayramlaştı. Daha sonra “daha gelen olur” diyerek biraz beklenilip sohbet edeceğini söylerek tekrar odaya girdi. Çaylar ve çikolatalar ikram edilip tatlı tatlı herkes kendi arasında sohbete daldı. Bir süre sonra üstad geldi ve herkesin bayramını kutlayarak, kurban bayramıyla ilgili kısa bir konuşma yaptı.
Bayramda aktüaliteden kopmayın!
Bayram vesilesiyle aktüaliteden kopulduğunu bu nedenle İslam âlemiyle ilgili konuşmak istediğini söyleyen Karakoç, bayram vesilesiyle internet sitesinde yaptıkları bildirinin de aktüaliteden kopmamak için İslam milletiyle ilgili olduğunu söyledi. Batı’nın Müslüman ülkelere tutumuyla ilgili bilgiler veren Karakoç, İslam ülkelerinin gaflet içerisinde olduğunu, dağınık ve hepsinin kendi sınırında kaldığını belirterek işimizin zor olduğunun bilinmesini istedi.
Batı’nın Filistin, Irak, Afganistan ve Çeçenistan gibi Müslüman ülkelere yaptıklarını şimdi Suudi Arabistan, İran ve Türkiye’ye yapmak istediklerini belirtti. Suudi Arabistan’ın batı’dan silah satın alıp kendi ülkesinde onlar için stok yaptığını belirten üstad, onlar için yapılan stokların paralarının ödenmesinin saçmalığına ve korkaklığına vurgu yaparak, füze kalkanı projesinin de Türkiye için işgalin ilk adımı olduğunu belirtti.
Irak’ın düştüğü hatalara düşülmemesini, bu tip proje ve uygulamaların tehlikeli olduğunu belirten üstad, “ onları davet ederseniz hiç çekinmeden gelirler ancak çıkartmaya gücünüz yoksa mümkün değil çıkmazlar” diyerek uyanık olunmasını tavsiye etti. 200 yıldır devam eden yanlış politikaların ülke için olumlu olmadığını söyleyen üstad, sadece bu hükümeti eleştirmediğini, muhalefet ve diğer partileri de eleştirdiğini ayrıca geçmiş zamanlarda iktidar olan partileri de eleştirdiğini belirterek, gerektiğinde muhalefet etmesini bilmemiz gerektiğini belirtti.
Kendimize dikkat edelim
Zor bir dönemde yaşadığımızı söyleyen üstad, kendimize dikkat etmemiz gerektiğini söyledi. Ancak kesinlikle ümitsizliğe kapılmamamız gerektiğini, dünyada tek bir diriliş eri kalsa dahi Allah’ın bu davayı başarıya ulaştıracağını söyledi. Bir meyvenin içinde oldukça fazla çekirdek yani tohum olduğunu bu tohumların elbette serpileceğini söyledi. “Diriliş nesli gelmiştir, gelecektir ve sonsuza kadar devam edecektir” diyerek az sayıda olunsa da, insanlara dirilişin anlatılmasının önemli olduğunu söyledi.
Hakikati söylemekten korkmayın!
Eldeki imkânların kısıtlı olduğunu gazete ve televizyon gibi kitle iletişim araçlarından mahrum olduklarını belirten üstad, gazetelerin söylemediği tehlikeli(!) şeylerin söylenmesi gerektiğini, başına bir şey gelse dahi hakikati söylemekten vazgeçmeyeceğini belirtti. Bizlerin de böyle yapması gerektiğini ve bunu söylemekten çekinmememizi, elden geldiğince iletişim araçlarıyla bunların yayılması gerektiğini söyledi.
Daha sonra tekrar görüşmek dileğiyle konuşmasını sonlandırdı. Bense kısa bir süre daha kalıp, pencereden etrafı gözledim. Güleryüzlü ve sıcak insanların yüzlerini inceleyerek, gözlerinde ki ışıltıyı hissederek garip bir hisle evime yöneldim, içime.
Ramazan Sercan Somuncu bildirdi