Dua Nur
Kıdemli Üye
- Katılım
- 29 Nis 2007
- Mesajlar
- 37,459
- Tepkime puanı
- 247
- Puanları
- 0
REFAH-YOL HÜKÜMETİNİ DIŞ GÜÇLER İKTİDARA GETİRDİ
28 Şubat davasını avukatı vasıtasıyla takip ettiğini söyleyen Yılmaz şunları söyledi:
“28 Şubat maalesef her yönüyle ortaya çıkmamıştır. Ne kamuoyu ve medya ne de bir çok siyasi bilmemektedir. Biz anlatamadık bunun için de onlarda anlayamadılar. Ben 28 Şubat’a “post kurt darbesi” diyorum. Koyun postuna girmiş kurtların yeniden Türkiye’yi karıştırma hareketiydi bu. REFAHYOL hareketini dış güçler iktidara getirdiler. Bunu bize açık ve net anlattılar. REFAHYOL öncesinde Tansu Çiller-Mesut Yılmaz hükümeti vardı ve geçinemiyorlardı. Bu arada biz Çiller’i Yüce Divan’a gönderme hazırlığı içindeydik. Bu dönemde, Kanada’nın Toronto şehrinde 53 ülkenin Siyonist liderleri toplandı. Bu toplantıya Türkiye’yi temsilen Aydın Doğan ve Güneri Civaoğlu katıldı. Toplantının gündem maddesi Milli Görüş’ü nasıl engellerizdi. Bu toplantıda, Milli görüşü iktidara getirelim sandıkta halka bitirelim dediler. Ve bu amaçla Çiller’e bu görev verilmek suretiyle REFAHYOL hükümeti kuruldu ama çok başarılı olunca 14 subat 1997’de Paris’te aynı mason ve siyonistler toplanıp 28 Şubat’ın düğmesine bastılar.”
ORDU TÜRKİYE’YE HİZMET EDENLERİ DEVİRMEKLE GÖREVLENDİRİLDİ
Müslümanların yaşadığı ihtilaller arasında en hafifinin 28 Şubat olduğunu belirten Şevki Yılmaz, İran Başbakanı Muhammed Musaddık’ın idamla yargılandığında söylediği sözün hem 28 Şubat’ı hem de diğer bütün ihtilalleri çok iyi özetlediğini söyledi:
“Musaddık diyor ki, Şimdi anladım ki emperyalist ülkelerin sömürdüğü üçüncü dünyanın köle halkları kendi ordularının işgali altındadır. İşte maalesef bugüne kadar milletimizin emrinde olması gereken, milletin değerlerini koruması gereken vatanı sınırlarda müdafaa etmesi gereken ordumuz, Türkiye’ye hizmet edenlerin iktidarını devirmekle görevlendirilmiştir bir kısmı dış mihraklar tarafından.”
AHMET KAYA BENCE ŞEHİT OLMUŞTUR
Aynı dönemlerde Ahmet Kaya için başlatılan linç kampanyası sorulduğunda ise Yılmaz şöyle cevap verdi:
“Ahmet Kaya, başörtüsünü savunduğu için linç edildi. Ona canlı yayında sordular, peygamber diyince aklınıza ne gelir diye. Şöyle dedi, peygamber diyince aklıma zalime ve zulme başkaldıran yiğit gelir. Sonra başörtüsünü sordular, anamın örtüsüne uzanan eli kırarım dedi ve medya linçine tabi tutuldu. İnançlıydı, hicrette, gurbette vefat etti ve bu zulmün getirdiği çile neticesinde hayatını kaybetti. Bence şehit olmuştur.”
ERDOĞAN, ERBAKAN’A HİÇBİR DÖNEM SAYGISIZLIK ETMEDİ
Recep Tayyip Erdoğan ile Necmettin Erbakan arasında hiçbir zaman kavga olmadığına dikkat çeken Yılmaz, “Her aile içinde tartışma çıkar. Ak Parti Türkiye’nin en büyük partisidir, iktidara gelmiştir. Bundan en büyük gururu duyacak olan Rahmetli Erbakan’dır. Bir baba evladı başarılı olduğu diye üzülür mü? Çiftçi meyvesini kıskanır mı? Erbakan Hoca’nın ahlakının ne kadar güzel bir ahlak olduğun bilen kardeşlerinizden biriyim. O günkü şartlarda ve bugün söyleyemediğim bazı sebeplerden dolayı hocamızın öyle davranması gerekiyordu. Tayyip kardeşimizin şimdiki Cumhurbaşkanımızın da öyle davranması gerekiyordu. Tayyip beyi biliyorum hiçbir dönemde saygısızlık yapmadı. Ne kadar aleyhlerinde bi takım kardeşlerimiz bilmeden konuştularsa da hep saygı gösterdi, asla karşılık vermedi.” dedi.
HASAN MEZARCI’YI İĞNELERLE BU HALE GETİRDİLER
Eski Milletvekili Şevki Yılmaz, bir dönem sözleri çok tartışılan, hapse giren ve hapis sonrası rahatsızlanan Hasan Mezarcı için şu sözleri sarfetti:
“Hasan Mezarcı çok eski arkadaşımdır, çok zeki, hafız ve hatiptir. Kitleleri sürükleyen biriydi. Biliyorsunuz, emperyalistlerin sömürdüğü ülkelerde sohbet etmek en büyük terör aletinden daha tehlikelidir. Hasan Mezarcı müftülük yaptı sonra parlementoya girdi. Bir milletvekili olarak bilinmeyen arşive girmek istedi. Suçu budur. Kardeşimizi cezaevine attılar. O zaman da beni zehirliyorlar diye bağırmıştı. İğnelerle bu hale getirdiler. Normal konuşuyor ama sonra ben İsa’yım diyor. Bunlar bugün tıpta yapılabiliyor. Biz de hicret etmeseydik belki size Musa’yım diyecektim. Silivri’de beş yıldızlı otelde yattılar, her tür hakları vardı. Ama bunların eline bir düş bakalım. Cezaevinden çıkan Mirzabeyoğlu ne haldedir? Bugün Sivas’ta hiçbir eyleme katılmayan onlarca kardeşimiz müebbet hapis aldılar. Onlara yapılan eza ve cefayı bi düşünün. Hasan Mezarcı kitleleri etkiledi o nedenle ondan intikam aldılar.”
SAADET PARTİSİ’NE YAKIŞAN AK PARTİ İLE BİRLİK OLMAKTIR
Saadet Partisi için milletin istediği yerde nöbet tutmuyor diyen Yılmaz, Saadet Partililere çağrıda bulundu:
“Erbakan Hoca’yı üç defa yasaklayanların yanında olmalarından milletimiz rahatsızdır. Saadet partisine yakışan AK Parti ile birlik yapmaktır. Ben bunu tavsiye ediyorum. Bizim en büyük eksikliğimiz milli muhalefetimizin olmamasıdır. Türkiyedeki muhalefet nifak muhalefetidir. İstemeyuz..
Yeniçeri muhalefeti bu. Köprü istemeyiz, havaalanı, otoban istemeyiz, böyle akılsız muhalefet olur mu? Muhalefet dediğini yapılan hizmeti az görür. Bir Marmaray yetmez, birkaç Marmaray lazım, 3 havaalanı yetmez, daha fazla lazım demesi lazım. Gezi parkında iki üç ağaç için Türkiye’yi ayağa kaldırdılar. Ne dedi Gezi parkı gençleri? Köprü istemiyoruz, havaalanı istemiyoruz. Senin istemediğini Amerikalı da, Alman da, Fransız da istemiyor. Sen onların tercumanı olacağına milletin tercümanı ol. Yok etme muhalefeti var. AK Parti’nin en büyük sıkıntısı milli muhalefetinin olmayışıdır. Saadet Partisi, Birlik Partisi benzer çizgide partiler bu milli muhalefeti mecliste oluşturabilirler. Bu da AK Parti ile savaş yaparak değil barış yaparak olur.”
HZ YUSUF’U AMERİKA DEĞİL KARDEŞLERİ KUYUYA ATTI
Şevki Yılmaz Paralel yapı ile mücadele konusunda İslam tarihinden çarpıcı örnekler verdi:
“Sırf hükümeti devirmek için, düşmanımın düşmanı dostumdur kabilinden şeylere üzülüyoruz. Bunların hepsi hasetten kaynaklanmıştır. Hz. Yusuf’u Amerikalılar kuyuya atmadı, Peygamberin çocukları, kardeşleri kuyuya attı. Hz. Ali’yi şehit edenler geceleri teheccüte kalkan ama aklını kiraya vermiş insanlardı. Onlara göre Hz. Ali hakem kabul ederek kafir olmuştu.
O gün Hz. Ali’yi kafir gören (haşa) kafa bugün sana bana Cumhurbaşkanına Başbakana saldırmaz mı? Hz. Hüseyin’i Kerbela’da Yezid melunun tuzağı ile şehit edenlerde namaza gelen insanlar. Aklını kiraya verirseniz gider Hindistan’da ineğe de mürit olursunuz, ite de, ata da, sineğe de mürit olursunuz. Nefsi yaklaşmayalım. Türkiye dün nerdeydi, bugun nereye geldi? “
TÜRK-KÜRT KARDEŞTİR BÖLMEK İSTEYEN KALLEŞTİR
Rize Eski Milletvekili Şevki Yılmaz çözüm süreci ile ilgili şöyle konuştu:
“Çözüm süreci olmasaydı, Suriye tuzağını bir düşünün neler olurdu? Barış Müslümanların istediği bir şeydir. Barıştan savaştan rant sağlayanlar rahatsız olur. Kim gençleri yerin altına, silaha çağırıyorsa, o ya gafildir ya haindir. Bizim dinimiz barıştır. Bakın hiçbir peygamber kendine teklif edilen barışı reddedemez. Hudeybiye anlaşması bu nedenle olmuştur. Barışta hayır vardır. Barışı bozan kendi tuzağına kendi düşer. Kavga ile savaş ile Türkiye nasıl kalkınır? Bütçesinin %30 unun doğudaki kavgaya ayıran bir Türkiye nasıl kalkınacak? Biz barışın bereketlerini Marmaray olarak havaalanı olarak görüyoruz. Türk kürt kardeştir. Alevi suni kardeştir. Bölmek isteyenler kalleştir.”
http://www.medyagundem.com/71655/
28 Şubat davasını avukatı vasıtasıyla takip ettiğini söyleyen Yılmaz şunları söyledi:
“28 Şubat maalesef her yönüyle ortaya çıkmamıştır. Ne kamuoyu ve medya ne de bir çok siyasi bilmemektedir. Biz anlatamadık bunun için de onlarda anlayamadılar. Ben 28 Şubat’a “post kurt darbesi” diyorum. Koyun postuna girmiş kurtların yeniden Türkiye’yi karıştırma hareketiydi bu. REFAHYOL hareketini dış güçler iktidara getirdiler. Bunu bize açık ve net anlattılar. REFAHYOL öncesinde Tansu Çiller-Mesut Yılmaz hükümeti vardı ve geçinemiyorlardı. Bu arada biz Çiller’i Yüce Divan’a gönderme hazırlığı içindeydik. Bu dönemde, Kanada’nın Toronto şehrinde 53 ülkenin Siyonist liderleri toplandı. Bu toplantıya Türkiye’yi temsilen Aydın Doğan ve Güneri Civaoğlu katıldı. Toplantının gündem maddesi Milli Görüş’ü nasıl engellerizdi. Bu toplantıda, Milli görüşü iktidara getirelim sandıkta halka bitirelim dediler. Ve bu amaçla Çiller’e bu görev verilmek suretiyle REFAHYOL hükümeti kuruldu ama çok başarılı olunca 14 subat 1997’de Paris’te aynı mason ve siyonistler toplanıp 28 Şubat’ın düğmesine bastılar.”
ORDU TÜRKİYE’YE HİZMET EDENLERİ DEVİRMEKLE GÖREVLENDİRİLDİ
Müslümanların yaşadığı ihtilaller arasında en hafifinin 28 Şubat olduğunu belirten Şevki Yılmaz, İran Başbakanı Muhammed Musaddık’ın idamla yargılandığında söylediği sözün hem 28 Şubat’ı hem de diğer bütün ihtilalleri çok iyi özetlediğini söyledi:
“Musaddık diyor ki, Şimdi anladım ki emperyalist ülkelerin sömürdüğü üçüncü dünyanın köle halkları kendi ordularının işgali altındadır. İşte maalesef bugüne kadar milletimizin emrinde olması gereken, milletin değerlerini koruması gereken vatanı sınırlarda müdafaa etmesi gereken ordumuz, Türkiye’ye hizmet edenlerin iktidarını devirmekle görevlendirilmiştir bir kısmı dış mihraklar tarafından.”
AHMET KAYA BENCE ŞEHİT OLMUŞTUR
Aynı dönemlerde Ahmet Kaya için başlatılan linç kampanyası sorulduğunda ise Yılmaz şöyle cevap verdi:
“Ahmet Kaya, başörtüsünü savunduğu için linç edildi. Ona canlı yayında sordular, peygamber diyince aklınıza ne gelir diye. Şöyle dedi, peygamber diyince aklıma zalime ve zulme başkaldıran yiğit gelir. Sonra başörtüsünü sordular, anamın örtüsüne uzanan eli kırarım dedi ve medya linçine tabi tutuldu. İnançlıydı, hicrette, gurbette vefat etti ve bu zulmün getirdiği çile neticesinde hayatını kaybetti. Bence şehit olmuştur.”
ERDOĞAN, ERBAKAN’A HİÇBİR DÖNEM SAYGISIZLIK ETMEDİ
Recep Tayyip Erdoğan ile Necmettin Erbakan arasında hiçbir zaman kavga olmadığına dikkat çeken Yılmaz, “Her aile içinde tartışma çıkar. Ak Parti Türkiye’nin en büyük partisidir, iktidara gelmiştir. Bundan en büyük gururu duyacak olan Rahmetli Erbakan’dır. Bir baba evladı başarılı olduğu diye üzülür mü? Çiftçi meyvesini kıskanır mı? Erbakan Hoca’nın ahlakının ne kadar güzel bir ahlak olduğun bilen kardeşlerinizden biriyim. O günkü şartlarda ve bugün söyleyemediğim bazı sebeplerden dolayı hocamızın öyle davranması gerekiyordu. Tayyip kardeşimizin şimdiki Cumhurbaşkanımızın da öyle davranması gerekiyordu. Tayyip beyi biliyorum hiçbir dönemde saygısızlık yapmadı. Ne kadar aleyhlerinde bi takım kardeşlerimiz bilmeden konuştularsa da hep saygı gösterdi, asla karşılık vermedi.” dedi.
HASAN MEZARCI’YI İĞNELERLE BU HALE GETİRDİLER
Eski Milletvekili Şevki Yılmaz, bir dönem sözleri çok tartışılan, hapse giren ve hapis sonrası rahatsızlanan Hasan Mezarcı için şu sözleri sarfetti:
“Hasan Mezarcı çok eski arkadaşımdır, çok zeki, hafız ve hatiptir. Kitleleri sürükleyen biriydi. Biliyorsunuz, emperyalistlerin sömürdüğü ülkelerde sohbet etmek en büyük terör aletinden daha tehlikelidir. Hasan Mezarcı müftülük yaptı sonra parlementoya girdi. Bir milletvekili olarak bilinmeyen arşive girmek istedi. Suçu budur. Kardeşimizi cezaevine attılar. O zaman da beni zehirliyorlar diye bağırmıştı. İğnelerle bu hale getirdiler. Normal konuşuyor ama sonra ben İsa’yım diyor. Bunlar bugün tıpta yapılabiliyor. Biz de hicret etmeseydik belki size Musa’yım diyecektim. Silivri’de beş yıldızlı otelde yattılar, her tür hakları vardı. Ama bunların eline bir düş bakalım. Cezaevinden çıkan Mirzabeyoğlu ne haldedir? Bugün Sivas’ta hiçbir eyleme katılmayan onlarca kardeşimiz müebbet hapis aldılar. Onlara yapılan eza ve cefayı bi düşünün. Hasan Mezarcı kitleleri etkiledi o nedenle ondan intikam aldılar.”
SAADET PARTİSİ’NE YAKIŞAN AK PARTİ İLE BİRLİK OLMAKTIR
Saadet Partisi için milletin istediği yerde nöbet tutmuyor diyen Yılmaz, Saadet Partililere çağrıda bulundu:
“Erbakan Hoca’yı üç defa yasaklayanların yanında olmalarından milletimiz rahatsızdır. Saadet partisine yakışan AK Parti ile birlik yapmaktır. Ben bunu tavsiye ediyorum. Bizim en büyük eksikliğimiz milli muhalefetimizin olmamasıdır. Türkiyedeki muhalefet nifak muhalefetidir. İstemeyuz..
Yeniçeri muhalefeti bu. Köprü istemeyiz, havaalanı, otoban istemeyiz, böyle akılsız muhalefet olur mu? Muhalefet dediğini yapılan hizmeti az görür. Bir Marmaray yetmez, birkaç Marmaray lazım, 3 havaalanı yetmez, daha fazla lazım demesi lazım. Gezi parkında iki üç ağaç için Türkiye’yi ayağa kaldırdılar. Ne dedi Gezi parkı gençleri? Köprü istemiyoruz, havaalanı istemiyoruz. Senin istemediğini Amerikalı da, Alman da, Fransız da istemiyor. Sen onların tercumanı olacağına milletin tercümanı ol. Yok etme muhalefeti var. AK Parti’nin en büyük sıkıntısı milli muhalefetinin olmayışıdır. Saadet Partisi, Birlik Partisi benzer çizgide partiler bu milli muhalefeti mecliste oluşturabilirler. Bu da AK Parti ile savaş yaparak değil barış yaparak olur.”
HZ YUSUF’U AMERİKA DEĞİL KARDEŞLERİ KUYUYA ATTI
Şevki Yılmaz Paralel yapı ile mücadele konusunda İslam tarihinden çarpıcı örnekler verdi:
“Sırf hükümeti devirmek için, düşmanımın düşmanı dostumdur kabilinden şeylere üzülüyoruz. Bunların hepsi hasetten kaynaklanmıştır. Hz. Yusuf’u Amerikalılar kuyuya atmadı, Peygamberin çocukları, kardeşleri kuyuya attı. Hz. Ali’yi şehit edenler geceleri teheccüte kalkan ama aklını kiraya vermiş insanlardı. Onlara göre Hz. Ali hakem kabul ederek kafir olmuştu.
O gün Hz. Ali’yi kafir gören (haşa) kafa bugün sana bana Cumhurbaşkanına Başbakana saldırmaz mı? Hz. Hüseyin’i Kerbela’da Yezid melunun tuzağı ile şehit edenlerde namaza gelen insanlar. Aklını kiraya verirseniz gider Hindistan’da ineğe de mürit olursunuz, ite de, ata da, sineğe de mürit olursunuz. Nefsi yaklaşmayalım. Türkiye dün nerdeydi, bugun nereye geldi? “
TÜRK-KÜRT KARDEŞTİR BÖLMEK İSTEYEN KALLEŞTİR
Rize Eski Milletvekili Şevki Yılmaz çözüm süreci ile ilgili şöyle konuştu:
“Çözüm süreci olmasaydı, Suriye tuzağını bir düşünün neler olurdu? Barış Müslümanların istediği bir şeydir. Barıştan savaştan rant sağlayanlar rahatsız olur. Kim gençleri yerin altına, silaha çağırıyorsa, o ya gafildir ya haindir. Bizim dinimiz barıştır. Bakın hiçbir peygamber kendine teklif edilen barışı reddedemez. Hudeybiye anlaşması bu nedenle olmuştur. Barışta hayır vardır. Barışı bozan kendi tuzağına kendi düşer. Kavga ile savaş ile Türkiye nasıl kalkınır? Bütçesinin %30 unun doğudaki kavgaya ayıran bir Türkiye nasıl kalkınacak? Biz barışın bereketlerini Marmaray olarak havaalanı olarak görüyoruz. Türk kürt kardeştir. Alevi suni kardeştir. Bölmek isteyenler kalleştir.”
http://www.medyagundem.com/71655/
