Sen aracı olmadan valinin önüne çıkabilir misin! Bizim niyetimiz Allah’a yakınlaşmak diyorlar!

Sen aracı olmadan valinin önüne çıkabilir misin! Bizim niyetimiz Allah’a yakınlaşmak diyorlar!

Uzun süredir mesaj göndermiyor idim. Dün bir "rica üzerine" (bendenizin @Admin den bir isteğim üzerine) giriş yaptım. Sağolsun o da yardımcı oldu. Şimdi bu vesile ile buraya bir not düşmek icabet etti!

Bu mesele biraz "atalar" mevzunu çağrıştıran bir durum. "Yanlış yapan atalar ile doğru yapan atalar"ı ayırt etmeksizin sadece kendi çizgisine uymayanı "Yanlış atalar" mevzusu içine sokarak hüküm vermeye kalkışmak.

Bu girizgah sonrası asıl meseleye girecek olursak; ilk başta sorulacak soru : Kul kula Rabb'ine ulaşmasında yardımcı olabilir mi?

Bu soruya "cevab" arayanlar "zihin" ve "düşünce" nin algısı ile "yanıta" ulaşmazlar. Bu "yanıta" kişinin nefsini temizlemesi/arınması vesilesi ile bu temizliğin sonucu/yansıması sonucu "yanıta" ulaşır. Ki ata olarak İbrahim(as),Musa(as) ve diğer Nebi ve Resulleri kendisine ata seçenlerin yolu da budur.

Bu yolda olanlar Naziat Süresi ayat 15 -20 arasında da gör'eceği üzere "Musa" ol'an/'"Musa bilincine/menziline" ulaşana ÉMİR( emir ulaşmayan kişide bu menzilde olsa bile bu ol'maz) gelirse Firavun gibi sembol kabul edilen bir nefsini tezkiye edebilir,Rabb'ine yaklaştırabilir, hidayete erdirebilir...

Bu kişiye teklif edilir. Ve seçim hakkı verilir. Uyan felaha erme adımını atar. Uymayan "küfür"ünün sonucunu yaşar.

Diğer açıdan Mekkeli Müşriklerin bu yaklaşımın nedeni bir tecelli/hâl... ol'an "tanrısal varlık/ilah" ile ilgili olup parçalamak ile alakalıdır.

DİKKAT; Yalnız iman sahiplerine fayda verir videodaki anlatılanlar.....nasipsizlerin alacağı hisse yoktur....

Hey Red! Ömrünün nerdeyse tamamını boşa geçireceksin! Bak sanabir atasözü hatırlatıyorum !
"Kılavuzu karga olanın burnu pislikten kurtulmaz."
Bunu çok iyi düşün ve kılavuzunu ona göre seç !

"Haberin olsun; halis (katıksız) olan din yalnızca Allah’ındır. O’nun astından olan başka veliler edinenler (şöyle derler; «Biz, bunlara bizi Allah’a daha fazla yaklaştırsınlar diye ibadet ediyoruz.» Hiç şüphesiz Allah, kendi aralarında, hakkında ihtilaf ettikleri şeylerden hüküm verecektir. Gerçekten Allah, yalancı, kâfir olan kimseyi hidayete eriştirmez."

Dün mekkeli müşrikler böyle diyorlardı bugün sözde müslümanlara aynı soruyu sorduğumuzda onlar da aynen mekkeli müşrikler gibi "Allaha daha fazla yaklastirsinlar" cevabını veriyorlar. Halis hocanın dediği gibi ikisinde de şablon olarak bir fark yoktur, gerekçe aynı.

Şirk, Allah'in asla bağışlamayacağını vaat ettiği büyük bir cürümdür. Yol yakinken henuz vakit varken tevbe etmenizi tavsiye ederiz.

Kaptan' Alıntı:

"Haberin olsun; halis (katıksız) olan din yalnızca Allah’ındır. O’nun astından olan başka veliler edinenler (şöyle derler; «Biz, bunlara bizi Allah’a daha fazla yaklaştırsınlar diye ibadet ediyoruz.» Hiç şüphesiz Allah, kendi aralarında, hakkında ihtilaf ettikleri şeylerden hüküm verecektir. Gerçekten Allah, yalancı, kâfir olan kimseyi hidayete eriştirmez."

Dün mekkeli müşrikler böyle diyorlardı bugün sözde müslümanlara aynı soruyu sorduğumuzda onlar da aynen mekkeli müşrikler gibi "Allaha daha fazla yaklastirsinlar" cevabını veriyorlar. Halis hocanın dediği gibi ikisinde de şablon olarak bir fark yoktur, gerekçe aynı.

Şirk, Allah'in asla bağışlamayacağını vaat ettiği büyük bir cürümdür. Yol yakinken henuz vakit varken tevbe etmenizi tavsiye ederiz.

Genişletmek için tıkla ...

Red ! Sana bir soru : Gittiğin okullarda gördüğün tahsil sırasında şüphesiz öğretmenlerin ve hocaların vardı değil
mi? Görmüş ve öğrenmiş olduğun konuların veya mesleğin uzmanlarınca kaleme alınmış ve belki de büyük eserler verilmiş kitapları olduğu halde, sen neden bunları sadece kitaplardan öğrenmedin de hocalara ihtiyaç duydun ?
Bu sorumu laf salatası yapmadan cevapla !..
Ayrıca müslümanların yaptığı ve inancı, alıntı yaptığın ayetteki müşriklerin yaptığı ve inancı gibi aynı değil !Yani şablon aynı değil ! Çünkü, müşrikler aracvı yaptıkalı putlara tapıyorlardı, müslümanalr ise sadece Allah'ımız atapıyor ve ibadet ediyor. Videoda konuşan adam, konuyu gözümüzün içine baka-baka çarpıtıyor da bundan dahi haberin yok !
Not : Bu soruyu videosunu açtığın zata da soruyorum. Bir zahmet ona da ilet !

Valinin yanına çıkmak için aracı sözü tasavvufi bir söz değil
videodaki adam yanlış sözden dolayı tasavvufa cahilce saldırmış
TASAVVUF BİR OKULDUR ŞEYH O OKULUN ÖĞRETMENİDİR
Öğretmen takva yolunu aşk yolunu müritlere öğretir örnek olur
o yolda yürüyecek olan müridin kendisidir

Darul_Beka' Alıntı:

Valinin yanına çıkmak için aracı sözü tasavvufi bir söz değil
videodaki adam yanlış sözden dolayı tasavvufa cahilce saldırmış
TASAVVUF BİR OKULDUR ŞEYH O OKULUN ÖĞRETMENİDİR
Öğretmen takva yolunu aşk yolunu müritlere öğretir örnek olur
o yolda yürüyecek olan müridin kendisidir

Genişletmek için tıkla ...

Peki tarikatler bunu mu yapıyor
Yoksa şeyh, mürşitten öte bir makama mı çıkarılıyor

Hakperest' Alıntı:

Peki tarikatler bunu mu yapıyor
Yoksa şeyh, mürşitten öte bir makama mı çıkarılıyor

Genişletmek için tıkla ...

sapık tarikatların varlığını kimse inkar edemez
bu konuda islami bir devlet olmadığı için kontrol mekanizması yok
ancak gerçek tasavvuf ekolleri de mevcut
ölçü şu
Velayet konusunda zaman zaman ölçüler kaçırılmakta, velinin bir öğretmen olduğu unutulmaktadır. Bu açıdan, kişilerin tasavvuf yoluna girmeden evvel İslâmî ilimlerde olgunlaşmaları gerekir. Konunun önemine binaen Cüneydî Bağdadî (ö. 297): Kim Kur'ân'ı ezberleyip Hadisi yazmazsa bizce, tasavvuf konusunda ona itibar edilmez. Bizim bu bilgilerimiz Kitap ve Sünnetle kayıtlıdır."[99] Binaenaleyh, tasavvufî velayet konusunda ölçüyü kaçırmamak için şu önemli tespitleri hatırda tutmak zorundayız:
1. "Mürşid", velayet sahibi olmak itibarı ile, makamı ne olursa olsun peygamberin mertebesine asla ulaşamaz. Çünkü, Cüneyd'in (k.s) çok güzel bir şekilde ifade ettiği gibi; "Velinin sahip olabileceği yakînin en yüce mertebesi nebilerin mertebelerinin başlangıcıdır."
2. Velayetle nübüvvet makamları arasında sıddıkiyet denen bir makam vardır. Sıddık'lık şöyle tanımlanmıştır: Veliliğin bütün derecelerinden yüce, nübüvvet derecesinden aşağı olan bir mertebedir. Bu mertebeyi elde etmek için peygamberin tebligatını ilim, fiil ve söz yoluyla tasdik etmiş ve peygamberle olan sıkı münasebetinin kazandırdığı imkandan da yararlanarak onun batını dünyasına aşina olmak gerekiyor. Bunun elde eden bir benlik sıddik olur.[100]
3. Mürşid'in aracılık vasfı geçicidir. Öteki sistemlerin, özellikle Hristiyanlığın aksine tasavvufta mürşidin aracılığı geçici bir süre içindir. Bunun bir neticesi olarak müridin atılması söz konusu olmaz. Söylenmek istenen şu; müridin feyzini kesip artık terakkisine yardımcı olmama imkanı varsa da verilen geri alınmaz. Kısacası mürşid bir ışık yakar ve çekilir. Yolu yürüyecek olan müriddir.[101]
Allah'a muhabbet ve velayet iddiasında bulunup da Allah'ın emir ve yasaklarına uymayan kişinin velilik iddiası boşunadır. O, Allah Teala'nın velilerinden değildir.[102] Velayet makamındaki kişi nitelikli olmalıdır. Velî'de bulunması gereken nitelikleri şu şekilde ifade edilebilir:
1. Velî şeriatın zahiri hükümlerine ve şer'i ölçülere saygılıdır. Bunları titizlikle uygular.[103] Bir takım ruhî-manevî makamlara sahip olduğunu öne süren bir zatı dinlemek için önce onun şeriatle ilgisine bakmalıyız. Aksini kabul etmek İslâmî esasların ortadan kalkmasına kadar gider.[104] Ebu Yezid bir gün veli olduğu söylenen birinin mescidden çıkmasını beklerken, o zatın, çıkış kapısının önünde tükürdüğünü görmüş ve hemen oradan ayrılmıştı. Yanındakilere; şeriat adabına riâyet etmeyen bir kimsenin Hakk'ın sırlarını anlamayacağını söylemiştir.[105]
2. Velî, günah üzerine ısrar etmekten korunmuştur. Hak Teâla onları günaha düşmekten değilse bile, düştükleri günahta ısrar etmekten korur. Velî, hasbelbeşer günah işler ama tevbe eder ve günahta ısrar etmez. Hata etmemek ve yanılmamak, velinin şartlarından değildir.[106]
3. Bir silsile ile Hz. Peygamber'e bağlı olmak. Batınî feyz verme iddiasındaki her fert bu feyzi, bir silsile ile Hz. Peygamber'den aldığını ispatlamak zorundadır. Tasavvufî gelenek hüdâi nabit cinsinden bir mürşid anlayışına karşıdır.
4. Mürşid, sülukunu tamamlayarak halk arasına girmiş olmalıdır. Sülukunu tamamlamamış, "temkin" hâline ulaşmamış sâlikler sürekli değişmektedirler. Hâlleri asla birbirini tutmaz. Bunlar bir nevi geçici meczupluk hâli içindedirler. Meczuptan mürşid olmaz.
5. Mürşid nefsi emmaresini tamamen dizginlemiş, saf dışı bırakmıştır. "Ölmeden evvel ölünüz" nüktesi buna işarettir. Bunun için, mürşidde acelecilik, şehvet, öfke, sabırsızlık ve kavgacılık yoktur.
6. Mürşid itmi'nana ermiş olmalıdır. Kur'ân-ı Kerim bu hâli "Allah'tan razı olmak ve Allah'ın razı olması" şeklinde tanımlıyor: "Ey itmi'nana ermiş ruh: Dön Rabb'ine, sen O'ndan O senden razı olarak."[107]
7. Mürşid, muhsin olmalıdır. Allah Resulünün İhsan Hadisi'nde belirttiği gibi murakabeyi makam hâline getirmek sureti ile, her an "Rabbanî gözetim" altında olduğunu bilmelidir.
8. Mürşid, fakih olmalıdır. İrşad edilen insanların her türlü itikâdi, sosyal ve ahlâkî problemleri ancak fakih bir önderin gayreti ile çözülür.

geniş bilgi için

iyi söylüyorsun Darül Babka da
Teoride söylediklerinin karşılığı yok
Yok öyle bir tarikat
Ha belki içlerinde aykırı ferdler çıkar bu başka

Hakperest' Alıntı:

iyi söylüyorsun Darül Babka da
Teoride söylediklerinin karşılığı yok
Yok öyle bir tarikat
Ha belki içlerinde aykırı ferdler çıkar bu başka

Genişletmek için tıkla ...

bu tür tasavvuf ekolleri tarih boyunca hep olmuştur
yukarıdaki yazının yazarı da bir tasavvuf ehli
ancak
türkiyede tarikatları üç türlü değerlendirmek lazım
-kesinlikle sapkın görüşlere sahip şeriatla alakası olmayanlar
-tasavvuf şeyhinin islama aykırı görüşleri olmadığı halde müritlerinin iyi niyetle de olsa yaydıkları sapkın görüşler ve davranışlar şeyh uçmaz mürit uçurur sözü bunu anlatır
-az rastlanan şeriata uygun tasavvuf ekolleri
tasavvuf düşmanlarının haklı eleştirileri bu nedenle var ancak onların yanıldığı nokta bir kısım kötü örnekler nedeniyle
tasavvufu hepten inkar edip tekfir etmeleridir

Darul_Beka' Alıntı:

bu tür tasavvuf ekolleri tarih boyunca hep olmuştur
yukarıdaki yazının yazarı da bir tasavvuf ehli
ancak
türkiyede tarikatları üç türlü değerlendirmek lazım
-kesinlikle sapkın görüşlere sahip şeriatla alakası olmayanlar
-tasavvuf şeyhinin islama aykırı görüşleri olmadığı halde müritlerinin iyi niyetle de olsa yaydıkları sapkın görüşler ve davranışlar şeyh uçmaz mürit uçurur sözü bunu anlatır
-az rastlanan şeriata uygun tasavvuf ekolleri
tasavvuf düşmanlarının haklı eleştirileri bu nedenle var ancak onların yanıldığı nokta bir kısım kötü örnekler nedeniyle
tasavvufu hepten inkar edip tekfir etmeleridir

Genişletmek için tıkla ...

Haklısın ama artık öyle değil bu söz;
Mürit uçurur, şeyh havalara girer
İndirene aşk olsun

Hakperest' Alıntı:

Haklısın ama artık öyle değil bu söz;
Mürit uçurur, şeyh havalara girer
İndirene aşk olsun

Genişletmek için tıkla ...

Hiç bir şeyhin sohbetinde bulundun mu?

Cebrailde bir aracı değil mi? Vah vah peygamberlerde şirke girdi desenize size göre?

Kaptan' Alıntı:

Sen aracı olmadan valinin önüne çıkabilir misin! Bizim niyetimiz Allah’a yakınlaşmak diyorlar!

Genişletmek için tıkla ...

Alalala yahu.. Bu forum' da banı kaldırılıp(kaptan .v.b. çift üyelikli Abdullah/red yelow) torpil yapan/yapılan müslümanlarda var.. Müslüman adil olmaz mı yahu? Ona ayrı buna ayrı muhamele, ayırım kayırım da bulunur mu yahuu? Terazi' de müslümanın bizden olanı- olmayanının üstüne bide sizden hiç olmayanların durumunu hiiç düşünemedim açıkçası..

Evvvela bu adalet ve sıfırcı kalkınma politik hususiyetindeki; Düşüncelerimi paylaşayım istedim vesselam..


Geliyim başlığa, bu videodaki şahıs, 19. ya matematik dersi veren şahıs mı?
Orada güzel ders vermişti de.. bak bu başlığın altını allame olsa dolduramaz. Başlık kafadan sakat!
Çünkü burası Türkiye aracı olmadan komiser e bile ulaşamazsınız Valisi kusur kaldı... vesselam.

bilal123' Alıntı:

Alalala yahu.. Bu forum' da banı kaldırılıp(kaptan .v.b. çift üyelikli Abdullah/red yelow) torpil yapan/yapılan müslümanlarda var.. Müslüman adil olmaz mı yahu? Ona ayrı buna ayrı muhamele, ayırım kayırım da bulunur mu yahuu? Terazi' de müslümanın bizden olanı- olmayanının üstüne bide sizden hiç olmayanların durumunu hiiç düşünemedim açıkçası..

Evvvela bu adalet ve sıfırcı kalkınma politik hususiyetindeki; Düşüncelerimi paylaşayım istedim vesselam..


Geliyim başlığa, bu videodaki şahıs, 19. ya matematik dersi veren şahıs mı?
Orada güzel ders vermişti de.. bak bu başlığın altını allame olsa dolduramaz. Başlık kafadan sakat!
Çünkü burası Türkiye aracı olmadan komiser e bile ulaşamazsınız Valisi kusur kaldı... vesselam.

Genişletmek için tıkla ...

evvela hangi üye olduğunu burdan hangi isimle defedilip gönderildiğini söylersen daha namuslu bir iş yapmış olurdun, çift üyeliğe gelince, beni çift üyelikle yani senin tabirinle redyellow olduğumu söylemişsin, eğer bu doğru ise benim yok yalan ise, Allah senin belanı versin, ve bu bela iki cihandada peşini bırakmasın.... aslında sinkaflı yazacaktım ama kendime yakıştıramadım,...hadi şimdi sıra sende zerre haysiyet ,şeref veya namus varsa, iddianın arkasında dur...eğer iddianı ispatlayamassan ki ben bunu ispatlarım, seni bunlardan yoksun sayacağım....evet bekliyorum....

ilke' Alıntı:

Hey Red! Ömrünün nerdeyse tamamını boşa geçireceksin! Bak sanabir atasözü hatırlatıyorum !
"Kılavuzu karga olanın burnu pislikten kurtulmaz."
Bunu çok iyi düşün ve kılavuzunu ona göre seç !

Genişletmek için tıkla ...

bi abdulluh senmiydin? Niye üzerine alındın ki, bak iddia sahibi arkidişin yanii...
red oldunu daha önce bir arkidişin daha ifşa etmişti sanırım..

Şimdi git iddia sahibleri arkidişlerinle kozunu paylaş.. Benim tarafsız kantarı sizin alayınızı toplasan tart/a/maz )

bilal123' Alıntı:

bi abdulluh senmiydin? Niye üzerine alındın ki, bak iddia sahibi arkidişin yanii...
red oldunu daha önce bir arkidişin daha ifşa etmişti sanırım..

Şimdi git iddia sahibleri arkidişlerinle kozunu paylaş.. Benim tarafsız kantarı sizin alayınızı toplasan tart/a/maz )

Genişletmek için tıkla ...

kıvırmak erkeğe yakışmaz...