seferi / yolcu namazi hakkinda yardim edebilirmisiniz?
- Konbuyu başlatan SUKUT
- Başlangıç tarihi
cevap
aleykum selam.seferi:yuruyus mesafesiyle üc gün yolculuk yapana denir..şimdi yolculuk yuruyusle dğl .fakat hukum aynı.doksan kılometre lik bır yolculuğa cıkan mümine Allah Teala FARZ OLAN NAMAZLARINI KISALTMA kolaylığını hediye etmiştir. yanlız fıkıh da hüküm şöyledir;doksan km lik yere onbeş günden az kalması söz konusuysa dört rekatlık farz namazlarını iki rekata indirir.bu Mevla nın hediyesi yani kısaltmak hediyeyi kabul etmektir.dikkat edılecek sey;gittıgi yerde onbes gün veya daha fazla kalan fıkhen seferi olmaz.kısaltmaz.cünkü uzun zaman kalan seferi değil mukim dir(misafır değil yerlıdır)
aleykum selam.seferi:yuruyus mesafesiyle üc gün yolculuk yapana denir..şimdi yolculuk yuruyusle dğl .fakat hukum aynı.doksan kılometre lik bır yolculuğa cıkan mümine Allah Teala FARZ OLAN NAMAZLARINI KISALTMA kolaylığını hediye etmiştir. yanlız fıkıh da hüküm şöyledir;doksan km lik yere onbeş günden az kalması söz konusuysa dört rekatlık farz namazlarını iki rekata indirir.bu Mevla nın hediyesi yani kısaltmak hediyeyi kabul etmektir.dikkat edılecek sey;gittıgi yerde onbes gün veya daha fazla kalan fıkhen seferi olmaz.kısaltmaz.cünkü uzun zaman kalan seferi değil mukim dir(misafır değil yerlıdır)
islamveinsan
Doçent
s.a
2 ve 3 rekat olanları normal kıl..
4 rekat olanları 2 rekaat olarak kılarsın...
15 güne kadar misafirsin...
Selametle..
2 ve 3 rekat olanları normal kıl..
4 rekat olanları 2 rekaat olarak kılarsın...
15 güne kadar misafirsin...
Selametle..
kesinlikle sadece farzlar kısalır.fıkıh da *kasrı salat *denılen bu hüküm sadece farzlara ait olup kısaltmamak hanefi mezhebince mekruhtur. sünnetler icin hicbir şekilde kısaltma veya terketmenin gerekliliği yazılmamıştır.sünnet ve nafile leri istediği kadar kılabilir.maalesef fıkıh kaynaklarında*farzlar kısaltılır*yazınca sünnetler yok sayılıyor.bu yanlış bir yorumdur.fıkıh yorum kaldırmaz.sünnet icin ayrı birsey yazmamasının sebebi ayrı bir hükmü yoktur.kılınmaz demek değildi.
Mübarek sünnetleri aynen mukim gibi yani normalde nasıl kılıyorsan hiç bir kısaltmaya uğratmadan aynı tertibiyle kılacaksın(daha açık ifadeyle 4 se 4 rekat 2 ise 2 rekat ) Ama farzlara gelince onlarda bir kısaltma uygulayacaksın
4 rekatlı bir farz namazı örneğin öğlen namazının farzını 2 rekat kılıcaksın
3 rekatlı bir farz namaza gelince örneğin akşam namazının farzı onda hiç bir kısaltma uygulamadan 3 rekat olarak kılıcaksın
2 rekatlı bir farz namaza gelince örneğin sabah namazının farzı onda da hiç bir kısaltma uygulamadan namazı kılıcaksın inş
Seferi olarak kılacağın namazlar öğlen namazının farzı ,ikindi namazının farzı ,
ve de yatsı namazının farzıdır
4 rekatlı bir farz namazı örneğin öğlen namazının farzını 2 rekat kılıcaksın
3 rekatlı bir farz namaza gelince örneğin akşam namazının farzı onda hiç bir kısaltma uygulamadan 3 rekat olarak kılıcaksın
2 rekatlı bir farz namaza gelince örneğin sabah namazının farzı onda da hiç bir kısaltma uygulamadan namazı kılıcaksın inş
Seferi olarak kılacağın namazlar öğlen namazının farzı ,ikindi namazının farzı ,
ve de yatsı namazının farzıdır
bakıyom herkes fetvayı hemen yapıştırıyor.
Belki bu kardeşimiz Hanefi mezhebinde deyildir.
Hanefiye göre,namazını kısaltacak., çünkü emir var deniliyor.
Şafiiye göre ise, bu konuda ruhsat var. deniliyor. İster kısaltı, isterse tam kılar.
Belki bu kardeşimiz Hanefi mezhebinde deyildir.
Hanefiye göre,namazını kısaltacak., çünkü emir var deniliyor.
Şafiiye göre ise, bu konuda ruhsat var. deniliyor. İster kısaltı, isterse tam kılar.
hidayet(3)
Üye
- Katılım
- 13 Ara 2006
- Mesajlar
- 81
- Tepkime puanı
- 0
- Puanları
- 0
cevap
Sözün bittiği yerdeyiz.Sefer namazı hakkında herkes duyduklarını,birde Kuran hariç okuduklarını yazmışlar.Mubarek arkadaşlar,bir yerde 3 gün kalınca misafir sayılıyorsun.17 gün kalınca mukim sayılıyorsun.Siz 17 gün kalınca muhtardan ıkametgahmı aldınız?Sonra şurada bir saçmalık var.Allahın emrettiği 4 rekat farzları,kısaltacakmışız.Peygamberin sünneti olan 4 rekatları kılacakmışız.Hem de kısaltmadan.Bunlar tehlikeli şeyler.90 KM OLAYIDA BİR SAÇMALIK.Yüreyerek olursa belki.Amaaa uçakla,90 km kaç dk sürdüğünden haberiniz var mı sizin?El yazması kitablardan okuduğunuz böyle mantık dışı fikirleri yazacağınıza elinize kuranı alıp okursanız,sefer namazı ile ilgili kuranı kerimde tek bir ayet görürsünüz.nisa suresi 101 numara;Yeter söz kuranın;''Eğer sefere çıktığınızda müşriklerin size bir kötülük yapmasından korkar iseniz,namazı kısaltmanızda bir mahsur yoktur.''
Ayet çok açık,kötülük yapma şartı aranıyor.Bu şart varsa,o zaman sizin saydığınız bütün km'ler mukim olmaklar hepsi geçerlidir.Kuranda bir başka bir başka ayet yok.Peygamber as. öldükten sonra,hz.aişe annemiz sefer namazlarını 4 rekat kıldığı için sahabe gelip hz.aişe annemize sormuşlar.Ya Aişe;resullah namazları seferdeyken kısaltıyordu.Sen ise kısaltmıyorsun.neden dediklerinde.Aişe annemiz resullah müşriklerin kötülüklerinden korkuyordu.Şimdi sizin için öyle bir korku var mı?dedi.Ayrıca bu konuyu daha iyi anlamak için nisa 96 ve 103 arasını okumanızda fayda vardır.Yine biz Kurandan bahsettiğimiz için ve konuları ayetlerle açıkladığımız için bazı arkadaşlar kızacaklar.Ama biz onlara kızmayacağız.selametle.
Sözün bittiği yerdeyiz.Sefer namazı hakkında herkes duyduklarını,birde Kuran hariç okuduklarını yazmışlar.Mubarek arkadaşlar,bir yerde 3 gün kalınca misafir sayılıyorsun.17 gün kalınca mukim sayılıyorsun.Siz 17 gün kalınca muhtardan ıkametgahmı aldınız?Sonra şurada bir saçmalık var.Allahın emrettiği 4 rekat farzları,kısaltacakmışız.Peygamberin sünneti olan 4 rekatları kılacakmışız.Hem de kısaltmadan.Bunlar tehlikeli şeyler.90 KM OLAYIDA BİR SAÇMALIK.Yüreyerek olursa belki.Amaaa uçakla,90 km kaç dk sürdüğünden haberiniz var mı sizin?El yazması kitablardan okuduğunuz böyle mantık dışı fikirleri yazacağınıza elinize kuranı alıp okursanız,sefer namazı ile ilgili kuranı kerimde tek bir ayet görürsünüz.nisa suresi 101 numara;Yeter söz kuranın;''Eğer sefere çıktığınızda müşriklerin size bir kötülük yapmasından korkar iseniz,namazı kısaltmanızda bir mahsur yoktur.''
Ayet çok açık,kötülük yapma şartı aranıyor.Bu şart varsa,o zaman sizin saydığınız bütün km'ler mukim olmaklar hepsi geçerlidir.Kuranda bir başka bir başka ayet yok.Peygamber as. öldükten sonra,hz.aişe annemiz sefer namazlarını 4 rekat kıldığı için sahabe gelip hz.aişe annemize sormuşlar.Ya Aişe;resullah namazları seferdeyken kısaltıyordu.Sen ise kısaltmıyorsun.neden dediklerinde.Aişe annemiz resullah müşriklerin kötülüklerinden korkuyordu.Şimdi sizin için öyle bir korku var mı?dedi.Ayrıca bu konuyu daha iyi anlamak için nisa 96 ve 103 arasını okumanızda fayda vardır.Yine biz Kurandan bahsettiğimiz için ve konuları ayetlerle açıkladığımız için bazı arkadaşlar kızacaklar.Ama biz onlara kızmayacağız.selametle.
5. Barut Hakkı
Üye
- Katılım
- 19 Ara 2006
- Mesajlar
- 79
- Tepkime puanı
- 0
- Puanları
- 0
Ne kadar kısaltılacağı bu ayette yok. Bir de namazı demiş. Yani kastedilen tek bir namaz gibi. Gerçi hangisi olduğu da belli değil.
Bu durumda bu soruların cevabını hangi ayetlerden almamız gerekiyor. Lütfen o ayetleri de sıralar mısınız? Zira bizim gibi cahil insanlar arayıp arayıp bulamıyor da. O yüzden yani.
Yani böylesini de görmek nasip oldu ya. Hani akılda soru bırakmayacak şekilde bir izah etseniz hani susalım diyeceğim ama yok.
Biz işimize geleni Kur'an'dan alırız sünneti reddederiz, ama sıkışırsak tabiki sünnete de sarılırız.
Yok arkadaş. Laf salatası yapmayacaksın.
Gerçekten Kur'an bize yeter diyorsan adam gibi soru bırakmayacak şekilde sıralayacaksın ayetleri. Tabi bu da muhal sonuçta.
Bulandırmayın dimağları.
sa
Bazı yolculukların rahat, meşakkatsiz ve çok kısa sürede yapılabilmesi, sonucu değiştirmez. Çünkü hüküm ferde göre değil, cinse göre meydana geleceğinden, bütün yolculuk hallerini kapsamına alır.
Yolculukta dört rekatlı namazların kısaltılarak kılınması Kur’an, sünnet ve icma ile câizdir. Allah Teâlâ şöyle buyurur: “Eğer kâfirlerin size fitne vermesinden korkarsanız, yeryüzünde sefere çıktığınız zaman namazları kısaltarak kılmanızda bir sakınca yoktur.” (Nisa, 4/101) Bu âyette kısaltmanın korku şartına bağlanması o günkü olayı tespit etmek içindir. Çünkü Rasûlullah’ın (sas) çoğu yolculukları korkudan uzak değildi.
Ashab-ı Kiram’dan Ya’la b. Ümeyye (ra) Hz. Ömer’e şöyle demiştir: “Biz neden namazları kısaltarak kılıyoruz? Halbuki güven içindeyiz. Hz. Ömer de buna cevap olmak üzere şöyle buyurdu: Ben de aynı durumu Hz. Peygamber’e sormuştum; şöyle buyurmuştu: “Bu, Allah’ın size verdiği bir bağıştır, Allah’ın sadakasını kabul edin.” (Müslim, Misafir, 4)
Hz. Peygamber’in umre, hac veya savaş için yaptığı yolculuklarında namazları kısaltarak kıldığı ile ilgili haberler tevatür derecesindedir. Abdullah ibn Ömer (ra) şöyle demiştir: “Hz. Peygamber’e (sas) yolda arkadaşlık ettim. O, yolculuklarında iki rekattan fazla kılmazdı. Hz. Ebu Bekir, Hz. Ömer ve Hz. Osman da böyle yaparlardı.” (İbn Mâce, İkâme, 75)
Bazı yolculukların rahat, meşakkatsiz ve çok kısa sürede yapılabilmesi, sonucu değiştirmez. Çünkü hüküm ferde göre değil, cinse göre meydana geleceğinden, bütün yolculuk hallerini kapsamına alır.
Yolculukta dört rekatlı namazların kısaltılarak kılınması Kur’an, sünnet ve icma ile câizdir. Allah Teâlâ şöyle buyurur: “Eğer kâfirlerin size fitne vermesinden korkarsanız, yeryüzünde sefere çıktığınız zaman namazları kısaltarak kılmanızda bir sakınca yoktur.” (Nisa, 4/101) Bu âyette kısaltmanın korku şartına bağlanması o günkü olayı tespit etmek içindir. Çünkü Rasûlullah’ın (sas) çoğu yolculukları korkudan uzak değildi.
Ashab-ı Kiram’dan Ya’la b. Ümeyye (ra) Hz. Ömer’e şöyle demiştir: “Biz neden namazları kısaltarak kılıyoruz? Halbuki güven içindeyiz. Hz. Ömer de buna cevap olmak üzere şöyle buyurdu: Ben de aynı durumu Hz. Peygamber’e sormuştum; şöyle buyurmuştu: “Bu, Allah’ın size verdiği bir bağıştır, Allah’ın sadakasını kabul edin.” (Müslim, Misafir, 4)
Hz. Peygamber’in umre, hac veya savaş için yaptığı yolculuklarında namazları kısaltarak kıldığı ile ilgili haberler tevatür derecesindedir. Abdullah ibn Ömer (ra) şöyle demiştir: “Hz. Peygamber’e (sas) yolda arkadaşlık ettim. O, yolculuklarında iki rekattan fazla kılmazdı. Hz. Ebu Bekir, Hz. Ömer ve Hz. Osman da böyle yaparlardı.” (İbn Mâce, İkâme, 75)
Ayet-i kerimede, "Eğer kafirlerin size fitne vermesinden korkarsanız yeryüzünde sefere çıktığınız zaman namazları kısaltarak kılmanızda bir beis yoktur." buyuruyor.
İster korku durumunda olsun ister güven durumunda olsun namazların kısaltılarak kılınması caizdir. Ancak, ayette kısaltmanın korku şartına bağlanması, o gün bulunan olayı tesbit etmek içindir. Çünkü Hz. Peygamber (sas)in çoğu seferleri korkudan hali değildi. Yâlâ b. Ümeyye, Ömer b. el-Hattab'a şöyle demiştir: "Biz neden namazları kısaltarak kılıyoruz. halbuki güven içindeyiz.Hz. Ömer de buna cevap olmak üzere şöyle buyurdu: Ben aynı durumu Hz.Peygamber (sas)e sormuştum, bana şöyle buyurmuştu: Allah'ın size verdiği bir bağıştır.Allah'ın sadakasını kabul edin. (Müslim)
Hz. Peygamber(sas)in hac umre ve savaş için yaptığı seferlerinde namazları kısaltarak kıldığı ile ilgili haberler tevatür derecesindedir. İbni Ömer şöyle diyor: "Hz. Peygamber(sas) e arkadaşlık ettim. O seferlerinde iki rekattan fazla kılmazdı. Hz. Ebu Bekir, Hz.Ömerve Hz.Osman da böyle yaparlardı."(Buhari ve Müslim)
İlim adamları yolculuğa çıkan kimsenin namazlarını kısaltacağı hususunda ittifak etmişlerdir. Sefer ister hac, cihad, hicret ve umre gibi vacib bir yolculuk olsun ister kardeşlerini, hastaları, Mescid-i Nebevi ile Mescid-i Aksa'yı, ana babayı yahut ana babadan birini ziyaret etmek gibi müstehap ziyaret olsun; ister dolaşıp hava almak, gezinmek, ticaret gibi mübah yolculuk olsun, ister zina edip bekar olduğu için dayak atıldıktan sonra sünnet gereği sürgün cezasına çarptırılan kimseler veya esirlerde olduğu gibi mecburi bir sefer olsun yahut bir topluluğa katılmadan yalnız başına yolculuğa çıkma durumunda olduğu gibi mekruh bir yolculuk olsun farketmez. Bu gibi yolculuklarda kişiler namazlarını kısaltarak kılarlar.
Tefsir ve Hadis ve de Fıkıh usülü hakkında ilim tahsil etmeden, ayetleri sadece meallerde kafamıza göre yorumlarsak, ayvayı yeriz. güzel kardeşim. Her şeylerini İlme adayan İmam-ı Azamları, Şafii, Malikleri hiçe saymayalım. Onlardan daha mı çok alimiz?
Öyle Muhtardan ikametgah ilmühaberi, bilmem ne.. gibi şeyler, dini hükümlerimizi alaya almak gibi olur. Allah korusun.
Niyetin halistir, bundan asla da şüphem yoktur. Ancak biraz daha araştır ve etrafına sor. saygılarımla.
İster korku durumunda olsun ister güven durumunda olsun namazların kısaltılarak kılınması caizdir. Ancak, ayette kısaltmanın korku şartına bağlanması, o gün bulunan olayı tesbit etmek içindir. Çünkü Hz. Peygamber (sas)in çoğu seferleri korkudan hali değildi. Yâlâ b. Ümeyye, Ömer b. el-Hattab'a şöyle demiştir: "Biz neden namazları kısaltarak kılıyoruz. halbuki güven içindeyiz.Hz. Ömer de buna cevap olmak üzere şöyle buyurdu: Ben aynı durumu Hz.Peygamber (sas)e sormuştum, bana şöyle buyurmuştu: Allah'ın size verdiği bir bağıştır.Allah'ın sadakasını kabul edin. (Müslim)
Hz. Peygamber(sas)in hac umre ve savaş için yaptığı seferlerinde namazları kısaltarak kıldığı ile ilgili haberler tevatür derecesindedir. İbni Ömer şöyle diyor: "Hz. Peygamber(sas) e arkadaşlık ettim. O seferlerinde iki rekattan fazla kılmazdı. Hz. Ebu Bekir, Hz.Ömerve Hz.Osman da böyle yaparlardı."(Buhari ve Müslim)
İlim adamları yolculuğa çıkan kimsenin namazlarını kısaltacağı hususunda ittifak etmişlerdir. Sefer ister hac, cihad, hicret ve umre gibi vacib bir yolculuk olsun ister kardeşlerini, hastaları, Mescid-i Nebevi ile Mescid-i Aksa'yı, ana babayı yahut ana babadan birini ziyaret etmek gibi müstehap ziyaret olsun; ister dolaşıp hava almak, gezinmek, ticaret gibi mübah yolculuk olsun, ister zina edip bekar olduğu için dayak atıldıktan sonra sünnet gereği sürgün cezasına çarptırılan kimseler veya esirlerde olduğu gibi mecburi bir sefer olsun yahut bir topluluğa katılmadan yalnız başına yolculuğa çıkma durumunda olduğu gibi mekruh bir yolculuk olsun farketmez. Bu gibi yolculuklarda kişiler namazlarını kısaltarak kılarlar.
Tefsir ve Hadis ve de Fıkıh usülü hakkında ilim tahsil etmeden, ayetleri sadece meallerde kafamıza göre yorumlarsak, ayvayı yeriz. güzel kardeşim. Her şeylerini İlme adayan İmam-ı Azamları, Şafii, Malikleri hiçe saymayalım. Onlardan daha mı çok alimiz?
Öyle Muhtardan ikametgah ilmühaberi, bilmem ne.. gibi şeyler, dini hükümlerimizi alaya almak gibi olur. Allah korusun.
Niyetin halistir, bundan asla da şüphem yoktur. Ancak biraz daha araştır ve etrafına sor. saygılarımla.
Biraz daha dikkat
:shake2[1]: Ayet-i kerimede, "Eğer kafirlerin size fitne vermesinden korkarsanız yeryüzünde sefere çıktığınız zaman namazları kısaltarak kılmanızda bir beis yoktur." buyuruyor.
İster korku durumunda olsun ister güven durumunda olsun namazların kısaltılarak kılınması caizdir. Ancak, ayette kısaltmanın korku şartına bağlanması, o gün bulunan olayı tesbit etmek içindir. Çünkü Hz. Peygamber (sas)in çoğu seferleri korkudan hali değildi. Yâlâ b. Ümeyye, Ömer b. el-Hattab'a şöyle demiştir: "Biz neden namazları kısaltarak kılıyoruz. halbuki güven içindeyiz.Hz. Ömer de buna cevap olmak üzere şöyle buyurdu: Ben aynı durumu Hz.Peygamber (sas)e sormuştum, bana şöyle buyurmuştu: Allah'ın size verdiği bir bağıştır.Allah'ın sadakasını kabul edin. (Müslim)
Hz. Peygamber(sas)in hac umre ve savaş için yaptığı seferlerinde namazları kısaltarak kıldığı ile ilgili haberler tevatür derecesindedir. İbni Ömer şöyle diyor: "Hz. Peygamber(sas) e arkadaşlık ettim. O seferlerinde iki rekattan fazla kılmazdı. Hz. Ebu Bekir, Hz.Ömerve Hz.Osman da böyle yaparlardı."(Buhari ve Müslim)
İlim adamları yolculuğa çıkan kimsenin namazlarını kısaltacağı hususunda ittifak etmişlerdir. Sefer ister hac, cihad, hicret ve umre gibi vacib bir yolculuk olsun ister kardeşlerini, hastaları, Mescid-i Nebevi ile Mescid-i Aksa'yı, ana babayı yahut ana babadan birini ziyaret etmek gibi müstehap ziyaret olsun; ister dolaşıp hava almak, gezinmek, ticaret gibi mübah yolculuk olsun, ister zina edip bekar olduğu için dayak atıldıktan sonra sünnet gereği sürgün cezasına çarptırılan kimseler veya esirlerde olduğu gibi mecburi bir sefer olsun yahut bir topluluğa katılmadan yalnız başına yolculuğa çıkma durumunda olduğu gibi mekruh bir yolculuk olsun farketmez. Bu gibi yolculuklarda kişiler namazlarını kısaltarak kılarlar.
Tefsir ve Hadis ve de Fıkıh usülü hakkında ilim tahsil etmeden, ayetleri sadece meallerde kafamıza göre yorumlarsak, ayvayı yeriz. güzel kardeşim. Her şeylerini İlme adayan İmam-ı Azamları, Şafii, Malikleri hiçe saymayalım. Onlardan daha mı çok alimiz?
Öyle Muhtardan ikametgah ilmühaberi, bilmem ne.. gibi şeyler, dini hükümlerimizi alaya almak gibi olur. Allah korusun.
Niyetin halistir, bundan asla da şüphem yoktur. Ancak biraz daha araştır ve etrafına sor. saygılarımla.
:shake2[1]: Ayet-i kerimede, "Eğer kafirlerin size fitne vermesinden korkarsanız yeryüzünde sefere çıktığınız zaman namazları kısaltarak kılmanızda bir beis yoktur." buyuruyor.
İster korku durumunda olsun ister güven durumunda olsun namazların kısaltılarak kılınması caizdir. Ancak, ayette kısaltmanın korku şartına bağlanması, o gün bulunan olayı tesbit etmek içindir. Çünkü Hz. Peygamber (sas)in çoğu seferleri korkudan hali değildi. Yâlâ b. Ümeyye, Ömer b. el-Hattab'a şöyle demiştir: "Biz neden namazları kısaltarak kılıyoruz. halbuki güven içindeyiz.Hz. Ömer de buna cevap olmak üzere şöyle buyurdu: Ben aynı durumu Hz.Peygamber (sas)e sormuştum, bana şöyle buyurmuştu: Allah'ın size verdiği bir bağıştır.Allah'ın sadakasını kabul edin. (Müslim)
Hz. Peygamber(sas)in hac umre ve savaş için yaptığı seferlerinde namazları kısaltarak kıldığı ile ilgili haberler tevatür derecesindedir. İbni Ömer şöyle diyor: "Hz. Peygamber(sas) e arkadaşlık ettim. O seferlerinde iki rekattan fazla kılmazdı. Hz. Ebu Bekir, Hz.Ömerve Hz.Osman da böyle yaparlardı."(Buhari ve Müslim)
İlim adamları yolculuğa çıkan kimsenin namazlarını kısaltacağı hususunda ittifak etmişlerdir. Sefer ister hac, cihad, hicret ve umre gibi vacib bir yolculuk olsun ister kardeşlerini, hastaları, Mescid-i Nebevi ile Mescid-i Aksa'yı, ana babayı yahut ana babadan birini ziyaret etmek gibi müstehap ziyaret olsun; ister dolaşıp hava almak, gezinmek, ticaret gibi mübah yolculuk olsun, ister zina edip bekar olduğu için dayak atıldıktan sonra sünnet gereği sürgün cezasına çarptırılan kimseler veya esirlerde olduğu gibi mecburi bir sefer olsun yahut bir topluluğa katılmadan yalnız başına yolculuğa çıkma durumunda olduğu gibi mekruh bir yolculuk olsun farketmez. Bu gibi yolculuklarda kişiler namazlarını kısaltarak kılarlar.
Tefsir ve Hadis ve de Fıkıh usülü hakkında ilim tahsil etmeden, ayetleri sadece meallerde kafamıza göre yorumlarsak, ayvayı yeriz. güzel kardeşim. Her şeylerini İlme adayan İmam-ı Azamları, Şafii, Malikleri hiçe saymayalım. Onlardan daha mı çok alimiz?
Öyle Muhtardan ikametgah ilmühaberi, bilmem ne.. gibi şeyler, dini hükümlerimizi alaya almak gibi olur. Allah korusun.
Niyetin halistir, bundan asla da şüphem yoktur. Ancak biraz daha araştır ve etrafına sor. saygılarımla.
fatımaksoy
Üye
- Katılım
- 16 Ocak 2007
- Mesajlar
- 97
- Tepkime puanı
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 33
SA.saygıdeğer arkadaşlar peygamber efendimiz zamanında yolculuklar bildiğiniz üzre çok meşakkatliydi. bir yerden bir yere gitmek çok uzun sürüyodu. bu nedenle onlara öle bi kolaylık tanınmış.ama şimdi öylemi her yerde tesisler var .kılınacak ortam hazır. kısaltmak niye.zamanın varsa hepsini rahat rahat kılarsın bunun günah olacağını sanmıyorum
ALLAH AYAKLARIMIZI DOĞRU YOL ÜZERİNDE SABİT KILSIN!
ALLAH AYAKLARIMIZI DOĞRU YOL ÜZERİNDE SABİT KILSIN!
şer'i deliller 4 tanedir. Bu konuyla ilgili Kitap ve sünnetle sabit olan bir hüküm var. Bunu değiştirmek mümkün değildir. İster meşakkat olsun isterse olmasın. Mesela, Oruc tutmak 1 aydır. Ve de Ramazan ayında tutulacaktır diye emir vardır. Yazın oruç tutmak zor, kışın kolay diye buna formül aranmaz. Allah'ın emir buyurduğu neyse odur. Cenab_ı Allah'ın, bize sunduğu bir kolaylıktır. Ayrıca kolay ve zor herkese göre değişir.İslamda ibadet disiplini vardır.
Ayet-i Kerime de kısaltınız denilmişse, bunu tartışmak gerekmez. Allah ve Elçisinin buyruğunu kalbimle tasdik eder, dilim ile ikrar eyler ve de hayatımda uygulamaya çalışırım.
Ayet-i Kerime de kısaltınız denilmişse, bunu tartışmak gerekmez. Allah ve Elçisinin buyruğunu kalbimle tasdik eder, dilim ile ikrar eyler ve de hayatımda uygulamaya çalışırım.