Savaşın yıl dönümünde savaş hazırlığı

ismail

Yeni
Katılım
3 Mar 2007
Mesajlar
20,475
Tepkime puanı
2,063
Puanları
0
Yaş
45
Bugün 27 Aralık 2010, Siyonist İsrail'in Gazze katliamının 2. yıl dönümü...


Katil İsrail'in 2008'de Gazze'ye karşı başlattığı ve 22 gün sürdürüp 1500 civarında Filistinliyi şehit ettiği katliamın üzerinden iki yıl geçti. Saldırı esnasında ve saldırıdan sonra İsrail'e karşı açıklama yapan devletler ve hükümet başkanları aradan geçen 2 yıla rağmen herhangi bir adım atmadılar.
Gazze'de katliamda bulunan katiller sürüsünün yaptıklarının bütün detayları bilinmesine ve bir çok rapor, kınama yapılmasına rağmen devam eden sessizlik yürekleri dağlıyor.



GAZZE KATLİAMI GÜNCESİ...
İşte Siyonist İsrail'in resmen dünyanın gözü önünde katlettiği Gazze halkının karşılaştığı ve 2 yıl önce bugün başlayıp 22 gün süren büyük zulmün gün gün sıralaması:
1. Gün:
Terörist İsrail Gazze'ye saldırdı. İlk gün çok ağır kayıplar verildi. Hemen tamamı sivil olmak üzere Siyonist İsrail'in Gazze'deki hava saldırılarının ilk gününde ölenlerin sayısının 225'e yükseldiği bildirildi.
2. Gün:
Şehit sayısı 279'a çıktı, bombardımanlar sürüyor. İsrail uçakları Hamas tarafından kullanılan "Saraya" adlı güvenlik karargâhını bombaladı. Bu arada İsrail ordusu da muhtemel bir kara operasyonu için yedeklerini silâh altına çağırdı.
3. Gün:
Katliam devam etti. Filistinli yetkililer şimdiye kadar 315 kişinin hava saldırıları sonucu hayatını kaybettiğini belirtti. Bu arada İslam Üniversitesi de bombalandı.
4. Gün:
Ölü sayısının 364'ü bulduğu, yaralı sayısının 1400'ü aştığı bölgede yaralılar tedavi edilecek ilaç, hastane, doktor bulamıyor.
5. Gün:
Şehitlerin sayısı 400'e yaklaşırken, bunlar arasında 39 çocuk bulunuyor. Yetkililer, bin 700'den fazla kişinin de yaralandığını belirtiyor.
6.Gün:
Şehit sayısı 385'e, yaralı sayısı ise 1600'e dayandı. Avrupa ülkelerini de ikiye bölen "ateşkes" tartışması, İsrail kabinesini böldü. Dışişleri Bakanı karşı çıktı. Savunma Bakanı "Düşünelim" dedi. Başbakan'ın yardımcısı "İnsani kriz yok ki bir ateşkes olsun" dedi.
7. Gün:
İsrail uçakları, Gazze'yi bombalarken Hamas da İsrail topraklarına roket fırlatıyor. Şu ana kadar toplam 417 Filistinli hayatını kaybetti. Yaralıların sayısı da bin 850'ye çıktı.
8. Gün:
Terörist İsrail ordusunun kara birlikleri de Gazze Şeridi sınırlarından girdi. Katliamda şu ana kadar 75'i çocuk ve 21'i kadın toplam 452 Filistinlinin öldüğü ve 2 bin 290 kişinin yaralandığı belirtildi.
9. Gün:
Katil İsrail ordusu, kara harekatı başlattığı Gazze Şeridi'nde gece boyunca meydana gelen çatışmalarda 2'si ağır toplam 30 askerinin yaralandığını açıkladı.
10. Gün:
27 Aralık'tan bu yana en az 527 kişi öldü.
11. Gün:
Gazze'de yüzlerce Filistinlinin, çatışmalar nedeniyle sığındığı BM okuluna İsrail tankları tarafından saldırı düzenlendi. Saldırıda ölü sayısının 40'a yükseldiği bildirildi.
12. Gün:
Şehit düşen Filistinlilerin sayısı 666'ya ulaştı.
13. Gün:
Saldırıların 13. gününde 3 Filistinli katledildi, 14 Filistinli yaralandı. 13 günlük ağır saldırıların ardından en az 670 kişinin hayatını kaybettiği, 3 binden fazla da yaralı bulunduğu belirtildi.
14. Gün:
Gazze'yi vuran İsrail'e, kuzey sınır komşusu Lübnan'dan 3 roket atıldı.
15. Gün:
Bölgedeki insani durum her geçen gün daha da kötüye gidiyor.
16. Gün:
Şehit sayısı 854'e yükseldi.
17. Gün:
Filistinli kaynaklara göre şehit sayısı 900'ü aşarken, yaralı sayısının ise 3 bin 700'ü bulduğu belirtiliyor. Gazze'de nüfusun en yoğun olduğu bölgelere doğru ilerlediği bildirilen İsrail ordusundan yapılan açıklamada, söz konusu bölgelerin saklanmak isteyen Hamas direnişçilerince tercih edildiği iddia edildi.
18. Gün:
Hamas, kara, deniz ve havadan saldıran İsrail askerlerine karşı patlayıcı silahlarla mücadele ettiklerini duyurdu. Siyonistler artık ilerleyemiyor. Süper güç Gazze sokaklarında durduruldu.
19. Gün:
Lübnan'dan İsrail'in kuzeyine roket saldırısı düzenlendiği bildirildi. Lübnan'daki görgü tanıkları sınırda en az 3 patlama duyduklarını belirttiler.
20. Gün:
İçişleri Bakanı Said Siyam şehit düştü ve 700 Filistinlinin sığındığı BM binası, 400 kişinin bulunduğu bir hastane ve yabancı basın bürolarının olduğu 5 bina hedef alındı.
21. Gün:
Saldırılarda hayatını kaybeden Filistinlilerin sayısı da bin 100'e ulaştı.
22. Gün:
Birkaç saat içerisinde Gazze'yi teslim almak isteyen İsrail, 22 gün boyunca en ağır bombardımanı yapıp yüzlerce insanı şehit etmesine rağmen şehrin sokaklarını aşamadı ve geri çekilmek zorunda kaldı. Çekilirken de ateşkes ilan ettiğini açıkladı.
Yeni Akit

6552.jpg

6553.jpg

6555.jpg

6556.jpg

6557.jpg

6558.jpg

6559.jpg

6560.jpg

6561.jpg

6562.jpg

6563.jpg

6564.jpg

6565.jpg

6566.jpg

 

ismail

Yeni
Katılım
3 Mar 2007
Mesajlar
20,475
Tepkime puanı
2,063
Puanları
0
Yaş
45
3509.jpg
Bu Gün, Terör Devletinin Gazze’ye Karşı Başlattığı En Kanlı Savaşın Yıldönümü



Batı tarafından mazlum Filistin toprakları içine gayri meşru bir şekilde yerleştirilen, tarihi hep cinayet, katliam ve terörle anılan Siyonist işgal yönetiminin; kendi toprağını, halkını ve davasını korumak için mücadele eden Gazze halkına karşı giriştiği en kanlı, en barbar ve en vahşi saldırının ikinci yıldönümüdür.

İki yıl önce böyle bir günde, saatler 11:26’yı gösterirken, işgal rejiminden havalanan yaklaşık 60 uçak 40 km2’lik dar bir alana sıkışmış 1.5 milyon nüfusluk Gazze’nin mazlum ve mahsur halkı üzerine 2 tonluk bombalar yağdırmaya başladılar. Üç günde Gazze’yi yerle bir edip, siyasi iktidarı yok etmeyi amaçlayan işgal rejimi, şok saldırılarla dünyaya yenilmez efsanevi ordusunun başarısını bir kez daha kanıtlamak istiyordu.

Ani saldırılara maruz kalan polis merkezleri, okullar, evler, çarşı pazarlar adeta kan gölüne döndü. Bilanço oldukça ağırdı. Yapılan 250 saldırıda, 334 kişi şehit oldu. İlk günün şehitleri arasında emniyet müdürü ve çok sayıda polis de vardı.

23 günlük süren savaşta Gazze’deki polis merkezleri, okullar, hastaneler ve evler yerle bir olurken, BM tarafından yasaklanan beyaz fosfor gibi birçok silahı kullanan işgal ordusu çoğu sivil olmak üzere 1500 kişiyi şehit etti ve binlerce kişiyi de yaraladı. Gazze’deki yönetimi düşürmeyi, Hamas hareketini bitirmeyi, Gazze’den atılan füzeleri durdurmayı ve direnişin elinde bulunan Siyonist esir asker Gilat Şalit’i kurtarmayı amaçlayan işgal ordusu, Kassam Tugaylarının direnişi karşısında şok oldu. Üç gün içinde bitirmeyi düşündüğü Kassam Tugayları ilk günden son güne kadar düzenli bir şekilde füze atmayı başardı. Savaşın üçüncü haftasının son günlerinde zayiatı gittikçe artan işgal ordusu, Hamas’ı düşüremeden, Kassam’ın attığı füzeleri durduramadan ve esir askerini de kurtaramadan savaşı durdurduğunu ilan etti.

Karadan, denizden ve havadan yoğun bir şekilde Gazze’yi bombalamasına, bölgeyi kontrol etmesine ve görülen her karartıya saldırı emri vermesine rağmen, savaş boyunca Kassam’ın füzelerini durduramayan işgal yönetimi, kendi idaresindeki Siyonist halkı sığınaklara doldurduğu gibi, sınıra yakın bölgelerdeki okulları kapattı, sivillerin büyük bir kısmını iç bölgelere transfer etti.

Savaş boyunca zayiatlarını gizleyen işgal ordusunun, bu konuda medyaya da ambargo getirmesi, savaşta verdiği zayiatın boyutunun kesin olarak bilinmesini engelledi. Kassam Tugayları ise verdiği istatistikî rakamlarda, 980 füze attıklarını 23 günlük savaşta en az 80 işgal askerini öldürdüklerini ve yüzlercesini de yaraladıklarını açıkladı.

14 Aralık’ta 2010 tarihinde Gazze’de Hamas’ın kuruluş yıldönümü münasebetiyle yapılan etkinliğe 500 bine yakın insanın iştirak etmesi, savaşta işgale karşı dirayetle duran Hamas’ın nasıl sosyal bir olguya dönüştüğünü göstermesi açısından önemliydi. Bu tablo Filistin’de birçok şeyin artık değiştiğini gösteriyordu. Tablo mücadelenin artık İslamî temeller üzerinden sürdürüldüğünü gösteriyordu. Tablo Hamas’ın gösterdiği direnişin halk tarafından benimsendiğini, kabullendiğini ve desteklendiğini gösteriyordu.

Hamas, yolun açık olsun…

Filistin Enformasyon Merkezi
 

YagmuR

Üye
Katılım
18 Ağu 2006
Mesajlar
2,504
Tepkime puanı
586
Puanları
0
Yaş
35
Konum
¤´ UnuTuLu§taN `¤
Web sitesi
www.gencislam.com
Allah tüm yapılanlara şahittir ve tüm zalimler yaptıklarının hesabını verecektir!!!

Gün yakındır, güneşin doğusu yakındır!

Allah yar ve yardımcısı olsun kardeşilerimizin

Hatırlattığın için Allah razı olsun abi...
 

ismail

Yeni
Katılım
3 Mar 2007
Mesajlar
20,475
Tepkime puanı
2,063
Puanları
0
Yaş
45
ALLAH razı olacağı ameller nasip etsin cümlemize

Hatırlatılan,hatırladığımız şeyler unuttuğumuz şeylerdir aslında
Rabb'imiz hep unutkanlığımıza vurgu yapıyor ya
çabuk unutan zor hatırlayan bir yapımız var
hatırlamamak için unutmayalım unutturmayalım...
 

ismail

Yeni
Katılım
3 Mar 2007
Mesajlar
20,475
Tepkime puanı
2,063
Puanları
0
Yaş
45
Savaşın yıl dönümünde savaş hazırlığı

Bu savaşın Mısır’ın ihanetiyle, ateşkesin yenilenmesi görüşmeleri sürerken saldırı olmayacağı garanti edilip de ardından ani bir şekilde başlatılması sebebiyle özellikle başlangıç dönemi sarsıcı olmuştu. İlk saldırıda Gazze’deki güvenlik güçlerinin bir mezuniyet töreni düzenlediği sırada tören alanının hedef alınması sebebiyle çok sayıda genç güvenlik görevlisi şehit edilmişti. Öğle saatlerine denk gelen ilk saldırıda evlerine dönen okul çağındaki çocuklardan ve onların annelerinden de hedef alınarak ölen veya yaralanan birçok kişi olmuştu.
İşin ilginç yanı savaşın üzerinden iki yıl geçmeden gün yüzüne çıkarılan Wikileaks belgelerinde Abbas yönetiminin ve Mısır başta olmak üzere bazı Arap yönetimlerinin bu saldırıda işgalcilere yeşil ışık yaktıklarının gün yüzüne çıkmasıydı. Biz bu gerçeği daha önce muhtelif yazılarımızda bazı önemli ipuçlarından hareketle dile getirmiştik. Zaten savaşın Furkan Savaşı olarak adlandırılmasının sebebi de buydu. Çünkü bu savaşta Filistin davasına yaklaşımda samimi olanlarla işgalci saldırganlarla işbirliği içinde olanlar yerlerini belli etmişlerdi. Bu ayrışmayı sadece siyasi mekanizmada değil medyada ve dinî kimlikli akımların sergilediği tavırlarda da müşahede etmiştik.
Siyonist işgal devleti 2008 sonunda başlattığı ve “Dökme Kurşun” adını verdiği savaşta planladığını elde edemedi. Direnişin kararlı ve fedakâr mücadelesi onu durdurmayı başardı. İşgal devleti ondan bir buçuk yıl önce de Güney Lübnan’a yönelik 33 gün süren savaşında, şiddetli hava saldırıları ve büyük yıkımlar gerçekleştirmesine rağmen yenilgiyi kabullenmek zorunda kalmıştı. 2000 yılında Güney Lübnan’daki, 2005’te de Gazze’deki işgal güçlerini çekmek zorunda kalması da siyonist işgal açısından önemli askerî yenilgiydi. Bazıları bu çekilmeleri işgalcilerin taktik için yaptığı yorumunda bulunduysa da onların Güney Lübnan’dan çekilirken bölgedeki Güney Lübnan Ordusu (SLA) adını verdikleri işbirlikçi milis güçlerini direnişçilerin insafına bırakıp gittikleri, Gazze’den çekilirken de aynen Medine’den çekilen yahudiler gibi kale benzeri villalarını ve yazlıklarını kendi elleriyle yıkıp çıktıkları göz önünde bulundurulursa hiç de taktik olmayacağı anlaşılır.
Bu tecrübelerden dolayı sütten ağzı yanan siyonist işgalci her ne kadar şimdi yeni bir bardağı ağzına götürebilmek için iyice üfleme ihtiyacı duyuyorsa da yeni bir saldırının zeminini oluşturmak için yoğun çaba içinde olduğu da dikkatten kaçmıyor. Fakat artık saldırı hazırlıklarında taktik değiştirmiş durumda. Kendi tehdit gücünü öne çıkarmaktan ziyade, kendisinin tehdit altında olduğu kanaati oluşturmak amacıyla yoğun bir propaganda faaliyeti yürütüyor. Hizmetindeki medya organları vasıtasıyla sürekli Filistin direnişinin silahından, füzelerinden, roketlerinden söz etmesi, bu silahları kasten mübalağalı bir şekilde dünya kamuoyuna lanse etmeye çalışması işte bu amaç için.
Siyonist işgalcilerin “solcu” geçinen ve yerine göre Netanyahu hükumetinin saldırgan tutumuna karşı çıkıyormuş gibi görünen Haaretz gazetesindeki köşe yazarlarının bile Filistin direnişinin savunma gücünü hedefe yerleştiren ve asılsız iddialara yer veren makaleler yazmaları tamamen psikolojik savaşın bir oyunudur. Bütün bu yayınlarla yeni bir savaşın, saldırının altyapısının, zemininin oluşturulmasına çalışılmaktadır. Bu yazılarda kendi öz vatanına sahip çıkma mücadelesi veren direniş bir tehdit olarak gösterilirken siyonist işgalin her gün yeni bir saldırı düzenlediği, her gün yeni birilerini öldürdüğü dikkatlerden uzak tutuluyor. Oysa işgal güçlerinin sadece sonuna geldiğimiz Aralık ayının başından itibaren gerçekleştirdikleri saldırılarda 16 Filistinli şehit edilirken, 38 kişi de yaralandı. Her gün değişik yönlerden saldırılar gerçekleştirerek Gazze’de insanların ölüm korkusuyla yaşamalarına yol açmak isteyen işgal devleti bir yandan da sık sık geniş çaplı saldırının tehdit mesajlarını gönderiyor.
İslâm âleminin işgal güçlerinin saldırıları ve kapsamlı savaş tehditleri karşısında alarma geçerek Gazze halkını yalnız bırakmayacağını ortaya koyması gerekir.

Ahmet Varol - Yeni Akit
 

MECZUP

Profesör
Katılım
5 Ağu 2010
Mesajlar
887
Tepkime puanı
178
Puanları
0
Konum
Bî mekân..
Bizlere irticacı dendi onlar ise Medeni

Kur'andan uzaklaştık işde budur nedeni...

Rabbim yardımcıları olsun bizim başımıza da gelmiyeceği ne malum ki.. ?
 
Üst