Sahabelerin Yeri ve Önemi

Aleviyyun

İhvan Forum Üye
Katılım
17 Tem 2018
Mesajlar
276
Tepkime puanı
39
Puanları
0
SAHABELERİN YERİ VE ÖNEMİ
Sahabe; Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.a.v)'in etrafında yaşayan ve onun sohbetinde bulunan insanlardır. Ashap, Mekke'den Medine'ye göç eden ve Medine halkından oluşan Müslümanlardır.

Bu konuyu iki inancın (Alevi-Sünni) bakış açısıyla değerlendireceğiz.
 

kebîkec

İhvan Forum Üye
Katılım
21 Eyl 2007
Mesajlar
8,080
Tepkime puanı
1,922
Puanları
113
SAHABELERİN YERİ VE ÖNEMİ
Sahabe; Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.a.v)'in etrafında yaşayan ve onun sohbetinde bulunan insanlardır. Ashap, Mekke'den Medine'ye göç eden ve Medine halkından oluşan Müslümanlardır.

Bu konuyu iki inancın (Alevi-Sünni) bakış açısıyla değerlendireceğiz.
Bence elleme olduğu gibi kalsın :)

Daha girişte teknik hatayla başlıyorsun. Sahabe (Sahabi) kelimesi tekildir. Ashab kelimesi çoğuldur. Sen çoğul kelimeye bir de tahsis getiriyorsun. :)

Sahabe; Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.a.v)'in etrafında yaşayan ve onun sohbetinde bulunan insandır. Ashab, Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.a.v)'in etrafında yaşayan ve onun sohbetinde bulunan insanlardır. Tanımın göçle alakası yoktur. Mekkeden Mediye ( Yesrib ) yapılana da HİCRET denir
 

Aleviyyun

İhvan Forum Üye
Katılım
17 Tem 2018
Mesajlar
276
Tepkime puanı
39
Puanları
0
Bence elleme olduğu gibi kalsın :)

Daha girişte teknik hatayla başlıyorsun. Sahabe (Sahabi) kelimesi tekildir. Ashab kelimesi çoğuldur. Sen çoğul kelimeye bir de tahsis getiriyorsun. :)

Sahabe; Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.a.v)'in etrafında yaşayan ve onun sohbetinde bulunan insandır. Ashab, Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.a.v)'in etrafında yaşayan ve onun sohbetinde bulunan insanlardır. Tanımın göçle alakası yoktur. Mekkeden Mediye ( Yesrib ) yapılana da HİCRET denir
Yazdığım kaynağı kontrol ettim. Farkında olmadan hata yapmışım. İnsanlık hali, böyle hatalar olabiliyor işte. ☺

Düzelttiğin için teşekkürler... ☺
 
Son düzenleme:

Aleviyyun

İhvan Forum Üye
Katılım
17 Tem 2018
Mesajlar
276
Tepkime puanı
39
Puanları
0
Düzeltme:
Ashap; Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.a.v)'in etrafında yaşayan ve onun sohbetinde bulunan insanlardır. Ashap, Mekke'den Medine'ye hicret eden ve Medine halkından oluşan Müslümanlardır.
 

Aleviyyun

İhvan Forum Üye
Katılım
17 Tem 2018
Mesajlar
276
Tepkime puanı
39
Puanları
0
Konunun daha iyi anlaşılması için iki inancın ashab'a bakış açısını karşılaştırıp bakalım.

Sünni inancında ashabın yeri
Sünni itikadı, ashabın aktarmış oldukları dini değerlere dayanır. Sünnilerde ashabın konumu ve itibari çok önem taşımaktadır.

Sünnilere göre bütün ashap adildir. Ashabın kendi arasında yaşadıkları olumsuzluklar ve kötülükler, onların adil oldukları gerçeğini zedelemez. İslâm dininin hiç tasvip etmediği ve ashabın birbirine karşı yaptıkları kötülükler de ancak ashabı ilgilendirir. Bu kötülüklerinden dolayı yermek veya değerlendirmek Sünni itikadında yoktur. Ashabı tenkit etmek veya yermek doğru yoldan çıkmak ile eş görülmektedir.

Sünnilerde Kur'an-ı Kerim' in ayetlerinde ve doğru olarak kabul edilen hadislerdeki haberlerin ashap hakkında verdiği beyanlar önem taşımıyor. Sünni ana kaynakları ashabın arasında münafıkların da bulunduğunu apaçık bir şekilde aktarmıştır.
 

kebîkec

İhvan Forum Üye
Katılım
21 Eyl 2007
Mesajlar
8,080
Tepkime puanı
1,922
Puanları
113
Yumurta yarın mı geliyor. :)
 

Aleviyyun

İhvan Forum Üye
Katılım
17 Tem 2018
Mesajlar
276
Tepkime puanı
39
Puanları
0
Alevi inancında ashabın yeri
Aleviler, Ehlibeyt'e verdikleri değeri Kur'an-ı Kerim'in açık emrine ve peygamber efendimiz Hz. Muhammed (s.a.a.v)'in buyurduğu vasiyetlerine dayandırırlar.

Aleviler, Allah'ın emrine ve peygamber efendimiz Hz. Muhammed (s.a.a.v)'in vasiyetine uyanları severler. Bu emre ve vasiyete uymayanları da sevmezler.

Aleviler, Allah için sevmek ve Allah için sevmemek (tevella ve teberra) prensibine uyarlar. Kur'an-ı Kerim'in ayetlerine ve peygamber efendimizin hadislerine dayanarak ashabı değerlendirirler.

Alevilerin bütün ashaba karşı genel bir reddi yoktur. Ashabın arasında Allah'ın emrine ve peygamber efendimiz Hz. Muhammed (s.a.a.v)'in vasiyetine uyarak, Ehlibeyt'e bağlı kalan bütün ashabı Aleviler sever ve sayarlar.
 

Hakperest

Kıdemli Üye
Katılım
13 May 2013
Mesajlar
10,139
Tepkime puanı
3,185
Puanları
113
Konum
:::::YerKüre:::::
Şiaya göre sahabeler ikiye ayrılır
Hz. Alinin yanında olanlar ile karşısında olanlar
Buna göre de bir sürü hadis uydurmuşlar
 

Aleviyyun

İhvan Forum Üye
Katılım
17 Tem 2018
Mesajlar
276
Tepkime puanı
39
Puanları
0
Şiaya göre sahabeler ikiye ayrılır
Hz. Alinin yanında olanlar ile karşısında olanlar
Buna göre de bir sürü hadis uydurmuşlar
Aleviler, Allah için sevmek ve Allah için sevmemek (tevella ve teberra) prensibine uyarlar. Kur'an-ı Kerim'in ayetlerine ve peygamber efendimizin hadislerine dayanarak ashabı değerlendirirler.
 

Aleviyyun

İhvan Forum Üye
Katılım
17 Tem 2018
Mesajlar
276
Tepkime puanı
39
Puanları
0
Ashab'ın Kur'an-ı Kerim'deki durumu nedir?

Ashap, Kur'an-ı Kerim'in bir çok ayetinde yaptıkları olumsuzluklardan dolayı ayıplanmış ve tehdit edilmiştir. Bir kaç ayeti örnek olarak veriyorum.

"Ey iman edenler! Savaş düzeninde iken kâfirlerle karşılaştığınız zaman sakın onlara arkanızı dönmeyin (savaştan kaçmayın). Savaş taktiği olarak düşmanı vurmak için çekilme, ya da diğer bir birliğe katılmak durumu hariç- böyle bir günde her kim onlara arkasını dönerse mutlaka o, Allah’ın gazabına uğramış olur. Onun varacağı yer de cehennemdir. Ne kötü varılacak yerdir orası!" (Enfal 15 - 16)

Yukarıdaki ayet, hicretin 8. yılında Huneyn savaşı ile ilgili indiği en muteber Sünni ve Alevi kaynaklar aktarmaktadır. Bütün kaynakların verdiği bilgiye göre, ashabın büyük çoğunluğu bu savaşta kafirlere karşı arkalarını dönerek kaçmıştı.

"İçlerinden sadakalar konusunda sana dil uzatanlar da var. Kendilerine ondan bir pay verilirse, hoşnut olurlar; eğer kendilerine ondan bir pay verilmezse, hemen kızarlar." (Tevbe 58)

"Yine onlardan peygamberi inciten ve “O (her söyleneni dinleyen) bir kulaktır” diyen kimseler de vardır. De ki: “O, sizin için bir hayır kulağıdır ki Allah’a inanır, mü’minlere inanır (güvenir). İçinizden inanan kimseler için bir rahmettir. Allah’ın Resûlünü incitenler için ise elem dolu bir azap vardır.”
(Tevbe 61)

"Onlardan seni dinleyenler vardır. Fakat senin yanından çıktıkları zaman (alay ederek), kendilerine bilgi verilmiş olanlara, “Az önce ne söyledi?” derler. İşte bunlar, Allah’ın, kalplerini mühürlediği ve nefislerinin arzularına uyan kimselerdir."
(Muhammed 16)

"Yoksa, kalplerinde hastalık olanlar Allah’ın, kinlerini ortaya çıkarmayacağını mı sandılar? Biz dileseydik, onları sana gösterirdik de, sen onları yüzlerinden tanırdın. Andolsun, sen onları, konuşma tarzlarından da tanırsın. Allah, yaptıklarınızı bilir. Andolsun, içinizden, cihad edenleri ve sabredenleri belirleyinceye ve durumlarınızı ortaya koyuncaya kadar sizi deneyeceğiz." (Muhammed 29-30-31)

"Ey iman edenler! Allah’ın ve Peygamberinin önüne geçmeyin. Allah’a karşı gelmekten sakının. Şüphesiz, Allah hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir." (Hucurat 1)
"Ey iman edenler! Seslerinizi, Peygamber’in sesinin üstüne yükseltmeyin. Birbirinize bağırdığınız gibi, Peygamber’e yüksek sesle bağırmayın, yoksa siz farkına varmadan işledikleriniz boşa gider." (Hucurat 2)

"(Ey Muhammed!) Odaların arkasından sana bağıranların çoğu aklı ermeyen kimselerdir. Onlar, sen yanlarına çıkıncaya kadar sabretselerdi, elbette kendileri için daha iyi olurdu. Allah, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir." (Hucurat 4-5)

"Müslüman olduk diye seni minnet altında mı bırakırlar? De ki: Müslümanlığınızdan dolayı beni minnet altında bırakmaya kalkışmayın, hayır, Allah'a karşı siz minnet altındasınız, sizi doğru yola sevkedip îmanda başarı verdiğinden, eğer doğru söylüyorsanız." (Hucurat 17)

"İman edenlerin Allah’ı zikretmekten ve inen haktan dolayı kalplerinin saygı ile ürpermesinin zamanı gelmedi mi? Daha önce kendilerine kitap verilip de, üzerinden uzun zaman geçen, böylece kalpleri katılaşanlar gibi olmasınlar. Onlardan birçoğu yoldan çıkmış kimselerdir." (Hadid 16)

Ayetlerin örneklerini çoğaltmak mümkündür. Ayetlerden aktardığım bu örneklerden de anlaşılacağı üzere, ashabın arasında münafık olduğu gibi, daha kalplerine imanın tam oturmadığı çok sayıda insanlar vardır.
 

kebîkec

İhvan Forum Üye
Katılım
21 Eyl 2007
Mesajlar
8,080
Tepkime puanı
1,922
Puanları
113
Ashab'ın Kur'an-ı Kerim'deki durumu nedir?

Ashap, Kur'an-ı Kerim'in bir çok ayetinde yaptıkları olumsuzluklardan dolayı ayıplanmış ve tehdit edilmiştir. Bir kaç ayeti örnek olarak veriyorum.

"Ey iman edenler! Savaş düzeninde iken kâfirlerle karşılaştığınız zaman sakın onlara arkanızı dönmeyin (savaştan kaçmayın). Savaş taktiği olarak düşmanı vurmak için çekilme, ya da diğer bir birliğe katılmak durumu hariç- böyle bir günde her kim onlara arkasını dönerse mutlaka o, Allah’ın gazabına uğramış olur. Onun varacağı yer de cehennemdir. Ne kötü varılacak yerdir orası!" (Enfal 15 - 16)

Yukarıdaki ayet, hicretin 8. yılında Huneyn savaşı ile ilgili indiği en muteber Sünni ve Alevi kaynaklar aktarmaktadır. Bütün kaynakların verdiği bilgiye göre, ashabın büyük çoğunluğu bu savaşta kafirlere karşı arkalarını dönerek kaçmıştı.

"İçlerinden sadakalar konusunda sana dil uzatanlar da var. Kendilerine ondan bir pay verilirse, hoşnut olurlar; eğer kendilerine ondan bir pay verilmezse, hemen kızarlar." (Tevbe 58)

"Yine onlardan peygamberi inciten ve “O (her söyleneni dinleyen) bir kulaktır” diyen kimseler de vardır. De ki: “O, sizin için bir hayır kulağıdır ki Allah’a inanır, mü’minlere inanır (güvenir). İçinizden inanan kimseler için bir rahmettir. Allah’ın Resûlünü incitenler için ise elem dolu bir azap vardır.”
(Tevbe 61)

"Onlardan seni dinleyenler vardır. Fakat senin yanından çıktıkları zaman (alay ederek), kendilerine bilgi verilmiş olanlara, “Az önce ne söyledi?” derler. İşte bunlar, Allah’ın, kalplerini mühürlediği ve nefislerinin arzularına uyan kimselerdir."
(Muhammed 16)

"Yoksa, kalplerinde hastalık olanlar Allah’ın, kinlerini ortaya çıkarmayacağını mı sandılar? Biz dileseydik, onları sana gösterirdik de, sen onları yüzlerinden tanırdın. Andolsun, sen onları, konuşma tarzlarından da tanırsın. Allah, yaptıklarınızı bilir. Andolsun, içinizden, cihad edenleri ve sabredenleri belirleyinceye ve durumlarınızı ortaya koyuncaya kadar sizi deneyeceğiz." (Muhammed 29-30-31)

"Ey iman edenler! Allah’ın ve Peygamberinin önüne geçmeyin. Allah’a karşı gelmekten sakının. Şüphesiz, Allah hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir." (Hucurat 1)
"Ey iman edenler! Seslerinizi, Peygamber’in sesinin üstüne yükseltmeyin. Birbirinize bağırdığınız gibi, Peygamber’e yüksek sesle bağırmayın, yoksa siz farkına varmadan işledikleriniz boşa gider." (Hucurat 2)

"(Ey Muhammed!) Odaların arkasından sana bağıranların çoğu aklı ermeyen kimselerdir. Onlar, sen yanlarına çıkıncaya kadar sabretselerdi, elbette kendileri için daha iyi olurdu. Allah, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir." (Hucurat 4-5)

"Müslüman olduk diye seni minnet altında mı bırakırlar? De ki: Müslümanlığınızdan dolayı beni minnet altında bırakmaya kalkışmayın, hayır, Allah'a karşı siz minnet altındasınız, sizi doğru yola sevkedip îmanda başarı verdiğinden, eğer doğru söylüyorsanız." (Hucurat 17)

"İman edenlerin Allah’ı zikretmekten ve inen haktan dolayı kalplerinin saygı ile ürpermesinin zamanı gelmedi mi? Daha önce kendilerine kitap verilip de, üzerinden uzun zaman geçen, böylece kalpleri katılaşanlar gibi olmasınlar. Onlardan birçoğu yoldan çıkmış kimselerdir." (Hadid 16)

Ayetlerin örneklerini çoğaltmak mümkündür. Ayetlerden aktardığım bu örneklerden de anlaşılacağı üzere, ashabın arasında münafık olduğu gibi, daha kalplerine imanın tam oturmadığı çok sayıda insanlar vardır.

Müfafıkları tanıyor olman şaşırtıcı değil. :) sahabeyi tanıtacağım derken münafıkları anlatman kendini çok belli etmen anlamına geliyor. Salyangozları yanlış yerde pazarlıyorsun. Herhangi bir şii camisine git, cemevine git ne bileyim hemcinslerin nerdeyse oraya git. Sahabeden bahs edeceğim deyip ayetlerin sonucunu munafıklığa bağlayan bir akıldan piyadenin sözleri gurultudan öteye geçemez. Seni nerde kabul ederlerse oraya git.




.
 

Hakperest

Kıdemli Üye
Katılım
13 May 2013
Mesajlar
10,139
Tepkime puanı
3,185
Puanları
113
Konum
:::::YerKüre:::::
Aleviler, Allah için sevmek ve Allah için sevmemek (tevella ve teberra) prensibine uyarlar. Kur'an-ı Kerim'in ayetlerine ve peygamber efendimizin hadislerine dayanarak ashabı değerlendirirler.
Peygamber oğlu olsa ne yazar
Selman gibi acem olsa ne değişir.
Hz Nuh oğlu için uyarılmıştır.
Bu neyin teberrasıdır
Müminler komple birbirlerinin velisidir.
Sahabeyi bölüp tekfirden vazgeçin
 

Aleviyyun

İhvan Forum Üye
Katılım
17 Tem 2018
Mesajlar
276
Tepkime puanı
39
Puanları
0
Müfafıkları tanıyor olman şaşırtıcı değil. :) sahabeyi tanıtacağım derken münafıkları anlatman kendini çok belli etmen anlamına geliyor.
Sahabeden bahsedeceğim deyip ayetlerin sonucunu munafıklığa bağlayan bir akıldan piyadenin sözleri gurultudan öteye geçemez.
Paylaşımdan anladığın bu mu? Allah, akıl fikir versin.

Biz Alevi müslümanlar olarak, Münafıkları, imam Hz. Ali (a.s)'ye olan kinlerinden tanırız.
Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.a.v) şöyle buyurmuştur; "Ey Ali! Seni ancak mümin sever ve senden ancak münafık nefret eder."

Burada şaşırtıcı bir şey göremiyorum.

Sorun şu ki; Siz ashabın arasında münafıklarında olduğunu biliyorsunuz ve siz bu münafıklara da sahabe diyorsunuz.
Ancak, biz sizin gibi münafıkları ashaptan saymayız ve sadece mümin sahabelere değer veririz.
 

kebîkec

İhvan Forum Üye
Katılım
21 Eyl 2007
Mesajlar
8,080
Tepkime puanı
1,922
Puanları
113
Paylaşımdan anladığın bu mu? Allah, akıl fikir versin.

Biz Alevi müslümanlar olarak, Münafıkları, imam Hz. Ali (a.s)'ye olan kinlerinden tanırız.
Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.a.v) şöyle buyurmuştur; "Ey Ali! Seni ancak mümin sever ve senden ancak münafık nefret eder."

Burada şaşırtıcı bir şey göremiyorum.

Sorun şu ki; Siz ashabın arasında münafıklarında olduğunu biliyorsunuz ve siz bu münafıklara da sahabe diyorsunuz.
Ancak, biz sizin gibi münafıkları ashaptan saymayız ve sadece mümin sahabelere değer veririz.


Esas sorun şu ; kavanozda yaşıyorsun.
 

UBEYDUN

Ordinaryus
Katılım
16 Ara 2006
Mesajlar
2,548
Tepkime puanı
286
Puanları
0
Konum
göçmen
Esas sorun şu ; kavanozda yaşıyorsun.

Anlatmaya gelene yapılacak bir şey yoktur.
وَذَكِّرْ فَاِنَّ الذِّكْرٰى تَنْفَعُ الْمُؤْمِن۪ينَ ﴿٥٥
Bu ayeti kerimenin tefsiri ile ilgili İsmail Cemaatinden Kemal Efendi Sellemehullah şöyle derdi:
Eğer Allah menfaat verir diyorsa mutlaka menfaat verir.Eğer vermiyorsa o zaman muhatabın Mü'minlik vasfında sorun vardır.Çünkü Allah Mü'mine fayda verir diyor.

Ben Hocam Nureddin Yıldıza bu taifeyi sorduğumda Menziletün beynel menzileteyn anlamında bir cevab vermişti.
Birde şu varki Hani Efendimiz aleyhisselam Ahir zamanda İçinde Müslümanlarında bulunacağı bir topluluğun Kabe'yi yıkmak için yola çıkacağından bahsetmişti...
Malesef Yüzyıllardır ikna olmak istemeyenlerin varlığı Kıyamate kadarda devam edecek.
 

Aleviyyun

İhvan Forum Üye
Katılım
17 Tem 2018
Mesajlar
276
Tepkime puanı
39
Puanları
0
Ashab'ın hadis-i şeriflerdeki yeri

Ayetlerin verdiği beyanı tam olarak destekleyen hadis ve tesfir kitaplarındaki haberlerden bir kaç örnek vermek istiyorum. Sunacağım örnekler Sünni ana kaynaklarındandır.

Cabir bin Abdullah el Ansari hazretleri dedi ki;
"Allah'ın elçisi ile beraber Cuma ibadetini eda ediyorduk. O anda Şam'dan erzak getiren bir kervan geldi. Bunu duyan ashap, 12 kişi hariç, peygamberi ibadet esnasında terk edip, kervanın olduğu yere gittiler."
(Hanbeli mezhebinin imamı Ahmet bin Hanbel, "Musned" kitabında; Muhammed bin İsmail el Buhari "Sahih-i Buhari" kitabında; Haccac bin Müslim el Kuşeyri el Nisaburi, "Sahih-i Müslim" kitabında ve birçok Sünni kaynak)

Bu manzarayı iyi düşünelim. Peygamber efendimizin yanında yüzlerce ashap var. Alış veriş uğruna peygamber efendimizi ibadet esnasında, 12 kişi hariç, hepsi bırakıp gidiyorlar. Ashabın çoğunluğu bu ahlaka sahiptir.

Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.a.v) ashabına hitaben buyurdu ki;
"Ben sizleri Kevser havuzu başında beklerken, tanıdığım bir topluluk bana doğru gelecek. Tam bu sırada benden uzaklaşıp gittiklerini göreceğim ve diyeceğim ki; Ey Rab! Bunlar benim ashabım. Bana nida gelecek ki: Ey Muhammed! Bunların senden sonra ne yaptıklarını bilmiyorsun. O zaman ben diyeceğim ki: benden sonra dinde değişiklik yapanlar uzak olsunlar, uzak olsunlar!"
(Hanbeli mezhebinin imamı Ahmet bin Hanbel, "Musned" kitabında; Muhammed bin İsmail el Buhari "Sahih-i Buhari" kitabında; Haccac bin Müslim el Kuşeyri el Nisaburi, "Sahih-i Müslim" kitabında ve birçok Sünni kaynak)

Ashab'ın nasıl bir yapıya sahip olduğunu beyan eden daha çok sayıda haberler vardır.
...

Alevi müslümanlar, Ashabın yapısındaki bu zayıflığa dayanarak onları dinde önder ve kılavuz olarak kabul etmezler.
Alevilerin bütün ashab'a karşı genel bir reddi yoktur. Ashabın arasında Allah'ın emrine ve peygamber efendimiz Hz. Muhammed (s.a.a.v)'in vasiyetine uyarak, Ehlibeyt'e bağlı kalan bütün ashabı Aleviler sever ve sayarlar. Bu özelliğe sahip olan ashabın bazıları şunlardır:

1- Selman-ı Farsi
2- Ebuzer-i Gifari
3- Mikdad bin Esved-i Kendi
4- Ammar-i Yasir
5- Halid bin Said bin As
6- Bureyde Eslemi
7- Ubey bin Ka’b
8- Huzeyme bin Sabit ( Zü’ş- Şehadeteyn)
9- Ebu Heysem bin Teyhan
10- Sehl bin Huneyf
11- Osman bin Huneyf (Zü’ş- Şehadeteyn)
12- Ebu Eyyub-i Ensari
13- Cabir bin Abdullah Ensari
14- Huzeyfe bin Yeman
15- Sa’d bin Ubade
16- Kays bin Sa’d
17- Abdullah bin Abbas
18- Zeyd bin Erkam
19-Muhammed bin Ebu Bekir
20-Kamber bin Kaden Ed Devsi

Daha fazlasını saymak mümkündür. Yukarıda zikrettiğim ashap Allah'ın emrine ve peygamber efendimiz Hz. Muhammed (s.a.a.v)'in vasiyetine uyup, Ehlibeyt imamlarına tabi oldular. Dini kendi nefislerine uyarak öğretmediler ve istismar etmediler. İslâm dini konusunda her zaman Ehlibeyt'e uydular.
 
Son düzenleme:

bi husben

Kıdemli Üye
Katılım
7 Mar 2007
Mesajlar
5,664
Tepkime puanı
322
Puanları
83
ashab kadar başınıza taş düşssün emi. içinizdeki bu kin bitmedi gittti eee ne diyelim içinizdeki kinle geberin.
efendi gelmiş burda ashaba küfrediyor terbiyesiz insan sen kimsin arkadaş.munafıklık fitne fesad kanınıza işlemiş.
git salyalarını başka yerde akıt arkadaş sana tahammül etmek zorunda değiliz.
dini mubinin önde gelen şahsiyetlerine ne hakla gelip hakaret küfür edersin zındık seni
işinize geldiği gibi.ayetleri eğip bükün hadislerin istediğinizi kabul edin istemediğinizi red edin ohhh ne ala değil mi
 

bi husben

Kıdemli Üye
Katılım
7 Mar 2007
Mesajlar
5,664
Tepkime puanı
322
Puanları
83
çatlasanızda patlasanızda hz ebubekir hz ömer hz osman hz zubeyr hz talha hz abdurrahman cennettedir.
peygamberimizin hadiside var kurtuluş ehli olduklarına dair ayette var. istediğiniz kadar takla atın red edin zaten sizi takan yok
zamanında ehlibeyti nasıl yarıyolda bıraktığınızıda ıyı bılırız yarı yolda bırak sonrada sahıp çık bu ıkıyuzlu munafıklıktır.
 

bi husben

Kıdemli Üye
Katılım
7 Mar 2007
Mesajlar
5,664
Tepkime puanı
322
Puanları
83
Peygamber, mü’minlere kendi canlarından daha önce gelir. Onun eşleri de mü’minlerin analarıdır. Aralarında akrabalık bağı olanlar, Allah’ın Kitab’ına göre, (miras konusunda) birbirleri için (diğer) mü’minlerden ve muhacirlerden daha önceliklidirler. Ancak dostlarınıza bir iyilik yapmanız başka. Bu (hüküm) Kitap’ta yazılıdır.

Peygamberin eşleri muminlerin analarıdır. hz ayşede muminlerin anasıdır
bu palyaçoya sorarsanız hz ayseye bın iftira atar elli takla atar
 

alanyali07

Kıdemli Üye
Katılım
11 May 2008
Mesajlar
6,968
Tepkime puanı
845
Puanları
0
Allahü teala nasr suresinde feth sonrası fevc fevc Allahın dinine girdi diye sahabeleri övüyor..
fevc fevc yani çok sayıda sahabe olmasını Allahü teala medhediyor..

Bu zıpçıktılar da kendi hayallerinden çoook az sayıda bir sahabe uydurmuşlar..

ayette diyorya sahabenin çokluğu kafirleri öfkelendiriyor.. aynen o hesap bunlarınki..
 
Üst