Alper...
MarmaranınKralı
- Katılım
- 10 Eki 2006
- Mesajlar
- 9,574
- Tepkime puanı
- 452
- Puanları
- 0
- Konum
- İsLamBol
- Web sitesi
- cennetsarayi.blogcu.com
ŞABAN-I ŞERİF VE BERAT KANDİLİ
Bismillah.Elhamdulillah.Hamd Alemlerin Rabbı Olan Hazreti Allah’a Celle celaluhu ve Salatu Selam ise Hazreti Muhammed Mustafa Sallallahu aleyhi vessellem efendimize olsun.
Kavuşmuş bulunduğumuz mübarek Şaban-ı Şerif ayı ve Beraat gecesi İnşaAllah hakkımızda hayırlı olur.Salih amellerle dolu dolu yaşarız bu zaman dilimlerini.Zira geçen ömürlerimiz bir daha yerine gelmeyecek.Her an son güne doğru büyük bir hızla koşuyoruz.Oysa görmezlikten geliyoruz,sanki bir gün ölüm bize de gelip çatmayacak ve Hazreti Azraili karşımızda bulmayacağız.
Bu aldanmışlık içinde yüzerken kandil gecelerine erişiyoruz.Ne yazık ki o kandiller gökyüzünde Süreyya yıldızıymış gibi davranıp,onlara ulaşmak için kılımızı kıpırdatmıyoruz.Nede yazık ediyoruz nefsimize.
Allah Resulu Sallallahu aleyhi vessellem buyurduki, “Nefislerinizi Şaban için temizleyin ve onda niyetlerinizi güzel yapın.Çünkü Allahu Teala ,beni size karşı üstün kıldığı gibi ,şabanı da diğer aylardan üstün kılmıştır.”
Bu hadisi şerifte iki şart dikkatimizi çekmektedir.İlki temizlik ikincisi ise niyetlerdir.Evvela temizlikten biraz bahsetmek istiyorum.Bir hadisi şerifte buyuruldu ki ;” Temizlik imandandır.”İmanı olan kişi,her daim temizdir.Bu temizlik hem zahiri hem batinidir.Yani bedeni temizliği,kılık kıyafet ve yaşadığı mekan temizliği ve iç temizliği yani her daim istiğfar halinde olmasıdır.
Namazın şartlarından biri, namaz kılınacak yerin temiz olması olduğu gibi aynı zamanda bedenin de temiz olmasıdır.Allah Resulu Sallallahu aleyhi vessellem ümmetinin her daim zahiri ve batini yönlerden temiz olmasını istemiştir ve bunu defaatle bildirmiştir.Biz ümmetleri ise özellikle kandil geceleri başta olmak üzere daha titiz davranarak ,kendimizi maddi manevi tüm pisliklerden arındırıyoruz.
Hadisi şerifte geçen ikinci madde ise niyetlerdir.Bir hadisi şerifide buyuruldu ki;” Ameller niyetlere göredir”.Biz Müslümanlar , mübarek geceleri ibadetle ihyaya niyet eyledik.Velev ki o gecelere ulaşamasakta niyetimiz odur ki “Eğer o geceye sağ sağlim,afiyet üzere kavuşursak o geceyi ihya edeceğiz.” Bu niyetlerle yaşıyoruz. Alimler derler ki, Amellerin sonu varsa da,niyetlerin sonu yoktur.Bu yüzden bir Müslüman,az amelle de ölse , İslam üzere öldüğü için, cennette ebedi kalacaktır.Herkes ameline göre karşılık görecek olsaydı, mükafat ve cezaların bir sonu olması gerekirdi.Lakin sonsuzluk mefhumu amelin değil, niyetin karşılığıdır…
Allah Resulu Sallallahu aleyhi vessellem buyurdu ki;” Her kim Şaban ayına değer verir,onda Allahu tealadan sakınırsa ,taatıyla amel eder ve nefsini günahlardan tutarsa ,Allahu Teala onun günahlarını bağışlar ve o sene vuku bulacak tüm belalardan ve hastalıklardan kendisini emin kılar.”
Bu mübarek ayda vuku bulan (kamer) ay yarılma hadisesinden bahsetmek istiyorum.Şaban ayında müşriklerden ve Yahudi alimlerinden oluşan bir grup Resulullah sallallahu aleyhi vessellen efendimizden Kameri iki parçaya ayırmalarını istemişlerdir ve bu kamerin yarılması mucizesi gerçekleşmiştir.Fakat ;”bu bir büyüdür” diyerek inkara kalkışmışlardır.Kur’an’ı Kerim de Kamer suresi bu hususa şöyle işaret eder. “ Kıyamet çok yaklaştı ve ay yarıldı. Onlar bir mucize görseler yüz çevirirler ve sürekli bir büyü derler”
Şaban-ı şerif ayında Allahın resulu Hazreti Muhammed Mustafa Sallallahu aleyhi vessellem efendimize salat emri inmiştir ki bu hususta Ahzap suresinde şöyle buyurulmaktadır.” Şüphesiz ki Allah ve melekleri o peygambere sürekli salat etmektedirler.Ey iman etmiş olanlar !Siz de o’na çokça salat ve selam edin.”
Hazreti Aişe Radıyallahu anhadan rivayet edilen bir hadisi şerifte buyurulmuştur ki ;” Şüphesiz Allahu azze ve celle her sene kabeye bir tecellide bulunur.İşte o zaman müminlerin kalpleri ona karşı şevkle dolar ( ve her biri onu ziyareti arzular)” Aişe radıyallahu anha buyurmuştur ki; “ Biz bu nazar ve tecellinin şaban ayında olduğuna inanmaktayız.
Şaban ayı amellerin semaya yükseltildiği bir aydır ki bu konuda hadisi şerifte şöyle buyurulmuştur.” Şaban,receb ve ramazan arasında kalmış büyük bir aydır ki insanlar on(un ululuğun)dan gafildir.o, kendisinde alemlerin rabbin(in huzuru manevisin)e amellerin yükseltildiği bir aydır.”
Yine bu ay ömürlerin taktir edildiği bir aydır.Hadisi şerifte buyuruldu ki ; “ Şüphesiz Allahu Teala o sene ölecekleri o ayda yazar (takdir eder).Ben de ecelim(in yazısının vakti) geldiğinde ,oruçlu olmayı seviyorum.”
Burada kader ile ilgili bazı meseleler gelebilir hatırımıza.Allahu Teala ilmi ezelisiyle bizim ne ameller edeceğimizi bilmektedir.Ama bu bilgisi bizlerin bu amelleri zorla yapmamıza sebeb değildir.Yani ezeli ilmiyle bilmesi,ilminin saltanatının sonsuzluğundan kaynaklanmaktadır.Fakat insan geleceğinden habersizdir.gaybı bilmez.Her insanın bir ecel vakti vardır.Bu yaratıldığı andan itibaren Allahu Teala indinde bellidir ama kul nazarında gaybtır.
Her sene Azrail aleyhisselama öleceklerin listesi verilir.Yukarıda bahsedilen ömürlerin takdirinden kasıtta bu manaya gelmektedir.Zira bir insanın ecel vakti denildiği gibi doğduğu an bellidir ama meleklerde dahil olmak üzere kimse bilemez.Vakti geldiğinde listeler sahiplerine teslim edildiğinde Azrail aleyhisselam liseteye bakarak bilir kimler ölecek bu sene.( Bu konuyla ilgili Duhan suresinin 1 ile 6. ayeti kerimelerinin tefsirlerine bakılabilir.)
Ata ibni yesar radıyallahu anh dan şöyle nakledilmiştir.”Şabanın yarısının gecesi olunca ,ölüm meleğine bir sayfa verilir. Ve bu sayfada adı geçenlerin canını al buyrulur.Şu bir gerçek ki bir kulun adı(o sene) ölecekler arasında kayda geçmişken o (bundan habersiz bir şekilde) ağaç diker,nikahlanır ve bina yapar”
Hadisi şerifte buyuruldu ki ;” Şaban ın yarı (onbeşinci ) gecesi olunca, gecesini (ibadetle) kıyamla geçirin, gününü de oruç tutun.Şüphesiz Allahu Tebareke ve Teala , o gece güneş batımında ,en yakın semaya (inmekten çıkmaktan hareket ve intikalden münezzeh olarak ,zatına yakışan bir inişle) iner de ,fecrin tulu’una (imsak oluncaya) kadar; Bağışlanmak isteyen var mı, onu mağfiret edeyim.? Rızık isteyen var mı ki onu rızıklandırayım.? Belaya tutulan var mı ona afiyet vereyim? Yok mu şöyle isteyen? Yok mu böyle isteyen?diye nida eder. Artık kim ne isterse, mutlaka ona muradı verilir.”
Ebu hureyre radıyallahu anhdan rivayet edilen hadisi şerifte Rasulullah Sallallahu aleyhi vessellem buyurdu ki “Her kim şabanın yarı gecesinde,her rekatında otuz kere ihlas okuyarak,oniki rekat kılarsa,cennetteki makamını görmeden,(dünyadan) çıkmaz.”
İnşaAllah amel etmek nasip olsun. Makalemizi bir dua ile hitama erdirelim.
“Ey Allah’ım! Sen şabanın yarısının gecesi ,yaratıklarına tecelli buyururken ,lütfunu ve cehennem beraatını bize de ihsan et.Fazlu kereminden bize bol rızıklar takdir et.Bizleri, verdiğin nimetlerin ,hiç olmazsa bir kısım haklarını yerine getirenlere ilhak et.
Allahım bu gece kimin vefatına hükmettiysen,rahmetinle birlikte hükmet.Kimin uzun yaşamasını takdir buyurduysan,bunu nimetinle beraber takdir et.Bizi emellerimizin ulaşamayacağı derecelere ulaştır.Ey huzurunda tüm ayakların kalakaldığı varlıkların en hayırlısı.Ey acıyanların en rahmetlisi, dualarımızı kabul et.Allahu Teala mahlukatının en hayırlısı efendimiz Muhammed’e aline ve ashabına çokça salat eylesin amin.”
Ey Allahım.Yer yüzündeki Müslümanlara yardım eyle,Kafirlerin çizmeleri altında ezilen dindaşlarımıza acilen İslam ordularıyla yardım eyle.Ümmeti Muhammedi eski güç ve kuvvetine kavuştur.Yedi cihanda, Muhammedi güller açtır.Allahım Beraat gecesini ve Şabanı şerif ayını hakkımızda hayırlı ve mübarek eyle.Bizleri sağlık ve afiyet üzere Ramazan-ı Şerif ayına kavuştur.amin
26 Temmuz 2010
15 Şaban 1431
Pazartesi
Alper...
Bismillah.Elhamdulillah.Hamd Alemlerin Rabbı Olan Hazreti Allah’a Celle celaluhu ve Salatu Selam ise Hazreti Muhammed Mustafa Sallallahu aleyhi vessellem efendimize olsun.
Kavuşmuş bulunduğumuz mübarek Şaban-ı Şerif ayı ve Beraat gecesi İnşaAllah hakkımızda hayırlı olur.Salih amellerle dolu dolu yaşarız bu zaman dilimlerini.Zira geçen ömürlerimiz bir daha yerine gelmeyecek.Her an son güne doğru büyük bir hızla koşuyoruz.Oysa görmezlikten geliyoruz,sanki bir gün ölüm bize de gelip çatmayacak ve Hazreti Azraili karşımızda bulmayacağız.
Bu aldanmışlık içinde yüzerken kandil gecelerine erişiyoruz.Ne yazık ki o kandiller gökyüzünde Süreyya yıldızıymış gibi davranıp,onlara ulaşmak için kılımızı kıpırdatmıyoruz.Nede yazık ediyoruz nefsimize.
Allah Resulu Sallallahu aleyhi vessellem buyurduki, “Nefislerinizi Şaban için temizleyin ve onda niyetlerinizi güzel yapın.Çünkü Allahu Teala ,beni size karşı üstün kıldığı gibi ,şabanı da diğer aylardan üstün kılmıştır.”
Bu hadisi şerifte iki şart dikkatimizi çekmektedir.İlki temizlik ikincisi ise niyetlerdir.Evvela temizlikten biraz bahsetmek istiyorum.Bir hadisi şerifte buyuruldu ki ;” Temizlik imandandır.”İmanı olan kişi,her daim temizdir.Bu temizlik hem zahiri hem batinidir.Yani bedeni temizliği,kılık kıyafet ve yaşadığı mekan temizliği ve iç temizliği yani her daim istiğfar halinde olmasıdır.
Namazın şartlarından biri, namaz kılınacak yerin temiz olması olduğu gibi aynı zamanda bedenin de temiz olmasıdır.Allah Resulu Sallallahu aleyhi vessellem ümmetinin her daim zahiri ve batini yönlerden temiz olmasını istemiştir ve bunu defaatle bildirmiştir.Biz ümmetleri ise özellikle kandil geceleri başta olmak üzere daha titiz davranarak ,kendimizi maddi manevi tüm pisliklerden arındırıyoruz.
Hadisi şerifte geçen ikinci madde ise niyetlerdir.Bir hadisi şerifide buyuruldu ki;” Ameller niyetlere göredir”.Biz Müslümanlar , mübarek geceleri ibadetle ihyaya niyet eyledik.Velev ki o gecelere ulaşamasakta niyetimiz odur ki “Eğer o geceye sağ sağlim,afiyet üzere kavuşursak o geceyi ihya edeceğiz.” Bu niyetlerle yaşıyoruz. Alimler derler ki, Amellerin sonu varsa da,niyetlerin sonu yoktur.Bu yüzden bir Müslüman,az amelle de ölse , İslam üzere öldüğü için, cennette ebedi kalacaktır.Herkes ameline göre karşılık görecek olsaydı, mükafat ve cezaların bir sonu olması gerekirdi.Lakin sonsuzluk mefhumu amelin değil, niyetin karşılığıdır…
Allah Resulu Sallallahu aleyhi vessellem buyurdu ki;” Her kim Şaban ayına değer verir,onda Allahu tealadan sakınırsa ,taatıyla amel eder ve nefsini günahlardan tutarsa ,Allahu Teala onun günahlarını bağışlar ve o sene vuku bulacak tüm belalardan ve hastalıklardan kendisini emin kılar.”
Bu mübarek ayda vuku bulan (kamer) ay yarılma hadisesinden bahsetmek istiyorum.Şaban ayında müşriklerden ve Yahudi alimlerinden oluşan bir grup Resulullah sallallahu aleyhi vessellen efendimizden Kameri iki parçaya ayırmalarını istemişlerdir ve bu kamerin yarılması mucizesi gerçekleşmiştir.Fakat ;”bu bir büyüdür” diyerek inkara kalkışmışlardır.Kur’an’ı Kerim de Kamer suresi bu hususa şöyle işaret eder. “ Kıyamet çok yaklaştı ve ay yarıldı. Onlar bir mucize görseler yüz çevirirler ve sürekli bir büyü derler”
Şaban-ı şerif ayında Allahın resulu Hazreti Muhammed Mustafa Sallallahu aleyhi vessellem efendimize salat emri inmiştir ki bu hususta Ahzap suresinde şöyle buyurulmaktadır.” Şüphesiz ki Allah ve melekleri o peygambere sürekli salat etmektedirler.Ey iman etmiş olanlar !Siz de o’na çokça salat ve selam edin.”
Hazreti Aişe Radıyallahu anhadan rivayet edilen bir hadisi şerifte buyurulmuştur ki ;” Şüphesiz Allahu azze ve celle her sene kabeye bir tecellide bulunur.İşte o zaman müminlerin kalpleri ona karşı şevkle dolar ( ve her biri onu ziyareti arzular)” Aişe radıyallahu anha buyurmuştur ki; “ Biz bu nazar ve tecellinin şaban ayında olduğuna inanmaktayız.
Şaban ayı amellerin semaya yükseltildiği bir aydır ki bu konuda hadisi şerifte şöyle buyurulmuştur.” Şaban,receb ve ramazan arasında kalmış büyük bir aydır ki insanlar on(un ululuğun)dan gafildir.o, kendisinde alemlerin rabbin(in huzuru manevisin)e amellerin yükseltildiği bir aydır.”
Yine bu ay ömürlerin taktir edildiği bir aydır.Hadisi şerifte buyuruldu ki ; “ Şüphesiz Allahu Teala o sene ölecekleri o ayda yazar (takdir eder).Ben de ecelim(in yazısının vakti) geldiğinde ,oruçlu olmayı seviyorum.”
Burada kader ile ilgili bazı meseleler gelebilir hatırımıza.Allahu Teala ilmi ezelisiyle bizim ne ameller edeceğimizi bilmektedir.Ama bu bilgisi bizlerin bu amelleri zorla yapmamıza sebeb değildir.Yani ezeli ilmiyle bilmesi,ilminin saltanatının sonsuzluğundan kaynaklanmaktadır.Fakat insan geleceğinden habersizdir.gaybı bilmez.Her insanın bir ecel vakti vardır.Bu yaratıldığı andan itibaren Allahu Teala indinde bellidir ama kul nazarında gaybtır.
Her sene Azrail aleyhisselama öleceklerin listesi verilir.Yukarıda bahsedilen ömürlerin takdirinden kasıtta bu manaya gelmektedir.Zira bir insanın ecel vakti denildiği gibi doğduğu an bellidir ama meleklerde dahil olmak üzere kimse bilemez.Vakti geldiğinde listeler sahiplerine teslim edildiğinde Azrail aleyhisselam liseteye bakarak bilir kimler ölecek bu sene.( Bu konuyla ilgili Duhan suresinin 1 ile 6. ayeti kerimelerinin tefsirlerine bakılabilir.)
Ata ibni yesar radıyallahu anh dan şöyle nakledilmiştir.”Şabanın yarısının gecesi olunca ,ölüm meleğine bir sayfa verilir. Ve bu sayfada adı geçenlerin canını al buyrulur.Şu bir gerçek ki bir kulun adı(o sene) ölecekler arasında kayda geçmişken o (bundan habersiz bir şekilde) ağaç diker,nikahlanır ve bina yapar”
Hadisi şerifte buyuruldu ki ;” Şaban ın yarı (onbeşinci ) gecesi olunca, gecesini (ibadetle) kıyamla geçirin, gününü de oruç tutun.Şüphesiz Allahu Tebareke ve Teala , o gece güneş batımında ,en yakın semaya (inmekten çıkmaktan hareket ve intikalden münezzeh olarak ,zatına yakışan bir inişle) iner de ,fecrin tulu’una (imsak oluncaya) kadar; Bağışlanmak isteyen var mı, onu mağfiret edeyim.? Rızık isteyen var mı ki onu rızıklandırayım.? Belaya tutulan var mı ona afiyet vereyim? Yok mu şöyle isteyen? Yok mu böyle isteyen?diye nida eder. Artık kim ne isterse, mutlaka ona muradı verilir.”
Ebu hureyre radıyallahu anhdan rivayet edilen hadisi şerifte Rasulullah Sallallahu aleyhi vessellem buyurdu ki “Her kim şabanın yarı gecesinde,her rekatında otuz kere ihlas okuyarak,oniki rekat kılarsa,cennetteki makamını görmeden,(dünyadan) çıkmaz.”
İnşaAllah amel etmek nasip olsun. Makalemizi bir dua ile hitama erdirelim.
“Ey Allah’ım! Sen şabanın yarısının gecesi ,yaratıklarına tecelli buyururken ,lütfunu ve cehennem beraatını bize de ihsan et.Fazlu kereminden bize bol rızıklar takdir et.Bizleri, verdiğin nimetlerin ,hiç olmazsa bir kısım haklarını yerine getirenlere ilhak et.
Allahım bu gece kimin vefatına hükmettiysen,rahmetinle birlikte hükmet.Kimin uzun yaşamasını takdir buyurduysan,bunu nimetinle beraber takdir et.Bizi emellerimizin ulaşamayacağı derecelere ulaştır.Ey huzurunda tüm ayakların kalakaldığı varlıkların en hayırlısı.Ey acıyanların en rahmetlisi, dualarımızı kabul et.Allahu Teala mahlukatının en hayırlısı efendimiz Muhammed’e aline ve ashabına çokça salat eylesin amin.”
Ey Allahım.Yer yüzündeki Müslümanlara yardım eyle,Kafirlerin çizmeleri altında ezilen dindaşlarımıza acilen İslam ordularıyla yardım eyle.Ümmeti Muhammedi eski güç ve kuvvetine kavuştur.Yedi cihanda, Muhammedi güller açtır.Allahım Beraat gecesini ve Şabanı şerif ayını hakkımızda hayırlı ve mübarek eyle.Bizleri sağlık ve afiyet üzere Ramazan-ı Şerif ayına kavuştur.amin
26 Temmuz 2010
15 Şaban 1431
Pazartesi
Alper...
