Redyellow'un Kervan'ı 1160 (28.01.2015) Erdoğanla dalga geçseydi aklanır mıydı?

redyellow

Kıdemli Üye
Katılım
20 Nis 2010
Mesajlar
2,262
Tepkime puanı
875
Puanları
113
Konum
ankara
Web sitesi
redyellow.besaba.com
Redyellow'un Kervan'ı 1160 (28.01.2015) Erdoğanla dalga geçseydi aklanır mıydı?




Erdoğanın mit müsteşarı hakan fidanı hükümete sokmak istediği iddia ediliyor.


Bu iddiaya katılmıyorum.


Mit müsteşarlığı Erdoğan ve akp için çok çok önemli bir makam.


Hakan fidan o kadar önemli biriyse bence erdoğan hükümete sokmaz, mitin başında tutar.


Bakalım tahminim tutacak mı?































Devlet memurlarının göreve alınmalarında MİT RAPORU aranıyormuş.


Raporların ölçüsü ne acaba?


Tek ölçü LİYAKAT olmalı.


Ölçü yandaşlık ise vah ki vah!





























Davutoğlundan konut almak isteyenlerle ilgili bir söz gelmiş.


Haberi okudum, bi şey anlamadım. Sanki günlük gelip geçici bir vaat gibi geldi bana, bir sürü dolambaçlı şeyler yazılmış.


Merak eden habere tıklayabilir.





































Başbakan davutoğlu aynı konuşma içinde hem "abye mutlaka gireceğiz" diyor, hem de iki dakika sonra "ister alsınlar ister almasınlar" diyor.


Erdoğan için bir başbakan iki erdoğan diye videolar vardı, böyle giderse Davutoğlunun da videoları çoğalabilir!




























Kopya iddialarıyla ilgili olarak 687 komiser yardımcısı hakkında inceleme başlatılmış.


Akp-Cemaat kavgası olmasaydı bu soruşturmalar olur muydu?


Olmazdı.

































Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım Kuruluşunca İsrail'in Gazze'ye düzenlediği saldırılarda evleri yıkılan ailelere yapılan yardım ödenek yetersizliği nedeniyle durdurulmuş.


Bahaneye bakar mısınız: ÖDENEK YETERSİZLİĞİ!


Sevsinler sizin bahanenizi emi!


Amerikanın ve İTrailin kuklası BM!




































erdogan-hikaye.jpg



Bazı kimseler Tayyip erdoğanın afrikada çocuklara dağıttığı kitabı photoshop ile değiştirmişler (normal çocuk kitabının yerine ali baba kırk haramiler kitabını monte etmişler) ve internette yayınlamışlardı.


Kılıçdaroğlu bunu essah sanıp konuşmasında sözkonusu yapmış!


Ülkenin ana muhalefet partisinin genel başkanı nasıl böyle araştırmadan, incelemeden, internette gördüğü her şeyi sözkonusu yapar anlamak mümkün değil.



































Kosovanın başkenti Priştinede Kosovalı annelere 'Vahşi' diyen Topluluklar ve Geri Dönüş Bakanı Aleksandar Jablanoviç'in hala görevden alınmayışını protesto edenlerle polis arasında çıkan olaylarda çok sayıda yaralı var, çok sayıda gözaltı var.


Protestoların ülke geneline yayılacağı söyleniyor.


Şimdi de Kosova mı karıştırılıyor?


İnşallah ülke karışmadan bu sıkıntı halledilir, Kosovalı annelere “vahşi” diyen o kansız bakan da görevden alınır!







































Akpli mehmet metiner Cumhuriyet gazetesinden Can Dündar'la yaptığı söyleşide, “1 numara kim olabilir? Başbakandır” diyen 17 aralık soruşturması savcısı Celal kara'ya çok öfkeli.


“Savcının defterini dürmezsek bize de namert desinler” demiş.


Hakkaten bu cümleyi kullanmışsa metiner iyice şaşırmış demektir!


Bu cümle akpnin yargıya müdahale ettiğinin, yargıda işine gelmeyenin defterini dürdüğünün kesin kanıtıdır.


Konuşan kişi yanlış yapmışsa, SUÇ İŞLEMİŞSE yargı üst makamları gereğini yapsın, siyasetci neden karışır ki?


Daha önce de lüzumsuz konuşmalar yapmıştı, sonra azarlanınca da tv ekranına çıkıp ağlamıştı metiner, bu kafayla giderse daha çoook ağlar!





































Devlet bahçeli ahmet davutoğlunun diyarbakırda yaptığı konuşmasını ve KOBANİDEKİLERE SELAM OLSUN vs. demesini eleştiriyor ve GÜVENME DOSTUNA, SAMAN DOLDURUR POSTUNA diyor.


Güzel söz.


Kobani pKAKAnın kontrolünde, pKAKAdan dost olmaz, akpye duyurulur!





































Dünki sözcü gazetesi 1.sayfaya neredeyse tamamen kaplayacak şekilde İstanbul büyükşehir belediyesinin yeni bir bina yapacağını duyuruyor ve BU DA TOPBAŞIN SARAYI diyordu.


İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan açıklamada bütün belediye hizmetlerinin tek çatı altında toplanması için bir arge ve proje çalışması yapılıdğı, ancak yapılan değerlendirem sonunda projenin işleme konulmadığıaçıklanıyor ve Fatih Saraçhane’de bulunan mevcut binasında hizmet vermeye devam edileceği, böylelikle İstanbul Büyükşehir Belediyesi için Seyrantepe’de yeni bir hizmet binası yapılacağı yolundaki haber gerçek olmadığı belirtilmiş.


Basın nasıl bu kadar rahat yalan yazıyor bir türlü anlamıyorum, yalan habere yaptırım olmalı bence.


Kim haber yapıyorsa haberini ispatlayabilmeli, ispatlayamayan da cezasını çekmeli. Ama bu yaptırım ciddi şeyler olmalı ki caydırıcı olsun.



































Yine polislere gözaltı var.


Şu kadar kişiyi dinlediler diye haber yapılıyor.


Tamam dinlemişler, bunu manşetten veriyorsunuz da polisler de diyor ki; "bütün dinlemeler mahkeme kararıyla yapıldı, ŞÜPLELİLERİ DİNLEDİK", bunu neden yazmıyorsunuz manşete?


Polis, mit, istihbarat ŞÜPHELİYİ dinlemeyecek de ne yapacak? şüpheliyi takip etmek, dinlemek kötü bir şey mi?


Üstelik madem bu dinlemelerde HUKUKİ açıdan bir sıkıntı varsa neden GÖREVLİ polisi gözaltına alıyorsunuz, mahkeme karar verince görevli polis memuru dinlemek ZORUNDA...


Asıl DİNLEME KARARI VERENLERE, DİNLEME KARARI VEREN MAHKEMELERE sorsanıza hesabı?


Bu gözaltılar, suçlamalar vs. tamamen İNTİKAM olayına dönüşmüş durumda ve git gide de inandırıcılıklarını kaybediyor bu iddialar.







































ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Jen Psaki Kobani'nindenetiminin tamamının bazı Kürt grupları ve Özgür Suriye Ordusu'na geçtiği yönündeki haberlerle ilgili, "Kobani'de mücadele devam ediyor. IŞİD karşıtı savaşçılar şu anda Kobani ve çevresinin yaklaşık yüzde 70'ini kontrol ediyor" açıklaması yapmış.


Bazılarına ters gelecek, tepki gösterecekler belki ama dünki türkiyedeki kobani sevinci yapıyoruz diye pKAKA paçavraları, apo denen hainin posterleriyle ter ter tepinenleri, bunların azgınlıklarını görünce dilerim ki Kobaniyi ışid alsın diyesi geliyor insanın!






































CHP lideri kemal kılıçdaroğlu egemen bağışın bakara-makara olayı ve yüce divan oylamasında aklanması olayıyla ilgili olarak "ayetle değil Erdoğanla dalga geçseydi aklanır mıydı?" diye soruyor.


Kılıçdaroğlunu tebrik ederim, Yüzde yüz haklı bir soru.


Erdoğanla dalga geçseydi partiden bile atarlardı.
 
Üst