Prof. Dr. Osman Altuğ ile Türkiye’nin borçlarını konuştuk

Ercan Tekin

Kıdemli Üye
Katılım
25 Eyl 2010
Mesajlar
5,631
Tepkime puanı
266
Puanları
0
Prof. Dr. Osman Altuğ ile Türkiye’nin borçlarını konuştuk

940880418.jpg


En az borç alan Başbakan Erbakan


54. Hükümetin Başbakanı Prof. Dr. Necmettin Erbakan'ın Baş Danışmanlığını yapan Prof. Dr Osman Altuğ, röportajımızın dünkü bölümünde 54. hükümet döneminde uygulanan "Havuz sistemi"ni anlatmıştı. Projenin altına imza atan Erbakan'ın liyakat ve kaliteye önem verdiğini vurgulayan Altuğ özetle şunları söylemişti: "Havuz sisteminin uygulanması ve Türkiye'ye kazandırdıkları konusunda Türkiye'nin 2 kişiye borcu vardır. Birisi Sayın Başbakan Necmettin Erbakan öteki de Sayın Fehim Adak'tır. Havuz sistemini üçümüz birlikte yaptık."


Havuz sistemi uygulanınca ne oldu?

Türkiye'ye bir efsane ekonomi uygulaması geldi. Faizcilere ödenen para kurtarıldı, işçinin, memurun, emeklinin, çiftçinin yüzü güldü. 7,5 milyon aylık alan Bağkur Emeklisinin maaşı 35 milyona çıktı. Bugün havuz sistemi herkes tarafından takdirle anılan ve "keşke havuz sistemi olsa, hepimiz rahat ederiz" denilen bir sistemdir. Çünkü havuz sisteminde 12 milyar dolar avanta verilmedi. Yüksek döviz rezervi, yüzde 22 faizle borçlan, yüzde 5 faizle götür yabancı bankalara yatır anlayışı yoktur. Demek ki, Türkiye havuz sistemiyle bir yerlere gelmiş. O dönemde devletin kamu kurumlarının paraları özel bankalarda yüzde 10 faizle yatıyordu. Devlet; o bankalardan yüzde 135 ile borç alıyordu.
Son iki cümlenizi lütfen bir daha söyler misiniz?

O dönemde devletin kamu kurumlarının paraları özel bankalarda yüzde 10 faizle yatıyordu. Devlet; o bankalardan yüzde 135 ile borç alıyordu. 55. hükümetin ilk işi havuz sistemini kaldırmak olmuştur.
O zaman Mesut Yılmaz Başbakandı değil mi?

Ben şahısları değil düşünce biçimini konuşuyorum.


Size göre Erbakan Hoca'yı iktidardan uzaklaştıran sebep bu mu?

Evet, tamamen parokrasinin intikamıdır.
Şu anda bu hükümet istese havuz sistemine geçebilir mi?

Şimdi ben öyle bir beyanda bulunmak istemem. Siyasi irade onlardadır. Beni hiç ilgilendirmiyor. Ama Erbakan Başbakan, "Buyur Osman Altuğ, geç ekonominin başına, şu işi hallet" dedi. Biz de geçtik, hallettik.O dönemde kumarhaneleri kapattık. O kanun tasarısını da ben hazırladım. Şimdi yer-gök kumarhane. Her ne kadar görünürde kollu canavarlar kalkmışsa da, iddiasıyla, totosuyla, lotosuyla, milli piyangosuyla devlet eliyle ve hamiline yazılı. Çoluk-çocuk herkese kumar oynatıyorlar. Kara paranın aklanmasının önlenmesi konusunda kanun tasarısı hazırladım o dönem. 10 Kasım 1996'ya kadar Türkiye Cumhuriyeti mevzuatında kara paranın K'sı bile yoktu. Birçok hayırlı hizmete imza demeyeyim çünkü imza Sayın Erbakan'a aittir. Benimki teknik destektir. Erbakan 40 delim var derdi. Aslında bir tane vardı. O da benim. Aslında bizim yaptığımız "Kamu Tek Hesabı"ydı. Ancak Erbakan, "millete daha kolay anlatırız" diye adını "Havuz sistemi" koydu. O zaman dedik ki, kamu kurumlarına yüzde 50 vereceğiz. Onlar özel bankalara paralarını yüzde 10'la satmayacaklar. Devlete yüzde 50 ile satacaklar. Ve ben devlet olarak bankalardan yüzde 135 faiz ile borç alacağıma, kendi kurumlarımdan yüzde 50 ile alırım. Yüzde 85 oranında faiz düşüşü oldu. Bu parayı esnafa, işçiye, köylüye, memura, emekliye zam olarak ödedik. Temel anlayışımız denk bütçeydi. Kaynak paketleri, barajların yeniden yapılanması söz konusu olunca parokrasi harekete geçti. Çünkü adamın nasırına bastık. Adam durup dururken yüzde 125 avantadan yoksun kaldı. Tabi bununla, bedelsiz ithalat, otomotiv sektörüyle ilgili, yeşil sermayeyle ilgili çok büyük olaylarla karşılaştık. Çünkü ben Alman Bankası'ndan yüzde 12 ile para alıyordum. Yeşil sermaye yüzde 30-40'la Avrupa'daki işçilerden para topluyordu. Benim rakibim yeşil sermaye idi. Yani Erbakan'ın ayağının altını bu yeşil sermaye de oydu. Demek ki, parokrasinin yeşili-kırmızısı yok. Ben bunların ayakkabısının numarasını bilirim.
Devlet kime borçlu olduğunu bilmiyor

Türkiye için çözüm nedir?

Kayıtlı ekonomi modeline geçmektir. 54. Hükümet döneminde hazırladığım yeniden yapılanma projesinde çözüm var. Yani paradan sıfır atmakla yumurtanın adedi artmıyor. Şu anda ekonomik göstergelerin hiçbirisi gerçeği yansıtmaz. Çünkü kayıtlı ekonomi değil. Her şey hamiline yazılı. Nama yazılı değil. Kağıt kimin elindeyse alacaklı o. Devlet kime borçlu olduğunu bilmiyor. Bakınız elimde Ecevit'in son Başbakanlığı döneminde piyasaya sürülen 100 milyar liralık iç borçlanma hisse senedi var. 8 Şubat 2001. Tek kağıt var. Şimdiki para ile 100 milyon. Bu nedir biliyor musunuz?
Türkiye ekonomisini hamile bırakan belge

Üzerinde tahvil senedi olduğu yazıyor

İşte bu Türkiye ekonomisini hamile bırakan belge. Benim hocam derdi ki "Bir erkekle, bir dişi bir araya gelmeden veled zuhur etmez." İşte bu veled, nesebi gayr-i sahih bir velettir. Kayıtlı ekonomide her şey nama yazılıdır.

Bu paranın öteki özellikleri neler?
Bir yüzünde 2 öküzle çift süren vatandaşın resmi var. Bu üreticiyi temsil ediyor. Diğer yüzünde Meclis binasının resmi var. Bu da Milli iradeyi temsil ediyor. Atatürk'ün resmi paranın içinde gizli. Atatürk üreticiye diyor ki: "Arkadaş, çalış, tükettiğinden çok adam gibi üret" Milli İradeyi temsil eden Milletvekillerine de diyor ki: "Adam gibi üretim için üreticinin önündeki engelleri kaldır. Adam gibi paylaştır. Sen adam gibi üretmezsen, sen de adam gibi paylaştırmazsan, hesabını sorarım" diyor. En büyük kupürlü para 1 liradır. Biz de Erbakan Hoca ile en büyük kupürlü 1 lira çıkaracaktık. Üstelik bizim çıkaracağım kağıt değil, madeni para olacaktı.
Niçin demir ve niçin 1 lira?

Ekonomiyi kayıt altına almak için. Bir milyarı demir bir lira ile öde bakalım nasıl ödeyeceksin? Sayması zor, saklaması zor, taşıması zor. İster istemez elini cebine atacaksın, kartla ödeme yapacaksın. Cebinizdeki vatandaşlık numarası bana aittir. O projeyi 1973'te hazırladım. Bu hükümetin sureta yaptığı en güzel şey, vatandaşlık numarası uygulamasını yaygınlaştırmasıdır. Ama bu yetmiyor. Benim projem herkesi ve her kesimi aynı ABD'de olduğu gibi vergi mükellefi yapmaktır. Vergi işini nüfus dairesinden başlatmaktır. Herkesin ve herkesin vergi matrahından indirim hakkı vardır. Ekonomiyi hamiline yazılı olmaktan çıkartıp nama yazılı hale getirmektir. Namert vergisini reddediyoruz.

Namert vergisi nedir?

Halktan çaktırmadan alınan vergilere namert vergisi diyoruz. Bir depo benzine Türkiye'nin en zengin adamı ile en fakir adamı aynı vergiyi ödüyor.
Türkiye'nin dış ve iç borç miktarını 54. Erbakan Hükümeti ile bugünkü borç miktarını kıyaslar mısın?

Tabi kıyaslarım. Erbakan hükümeti döneminde (1996 sonu) toplam iç ve dış borcumuz 60 milyar dolardı. En az borç alan hükümet 54. hükümettir. En çok borç da o zaman ödenmiştir. Havuz sistemi sayesinde. Bu hükümet döneminde bakınız İstanbul Ticaret Odası'nın dergisinde çıkan rakamlara göre Türkiye'nin dış borç stoku (2009 Eylül ayı itibariyle): 273 milyar 454 milyon dolar. İç borç stoku 2009'da (2010 Ocak ayı itibariyle): 335 milyar 860 milyon dolar. Bu rakamları ben uydurmadım. Toplam borç miktarı 609 milyar 314 milyon dolar. Yüzde 17'lik artış var.
 

korakademik

Ordinaryus
Katılım
17 Ağu 2009
Mesajlar
2,236
Tepkime puanı
63
Puanları
0
propaganda yazıları ile amacınız nedir.

tüik den destekleseniz bu yazıları
mümkün değil değil mi?

zaten bu rakamları kime anlatıyorsunuz aradan geçmiş 15 yıl sizi tanımayan milyonlarca genç oy sahibi var.
ayrıca o döneme nazaran sayıları artan cemaat ve tarikat oyları da var. tarikatlara saldırarak onların oy vermelerini de engelliyorsunuz.

e o zaman bu propagandalarla kimleri kandırmayı umuyorsunuz
 

korakademik

Ordinaryus
Katılım
17 Ağu 2009
Mesajlar
2,236
Tepkime puanı
63
Puanları
0
1994 ve 1996 yılları arasında dış borç stokundaki azalmada etkili olan bir diğer faktör
ise,

bu yıllarda dış borç servis ödemelerinin ağırlaşmasının hazineyi güç duruma düşürmesi
nedeniyle dış borçlanmaya çok az miktarda başvurulmasıdır .

Bu durum da
ülkenin dış borç krizine doğru sürüklendiğinin ve


uluslararası finans kuruluşlarından kredi
temininde güçlük çektiğinin bir göstergesi olarak belirtilebilir ).

1996-1997
yılları arasında dış borç oranında görülen azalmanın nedeni konsolide
bütçede denkliğin
sağlanabilmesi için

harcamaların reel olarak daraltılması ve bütçe gelirlerinin geliştirilmesinin
hedeflenmesidir

ortada sizin dediğiniz gibi hükümetinizin bir başarısı mevcut değil.
zaten sizin hükümet diyorum
nedense sadece size hizmet etti.
 

agbi

Yasaklı
Katılım
2 Kas 2006
Mesajlar
25
Tepkime puanı
382
Puanları
0
Konum
İzmir
kONU BUNLAR NEDEN OLMADI deyince

MAZERETLER hazır

Tek başına İktidar değildik ?

Zamanımız olmadı.

Vb.Vb.Vb.

Fakat işimize geldimi bunları yaptık.

Yaptnızda DEVAMI geldi.

ORTAK HAVUZ FİKREN en ufak itirazım olamaz ama sonrası GECELİK FAİZLER % 40.000 lere çıktı.

SÜPER EMEKLİLİK için o hükümet iyi para topladı peki SONUÇ ?

karar verin

YAPTIKLARINIZIN VE YAPAMADIKLARINIZIN tümünü ÜSTLENİN.

Sonra işte Hükümet ortağı idik tek başına iktidar değildik diye mazeretlerin arkasına saklanmayın.
 

Hikem

Kıdemli Üye
Katılım
31 Ağu 2009
Mesajlar
6,073
Tepkime puanı
702
Puanları
0
1994 ve 1996 yılları arasında dış borç stokundaki azalmada etkili olan bir diğer faktör
ise,

bu yıllarda dış borç servis ödemelerinin ağırlaşmasının hazineyi güç duruma düşürmesi
nedeniyle dış borçlanmaya çok az miktarda başvurulmasıdır .

Bu durum da
ülkenin dış borç krizine doğru sürüklendiğinin ve


uluslararası finans kuruluşlarından kredi
temininde güçlük çektiğinin bir göstergesi olarak belirtilebilir ).

1996-1997
yılları arasında dış borç oranında görülen azalmanın nedeni konsolide
bütçede denkliğin
sağlanabilmesi için

harcamaların reel olarak daraltılması ve bütçe gelirlerinin geliştirilmesinin
hedeflenmesidir

ortada sizin dediğiniz gibi hükümetinizin bir başarısı mevcut değil.
zaten sizin hükümet diyorum
nedense sadece size hizmet etti.


Ecevite bile sahip çıkanlar, konu Erbakan olunca ''Sizin hükümet'' teranesinden dem vuruyorlar.Bu hükümetin ekonomi sahasındaki başarılarını kabul etmeyen iktisadçı yok,senin gibi çok bilmişler hariç...
 

agbi

Yasaklı
Katılım
2 Kas 2006
Mesajlar
25
Tepkime puanı
382
Puanları
0
Konum
İzmir
Ecevite bile sahip çıkanlar, konu Erbakan olunca ''Sizin hükümet'' teranesinden dem vuruyorlar.Bu hükümetin ekonomi sahasındaki başarılarını kabul etmeyen iktisadçı yok,senin gibi çok bilmişler hariç...

ECEVİT e nereden sahip çıkılmış ?

RESMİ olarak bir belge getir.

Ayrıca

Bu benim fikrim kimseyi bağlamaz.

ECEVİT ATAÜRK ü Samsun a gönderen padişahtır dedi ve belgeyi gösterdi sonra da hastalandı hastalattırıldı.BU KONU DA DÜŞÜNCENİZ.

Madem Kor un iktisadı görüş ü YANLIŞ DOĞRU sunu göster.
 

Hikem

Kıdemli Üye
Katılım
31 Ağu 2009
Mesajlar
6,073
Tepkime puanı
702
Puanları
0
Sen hangi resmi kurum adına belge istiyorsun..Demogojiyi bırak...İnternette mebzul miktarda örnek bulabilirsin...Aşkın, sevginin belgesi mi olur yahu!
 

bakış

Kıdemli Üye
Katılım
22 Kas 2009
Mesajlar
4,717
Tepkime puanı
251
Puanları
0
Konum
İstanbul-Pendik
kONU BUNLAR NEDEN OLMADI deyince

MAZERETLER hazır

Tek başına İktidar değildik ?

Zamanımız olmadı.

Vb.Vb.Vb.

Fakat işimize geldimi bunları yaptık.

Yaptnızda DEVAMI geldi.

ORTAK HAVUZ FİKREN en ufak itirazım olamaz ama sonrası GECELİK FAİZLER % 40.000 lere çıktı.

SÜPER EMEKLİLİK için o hükümet iyi para topladı peki SONUÇ ?

karar verin

YAPTIKLARINIZIN VE YAPAMADIKLARINIZIN tümünü ÜSTLENİN.

Sonra işte Hükümet ortağı idik tek başına iktidar değildik diye mazeretlerin arkasına saklanmayın.
Sen iyi bir akparti taraftarısın.Yani refahyolu ekonomik açıdanda eleştiriyorsun ya.Sana hayran olmamak elde değil.
Cahil olsam,Prof.osman altuğa değilde sana inanacam.
Hiçbirşey bilmiyorsun,otur sıfır!
 

bakış

Kıdemli Üye
Katılım
22 Kas 2009
Mesajlar
4,717
Tepkime puanı
251
Puanları
0
Konum
İstanbul-Pendik
Türkiye'nin dış ve iç borç miktarını 54. Erbakan Hükümeti ile bugünkü borç miktarını kıyaslar mısın?

Tabi kıyaslarım. Erbakan hükümeti döneminde (1996 sonu) toplam iç ve dış borcumuz 60 milyar dolardı. En az borç alan hükümet 54. hükümettir. En çok borç da o zaman ödenmiştir. Havuz sistemi sayesinde. Bu hükümet döneminde bakınız İstanbul Ticaret Odası'nın dergisinde çıkan rakamlara göre Türkiye'nin dış borç stoku (2009 Eylül ayı itibariyle): 273 milyar 454 milyon dolar. İç borç stoku 2009'da (2010 Ocak ayı itibariyle): 335 milyar 860 milyon dolar. Bu rakamları ben uydurmadım. Toplam borç miktarı 609 milyar 314 milyon dolar. Yüzde 17'lik artış var.
Şunu okuyupta refahyola laf atan bilgisizdir.
İşte hükümetlere göre toplam borçlar
1997 refahyol 60 miyar dolar
2002 ecevit 240 milyar dolar.
2010 akparti 600 milyar dolar
 

agbi

Yasaklı
Katılım
2 Kas 2006
Mesajlar
25
Tepkime puanı
382
Puanları
0
Konum
İzmir

Şunu okuyupta refahyola laf atan bilgisizdir.
İşte hükümetlere göre toplam borçlar
1997 refahyol 60 miyar dolar
2002 ecevit 240 milyar dolar.
2010 akparti 600 milyar dolar

CEVAB ı var ama YÖNETİMİN BANA UYGULADIĞI PİSİKOLOJİK baskı neticesi CEVAB yazmıyorum.Daha doğrusu yazamıyorum.
 

ummuhan

Kıdemli Üye
Katılım
1 Eyl 2007
Mesajlar
12,943
Tepkime puanı
1,042
Puanları
0
Konum
Arz
Öyle teferruatlar ile uğraşmayın sonuç ortada Türkiye Cumhuriyeti ekonomik anlamda en iyi dönemdedir. ( Ben demiyorum Ekonomi uzmanları diyor) yiğidi öldür hakkını yeme demiş atalarımız... Bu hakkı yemekten helak olacak bazılarımız :)
 

Ercan Tekin

Kıdemli Üye
Katılım
25 Eyl 2010
Mesajlar
5,631
Tepkime puanı
266
Puanları
0
Öyle teferruatlar ile uğraşmayın sonuç ortada Türkiye Cumhuriyeti ekonomik anlamda en iyi dönemdedir. ( Ben demiyorum Ekonomi uzmanları diyor) yiğidi öldür hakkını yeme demiş atalarımız... Bu hakkı yemekten helak olacak bazılarımız :)

Aynı uzmanlar Ecevit hükümetininde Derviş ekonomisinde başarılı olduğunu dile getiriyorlardı :)
Amerikasız dünya düşünemeyen amerikancı ekonomistlerden alınan bilgilerle beslenmek hatadır.
 

ummuhan

Kıdemli Üye
Katılım
1 Eyl 2007
Mesajlar
12,943
Tepkime puanı
1,042
Puanları
0
Konum
Arz
Aynı uzmanlar Ecevit hükümetininde Derviş ekonomisinde başarılı olduğunu dile getiriyorlardı :)


Yok aynı uzmanlar değil onlar zurnadan (bunu da reisten öğrendim) üflüyordu bunlar uzman :) hele yanlı bakmadan bir şööle objektif bakmaya çalışın hele o kadar zor değil inanın siz bile görürsünüz :)
 

Ercan Tekin

Kıdemli Üye
Katılım
25 Eyl 2010
Mesajlar
5,631
Tepkime puanı
266
Puanları
0
Yok aynı uzmanlar değil onlar zurnadan (bunu da reisten öğrendim) üflüyordu bunlar uzman :) hele yanlı bakmadan bir şööle objektif bakmaya çalışın hele o kadar zor değil inanın siz bile görürsünüz :)

Peki bende işin başındaki adamın AKP için yorumlarını ekliyim bakalım ne diyeceksiniz:
KEMAL DERVİŞ : "AK PARTİ AKILLI BİR İŞ YAPTI"

kemal_dervis_abd.jpg
Almanya'daki eyalet seçimleri nedeniyle Türk-Alman Kulübü tarafından Frankfurt'ta gerçekleştirilen toplantıya Avrupa Parlamentosu Almanya Milletvekili Ozan Ceyhun, Hessen Eyaleti SDP başbakan adayı Gerhard Bokel, SPD Hessen Teşkilat Başkanı Fernot Grumbach'ın yanı sıra CHP İstanbul Milletvekili Kemal Derviş de katıldı.
FRANKFURT (İHA) - Almanya'daki eyalet seçimleri nedeniyle Türk-Alman Kulübü tarafından Frankfurt'ta gerçekleştirilen toplantıya Avrupa Parlamentosu Almanya Milletvekili Ozan Ceyhun, Hessen Eyaleti SDP başbakan adayı Gerhard Bokel, SPD Hessen Teşkilat Başkanı Fernot Grumbach'ın yanı sıra CHP İstanbul Milletvekili Kemal Derviş de katıldı.


Toplantıda bir konuşma yapan CHP İstanbul Milletvekili Kemal Derviş, Hessen'in şu anki Eyalet Başbakanı Roland Koch'un sürdürdüğü politikayı eleştirerek, Avrupalı Türkler'in seçim malzemesi yapılmasını son derece yanlış bulduğunu belirtti.

Derviş'e konuşması sırasında, toplantıya katılan yabancı bankacılar tarafından Türkiye ekonomisi hakkında sorular soruldu. Bir bankacının "AK Parti'nin ekonomi politikasını nasıl değerlendiriyorsunuz" şeklindeki sorusuna Derviş, şu cevabı verdi:

"AK PARTİ AKILLI BİR İŞ YAPTI"

"AK Parti son derece akıllı bir iş yaparak diplomat kadrosunu değiştirmeye çalışmadı. Zaten bizde hükümetimiz sırasında aldığımız tedbirler ile bunu önlemeye çalışmıştık. Avrupa'da nasıl Merkez Bankası Başkanı yasalarla değiştirilemiyorsa bunu Türkiye'de de uygulamaya çalıştık. AK Parti de buna devam ediyor. Bunun Türkiye için çok yararlı olduğunu düşünüyoruz. Bunun yanı sıra bizim başlattığımız programa yeni hükümetin de şaşmadan devam ettiğini görüyoruz. Biz AK Parti'ye ve çalışmalarına iyi niyetle bakıyoruz ve iyi niyetli olduklarından şüphe etmiyoruz."

Bir başka bankacının "Avrupa Birliği sizi üyeliğe kabul ederse ekonomik olarak Türkiye buna hazır mı?" diye sorması üzerine Derviş, "Kişi başına düşen milli gelir açısından olaya bakacak olursak Türkiye, Romanya ve Bulgaristan'ın ilerisindedir. Eğer onlar AB'ye girebiliyorlarsa biz de girebiliriz. Zaten bize verilen müzakere tarihi de 2005'in sonu. Ekonominin daha da güçlenmesi için yeterli zamanımız var. AB bizi 2005'e kadar neden üyeliğe kabul etmedi diye soracak olursanız tam bir fikrim yok ama müzakerelerin 2005'de başlaması çok da kötü değil" diye cevap verdi.
Konuşmasında muhtemel Irak savaşı hakkındaki fikirlerini de açıklayan Derviş ABD'nin Irak politikasını beğenmediğini belirterek, "Ben uzun yıllar ABD'de yaşamış olan biriyim. ABD dostuyum denilebilir. Ancak ABD'nin bu tutumunun ona başarı getirmeyeceğine inanıyorum. Herkes gibi ben de savaş istemiyorum" dedi.
31 Ocak 2003 Cuma 02:51

MEHMET GÜNEŞ

http://www.habervitrini.com/haber.asp?id=69753
 

ummuhan

Kıdemli Üye
Katılım
1 Eyl 2007
Mesajlar
12,943
Tepkime puanı
1,042
Puanları
0
Konum
Arz
E o da yaşlandı gayrı memleketinde gene bir yer edinme isteği depreşmiş olabilir :D
 

agbi

Yasaklı
Katılım
2 Kas 2006
Mesajlar
25
Tepkime puanı
382
Puanları
0
Konum
İzmir
KEMAL DERVİŞ denilen sebataistin yazılarını getiren düşünmeli.

Genel anlamı PİSKOLOJİK mücadelede TOPLUM mühendislerin en çok tuttuğu yöntem.

KARŞI TARAFI detekleyenlerin akıllarına ?????? İŞARETLERİ bırakmaları.

Anladınızmı Ercan TEKİN ?
 

Ercan Tekin

Kıdemli Üye
Katılım
25 Eyl 2010
Mesajlar
5,631
Tepkime puanı
266
Puanları
0
KEMAL DERVİŞ denilen sebataistin yazılarını getiren düşünmeli.

Genel anlamı PİSKOLOJİK mücadelede TOPLUM mühendislerin en çok tuttuğu yöntem.

KARŞI TARAFI detekleyenlerin akıllarına ?????? İŞARETLERİ bırakmaları.

Anladınızmı Ercan TEKİN ?
Ey gidi agbi abi akpnin her kötü işine kılıf bulmaktan vazgeçmedin, gözünü seveyim lütfen hataları kabullen artık.
Bugün akp hükümeti derviş programına devam ediyor halen anlamıyormusun derviş bile tebrik ediyor programı :)
3 tane stand byı ben imzalamadım imfci seçtiğin hükümet imzaladı neyi inkar ediyorsun. Unutma güneş balçıkla sıvanmaz.
Ekonomide akp hükümetinin savunulacak hiçbirşeyi yok.
Halen bu hakikatleri savuşturmaya kalkışma..........
Sabataistler yolundan gidenleri böyle tebrik ederler taş atmazlar. Önce sabataistleri tanıman lazım. Üstelik dervişin ne dediğini ve dediğinde hakikat varmı ona hiç değinmiyorsun bu kadar da körü körüne görmemezlik olmaz agbi. fanatikliği bir kenara bırak biraz insanflı ele al bu konuları. İnsanları kendinden soğutmamak istiyorsan fikirleri seviyeli şekilde değerlendir. Bu şekildeki çıkışların oldukça kalitesiz ve seviyesizdir. Dervişin söylediğinde doğruluk varmı yokmu incele bakalım öyle değerlendir.
 

agbi

Yasaklı
Katılım
2 Kas 2006
Mesajlar
25
Tepkime puanı
382
Puanları
0
Konum
İzmir
Ey gidi agbi abi akpnin her kötü işine kılıf bulmaktan vazgeçmedin, gözünü seveyim lütfen hataları kabullen artık.
Bugün akp hükümeti derviş programına devam ediyor halen anlamıyormusun derviş bile tebrik ediyor programı :)
3 tane stand byı ben imzalamadım imfci seçtiğin hükümet imzaladı neyi inkar ediyorsun. Unutma güneş balçıkla sıvanmaz.
Ekonomide akp hükümetinin savunulacak hiçbirşeyi yok.
Halen bu hakikatleri savuşturmaya kalkışma..........
Sabataistler yolundan gidenleri böyle tebrik ederler taş atmazlar. Önce sabataistleri tanıman lazım. Üstelik dervişin ne dediğini ve dediğinde hakikat varmı ona hiç değinmiyorsun bu kadar da körü körüne görmemezlik olmaz agbi. fanatikliği bir kenara bırak biraz insanflı ele al bu konuları. İnsanları kendinden soğutmamak istiyorsan fikirleri seviyeli şekilde değerlendir. Bu şekildeki çıkışların oldukça kalitesiz ve seviyesizdir. Dervişin söylediğinde doğruluk varmı yokmu incele bakalım öyle değerlendir.

GELDİN mi DEDİKLERİME

Onlarca değindim

AK parti nin benim bile tasvip etmediğim anlaşmaları var FAKAT geçmiş bildiğimden suçlayamıyorum ÇÜNKÜ DEVLET DEMEK DEVAMLILIK tır.


Fakat siz ve sizin gibiler bunlara bile SİYASİ TARAFGİRLİK nedeni ile AK parti nin düşüncesi diye ENPOZE etmeye çalışıyorsunuz.

Benmi Sebataistleri tanımam lazımmış.GÜLDÜRME BENİ Bak konularıma Üskidar Bükbül deresi mezarlığına bile değinmişim bu konuda.

Evet Sanal forumlarda çok kişi tek mesaja veya birkaç mesaja bakar yorumunu yapar sende BUNDAN mı faydalanmaya çalışıyorsun.AÇ KONULARIMI

GÖR SEBATAİSTLERİ nasıl irelediğimi DERVİŞ Gurubu ile KAPANİ gurubunu.
 

Ercan Tekin

Kıdemli Üye
Katılım
25 Eyl 2010
Mesajlar
5,631
Tepkime puanı
266
Puanları
0
GELDİN mi DEDİKLERİME

Onlarca değindim

AK parti nin benim bile tasvip etmediğim anlaşmaları var FAKAT geçmiş bildiğimden suçlayamıyorum ÇÜNKÜ DEVLET DEMEK DEVAMLILIK tır.


Fakat siz ve sizin gibiler bunlara bile SİYASİ TARAFGİRLİK nedeni ile AK parti nin düşüncesi diye ENPOZE etmeye çalışıyorsunuz.

Benmi Sebataistleri tanımam lazımmış.GÜLDÜRME BENİ Bak konularıma Üskidar Bükbül deresi mezarlığına bile değinmişim bu konuda.

Evet Sanal forumlarda çok kişi tek mesaja veya birkaç mesaja bakar yorumunu yapar sende BUNDAN mı faydalanmaya çalışıyorsun.AÇ KONULARIMI

GÖR SEBATAİSTLERİ nasıl irelediğimi DERVİŞ Gurubu ile KAPANİ gurubunu.

Agbi bunca kılıf gördüm böylesini görmedim :)
Derviş bu memleketi zarara uğratan bir programa girdi akpde devam ettiriyor diye ''devlet demek devamlılık'' demektirle geçiştiriyorsun. Zararın devamlılığımı olurmuş?
54.Milli Görüşün refah-yol iktidarına gözat bakalım zarardan kar'a nasıl geçiş yapılmış HAVUZ SİSTEMİNİ İNCELE BİR ZAHMET.
fi emanillah
 
Üst