Şu videoları izle bi zahmet:
Bu videolardan cevaplar var alırsın inşaALLAH kardeşim.
sana bu konu hakkinda (ismailaga ve particilik konusu) bir baska baslikta yazilar eklemistim,okudunmu?
Nusrettullah hoca 87 yılını anlatıyor..
kimse kusura bakmasın efendi hazretleri hayattadır böyyle ise biatını yenilesin..
hayattadir kendisi yenilesin biatını duyursun cümle aleme , efendi hazretleri kendi konuşamıyormu,kendi irşad edemiyormu,kusura bakmasın kimse tamda videodaki giibi herkez efendi hazretlerini biryerlere çekmeye çalışmasın..Allahdan hayatta ,ve eminimki inancım tamki cihatsa ululul emre itaatse muhakkak aşikare bunu söylecek alimdir kendisi..
ismailaga cemaatine mensup kisilerin genel görüsü sudur:
"Efendi Hazretleri kimsenin elinde oyuncak değildir kimse O'nu bir taraflara çekemez deneyenlere ne olduğuna bizler şahidiz
Siyasetle ilgili karar alınmıştır herkezin aklı var fikri var kim nereye istiyorsa oraya oyunu versin hala bu işleri kurcalayan kim olursa olsun hata eder
Hocaların görevi vaaz etmektir onlar bir siyasi parti mensubu gibi hareket etmezler seçim gelir konuşulur oyunu veren verir orada kalır biz yine işimize bakarız medresemize mescidimizle cemaatimizle ilgileniriz her yaptıklarını da tasdisklemeyiz doğru yolda oldukları müddetçe destekleriz islama müslümanlara menfaatleri olması için dua ederiz gerisi onlara kalmış"
Mahmud efendi Hz.lerini ve cemaatını parti destekçisi gibi gösterenler en başta Mahmud efendinin yolunda durduğu Tarikatına karşı kusur işliyorlar. Zira Tasavvufta, Tarikatte hangi partiden olursa olsun, hangi partiye oy atarsa atsın; bütün insanlara kapılar ve gönüller açıktır.
Cübbeli, Ali Kara hoca vs., Çarşamba'nın hiç bir partiyle ilgileri ve bağları olmadığını açıklamıştır. Ali Kara hoca bizzat Mahmud efendinin ağzından Particiliğe bölücülük ve haram dediğini nakletmiştir. Cemaat hocalarından aksine hareket edenler var ise bu onların da kusurudur. Kendi şahısları sorumludur.
Tarikatler particilik yapmaz. Tarikatler parti siyaset konularını dahi kendi aralarında konuşmazlar. Herhangi bir partiye oy atın diye, topyekun emirler vermezler. Doğrusu da budur.
Sadece Saadet için değil, Ak Parti için de, Bbp için de veya başka Parti için de bu geçerlidir.
Nusrettullah hocanin cemaatin almanya temsilcisi olduguna ben inanmiyorum,bun delili varmi?
Sana bir baska forumdan güvenilir bir üyenin yorumunu ekliyorum:
"igmg hac kafilesinde bir fetva gerekiyor
mehmet talu hocayi cagiriyorlar cadira ,biraz sohbetin ardindan
söz nusretullah hocaya geldiginde ,mehmet talu hoca nusretullah hocanin
kendi basina hareket ettigini ,kendisine almanya temsilciliginin verilmedigini
nusretullah hocanin söyledikleri nusretullah hocayi baglayip ,efendiyi ve cemaatini
baglamayacagini söylemistir ,bunu hacta cadirda duyan haci abi bizzat anlatmistir"
http://www.delikanforum.net/1189565-post16.html
Tartışmalara neden olan son Teketek programında konuşan Ahmed Hoca, pek çok meselenin yanında Siyasetle olan ilişkilerine de açıklık getirdi. Ve özellikle seçim zamanlarında kimilerinin yansıttığı gibi, her hangi bir partiyle ya da hükümetle içli dışlı olmadıklarını vurgulaya vurgulaya söyledi:
""Ben siyaset işlerini bilmiyorum zaten. Siyasetçiler bize geliyorlar. Gelebilirler. Bizim kapımız herkese açıktır. Gelmesinle siyasete ya da onlara bulaşmamız anlamına gelmez ki! Sen bulaştırırsan bulaşırlar. Yoksa ne bulaşacağız.
İslam diniyle siyaseti birbirine karıştırırsak Allah muhafaza yanlış olur. Siyasetçilerin yanlışı sonra dine mal olur. İsimlerini vermeyeyim, şimdi yaşlı oldular, 90 yaşındalar, milletvekili olanlar da oldu; kaç tane Hoca pişman oldular. Ve bize dediler ki hizmet, Mahmud efendinin yaptığı gibi, İslam, ilim, namaz, oruç bunları anlat millete. Hizmet budur. Geri kalan, işte biz girdik meclise şunu yapacaz, bunu yapacaz mahvolduk, helak olduk. Bütün itibarımızı da yitirdik. Hiç de hizmet edemedik. Dolu şeye (pek çok vebale) de ortak olduk. Pişmanız, Allah'tan özür diliyoruz, affımızı istiyoruz. Bunu diyenler güçlü alimlerdir Türkiye'de... Türkiye'deki tanınmış alimlerdir.
Biz cemaat ve tarikat olarak bu siyaset işinden beriyiz. Bundan uzak durmak mecburiyetindeyiz. Bu bize ta Ali Haydar efendimizin vasiyetidir. Kendisi de teklif edildiği halde siyaset işine bulaşmamıştır.
Dini siyasete de alet etmemeleri lazım. Böyle bir şey olabilir mi? Ama siyasetçi namaz kılabilir, hanımı örtülü olabilir, o kendi şahsi bünyesindedir. Ben namaz kılıyorum, bana oy verin vs. yapmamaları lazım. Söz veriyorlarsa tutmaları lazım. Sözünde duramazsa kalır altında. Allah sözlerini soracaktır. Ağır bir mesuliyettir.
İnsan, bakar; dinine vatanına milletine en hayırlısı, en faydalısı olarak düşündüğünü seçip oy vermeli. Soyguncu, hırsız, arsız, hıyaneti var vs. olanı seçmez. İnsanlar akılları başında, kendine uygun gördüğüne oy verecek. Biz din adına ona şuna buna oy verin diyemeyiz ki? Hakkında Ayet Hadis mi bulacağız ki verin diyelim. Seçtiği öyle çıkmazsa da hüsn-i niyetine (iyi niyetine) göredir. Mükafat da alır. Hele çalan çırpanlar; bakınız Peygamberimiz, ganimetten bir kadife kumaş parçasını alana, onun namazını kılmadı. Ashab ne güzel şehid oldu dediler. Peygamberimiz dedi ki "Ne biliyorsunuz?" Siz namazını kılın ama biz kılamayız demiştir. Onu azapta görmüştür. Mal hayınlığı insanı cehenneme sokar.
* Bizim sakalımızı koyacak torbamız yok. Hükümeti, siyaseti zora düşürmek isteyenler, oradan bir şey bulamayınca, bulacağı şey çok da onlara bakmıyor; bize dönüyorlar, diyorlar ki bu sakallı bakalım bundan ne çıkar!
Bizim hükümetle alakamız nedir ki? Memur değiliz, vazifeli değiliz. Normal vatandaş ilişkisinden başka bir ilişki yoktur. Herkes gibi ucuzluk olunca seviniyoruz, pahalanınca kızıyoruz.
http://www.islamiforum.com/index.php?showtopic=47518&st=0