Perdede 'Güzel Bakış'

mostar

Profesör
Katılım
6 Ara 2009
Mesajlar
1,011
Tepkime puanı
244
Puanları
0

Perdede 'Güzel Bakış' 28 Aralık 2010 - 03:47:29
Srebrenitsa'da yakınlarını kaybedenlerin hikayelerini anlatan 'Güzel Bakış' beyaz perdeye taşındı.
Avrupa'nın İkinci Dünya Savaşından sonra yaşadığı en büyük trajedi olan Srebrenitsa soykırımı, Boşnak yönetmen Ahmed İmamoviç tarafından beyaz perdeye taşındı. Bu ayın başında Bosna-Hersek'teki sinemalarda gösterime giren ''Belvedere/ Güzel Bakış', izleyicilerden yoğun ilgi görüyor.
Boşnak aileleri erkeksiz, çocukları babasız, anneleri evlatsız bırakan bu soykırımın acısı, aradan geçen 15 yıla rağmen hiç dinmedi. Bir zamanlar evlatları ve kocalarıyla yaşadıkları mutlu hayatları ansızın yok edilen ve hayatta yapayalnız kalan Srebrenitsalı annelerin adalet için ve ayakta kalmak için verdikleri mücadele Boşnak yönetmen Ahmed İmamoviç tarafından beyaz perdeye taşındı.
2002 Avrupa Film Festivalinde en iyi kısa film ödülünü ''10 Minuta'' ile kazanan İmamoviç'in Aralık başında Bosna-Hersek'te izleyiciyle buluşan filmi, seyircinin yoğun ilgisini çekti. İzleyenleri etkileyen, bir o kadar da düşündüren filmde, Srebrenitsa'da Çetnikler tarafından katledilenlerin eşleri ve çocuklarının 15 yıldır dinmeyen acı hikayeleri anlatılıyor.
''Siyah-beyaz'' ve ''renkli'' görüntülerle işlenen film, refah ve bolluk içindeki dünya ile yokluk içinde, yakınlarının kemiklerini arayan çoğu kadın, yalnız ve acılı hayatların yaşam mücadelesini gözler önüne sergiliyor. Adını, katliamdan kurtulanlar için oluşturulan Gorajde kenti yakınlarındaki ''Belvedere'' mülteci kampından alan filmde, günlerini toplu mezarlarda geçiren, kurbanların yerini öğrenmek için çaresiz şekilde ''katillere'' para teklif eden Boşnak kadınların mücadelesi işleniyor.
39 yaşındaki genç yönetmen Ahmed İmamoviç, savaş sırasında ülkesinde bulunduğunu, Srebrenitsalı kadınlar için hiçbir şey yapamamanın ezikliğini hep hissettiğini söyledi.''Srebrentsalılara karşı 14 yıl süren bir uyuşukluğumun olduğunu anladım, bunun üzerine bu filmi çekmeye karar verdim'' diyen İmamoviç, ''Onların acılarına saygı duyuyordum, ama bazı şeyleri değiştirmek için hiçbir şey denememiştim. Filmin tüm dünyayı değiştireceğini düşünmüyorum, ama herkes, sadece biz sanatçılar değil, durumun düzeltilmesi için elinden geleni yapmalı'' dedi.
İmamoviç; Filmde, 11 Temmuz 1995 tarihinde yaşanan katliamı işlemedim, ama bu dehşetin sonuçlarını işledim. 15 yıl süren bu ızdırabın katliamdan da daha korkunç olduğunu düşünüyorum. 'Tüm öldürülenlerden daha ölü olanların hikayesi' sloganını sebepsiz seçmedik.
Türkiye'nin Bosna-Hersek'in en zor döneminde yanında olan dost bir ülke olduğunu, ancak Bosnalıların bazen Türkiye'nin büyük dostane yaklaşımını unuttuklarını vurgulayan İmamoviç, ''Belvedere'nin Türkiye'de de vizyona girmesinin anlamlı olacağını'' söyledi.
Ahmed İmamoviç, ''Bu film, sağduyulu, iyi niyetli insanların filmi. Bu insanlar, Türkiye'den, Rusya'dan veya Sırbistan'dan da olabilir, bunun önemi yok. Her normal insan buradaki yaşananlarla özdeşleşmeli, sanatın temeli de bu. Hepimizin başına böyle dehşetler gelebilir düşüncesiyle filmde hikayesi anlatılanlarla özdeşleşmeli'' şeklinde sözlerini tamamladı.

Haber Kültür

 
Üst