Özgürlüğe kızgın çağırış cehar dudayev

kul emir

Profesör
Katılım
17 Haz 2006
Mesajlar
2,862
Tepkime puanı
5
Puanları
0
Konum
yalnızlık ülkesinden
Ey benim mükemmel adamım!
Kumsal ve ovalarda
Kuru ve sıcak rüzgâr nasıl esiyor
Yaz günlerini fark ediyor
Dudakların üzüntüsü, gecelerin hatırası
Senin nutkunun ihtiraslı sesleri,
Derilerde tunçvari yanmışlık
Ve güllerin kokusu -Kafkasya'ya armağan
Doğusu gözlerinin hüznü
Saat saat kumlar hışırdıyor
Ve hayat acı, sert tüfek namlusunda
Nehir zamanı alıp götürüyor...
Özgürlüğe kızgın çağırış
Ateş ve acı sözlerin senin
Ve patlayış: Siyah dalga!
Rüzgârı işittim, getiriyor,
Senin son sözlerini
Özgürlük, güneşe şarkı söylüyor.
Dağ selleri onun türküsünü söyleyip duruyor,
Dualarla çınlıyor doğu.
Halkın nidası: "Allahu Ekber"
Seni çağırıyor: "Dön, Cohar"
Ve ölü, kayaya dayandı,
Rusya! İki kat korkunçsun!
Saygıyla önünde ey Kafkasya,
Saçları ağarmış başımı eğdim.
Savaşın ateşinden kalkıyor,
Sevgili oğulların İçkerya,
Savaş imiş kaderin çizgisi.
Grozni'nin ötesinde -en tehlikeli savaş,
"Zafer" hasretle beklenen çığlık,
Ve dağlar bir an yıldılar...
Billurdan nehirler şakırdıyor,
Yukarıya süzülerek, uçuyor kartallar
Fakat senin sükûnetin koruyor
Çocukluğunun vadisi Yalharoy'u.
Ve sessizce fısıldıyor yüzyıl,
Kabilenin kuleleri yanında
Genç bir yabani gül yetişti...
 
Üst