O'nu Anlatmak...

girdap

Ordinaryus
Katılım
8 Şub 2007
Mesajlar
2,541
Tepkime puanı
252
Puanları
0
O'nu Anlatmak

Zaman bir başka zaman, dünya 'Dünya' değildi...
Zulmün önünde dallar yaprak döktü, eğildi.

Gitgide çirkinleşen, kabalaşan duygular,
Her yanda cahiliye, her yanda kötülük var.

Kapkara bir çağ içre, gerçeği görmeyen göz...
Küfür kokan bir mekân; cehennemden gelen köz.

Gökyüzü yere küskün, put evi olmuş şehir...
Denize doğru değil, tersine akar nehir.

Ve ruhlar kilitlenmiş, taşlaşmış, başkalaşmış...
İçlerde günah mührü, yüzlerde donuklaşmış.

Gün sana hasret kaldı, hasret kaldı sana çağ...
"Gel" dedi yürek yürek, haber saldı sana çağ.

Atılan taşlar seni, şerha şerha yaralar
Tutar beni elimden, derinden sana baağlar.

Bilâller, Sümeyyeler, her yanımı dağlasın,
Cihat ırmaklarıyla, şelâleler çağlasın.

Çile ve sabır ile, yeşerdi gün gün fidan,
Mekke'de gözyaşıyla aklandı kıpkızıl kan.

Destanlaşır Bedirler, bir hüzün taşır Uhud
Döner gözyaşlarına, başındaki ak bulut.

Çilelerle, sabırla, Sıddık'la sürer Hicret
Eyub'un evi nurdan, bir ev olur nihayet.

Kanat kanat yükselip, göklerden güller derdi
Mekke'de açan çiçek, Medine'de renk verdi.

Gül yüzünden gül saçtı, kızgın çöle sundu su
Öteleri getirdi, bülbüllerin "Ya hu!" su

Bu sesler "Hû hû!" diye, beni sana bağlasın
Gül gül yeşeren bahçe, kokularla çağlasın.

Gözlerim aydınlansın, ışıktan gözlerinden
Şu taşlaşan yüreğim, incelsin sözlerinden.

Sözlerin ki mümine hayat verir, can verir
Şehadet iklimine; istek, heyecan verir.

Işıktan bir yol çizer, ışıtır derin derin...
Ruha kapılar açar, o mübarek gözlerin.

Güzel, seninle güzel; iyi, seninle iyi...
Gönül gönül taşısam, sana olan sevgiyi.

Seninle güzelleşir, toprağımız açar gül,
Sensiz hayat anlamsız, böyle anlıyor gönül!

Seni nasıl anlatsın; bu mısralar, bu kelâm...
Ey Allah'ın Resulü! Sana salât ve selâm!


Rıfkı KAYMAZ
Somuncu Baba Dergisi'nden...
 

girdap

Ordinaryus
Katılım
8 Şub 2007
Mesajlar
2,541
Tepkime puanı
252
Puanları
0
Ey Nebi! …


Yakar ciğerimi hasretin közü
Hakikat yoluna kul eyle Nebi
Gönlü imar eder Kur’ân’ın sözü
Günah galerimi kül eyle Nebi!...


Bu asık suratlı çağ seni arar
Sevr’de ak örümcek, ağ seni arar
Hira’da Cebrail, dağ seni arar
Nurunu bahçemde gül eyle Nebi!...


Gün gelir İsrafil üflerken suru
Zulmeti dağıtır güneşin nuru
Bize yeter ümmet olma onuru
Hakikati bize yol eyle Nebi!...


Göğümdeki güneş ziya’na muhtaç
Nurunu eyledik başımıza taç
Kalpler sana meftun, ruhlarımız aç
Ağılarımızı bal eyle Nebi!...


Güvercinler konsun pervazlarıma
Âminler karışsın niyazlarıma
Sıcaklığın sinsin ayazlarıma
Kutlu Burak’ına nal eyle Nebi!...


Sevginle tamlanır eksik yanımız
Senle mânâ bulur tende canımız
Mübarek yolunda aksın kanımız
Şehidin kanına al eyle Nebi!...


Cennete kokunu verdin hırkandan
İzin ver geleyim gülüm arkandan
Seni ilelebet severim candan
Mübarek başına şal eyle Nebi


Ey Resul yüzüne hasret gözlerim
Tarifine aciz kalır sözlerim
Her geçen gün yanar, seni özlerim
İman ağacında dal eyle Nebi!...
M. Nihat MALKOÇ
 
Üst