önemli risale-i nur dersleri ve nurcular hakkında bilgiler-belgeler!!!!

rabbinsadikkulu

FETÖ nurcu değildir!
Katılım
10 Ocak 2012
Mesajlar
9,937
Tepkime puanı
131
Puanları
0
son gelişmelerle ilgili bir değerlendirme...

anlamadığınız şey şu; (ya da anlaşılmasını istemediğiniz)

verdiğiniz örnekten devam edersek; 2.000.000 kişi sınava giriyor.

200.000 kişi üniversiteye yerleşiyor.

40.000 kişi iyi bir yere yerleşiyor.

sorumuz şu: 2.000.000 kişinin tamamı sizin dersaneye devam etse, 40.000 iyi kontenjanda değişiklik olacak mı? hayır. yani her halükarda 1.960.000 kişi lik bir grup olacakaçıkta kalacak.

çözüm: madem öyle, kaliteli 40.000 kontenjanı artırma noktasında faaliyet gösterin. yeni üniversite açın.


malesef: taraflardan hiçbiri samimi değil. dersane kapatılmasının ve polis kolejlerine öğrenci alınmamasının sebebi "camia" nın cezalandırılmak istenmesidir. (ÖNEMLİ VE DE HAKILI SEBEPLERİ VAR AMA BURASI YERİ DEĞİL... FORUMDA BU KONULARIN İPUÇLARINA ULAŞABİLİRSİNİZ.... İSLAM DİNİNİN BU CAMİA ELİYLE PROTESTANLAŞTIRILMASI GAYRETLERİ, DİYALOG SAFSATASI ... VS) bu noktada dersanelerin kapatılması, camianın hem beslendiği insan kaynağını kurutacaktır, ham de maddi kaynağını.

hükümetten ikinci hamle olarak, camiaya destek veren patronları sindirici (incelemeler sonucu ağır vergi cezaları.. vs) bir hareket bekliyoruz.

sonuç:camianın dersanelerinin kapatılması ile elleri kırılmıştır. patronların sindirilmesi ve de maddi kaynaklarının kesilmesi ile de ayakları kırılacaktır. yani mustafa sungur abinin bedduası gerçek olmuş olacaktır.

buyrun bedduayı ve ilgili haberi hatırlayalım:

SUNGUR ABİ'NİN BEDDUASI TUTTU... RİSALELERİ TAHRİF EDENİN KOLLARI BACAKLARI KIRILSIN DEMİŞTİ. DERSHANELER KOLLARIYDI. pic.twitter.com/PTQil5LiiN

BaT4egbCAAA3_v6.jpg:large


Mustafa Sungur Agabey : Risale -i Nurun Sadeleştirilmesi İhanettir


http://www.youtube.com/watch?v=An4-iH7GumI

 

rabbinsadikkulu

FETÖ nurcu değildir!
Katılım
10 Ocak 2012
Mesajlar
9,937
Tepkime puanı
131
Puanları
0
fetulahçılar nurcumudur? sorusuna cevap veriyoruz...

beyefendi gözden kaçırılan bir hususu arz edelim;

-netanyahu ben nurcuyum dese demezler mi adama; neye göre?

-papa nurcuyum dese demezler mi adama; neye göre?

-manukyan nurcuyum dese demezler mi adama; neye göre?

.... örnekler çoğaltılabilir.


o halde ben nurcuyum demekle nurcu olunmuyor. Gayet açık ve net.

Peki fetulahçılar nurcumudur? öncelikle fetulahçıların neden nurcu olamayacağını, nurcuların özelliklerini sıralayarak ifade etmek isteriz;



"Nurculuk Nedir, Gerçek Nurcu Kimdir?


NURCULUK bir mezhep değildir. Tarikat değildir. Dernek değildir. Cemaat değildir... Nurculuğa bir meşrebtir diyebiliriz. Bu meşrebin özellikleri nelerdir? Arz edeyim:

Birincisi: Ehl-i sünnet ve cemaat dairesi içindedir.

İkincisi: Şeriata sımsıkı bağlıdır, şeriattan kıl kadar ayrılmamıştır.

Üçüncüsü: Kur'ân'ı düstur olarak kabul eder.

Dördüncüsü: Resulullah aleyhi ekmelüttahiyyat Efendimizin Sünnetine bağlıdır.

Beşincisi: Sahih İslâm itikadı üzerinedir.

Altıncısı: Gerçek Nurcular beş vakit namazı dosdoğru kılarlar.

Yedincisi: Namaz dışındaki ibadetleri dikkat ve hassasiyetle yerine getirirler.

Sekizincisi: Nurculuğun esaslarından biri takvadır. Gerçek nurcu muttaki Müslümandır.

Dokuzuncusu: Gerçek Nurcular vera sahibidirler. Şüpheli şeylerden uzak dururlar.

Onuncusu: Gerçek Nurcular dünyevî ihtiyaçlarını çoğaltmaz; asla lükse, israfa, aşırı tüketime, konfora, gösterişe, kibre, gurura sapmaz.

Onbirincisi: Gerçek Nurcular muhabbet fedaileridir, husumete vakitleri yoktur.

Onikincisi: Gerçek Nurcularda Cemal tecellileri parıldar. Kendilerine yapılan kötülükleri affederler, kötülüğü iyilik ile def ederler.

Onüçüncüsü: Gerçek Nur hizmetkârı, muhtaç olsa bile zekat istemez. Kendisi istemeden verilirse, ihtiyacı kadar alabilir. (Bediüzzaman'ın emri böyledir.)

Ondördüncüsü: Gerçek Nurcu hizmetlerini ihlasla yapar, Haliq için yaptığı hizmetlerin ücretini ve mükafatını mahluqattan beklemez, böyle bir riyakarlığa düşmez.

Onbeşincisi: Gerçek Nurcu, Nur talebesi olan Müslümanlar ile Nur talebesi olmayanMüslümanlar arasında ayırım yapmaz, ikincileri dışlamaz. Allah indinde üstünlüğün şu veya bu taifeye mensubiyetle değil, takva ile olduğunu bilir.

Onaltıncısı: Gerçek Nurcu, mü'min ve müslim kardeşlerini bırakıp da kâfirleri dost ve velî (idareci) edinmez.

Onyedincisi: Gerçek Nurcu, Allah katında gerçek, makbul, geçerli tek dinin İslâm olduğuna inanır; İslâm'a, gerçek din olmak konusunda ortak katmaz.

Onsekizincisi: Gerçek Nurcu Tevhid inancına sımsıkı bağlıdır. Tevhid ile Teslis'i asla bir tutmaz.

Ondokuzuncusu: Gerçek Nurcu,Resûl-i Kibriya Efendimizi inkâr ve tekzib eden kâfirleri asla ehl-i necat ve ehl-i Cennet olarak kabul etmez.

Yirmincisi: Gerçek Nurcu asık ve abus suratlı değildir. Kainata tebessüm ederek bakar.

Yirmibirincisi: Gerçek Nurcu fitneden, fesattan, tefrikadan nefret eder, o birleştirici ve toplayıcıdır.

Yirmiikincisi: Gerçek Nurcu iman, İslâm, Kur'ân, Sünnet, Şeriat için çalışır. Amaç bunlardır, Risale-i Nur metodu, hizmet aracıdır.

Yirmiüçüncüsü: Gerçek Nurcu asla gıybet etmez, laf taşımaz, ara bozmaz. İnsanlar onun elinden ve dilinden selamettedir.

Yirmidördüncüsü: Gerçek Nurcu cerrar (para toplayıcı) değildir.

Yirmibeşincisi: Gerçek Nurcu ara bulur, barıştırır, kaynaştırır.

Yirmialtıncısı: Gerçek Nurcu beddua etmez, hayır dua eder.

Yirmiyedincisi: Gerçek Nurcu Allah'tan sabır ve namazla yardım ister.

Yirmisekizincisi: Gerçek Nurcu benlik, hodfüruşluk, riyaset, dünyevî mevki ve makam ihtiraslarından uzaktır.

Yirmidokuzuncusu: Gerçek Nurcu Müslümanların ve insanların kurdu değil, meleğidir.

Otuzuncusu: Gerçek Nurcu iyi ve örnek bir Müslümandır. Ona bakan onda İslâm'ı görür.

Otuzbirincisi: Gerçek Nurcu, başta Bediüzzaman Said Nursî hazretleri olmak üzere din büyüklerini erbab haline getirmez, putlaştırmaz.

Otuzikincisi: Gerçek Nurcu ıslah edicidir. İnsaniyetin hidayetini ister.

(Yukarıdaki maddelerin hepsi de Risale-i Nur'da vardır.)

Mehmet Şevket Eygi"


kaynak:
http://www.milligazete.com.tr/koseyazisi/Nurculuk_Nedir_Gercek_Nurcu_Kimdir/1913#.Up4fmcRdUqg


not: fetulahçıların neden nurcu olamayacağını az bir idrak sahibi kimse anlayacaktır.(biraz aceleye geldi...) yukarıda sıralanan özelliklerden bir ikisi bana uyuyor, o halde ben de nurcuyum demeyiniz. komik duruma düşersiniz.

FETULAHÇILAR NURCU OLMAYA NURCU DEĞİLDİRLER DE, NE OLDUKLARI ESAS MERAK EDİLENDİR. BAKALIM KENDİLERİNİ NASIL TANITACAKLAR.

BU KİŞİLER LÜTFEN ÜSTADA İFTİRA ATMAYI BIRAKSINLAR. KENDİLERİNİ "NURCU" OLARAK TANIMLAMAYI BIRAKSINLAR.



beyefendi önemli hususun altınız çizmişsiniz. size teşekkür ederiz. biz de sizin dediğinizi diyoruz ama bir farkla;

nurculuğun; klasiği, moderni, post moderni olmaz. nurculuk, nurculuktur. nurcu olmak için üstadır düsturlarınının hepsini kabul edeceksiniz, bunları tağyir etmeyeceksiniz.

üstadın düsturları ortadadır.

- ya bu düsturların tamamını alacaksınız , bu daireye gireceksiniz ve "hakkın hatırı alidir, hiçbir hatıra feda edilemez" deyip, birileri gönül koysa da hakkı söyleyeceksiniz,

- ya da kendinizi nurcu diye tanımlamayacaksınız. biz şuyuz, buyuz (misal; fetulahçı!!!) diyeceksiniz.


bizim itirazımız bunadır.!!! risalelerimizden elinizi çekin!!! ve kendinizi başka türlü tanımlayın!!!, herkes yoluna gitsin!!!.

unutmayın; risaleler sahipsiz değildir. !!!



not:
şevket eyginin yazısını dikkatle okumanızı rica ederiz.

Komik insan adam Hz. Isa'ya Allah demeyi birakirsa bu buyuk bir merhaledir. Gerci ne anlarsin, hayatinda kac Hristiyan ile muhatap oldun ki. Bunu demeye baslayan bir insana muslumanlik daha yatkin hale gelir. Ayriyeten Ahmet Sahin bin kere acikladi, ben amentude eski sahih din anlayisini kastettim diye. Ehli Kitap olsun, veya Adem aleyhisselam'dan gunumuze kadar itikad mi degisti? Ne diyorsun sen yahu?

Resit Haylamaz'in cevabi :

http://www.iftiralar.org/dinleraras...apta-peygambere-hakaret-iftirasina-cevap.html


beyefendi anlamadığınız nokta şurası; hidayet Allah (cc) tandır.

bir hristiyan için ihtida töreni düzenlediyseniz, bunu siz mi başardınız? yok yok yanılıyorsunuz...

siz vazifenizi yapmalısınız. muvaffakiyet veya mağlubiyet Allah (cc) ın işidir siz buna karışamazsınız.

islam bir rahmet (acıma) dinidir? lütfen araştırın nedir "rahmet"

biz müslümanız elhamdülillah. inşaallah biz kurtulacağız. diyoruz ki; bak gavur, kendim için istediğimi senin içinde istiyoruz. hz. nuhun dediği gibi; bin kurtul. (ona acıyoruz. islamın rahmet dini olması burada karşımıza çıkıyor. - islam diyalog dini değildir. islam rahmet dinidir.) yani tebliğ yapacaksınız. bir daha tebliğ.. belki bin defa tebliğ. AMA sırf ona hoş gelsin diye islam şeriatını eğip bükmeyeceksiniz. ALLAH (CC) tan korkun!!!
 

rabbinsadikkulu

FETÖ nurcu değildir!
Katılım
10 Ocak 2012
Mesajlar
9,937
Tepkime puanı
131
Puanları
0
fetulahçılardan ahmet kurucanın 2013 arafatta (hacc), "hizmet" düşmanları için skandal yaptığı beddua!!!!



quote_icon.png
rabbinsadikkulu Nickli Üyeden Alıntı

fetulahçılardan ahmet kurucan arafatta "hizmet" düşmanları için, elindeki kağıttan okuyarak, beddua etti. ayrıca, belli ki planlı olan bu hareket, saman tv den de canlı yayınlanıyordu. hatırlamak, unutmamak lazım.


biz bu ahmet kurucan ın yüzünde nur göremiyooruz. ya siz....


ey fetulahçılar bilin ki; hizmet=islam değildir. bunlar apaçık sapıklık içindeler. hizmet düşmanları için edilmiş bedduanın kapsamına kimler girmiyor ki... başbakandan, bakanlara, meşayihten, kanaat önderlerine kadar geniş bir yelpaze...

aşağıdaki videonun 03:32 saniyeden sonrasına bakabilir.

http://www.youtube.com/watch?v=zsJocieuMOA



genel bir beddua yapılmamış lütfen dikkat edin.

"ahmet kurucan bedduasına ;

""...Allah'ım
İslam düşmanlarının hidayetleri mümkünse hidayet eyle..." diye başlamıyor.

"...Allah'ım
hizmet düşmanlarının hidayetleri mümkünse hidayet eyle..." diye başlıyor.

şimdilerde "camia" olarak nitelenen bu oluşuma, bir vakit "hizmet hareketi" dendiği için, bu ifadenin ne anlama geldiğini düşük zekalı insanlar bile anlayacaktır."



Bedduanın tamamı;

“...Allah'ım
hizmet düşmanlarının hidayetleri mümkünse hidayet eyle, ….. , değilse onları sana havale ettik, sen onları kahreyle Allahım, onları mahveyle Allahım, onları perişan eyleAllahım,kalemlerini kırAllahım, birliklerini boz Allahım,
düzenlerini dağıt Allahım,..."

Görüldüğü gibi “hizmet” düşmanları için yapılmış özel bir beddua. Hem de arafatta…

Takdir sizin…






********************


konu ile ilgili lıntı aşağıdadır....

ede Nickli Üyeden Alıntı
ahmet kurucan bedduasına ;

""...Allah'ım İslam düşmanlarının hidayetleri mümkünse hidayet eyle..." diye başlamıyor.

"...Allah'ım hizmet düşmanlarının hidayetleri mümkünse hidayet eyle..." diye başlıyor.

şimdilerde "camia" olarak nitelediğiniz oluşumunuza, bir vakit "hizmet hareketi" dediğiniz için, bu ifadenin ne anlama geldiğini düşük zekalı insanlar bile anlayacaktır.

şimdi nasıl kıvıracaksın, merak ediyorum. sakın; "hizmet=islam" deme... :) güldürme kendini...

inanmayan aşağıdaki videonun 03:32 saniyeden sonrasına bakabilir.

http://www.youtube.com/watch?v=zsJocieuMOA



not: ayrıca biz islam düşmanları için yapılan her bedduaya, amin deriz. ama burda islam düşmanları için değil, hizmet düşmanları için beddua edilmiş. biz, sizin "hizmet hareketinizi" islamın bağrına saplanmış bir hançer olarak görüyoruz. yaşadığımız çağda islama sizin kadar zarar veren yoktur. daha ötesini söylemeye dilim varmıyor. biz bu noktada insanları uyandırmayı, kendimize görev biliyoruz. hidayet Allah (cc) tandır. biz vazifemizi yaparız.




not: mezkur kişinin beddua ettiği kişilerden biri, apaçık tayyip beydir.
 

rabbinsadikkulu

FETÖ nurcu değildir!
Katılım
10 Ocak 2012
Mesajlar
9,937
Tepkime puanı
131
Puanları
0
ibrahim özdemir isimli fetulahçının, sevgili peygamberimize yaptığı hakaret; (bu kişi hala zaman gazetesi yazarı)

not: fetulahçılar , nurcu değildir.

önce konuyu özetleyelim;

fetulah gülenin, dersanelerin kapatılması ve de "the camia" ya karşı, hükümetçe yürütüldüğünü iddia ettiği operasyonla ilgili açıklaması aşağıda

http://www.youtube.com/watch?v=Xov1Z0fds3Y

(aşağıdaki videonun 12:00 dakikasından sonrasına bakılabilir - ama tavsiyemiz tamamını dinlemeniz)

http://www.youtube.com/watch?v=Z1WX34Kg6jc


bu açıklamalardan sonra, fetulahçılar tek merkezden kontrol edilmişçesine, hükümete (otoriteye, güce karşı) saldırıya geçtiler.

bunlardan biri de ibrahim öztürk




burada konu olan adamın adı ibrahim öztürk, marmara üniversitesinde doçentmiş. ve de zaman gazetesinde muteber bir yazar. kısaca fetulahçı

twitter da yazdığı mesaj; "Peygamberin bile kıblesi şaştı oğlum!!! Küdüs'tü Kabe oldu. Bu alemde değişmeyen tek şey yalakalık, güce tapmak." şeklinde.

zaman gazetesindeki adresi:
http://www.zaman.com.tr/ibrahim-ozturk/sektor-kapatmak_2168680.html

twitter adresi:
https://twitter.com/ibrahimozturk69

22492.jpg




şimdi ülke, islam şeriatı ile yönetiliyor olsa idi; bu adamla ilgili hüküm ne olurdu?

kendi şeyhine, hocasına en küçük imada (misal; emekli vaiz) bulunanlara, demediğini bırakmayan acizlere (neydi adamın adı; nuh gönültaş vd...) sesleniyoruz. bakın burda sevgili peygambere iftira var. nerdesiniz. SİZLERİN NEFİSLERİNİZİ CEHENNEM ATEŞİ İLE KORKUTUYORUZ. KORKUN!!!

islam davası sahipsiz değil. sevgili peygamberimiz sahipsiz değil. peygamberimize söz söyleyen melunlar!! yırtarım ağızlarınızı. bin canımız olsa bini de islam davasında Allah (cc) yolunda feda olsun. biline. sizin o çok bilmiş hocanız size böyle mi terbiye veriyor. cami duvarına işediniz.

şaşkın adam! kıblesi şaşan, ancak sen ve senin yolundan gidenlerdir. dua et, laik bir cumhuriyet olan türkiyede yaşıyorsun!!!

bu ve bunun gibileri, kubur farelerine denk, muameleye tabi tutmak gerek!

EY ÜMMETİ MUHAMMED! SEVGİLİ PEYGAMBERİMİZE ATILAN BU İFTİRAYA SESSİZ KALMAYIN.!!!


anlayana sivrisine saz...
"insanda yok ise EDEP, neylesin medrese mektep. okusa da adam olsa da MERKEP gene MERKEP"
"ilmiyle amel etmeyen, kitap yüklü eşek gibidir"
 

rabbinsadikkulu

FETÖ nurcu değildir!
Katılım
10 Ocak 2012
Mesajlar
9,937
Tepkime puanı
131
Puanları
0
arşiv. abdulkadir badıllı abinin açıklaması


Bediüzzaman Said Nursi’nin talebelerinden Şanlıurfalı Abdülkadir Badıllı, hükümetin dershaneleri dönüştürmesine karşı olan Gülen Cemaati’ni eleştiriyor:

“Biz hizmet için oy veririz ama onlar pazarlık yapar.”

Dershanelerin dönüştürülme tartışmaları büyüyor. Gülen Cemaati bu karara tepki gösterirken, Bediüzzaman Said Nursî’nin Şanlıurfa’da yaşayan talebelerinden Abdülkadir Badıllı da bu konuda çarpıcı yorumlar yapıyor. 77 yaşındaki Badıllı, dershane tartışmaları sırasında Gülen’in “Bunlar cennet’in kapısını da kapatırlar” sözlerine tepkili… “Dershane Cennet kapısı mıdır?

Bu tepki, değirmenin suyu kesildiği için, bence niyetleri bu. Yoksa halkın istifadesi kesildiği için değil” diyen Badıllı, amaçları gerçekten hizmet etmek ise başka dershaneler beş alıyorsa, onlara bir almalarını öneriyor: “Ama böyle değil, bilakis başkasının aldığından daha fazla ücret alıyorlar. Değirmenin suyu kesildiği için bu kadar feryat etmek doğru değil. Cemaat dediğimiz, Fethullah Hoca Cemaati’dir. Fethullah Hoca’nın Cemaati, hükümet içinde hükümet kurmak istiyor. Fethullah Hoca’nın kendini böyle siyasi meselelerin içine sokması hoş değil.”

500 DERSHANELERİ VAR

Gülen’in kendi şahsiyetini ortaya koyan bir hoca, bir âlim olduğunu söyleyen Badıllı, dershanelerin kapatılmasına karşı çıkışını ise beğenmiyor. Badılla’ya göre dershanelerin yararlarının yanı sıra zararları da var: “Halk ‘Bunların elinde en az 500 dershane var. Bunlar gelecek gelir için bu kadar telaş ediyor’ diyor. Ben de öyle zannediyorum. Hakikaten çok büyük bir gelir. Sanki talebelerin hepsi dershaneye gelirse, birden bire yükselecek, üniversiteyi kazanacak. Öyle bir şey yok. Bir iki tane çıkacak, o da kendi kabiliyetiyle zaten zekidir.” Badıllı hükümetle Nur Cemaati arasında bir sorun olmadığını, memleket için AK Parti’ye oy verdiklerini ve hükümetin iyi yolda yürüdüğünü söylüyor. “Biz hükümete engel değil, elimizden gelirse yardım etmek isteriz” diyen Badıllı, Risale-i Nur okuyan cemaatlerinin bu düşüncede olduğunu ama Gülen Cemaati’nin menfaat peşinde olduklarını iddia ediyor “Onlar bir menfaat karşılığında oyunu verir, pazarlık yapar.

Biz onlardan değiliz. Risale-i Nur’u asıl okuyan cemaatin içinde ticari zihniyet yok. Üstat hazretleri siyasete girmedi ve ‘Siz de girmeyin’ dedi. Siyasetin içine girilip belli bir gaye için hareket edildi mi, eskiden beri bir makama girmek için ellerinden geleni yaparlar. Hakiki Risale-i Nur talebeleri ise üstadın yolunda gider, harfiyen Bediüzzaman’ı takip eder. Fethullah Hoca’nın cemaati öyle değil. Fethullah Hoca’nın daha sonra yazdığı kitaplara göre hareket ediyorlar.”

RİSALE-İ NUR’U TAHRİP ETTİLER

Badıllı, Risale-i Nur’un tahrip edilmesine de çok tepkili: “Onlar ‘Risale-i Nur cemaatindeniz’ dedikleri halde Risale-i Nur’u tahrip ediyor. Üstadın kelimelerini değiştirerek, metin içine kendi kelimelerini koyup bütün dünyaya ‘Risale-i Nur budur’ diyorlar. Üstadın rızası olmadan sağlığında buna teşebbüs edildi. Necip Fazıl Kısakürek yapmak istedi, üstat kabul etmedi. Ahmet Fevzi Kul üstadın büyük bir talebesi. O da yapmak istedi, yine kabul etmedi. Üstat yazdıklarının aynen muhafaza edilmesini istiyordu. Fakat bunlar değiştirdiler, Risale-i Nur’u tahrip ettiler. Biz onlara ihtar gönderdik, dikkate almadılar. Bu nedenle ben de onları protesto ediyorum.”

ABDÜLKADİR BADILLI KİMDİR?

40 yıldır Nur Zehravi Camii’nde bir odada kitap okuyup, çalışmalarını burada sürdüren Abdülkadir Badıllı, 1953′te Bediüzzaman Said Nursî’nin talebeleri arasına girer. Arapça, Farsça, Kürtçe ve Osmanlıca bilen Badıllı’nın üç ciltlik Mufassal Tarihçe, Risale-i Nurun Kudsi Kaynakları, İşarat-Ül İcaz Tercümesi, Mesnevi-yi Nuriye Tercümesi, Bediüzzaman ve Din Tılsımları, İslam Kardeşliği İçinde Türk İlişkileri, Güneş Üflemekle Sönmez ve son olarak Risale-i Nur’da Cuma Hutbeleri adlı eserleri var.

(SABAH PAZAR)
 

rabbinsadikkulu

FETÖ nurcu değildir!
Katılım
10 Ocak 2012
Mesajlar
9,937
Tepkime puanı
131
Puanları
0
Fethullah Gülen'in telefon açarak kadın tuzağından kurtardığı o kişi kim?

(
videonun 17:09 dakikasından sonrasına bakılabilir)


"başörtüsüne füruat diyenler oldu. Biz bunları da gördük " sözlerine de yanıt veren Gülen, ayrıca şu an "yükseklerde olan" birini bir komplodan nasıl kurtardığını da anlattı.

Bir kadınla buluşmaya giden kişiye komployu haber vererek tuzaktan kurtardığını anlatan Fethullah Gülen, "eğer o tuzağa düşseydi şimdi olduğu yerde olamazdı" dedi. Ayrıca o kişinin sırrını bildiği için şu an kendisine düşman olduğunu da sözlerine ekledi ve birkaç başka örnekten de bahsetti.

Başbakan'ın bugünlerde Fethullah Gülen'e karşı duruşu sır değil. İster istemez akıllara "o kişi Başbakan mı" veya "o kişi mit müşteşarı hakan fidan mı?" sorusu geliyor.



aşağıdaki videonun 17:09 dakikasından sonrasına bakılabilir;



Fethullah Gülen 397. Nağme: Kara Propaganda ve Nefis Muhasebesi


http://www.youtube.com/watch?v=bMA0F3eqUJ0

 

rabbinsadikkulu

FETÖ nurcu değildir!
Katılım
10 Ocak 2012
Mesajlar
9,937
Tepkime puanı
131
Puanları
0
YENİ!!! fetulah gülenin; 06/12/2013 tarihli "BAŞÖRTÜSÜ FÜRUATTIR" açıklaması ve kadir mısıroğlunun buna 07/12/2013 tarihli cevabı



- ilk olarak fetulah gülenin, 06/12/2013 tarihli son açıklaması (05:30 dakikadan sonrasına bakılabilir)

Fethullah Gülen 397. Nağme: Kara Propaganda ve Nefis Muhasebesi

http://www.youtube.com/watch?v=bMA0F3eqUJ0








- ikinci olarak kadir mısıroğlunun, bu açıklamaya, 07/12/2013 tarihli cevabı (42:05 dakikadan asonrasına bakılabilir. lütfen sonuna kadar izleyin. )

- hakan fidan meselesi için 1:06:15 dakikadan sonrasına bakınız. burada kadir mısıroğlunun bahsettiği istihbarat başkanı, said özdemir abin oğlu, kemalettin özdemir dir.

Üstad Kadir Mısıroğlu ile Cumartesi Sohbetleri (07/12/2013)


http://www.youtube.com/watch?v=agMugnRkerg

 

rabbinsadikkulu

FETÖ nurcu değildir!
Katılım
10 Ocak 2012
Mesajlar
9,937
Tepkime puanı
131
Puanları
0
abdullah yeğin abinin derste, üstaddan paylaştığı bir düsturu hatırlatalım; “Gayrı meşru bir tarik ile maksadına giden adam, maksadının aksiyle tokat yer.”



not: ey uykuda iken kendini ayık zanneden fetulahçılar, kendinize gelin. UYANIN!!! fetulah beyin kim olduğunu ve de neye hizmet ettiğini görün...





Abdullah Yeğin Ağabeyin görüşleri
http://www.youtube.com/watch?v=C15ChDeFd7g

 

rabbinsadikkulu

FETÖ nurcu değildir!
Katılım
10 Ocak 2012
Mesajlar
9,937
Tepkime puanı
131
Puanları
0
YENİ!!! fetulah gülenin; 06/12/2013 tarihli "BAŞÖRTÜSÜ FÜRUATTIR" açıklaması ve kadir mısıroğlunun buna 07/12/2013 tarihli cevabı



- ilk olarak fetulah gülenin, 06/12/2013 tarihli son açıklaması (05:30 dakikadan sonrasına bakılabilir)

Fethullah Gülen 397. Nağme: Kara Propaganda ve Nefis Muhasebesi

http://www.youtube.com/watch?v=bMA0F3eqUJ0








- ikinci olarak kadir mısıroğlunun, bu açıklamaya, 07/12/2013 tarihli cevabı (42:05 dakikadan asonrasına bakılabilir. lütfen sonuna kadar izleyin. )

- hakan fidan meselesi için 1:06:15 dakikadan sonrasına bakınız. burada kadir mısıroğlunun bahsettiği istihbarat başkanı, said özdemir abin oğlu, kemalettin özdemir dir.

Üstad Kadir Mısıroğlu ile Cumartesi Sohbetleri (07/12/2013)


http://www.youtube.com/watch?v=agMugnRkerg



fetulah beyin, "BAŞÖRTÜSÜ FÜRUATTIR" açıklaması ile ilgili bir makale. yazan ümit şimşek abi. okumanızı tavsiye ederiz.

umit-im-ek.JPG




"Bir 28 Şubat hatırası olarak füruat meselesi
28 Şubat döneminin en talihsiz hatıralarından birini teşkil eden “füruat” meselesi, aradan geçen onca yıla rağmen hâlâ tartışılmaya devam ediyor. Bu tartışmanın konusunu teşkil eden beyanların sahibini dinde en yüksek ve tartışılmaz otorite olarak kabul edenlerin yanı sıra, bazı safdil dostlarımız da sadece bu talihsiz beyanları savunmakla kalmıyorlar, bir de Haricîlerin kadim âdetine ittibâen muhaliflerini cahillikle suçlayarak bizlere füruat’ın ne mânâya geldiğini öğretmeye kalkıyorlar. Bu durumda, bize de, kendilerinin yüksek müsaadelerine sığınarak, onlara bazı şeyleri — öğretmek demeyelim ama — hatırlatmak düşüyor.
***
Önce hafızalarımızı tazeleyelim. Sayın Fethullah Gülen’in http://tr.fgulen.com/content/view/2257/141/adresinden ulaşabileceğiniz beyanlarında, başörtüsü ile ilgili olarak aynen şu ifadeler geçiyor:
“Dinin füruata ait bir meselesinde bu denli hassas olmak mı, yoksa tercihini başka istikamette kullanmak mı gerekli? Kişi kanaat-ı vicdaniyesi ile bu mevzuda hükmünü verip öyle davranmalıdır. Bana göre okumayı tercih etmelidirler.
“Genç kızlarımızın zorlanmaları halinde tercihlerini eğitim gören hedefinden yana yapmalarını arzu ederim. Tabii ki dini mülahazalarla başlarını örten hanımlara müdahale edilmesine karşıyım. Onların dinin detayına ait bir konuyla tahsilleri arasında tercih yapmak zorunda bırakılmalarına üzülüyorum. Ama toplumumuz hassas bir dönemden geçiyor. Herkesin bunu göz önüne alması lazım. Bir taraf bunu kavga sebebi yapmamalı, diğer taraf da tepkileri kavga başlatıldı diye görüp üzerine gitmemeli... Hukukçu bir dostumuz yazdığı kitaba “Müntesiplerinin Cehaleti, Hasımlarının Kör Düşmanlığı Arasında Talihsiz Müslümanlık” adını koymuş. Çok doğru. Durumumuzu özetliyor kitabın ismi. İki taraf da cehalete yenik düşüyor.
“Kadının başını örtmesi meselesi bir iman meselesi ölçüsünde önemli değildir. Allah'a karşı kulluk, umumi manada kulluk meselesi ölçüsünde önem arz etmez bunlar. Teferruata ait meselelerdir.
Temel meseleler varken, teferruatın kavgasını vermek zannediyorum üslup bakımından yanlış.Onları öne çıkartmak bir yönüyle diğer meselelerin önemsizliğini bir yönüyle ifade etmek gibi bir şey olur.
Teferruata boğulmayalım. Küçük şeylere büyük şeyleri feda etmeyelim. Yani başörtüsü eğer İslami öğretiler, İslami esaslar arasında dördüncü beşinci sırada bir meseleyse, bununla kavga ederek bir yönüyle belki imana müteallik meseleleri çok geri plana atıyoruz.
***
Bugün bir kere daha okuyup hafıza tazeledikten sonra her ne kadar bu beyanları kimsenin savunmaya teşebbüs edebileceğini sanmasak da, yarın yine bu sözler unutulacak ve safdil dostlarımız yine “füruat” açıklamaları yapmaya devam edeceklerdir. Onun için, biz de şimdiden bu dostlarımıza, Mecelle’nin üçüncü maddesinde ifadesini bulan bir kaideyi hatırlatıyoruz.
Ukudda itibar makasıd ve maânîyedir, elfaz ve mebânîye değildir” der bu madde. Yani, maddî bir sonucu olan akidlerde dahi itibar olunacak şey hangi kelimenin ve hangi cümle yapısının kullanıldığı değil, söylenen sözle neyin kastedildiği ve hangi mânânın anlaşıldığıdır. Şimdi, bu gerçeğin ışığında, yukarıdaki beyanları bir gözden geçirelim:
Teferruat” kelimesi, bu beyanlarda tekrar tekrar ve ısrarla kullanılmış, ayrıca “detay” kelimesiyle de takviye edilmiş, bu şekilde kastedilen mânânın “sıkıntılı bir durumda gözden çıkarılması gereken bir ayrıntı” şeklinde anlaşılması iyice sağlama alınmış, sadece, ihtiyaç ânında bir savunma aracı olarak kullanılmak üzere, araya bir “füruat” lâfı yerleştirilmiştir. İnsanların safdilliğine güvenmekle Sayın Gülen’in hiç de hatâ etmiş olmadığını, hâlâ devam eden tartışmalar bize açıkça gösteriyor.
Başörtüsü mücadelesine açıkça “Teferruatta boğulmayalım” sözüyle karşı çıkıyor Sayın Gülen. Bu kadarla da kalmıyor, başörtüsü mücadelesini verenleri, başörtüsünü yasaklayanlarla aynı kefeye koyarak “İki taraf da cehalete yenik düşüyor” iddiasında bulunuyor. Cemaatin içindeki insaf ve iz’an sahiplerine soruyorum, hocanızın şu sözünde savunulacak bir taraf bulabiliyor musunuz?
Sayın Gülen’in başörtüsü konusundaki tavrı sadece beyanat seviyesinde kalmamış, Cemaatin herkes tarafından bilinen tatbikatıyla da, herhangi bir tevile imkân bırakmayacak şekilde tarihe geçmiştir. Türkiye’yi bırakın, yurt dışındaki öğrencilerine bile başlarını açtıran ve Peygamberimizin rüyalara girip de “Başınızı açın” dediği iftirasını yayan insanlar Ay’da yaşayan bir cemaatin mensupları mıydı? Veya bütün bunların üzerinden çok uzun jeoloijk çağlar mı geçti de bu hatıralar insanların zihinlerinden silindi?
***
Dostlara hatırlatacağımız ikinci husus, şeâir kavramı olacaktır. Bunlar, herkesin bildiği gibi, dinin alâmeti olan şeylerdir; bu sebeple de başka herşeyden daha üstün ve daha önemlidirler. Hattâ, Bediüzzaman Hazretleri, şeâirin nâfile nev’inden olanlarının dahi şahsî farzlardan daha önemli olduğunu bize hatırlatmıştır. Bir ülkede ezan okunmasının yahut bayram namazı kılınmasının veya kurban kesilmesinin önem itibarıyla şahsî farzlardan öne geçmesi işte bu sebepledir.
Başörtüsü ise, hem hem farz, hem de şeâir özelliğini taşıyan bir yükümlülüktür; onun için, dinî hassasiyet sahibi olan aklı başında bir kişi, başörtüsü ile ilgili bir suale muhatap olduğu zaman, insanların bu İslâm alâmetine olan bağlılıklarını zaafa uğratacak bir sözü telâffuz etmek şöyle dursun, aklından bile geçirmez. Bediüzzaman’ın tesettürü müdafaa eden risalesi, onun hayatı boyunca aldığı yegâne mahkûmiyetin sebebiydi; bu mahkûmiyetten sonra Bediüzzaman’ın yaptığı iş ise, eserin başına o kararı veren mahkemeyi suçlayan zehir zemberek bir not ekleyerek tekrar neşretmek olmuştur. Böyle bir davranışı “imana müteallik meseleleri çok geri plana atmak” şeklinde yaftalayan Gülen’in “cehalete yenik düşüyorlar” ithamı, herkesten önce Bediüzzaman’ı şümulüne almıyor mu? Yoksa Sayın Gülen bu sözlerinin tam hedefinde Bediüzzaman’ın bulunduğunu fark edemiyor mu?
***
Fakat Gülen cephesinden Bediüzzaman’ın nasıl görüldüğünden daha önemli olan, Bediüzzaman cephesinden Gülen’in nasıl göründüğüdür. Sayın Gülen’in yaptığı günü kurtarmak için bir manevradan ibarettir; Bediüzzaman’ın sözleri ise, tarihe yadigâr kalacak ve istikbalin nesillerine yol gösterecek olan tesbitlerdir. Bediüzzaman, Kur’ân-ı Kerimin irşadı doğrultusunda, şeâiri doğrudan doğruya vicdan ile, hattâ toplumun vicdanı ile irtibatlandırır ve şeâirin terk edilmesi halinde vicdanların bozulacağını haber verir. Başörtüsü konusundaki talihsiz beyanları takip eden ve MGK’nın meş’um 28 Şubat kararlarına içtihad sevabı bağışlamak, İsrail’i İslâm topraklarında meşru otorite saymak, Hz. Peygamberin lehviyat meclislerinde görüldüğünü iddia etmek, kendisine muhalif saydığı Müslümana Firavun ithamı yöneltmek gibi Müslüman vicdanını yaralayan akla ziyan nice iddialar, Bediüzzaman Hazretlerinin bu tesbitini tedâi ettiriyor ve “Acaba sırada bundan sonra ne var?” sorusunu hatıra getiriyor.
Sırada başka nelerin gün yüzüne çıkmak için beklediği konusu sürpriz olarak kalabilir; ancak en azından Risale-i Nur’un şimdiden işleme girmiş bulunduğunu biliyoruz. İslâm şeâirine “dinin detayı” gözüyle bakan Cemaat, dar zamanlarda uzak görünmeye çalıştığı Risale-i Nur’a bir müddettir esrarengiz bir hamiyetle el attı ve onu sadeleştirmeye (veya daha doğru bir tabirle kendisine benzetmeye) başladı!
Ne diyor Alman atasözü:
“Tilki vaaz vermeye başladığı zaman gözünüz tavuklarda olsun!”
_____________________________________________
Facebook: http://www.facebook.com/yazarumitsimsek | Twitter: http://twitter.com/umit_simsek | mail:[email protected]

kaynak:
http://www.sondevir.com/?aType=yazarHaber&ArticleID=8973

 

rabbinsadikkulu

FETÖ nurcu değildir!
Katılım
10 Ocak 2012
Mesajlar
9,937
Tepkime puanı
131
Puanları
0
hasan akar abiden önemli ders!!!

12/12/2013


Bediüzzaman hz. isa mehdi a.s ceccah hakkında ne diyor her kafadan ses çıkıyor hangisi niye doğru 1


http://www.youtube.com/watch?v=p8WNDQi0jgM




önemli yorumları da burda paylaşalım;

"11:50 den sonrası önemli. hasan abi zannımızca burada; fetulah gülene gönderme yapıyor. abimiz mezkur kişiyi ve peşinden gidenleri yerden yere vuruyor.

ayrıca; sohbette geçen "küçük sarıklı genç", fetulah gülen mi? sorusuna cevap veriliyor. bizce değil.


43:00 dakikadan sonrasında hz. mehdi den bahsediyor. fetuah gülenin neden mehdi olmadığını olamayacağını anlatıyor. mehdinin geleceğinden bahsediyor.

not: değerli hasan abimize bir soru soralım. abi neden isim vermiyorsunuz?"
 

Havas

Kısıtlı Erişim
Katılım
19 Ocak 2012
Mesajlar
4,432
Tepkime puanı
71
Puanları
0
yahu kardeşim ..ne var şu risalelerde ?bizede öğret!sen bir nurcu olarak eleştrilere cevab verebilyorsan doğru yoldasın demekdir .Eleştrilere cevab veremeyip saklanıp gizleniyorsan susuyorsan senin inandığın davada bir sorun var demek..
yahudi kabalası ebced cifr'le kuranı kerim tefsir edilirmi?kuranı kerimde abdestle ilgili ayeti alıp buradan said nursi isimine işaret ediyor denmesi doğrumu?
imam rabbanin,abdulkadir geylaninin yazdığı esere onay verdiğini,allah cc'danda onay alıp almadığını düşünürken şiddetle uyarılamsı ve kuranda 33 ayetin risalei nuru tasidklediğini siöylemesi doğrumu?


ondan sonra diyoruzki allah cc bize yardım etmiyor?böyle bir yolda gidene yardım edermi?sen söyle
?
 

hirahos

Kıdemli Üye
Katılım
9 Kas 2006
Mesajlar
35,948
Tepkime puanı
483
Puanları
0
Yaş
55
Mehdi'yi A'zam kimdir.

not: rüştü tafral abi gördüğümüz kadarı ile mehdi'yi azamla ile ilgili beyanlarında ifrat noktasındadır. katılmıyoruz.

Pekçok Nursi efendi talebesi, Mehdi As. konusunda ifrat noktasında... Bir değil, beş değil, on değil.

Orası malum da; siz ne noktasındasınız, hiç merak etmezdim, edesim tuttu. :)
 

rabbinsadikkulu

FETÖ nurcu değildir!
Katılım
10 Ocak 2012
Mesajlar
9,937
Tepkime puanı
131
Puanları
0
Üstadın ne dediğiyle ilgili, şakirtler arasında birden fazla görüş var, farklı farklı... Yani hangisi?!


bakın üstad mehdii azamla ilgili ne diyor. (başka sözler de var da, sadece bu söz bile yeterli...)


"... o ileride gelecek acip şahsın bir hizmetkârı ve ona yer hazır edecek bir dümdârı ve o büyük kumandanın pîşdâr bir neferi olduğumu zannediyorum...."


üstadın bu sarih ifadesinden sonraki tüm teviller, ifrattır.



ACÎB [acib] : Şaşılan ve hayret uyandıran şey; benzeri görülmeyen; garip.

DÜMDÂR [dümdar] : Ordunun geriden gelen emniyet kuvveti

PİŞDAR [pişdar] : Öncü, kumandan, önde giden.

NEFER [nefer] : Asker, er.

zannetmek: Kesinlik derecesine varmayan, fakat yüzde ellinin üstünde bulunan bilgi.




not: bizim mehdii azam beklentimiz yoktur, mehdii azam inancımız vardır. (yani; işi gücü bırakıp mehdi beklemiyoruz.)

kaynak:
http://www.sorularlarisale.com/kulliyat/564/_224_.html
 

hirahos

Kıdemli Üye
Katılım
9 Kas 2006
Mesajlar
35,948
Tepkime puanı
483
Puanları
0
Yaş
55
Abim, o kadarını tafral abinin ifradı dediğinizde anlamıştık zaten... Enine boyuna, kimin nasıl inandığını bilmekteyiz. Siz, fazla açıklamak istemiyorsunuz zannedersem.
 
Üst