Okullarda Kıyafet Serbet olsun mu?

MEB öğretmen, öğrenci ve veliler arasında yaptığı “Okul kıyafetleri serbest olsun mu?” anketine göre “Önlük kalksın, serbest kıyafet gelsin” diyenlerin sayısı “Önlük uygulaması devam etsin” diyenlerin önüne geçti.

Gelecek öğretim yılından itibaren öğrenciler okula mavi önlük ya da okulların belirlediği formaları giymeden gidecek. İşte yeni öğretim yılında okullarda geçerli olacak kıyafet:
-Kışın pamuklu yazın keten pantolon giyilecek.
-Kota izin yok.
-Şort ve askılı giymek yasak.
-Kızlarda etek giyme. zorunluluğu yok. Etek boyu dizin hemen altında olacak.
-Erkek öğrenciler kışın renk şartı olmaksızın gömlek ve ceket giyecek yazın tişört serbest.
-Erkek öğrencilerde tek renk kravat zorunluluğu kaldırıldı.
-Kıyafetler dini, etnik, ideolojik sembol ve renkleri taşımayacak.
-Başörtüsü, türbana izin yok.
-Sandalet ve terlik gibi ayağı açıkta bırakan ayakkabılar giyilemeyecek.
‘SİYAH’ YASADAN DA ÇIKACAK
MEB, “Okullardaki Görevlilerle Öğrencilerin Kılık Kıyafetlerine İlişkin Yönetmelik”te de değişiklik yapmaya hazırlanıyor. Yasada hâlâ ilköğretim ve or ta öğ re - tim okullarında okuyan çocukların “siyah” önlük giymesine yönelik kural var. MEB’in daha önce düzenlediği çalıştayda kıyafetlere serbestlik getirilmesi önerisi yer almıştı.

haberturk

Türkiye'nin baş belalarından birisi de işbu "kıyafet despotizmi"dir. Bu öyle bir dayatma ki ilkokul birinci sınıfta başlar ve hayatınız boyunca peşinizi bırakmaz...

Geçen senede böyle bir söylenti vardı...Ama aslı çıkmadı... Bu öğrencileri oldukça heyecanlandırmıştı.
Okul kıyafetini bile zor bulan aileler var.Bence tam bir eşitsizlik olur durumu olan ve olmayan ailelerin çocuklarında.
Okul kıyafetini başkalrından alıp giydiren veliler tanıyorum...Ama yinede hayırlısı olsun...

Bizim illerde tek tip adam severler. Fazla cafcafı,rengi sevmezler.Gökkuşağı gökte güzeldir.Yerde yakalasalar ümüğünü sıkarlar. Rengarenk olalım diyenlere gökten 6 ok düşmüştür.Çıkar çıkarabilirsen...(Gerçi şimdi başka yere saplıyorlar okları.İzledik; piyasaya sürenleri kınadık.Öğrenilen ayıp saklanır diye öğretildi bize.Fakat 'savaş' hiledir.Dikkatli olmak lazım değil mi efendim?)

bkz.harama uçkur çözerken dikkat edilecek hususlar... (Gene nerden nereye geldim yahu! Ben dahi şaşırdım gözden geçirince.Ama silmiyorum,kalsın.)

Bu demektir ki çocukların psikolojik buhranlarına bir de kıyafet konusu ekleniyor.

Fakir ya da vasatın altında aileler ne bulup da giydirecek bu çocuklara, çok merak ediyorum... Zengin çocuğu her gün farklı farklı giyinirken, buna imkanları yetmeyen çocuklar nasıl hissedecek, hiç düşündünüz mü bunu? Tam bir psikolojik sıkıntı haline getirecekler mevzuyu... Ne abartıyorsunuz sanki, tek tip giyinmekte ne gibi bir kötülük var hem? Sonuçta bunlar çocuk, bu yüzden hayata küsen, "neden neden neden Allahım, niye hepimiz aynı kıyafetleri giyiyoruz? Bu çağdışılık benim derslerimi, kişiliğimi çoook etkiliyor" diye dertlenen çocuk gören var mı? Onlar çocuk, tek tip giyim tarzı onların umrunda olmaz ama farklılıklarını yüzlerine çarpar gibi bir sistem değişikliği yapılırsa asıl o zaman zarar göreceklerdir.

Okulda kıyafet serbestliğine tepki var

Milli Eğitim Bakanlığı’nın ilk ve ortaöğretimde öğrencilerin kot pantolon hariç istedikleri kıyafetlerle okula gelmesine olanak sağlayan değişiklik çalışması şimdiden tepkilere neden oldu.


MEB’in internetten düzenlediği öğrenci kıyafetlerinin serbest olup olmamasına yönelik ankette istediği desteği bulan Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, konuyu önümüzdeki günlerde Bakanlar Kurulu gündemine getireceğini söyledi.

OKULLAR PODYUMA DÖNER

Karara en yüksek sesli tepki okul kıyafeti üreticilerinden geldi. Sektörden 3 milyon insanın ekmek yediğini belirten Levra Giyim Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Özcan, “Öğretmenler ders mi verecek yoksa çocuklarının kıyafetlerini mi denetleyecek. Bakanlığın sektörden bizim durumumuzdan haberi yok” diye konuştu. Altılar Giyim Genel Müdürü Adem Altan, kararın uygulanmaya geçmesiyle işsizler ordusuna yenilerinin katılacağını söyledi. Altan “Ülke ekonomisine katkı sunan yaklaşık 5 milyar dolarlık bir piyasa iflas eder. Öğrenci maddi durumu iyi değilse her gün aynı kıyafetle okula gidecektir. Sınıflar podyuma döner” dedi.

TEK TİP DAYATMASI

Eğitim sendikaları ise serbest kıyafet uygulamasını destekliyor. Eğitim-Bir-Sen Genel Sekreteri Halil Etyemez, “Tek bir standarda ve renge endekslenmiş kılık kıyafet uygulamasından vazgeçilmesi yönündeki çalışmaları olumlu buluyoruz” açıklamasını yaptı. Demokrat Eğitimciler Sendikası Genel Başkanı Gürkan Avcı ise, “Tek tip öğrenci ve tek tip öğretmen profili eğitim psikolojisiyle bağdaşmaz” dedi.

Psikologlor ne diyor?

FORMA EZiCi FARKI ÖRTÜYOR

Psikolog Sevgin Esemenli, okul üniformasının sosyo-ekonomik farkı kapattığını belirtti. Esemenli şunları söyledi: “Bir çocuk okula çok iyi marka kıyafetle gelirken diğeri daha farklı giysiyle gelecek. Çocuklar kendini bu durumda ezik hissedecektir. Bakanlık bu noktada durumu iyi olmayan ailelere giyim yardımı yapabilir.”

KIYAFETi OLMAYAN NE YAPACAK?

Prof. Dr. Arif Verimli ise kıyafeti olmayan çocukların “Neden benim bundan yok” fikrine kapılacaklarını belirtiyor. Verimli, “Çocuklar birbirlerinin kıyafetlerini inceler. Eğer kendisinde yoksa bu çocukta isyana neden olur. Kıskançlıklar artar. Bu durumda kalıcı psikolojik sorunlara yol açar” dedi. Prof. Verimli Türkiye’de evinde ekmek bulamayan kişilerin olduğuna dikkat çekerek karara karşı çıktığını belirtti.

YOKSUL ÖĞRENCi DAHA ÇOK ÇALIŞIR

Okullarda önlüğün kaldırılmasının yoksul ve zenginlik açısından gerginliğe neden olabileceğini söyleyen Prof. Dr. Nevzat Tarhan konuyu şu şekilde yorumladı: “Yoksul öğrencilerin kendilerini kötü hissetmesi olası bir risktir. Bu risk, varlıklı öğrencilerin onları anlama ve yardımına neden olabileceği, yoksul öğrenciyi daha çok çalışmaya itip motive edebileceği gibi bir olumlu etkiyi doğurması da mümkündür.”

ESKİŞEHiR’DE DENENDi

Eskişehir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Harun Karacan, üç yıl önce Eskişehir’deki okullarda haftada bir kez serbest kıyafet uygulamasının yapıldığını ve disiplinsiz davranışların artış gösterdiğini vurguladı.

VELİLER KARŞI ÇIKIYOR

Öğrenci velisi Ayşe Özdemir, anaokulunda bile çocukların birbirlerine ‘Sen her gün aynı kıyafetle okula geliyorsun’ dediklerini belirtti. Özdemir, “Çocuklar arasında marka rekabeti başlayacak, durumu iyi olmayan çocukları eziklik hissedecek” dedi.

ÇUBUKÇU AÇIKLAYACAK

Milli Eğitim Bakanlığı yetkilileri, serbest kıyafet uygulamasına bu ay içinde son şeklinin verileceğini bildirdi. Anketle ilgili sonuçları da Bakan Nimet Çubukçu'nun açıklayacağı kaydedildi.

ben de tek tip kıyafetten yanayım.

Okulları bilmem de biz yaz yönetmeliğine geçtik birkaç aylığına da olsa malum yuları atmaktan pek memnunum açıkçası

Ne olursa olsun sivil toplum ...
Devletin tekelinden kurtulmuş , kendini yönlendiren bir toplum ...
Kaldıki çoçuklar sadece okulda etraflaırnı irdelemiyorlar ...
Sadece yaşıtlarını okulda da görmüyorlar ...
Devlet baba psikolojisinden kurtulmuş bir toplum için artık adım atılma zamanı ..
ki bir kaç nesil sonra özgür düşünen bir toplumumuz olsun ...

Türkiye İslam'la yaşamadığı için özgürlük vereceğiz diye çocuklarını ahlaklarından etmek rizikodur.
Şuanki durumları görüyoruz,bu serbestise ile nerelere varır hayal bile edemiyoruz.

Yönetmelikten kumaş pantolon gömlek v.s. diyor ama uygulamada eksik kalan ve bundan faydalanan öğrenciler toplumu bozabilir.

Toplumsal sorunları toplum adına devletin üstlenmesini bırakmamız lazım ...
Bakar okul velileri çoçuklar etkileniyor o zaman derlerki arkadaş gri pantolon , pembe gömlek giydirecegiz tamammı tamam ...
Bunu yapamayan bir topluma devletce siyah önlük giydirilsede fayda etmezzz , okutsada farketmez ...
Toplumsal reflekslerimiz gelişmedigi için sürü psikolojisi ile toplum isteyence yönlendiriliyor ....
Ve toplumsal reflekslerin gelişmesi için "sivil düşünen" toplumun inşaa edilmesi gerekli ...
Artık öyle bir hal aldıki , sanki devlet diye görünmeyen bir el var ve izliyor , yönetiyor , yardım ediyor , kızıyor , vuruyor vs. vs.
Devletin kendisi oldugunu bile unuttu bu toplum ...
Kendine inancını yitirdi çunku ..
Neyse konu kıyafetti
Hasılı artık sivil toplum olmamız için kendi tercihlerimizi dile getirebilmemiz lazım ..
Sivil kıyafet iyi bir başlangıç ...

Erkek çocuklar açısından suistimal edilebilir pek bir nokta yok ama kız çocuklarında ahlak dejenerasyonuna sebep olabileceği göz önünde bulundurulmalı... Serbesti getirilecekse kurallar biraz daha net ve daha kapsamlı olmalı.. Mesela etek giyen kız öğrenciler için "hemen diz altında olacak" denilmiş bu sakıncalı.. Eğer böyle bir uygulama olacaksa etek altına giyilen kıyafetin de net bir tanımlama ile tanımlanması icab eder.. Bu haliyle ahlak bakımından yeterince yozlazmış toplumu daha ahlaksız hale getireceği muhakkaktır.. Bir de yukarıda da bir kardeşimin dikkat çektiği üzere meselenin maddi boyutu da göz önünde bulundurulmalı orta halli elbiseler giyilmesine dair birtakım kurallar vazedilmelidir.. Yoksa toplumda bir nevi burjuvazi türünden bir yaklaşımın önünün açılması muhtemeldir. Çocukluk çağlarında yaşananların tüm hayata etkisi olduğu gözönünde bulundurulmalıdır..

Sen böyle bir devlet yönetilme şekli tarihten beri gördünmü? Ben görmedim,okumadım,okutulmadım.
Halkın bilinçli olması demek devletin olmaması demek olmamalı bence.Kuralsız ve yönetilmeyen bir toplumun sonu hüsran olabilir.

Fakir çocuklar zaten her gün tek tip giyiniyor, okul kıyafeti onlar için robotluk değil aksine rutini bir nebze olsun aşmak gibi birşey...

Devletsizlik halinde bahsetmedim ki ...
Ki zaten bahsedenlerde bunu ütopya olarak bahseder ...
Devletsizlik hali degil ...
Aksine güçlü devletlerin halidir benim bahsettigim ...
Bizdeki Devlet tanımına uymayan o kadar çok uygulama vardır ki ..
Sivil toplum vardır , haksızlık gördügünde tepki veren bir toplum vardır ...
Bizde devlet nedir dersek , emin ol alacagın cevapların çogunlugunda" gizli el" anlamında yaklaşımlar görürsün ...
Neredeyse ilahlaştırılmış bir devlet var ...
Sel alır götürür amcam bagırır nerede bu devlet ...
Çoçugu kaçırılır devlet çoçugumu korumadı ...
İflas eder devlet beni kurtarsın ...
Sahi kim bu devlet ?

İyide baştakilerin suçunu tüm sisteme karşı olmakla kapatamayız veya anlatamayız.
Ne derler dünyanın en ilkel anayasasası ile uygulatan iyi ise eğer başarılı olunabilir,tam tersi de geçerlidir.
Sivil toplum örgütleri cem olmayı bilmeli.Tek noktaya varıyor halk başını seçerken de hakkını ararken de bilinçli olmalı.

Tamam olaya şuradan bakalım ...
En diktatör ve faşist rejimlerin halka sundukları tek şey vardır ...
Devlet ...
Herşeyi ama herşeyi belirleyen , yöneten bir devlet ...
Her cümlesi devlet ile başlar ...
Senin baştacı ettigin kitapta ise devlet bir kere bile anılmaz ...
Onlar/muminler/Muslumanlar diye seslendigi sivil toplumu defaatle ( nasıl yazılır bu ) yönlendirir halbuki ...

Toplum eksenli devlet dersek tanim yerine oturacaktir
Neyse konuyu daha fazla dagitmayalim;eyvAllah