Toptancı konuşmak için her yeri bilmen lazım. Bir yeri gören ve orası hakkında hüküm ortaya koyanın sözü değer görür ama toptancı konuşan insana sorulur, her yeri biliyor musun da konuşuyorsun. Kahve ağzı olur bu. Atar tutarsın kendi gördüğün bir kaç yere bakarak herkes hakkında. O kadar dolandırıcı müslüman var ki, o zaman sen de dolandırıcısın! O zaman kafir avrupalı haklı, İslam şiddet dini! Böyle toptancı konuşmaların bir değeri yoktur.
Hanefi ile Şafii arasında pek çok ihtilaf vardır. Onların bazı şeylerini doğru bulmuyoruz diye sevmeme neden engel olsun. Bize göre doğrusu bu, ona göre o. Onun farklı düşünmesi ve hüküm vermesi noktasında ehliyetine ve samimiyetine bakılır. Nureddin Yıldız tasavvuf hakkında hoşuma gitmeyecek şeyler söyleyebilir, bu onu müslüman olarak sevmeme mani değildir. Var sen tümden cemaatleri eleştir sonra da kendim gibi olmayanı ben sevmem çelişkisine düş.
İslamoğlunda itikadi hatalar vardır ve kendisini samimi bulmam. Mesele budur. Samimi gerçekten böyle inanıyor diye inansam yine farklı bakardım.
Sami efendi hazretleri bir yerden geçerken bazı ihvanı ile (Sami efendi asla müridlerim vs dememiştir, kardeşlerim manasında ihvanımız derdi hep) bir Şii grubunun Kerbela günü kendilerine vurduklarını görür. Tabi ihvanın çok hoşuna gitmez. Ama Sami efendi cehennem biletçisi değil, rahmet peygamberinin vekili, inşaallah bunlar da ehli beyt hürmetine affedilir diye dua ederek geçer.
Cemaatler noktasında ise bilmiyorum fakir kadar araştıran kaç kişi vardır.