Nefis muhasebesi

dilhuba

Profesör
Katılım
27 Eki 2006
Mesajlar
2,630
Tepkime puanı
20
Puanları
0
Konum
Manisa
Web sitesi
mustafababuroglu.sitemynet.com
Nefis muhasebesi

Bu “Nefs-i emmâre” ki, kaçar hep iyilikten,
Koşar kötülüklere, hoşlanır tembellikten.


Saadete ermeğe büyük engel kendidir,
Yani kendi gafleti, kendi cahilliğidir.


Bazen tatlı sözlerle, nasihat eylemeli,
Bazen de sert söyleyip, haddini bildirmeli.


Demeli ki; (Ey nefsim, akıllıyım diyorsun,
Sana ahmak diyene, darılıp kızıyorsun.


Halbuki senden ahmak kim var ki şu cihanda,
Ömrünü boş şeylerle geçirirsin şu anda.


Sen şuna benzersin ki “Katil” olmuş bir adam,
Polisler tarafından aranıyor durmadan.


Bilir ki yakalanıp, hemen idam edilir,
O yine zamanını eğlenceyle geçirir.


Ey nefsim, şunu bil ki ecel âni geliyor,
Cennet ve Cehennemden biri seni bekliyor.


Ne mâlum biraz sonra, ecelin gelmeyecek,
Bugün gelmese bile, elbet bir gün gelecek.


Çünkü ölüm, kimseye vakit bildirmemiştir,
Gece gündüz, erken geç gelirim dememiştir.


Eğer hazır değilsen, ne için duruyorsun,
Ne ahmaksın ey nefsim, “Sana yazıklar olsun”


Senin halin benziyor, şu çocuğun haline,
Talebedir ve lâkin çalışmaz derslerine.


Zanneder ki hepsini öğrenirim bir anda,
Lâkin günü gelince, kaybeder imtihanda.


Eğer hafif görürsen, Allah’ın azabını,
Bir “kibrit alevi”ne yaklaştır parmağını.


Bir zerrecik ateşe bak dayanamıyorsun,
“Cehennem ateşi”ni sen ne zannediyorsun?


Oradan bir “Kıvılcım” dünyaya gelse eğer,
Onun hararetinden bu dünya erir, biter.


Sonra buyuruyor ki kitabında Rabbimiz;
“Bazı günahkarlara, biz azab ediciyiz.”


Bunu bildiğin halde, kendine gelmiyorsun,
Biraz utan ey nefsim, “Sana yazıklar olsun.”


Eğer ki “O rahimdir, O kerimdir” diyorsan,
“Affeder” ümidiyle günaha giriyorsan,


Bil ki mahluklarına çok ise de şefkati,
Lâkin azabının da pek fazladır şiddeti.


Belki diyeceksin ki, “İnanırım bunlara,
Lâkin gelemiyorum, fazla sıkıntılara.”


Fakat bu sıkıntılar, çok olsa da nihayet,
“Âhiret sıkıntısı” yanında hiçtir elbet.


Eğer dayanamazsan, bu az sıkıntılara,
Nasıl dayacaksın mahşerde olanlara?


Bunları bile bile günaha giriyorsun,
Kendine gel ey nefsim, “Sana yazıklar olsun”

alinti
 
Üst