spesifik
آزادی قید و بند
Vücudun yanlızca %0’1’lik bir kısmını oluşturan üreme hücreleri dışında insan vücudundaki tüm hücreler her 12 yılda bir tamamen yenilenir.
Bu sizin artık 12 yıl önceki insan olmadığınız anlamına geliyor.
Karaciğeriniz artık aynı karaciğer değil, mideniz, böbreğiniz, kalbiniz aynı değil, damarlarınız ve damarlarınızdan akan kan da aynı değil. Organlarınızın tamamı yenilenen hücre ve moleküller sayesinde değişti.
Bu değişimin olabilmesi için bedende sürekli bir inşaya ihtiyaç vardır. İşte bu inşanın görevlileri metabolik enzimlerdir.
Metabolik enzimler sindirilmiş 45 temel besini alırlar ve kaslara, sinirlere, darmarlara, kana ve organlara dönüştürürler.
Bu enzimler tüm yaşam boyunca hiç durmaksınız aynı işlemleri tekrar ederler. Ancak canlı cansız herşey gibi onların da belli bir ömürleri vardır. Biz yaşadıkça bu enzimlerde git gide azalırlar.
Bu metabolik enzimlerin vücutta azalmalarının ve görevlerini eskisi gibi yapamamalarının bir adı vardır; yaşlılık.
Yaşlılık aslında bir insanın ne kadar uzun yaşadığı ile ilgili değildir. Yaşlılık bir insanın dokularının bir arada olup olmaması ile ilgilidir.
Bu dokular da, her hücrenin metabolizması da hücrede bulunan enzim miktarına bağlıdır. Enzimler ne kadar fazla ve ne kadar işlevsel ise, insanın metabolizması yani kendisi de o kadar gençtir.
İnsan ne kadar sağlıklı beslenirse beslensin, ne kadar vitamin ya da gençleştirici ilaçlara sarılırsa sarılsın, bunlar etkili ve faydalı olmakla birlikte, hücrelerin bir düzen içerisinde ölmelerinin ve yenilenemeyen organların artık işlevlerini kaybetmelerinin önüne geçemezler.
Yaşlılık kaçınılmazdır ve bedeniniz yavaş yavaş sizi terk edecektir.
Enzimler insanın yaşamını sürdürmesine vesile olan yapıtaşlarıdır ama unutmamak gerekir ki enzimler ne akla, ne de şuura sahip olmayan birer proteindir.
Metabolizma diye anlattığımda bu proteinlerin işleyişidir. Ancak yaşamımız şuursuz varlıkların elinde değildir.
İnsanla birlikte insana ait bütün sistemleri yaratan Allah’tır ve bu sistemler an be an Allah’ın ilhamıyla çalışırlar.
İnsan bedeni, hücre, enzim, metabolizma tamamı Allah’ın kontrolündedir. Yaşamımız ancak Allah’ın elindedir. Bize can veren Allah’tır, dilediğinde bu canı alacak olan da Allah’tır.
Bu sizin artık 12 yıl önceki insan olmadığınız anlamına geliyor.
Karaciğeriniz artık aynı karaciğer değil, mideniz, böbreğiniz, kalbiniz aynı değil, damarlarınız ve damarlarınızdan akan kan da aynı değil. Organlarınızın tamamı yenilenen hücre ve moleküller sayesinde değişti.
Bu değişimin olabilmesi için bedende sürekli bir inşaya ihtiyaç vardır. İşte bu inşanın görevlileri metabolik enzimlerdir.
Metabolik enzimler sindirilmiş 45 temel besini alırlar ve kaslara, sinirlere, darmarlara, kana ve organlara dönüştürürler.
Bu enzimler tüm yaşam boyunca hiç durmaksınız aynı işlemleri tekrar ederler. Ancak canlı cansız herşey gibi onların da belli bir ömürleri vardır. Biz yaşadıkça bu enzimlerde git gide azalırlar.
Bu metabolik enzimlerin vücutta azalmalarının ve görevlerini eskisi gibi yapamamalarının bir adı vardır; yaşlılık.
Yaşlılık aslında bir insanın ne kadar uzun yaşadığı ile ilgili değildir. Yaşlılık bir insanın dokularının bir arada olup olmaması ile ilgilidir.
Bu dokular da, her hücrenin metabolizması da hücrede bulunan enzim miktarına bağlıdır. Enzimler ne kadar fazla ve ne kadar işlevsel ise, insanın metabolizması yani kendisi de o kadar gençtir.
İnsan ne kadar sağlıklı beslenirse beslensin, ne kadar vitamin ya da gençleştirici ilaçlara sarılırsa sarılsın, bunlar etkili ve faydalı olmakla birlikte, hücrelerin bir düzen içerisinde ölmelerinin ve yenilenemeyen organların artık işlevlerini kaybetmelerinin önüne geçemezler.
Yaşlılık kaçınılmazdır ve bedeniniz yavaş yavaş sizi terk edecektir.
Enzimler insanın yaşamını sürdürmesine vesile olan yapıtaşlarıdır ama unutmamak gerekir ki enzimler ne akla, ne de şuura sahip olmayan birer proteindir.
Metabolizma diye anlattığımda bu proteinlerin işleyişidir. Ancak yaşamımız şuursuz varlıkların elinde değildir.
İnsanla birlikte insana ait bütün sistemleri yaratan Allah’tır ve bu sistemler an be an Allah’ın ilhamıyla çalışırlar.
İnsan bedeni, hücre, enzim, metabolizma tamamı Allah’ın kontrolündedir. Yaşamımız ancak Allah’ın elindedir. Bize can veren Allah’tır, dilediğinde bu canı alacak olan da Allah’tır.