İlim Talebesi
Yasaklı
- Katılım
- 18 Ağu 2014
- Mesajlar
- 1,630
- Tepkime puanı
- 28
- Puanları
- 0
İbn Kesir El-Bidaye Ve'n Nihaye adlı eserinde naklediyor:
Hicretin 766.senesi (Miladi 1387 civarı )
Safer ayının onyedisinde perşembe günü sabahleyin Emevî Camii'nde Mahmud b. İbrahim eş-Şirazî adında birinin Hz. Ebu Bekir ile Hz. Ömer'e sövdüğü ve onları açıkça lanetlediği görüldü.
Bu adam Malikî Kadısı Kadilkudat Cemaladdin el-Meslatî'ye götürüldü. Kadı kendisinden tevbe etmesini istedi.
Bu arada falakacılar, oraya getirtti. Tevbe etmeyince kendisine bir darbe vuruldu. Bunun üzerine adam, "lâ ilahe illallah Ali veliyyullah" dedi. İkinci darbeyi vurduklarında ise Hz. Ebu Bekir ile Hz. Ömer'e lanet okudu. Halk öfkeden neredeyse onu par*çalayacak hale gelmişti.
Orada bulunanlar bunun üzerine ona şiddetli*ce vurmaya başladılar. Adam ölecek hale geldi. Kadı onları geri çekmeye çalıştıysa da bunu başaramadı. O Murdar Rafızî de sahabîlere sövüp la*net okumaya başladı ve "Onlar sapıklıktaydılar"dedi.
Oradan alınıp sal*tanat naibinin huzuruna götürüldü ve sahabîlerin sapıklıkta oldukları*nı söylediğine dair aleyhinde şahitlik yapıldı. O zaman kadı onun öldü*rülmesine hükmetti. Şehir dışına götürüldü. Orada boynu vuruldu. Halk da cesedini yaktı. Allah onu kahretsin. Önceleri Ebu Ömer Medresesi'nde ilim tahsil edenlerdendi. Ancak daha sonra Rafizî olduğu orta*ya çıktı. Hanbelî kadısı onu kırk gün hapsetti. Fakat bunun bir yararı ol*madı, her yerde sahabîlere açıkça sövüyor, başkalarına da onlara söv*melerini emrediyordu. Nihayet o gün mezhebini Emevî Camii'nde açık*ça ilân etti ve bu yüzden de ellibeş yaşında öldürüldü. Kendisinden önce*kileri yüce Allah kahrettiği gibi onu da kahretsin.
(İbn Kesir,El-Bidaye Ve'n-Nihaye)
Hicretin 766.senesi (Miladi 1387 civarı )
Safer ayının onyedisinde perşembe günü sabahleyin Emevî Camii'nde Mahmud b. İbrahim eş-Şirazî adında birinin Hz. Ebu Bekir ile Hz. Ömer'e sövdüğü ve onları açıkça lanetlediği görüldü.
Bu adam Malikî Kadısı Kadilkudat Cemaladdin el-Meslatî'ye götürüldü. Kadı kendisinden tevbe etmesini istedi.
Bu arada falakacılar, oraya getirtti. Tevbe etmeyince kendisine bir darbe vuruldu. Bunun üzerine adam, "lâ ilahe illallah Ali veliyyullah" dedi. İkinci darbeyi vurduklarında ise Hz. Ebu Bekir ile Hz. Ömer'e lanet okudu. Halk öfkeden neredeyse onu par*çalayacak hale gelmişti.
Orada bulunanlar bunun üzerine ona şiddetli*ce vurmaya başladılar. Adam ölecek hale geldi. Kadı onları geri çekmeye çalıştıysa da bunu başaramadı. O Murdar Rafızî de sahabîlere sövüp la*net okumaya başladı ve "Onlar sapıklıktaydılar"dedi.
Oradan alınıp sal*tanat naibinin huzuruna götürüldü ve sahabîlerin sapıklıkta oldukları*nı söylediğine dair aleyhinde şahitlik yapıldı. O zaman kadı onun öldü*rülmesine hükmetti. Şehir dışına götürüldü. Orada boynu vuruldu. Halk da cesedini yaktı. Allah onu kahretsin. Önceleri Ebu Ömer Medresesi'nde ilim tahsil edenlerdendi. Ancak daha sonra Rafizî olduğu orta*ya çıktı. Hanbelî kadısı onu kırk gün hapsetti. Fakat bunun bir yararı ol*madı, her yerde sahabîlere açıkça sövüyor, başkalarına da onlara söv*melerini emrediyordu. Nihayet o gün mezhebini Emevî Camii'nde açık*ça ilân etti ve bu yüzden de ellibeş yaşında öldürüldü. Kendisinden önce*kileri yüce Allah kahrettiği gibi onu da kahretsin.
(İbn Kesir,El-Bidaye Ve'n-Nihaye)