müdessir27?

ahmet66

Üye
Katılım
6 Haz 2006
Mesajlar
37
Tepkime puanı
4
Puanları
0
/AL-İ İMRAN-7: Huvellezî enzele aleykel kitâbe minhu âyâtun muhkemâtun hunne ummul kitâbi ve uharu muteşâbihât(muteşâbihâtun), fe emmellezîne fî kulûbihim zeygun fe yettebiûne mâ teşâbehe minhubtigâel fitneti vebtigâe te’vîlih(te’vîlihi), ve mâ ya’lemu te’vîlehû illâllâh(illâllâhu), ver râsihûne fîl ilmi yekûlûne âmennâ bihî, kullun min indi rabbinâ, ve mâ yezzekkeru illâ ulûl elbâb(elbâbi).”
O (Allah) ki; Kitab’ı, sana O indirdi. O’ndan bir kısmı muhkem (mânâsı açık, yorum götürmez, şüphe kabul etmez) âyetlerdir ki; bunlar, (Levhi Mahfuz’daki) ümmülkitapta (yer alan açık ve kesin âyetler)dir. Diğerleri ise müteşabih (mânâsı kapalı, açıklama isteyen) âyetlerdir. Kalplerinde eğrilik (ve döneklik) bulunanlar, fitne çıkarmak ve (kendi yararına uygun) tevîlde (yorumda) bulunmak istedikleri için o (Kitab’)ın müteşabih olan kısmına uyarlar. Halbuki onların tevîlini, kimse bilmez ancak Allah bilir. İlimde derinleşmiş olan RASİHUN (rüsuh sahipleri) ise derler ki: “O’na îmân ettik, hepsi de Rabbimiz katından (indirilme)dir.” Bunu kimse tezekkür edemez ancak ulûl’elbab tezekkür edebilir.


sevgili kareşlerim fite müteşabih ayetlerin tevilinden çıkıyor.....

74/MUDESSİR-26: Se uslîhi sekar(sekare).
Onu Ben, cehenneme sürükleyip atacağım.

74/MUDESSİR-27: Ve mâ edrâke mâ sekar(sekaru).
Cehennem (sakar) nedir, sen bilir misin

74/MUDESSİR-28: Lâ tubkî ve lâ tezer(tezeru).
Ne alıkoyar, ne bırakır.


74/MUDESSİR-29: Levvâhatun lil beşer(beşeri).
Beşere delicesine susamıştır.


74/MUDESSİR-30: Aleyhâ tis'ate aşer(aşare).
19 üzerinizedir.


74/MUDESSİR-31: Ve mâ cealnâ ashâben nâri illâ melâiketen ve mâ cealnâ ıddetehum illâ fitneten lillezîne keferû li yesteykınellezîne ûtûl kitâbe ve yezdâdellezîne âmenû îmânen ve lâ yertâbellezîne ûtûl kitâbe vel mu’minûne, ve li yekûlellezîne fî kulûbihim maradun vel kâfirûne mâzâ erâdallâhu bi hâzâ meselâ(meselen), kezâlike yudıllullâhu men yeşâu ve yehdî men yeşâ(yeşâu), ve mâ ya’lemu cunûde rabbike illâ hû(huve), ve mâ hiye illâ zikrâ lil beşer(beşeri).
Biz, o ateşin koruyucularını meleklerden başkasını kılmadık. Ve onların sayısını inkâr edenler için yalnızca bir fitne (konusu) yaptık ki; kendilerine kitap verilenler, kesin bir bilgiyle inansın, îmân edenlerin de îmânları artsın. Kendilerine kitap verilenler ve îmân edenler (böylece) kuşkuya kapılmasın. Kalplerinde bir hastalık olanlar ile kâfirler de şöyle desin: "Allah, bu örnekle neyi anlatmak istedi?" İşte Allah, dilediğini böyle şaşırtıp saptırır, dilediğini böyle hidayete erdirir. Rabbinin ordularını kendisinden başka (hiç kimse) bilmez Bu ise, beşer (insan) için yalnızca bir öğüttür

sevgili kreşlerim mudessir suresi28 deki

Ne alıkoyar, ne bırakırifadesiyle ceheneme herksen girceği

19/MERYEM-71: Ve in minkum illâ vâriduhâ, kâne alâ rabbike hatmen makdıyyâ(makdıyyen).
Ve sizden biriniz (bile hariç olmamak üzere hepiniz), illâ (muhakkak) ona (cehenneme) varacaksınız. (Bu), senin Rabbinin üzerine (aldığı) kesinleşmiş bir hükümdür.

ancak cehennemin 7 katının takva sahiplerine ibret olarak gösterilmesinden sonra onların cenete alınması(ne alıkoyar)yani bu kişleri alıkoymaz olarak ifade edliyor

19/MERYEM-72: Summe nuneccîllezînettekav ve nezeruz zâlimîne fîhâ cisiyyâ(cisiyyen).
Sonra takva sahiplerini kurtaracağız. Ve zalimleri, diz üstü çökmüş olarak bırakacağız.

ne bırakır ifadeside cehenneme ceza çekmek için giren bir kimsein ebediyyen ordan çıkamayacağına işaret etmektedir.

19 üzerinizedir iadesi ise nefsimizde bulunan 19 afet ve karşıtı olan hasletden bahsetmektedir

Evet nefsin 19 afeti vardir.. 1. Kin & Nefret 2. Yalan 3. Kufur 4. Zulum 5. Hased, Dusmanlik 6. Cehalet 7. Cimrilik 8. Ofke, Gayz 9. Isyan 10. Sabirsizlik 11. Gurur, Kibir 12. Hirs, sevhet 13. Nankorluk 14. Dedikodu, gibet, iftira 15. Zan 16. Iptila 17. Vefasizlik 18.Murailik ve 19. Fitne, fesad




oysa başka mealler ve diyanet mealinde bu 19 ifadesiparantez içinde cehenemin muhafız elekleri olarak alınmış.ve Allahu teala bir alttaki ayetlede cehennemin meleklerinin sayısını kafirler çin fitne vesilesi yaptık diyor..Allahu tealanın bu müteşabih ayeti ni kafalarına göre ismlendiriyorlar ve bu imtianı kaybediyorlar..dikkat ederseniz bu kişler kafir diye niteleniriliyor.

işde diyanet meali;

Diyanet Vakfı Meali

Tefsir

Müddessir 26 Ben onu sekara (cehenneme) sokacağım.

Müddessir 27 Sen biliyor musun sekar nedir?

Müddessir 28 Hem (bütün bedeni helak eder, hiçbir şey) bırakmaz, hem (eski hale getirip tekrar azap etmekten) vazgeçmez o. Tefsir

Müddessir 29 İnsanın derisini kavurur. Tefsir

Müddessir 30 Üzerinde ondokuz (muhafız melek) vardır.

Müddessir 31 Biz cehennemin işlerine bakmakla ancak melekleri görevlendirmişizdir. Onların sayısını da inkarcılar için sadece bir imtihan (vesilesi) yaptık ki, böylelikle, kendilerine kitap verilenler iyiden iyiye öğrensin, iman edenlerin imanını atrttırsın; hem kendilerine kitap verilenler hem müminler şüpheye düşmesinler, kalplerinde hastalık bulunanlar ve kafirler de: "Allah bu misalle ne demek istemiştir ki?" desinler. İşte Allah böylece, dilediğini sapıklıkta bırakır, dilediğini doğru yola eriştirir. Rabbinin ordularını, kendisinden başkası bilmez. Bu ise, insanlık için ancak bir öğüttür.


A.Baki Gölpınarlı Meali

Onu yakıcı cehenneme atarım.

Müddessir 27 Ve bilir misin, nedir yakıcı cehennem?

Müddessir 28 Yakar bitirir de gene bırakmaz. Tefsir

Müddessir 29 Derileri tamamıyla yakar kavurur. Tefsir

Müddessir 30 On dokuz memuru vardır. *

Müddessir 31 Ve biz, cehennem memurlarını, meleklerden tayin ettik ve kendilerine kitap verilenlerin iyideniyiye anlayıp inanmaları için ve inananların inancını arttırsın ve kendilerine kitap verilenlerle inananlar, şüpheye düşmesinler ve gönüllerinde hastalık olanlar ve kafirlerse, Allah bununla, bu örnekle neyi kastediyor ki desinler diye sayılarını on dokuz olarak taktir ettik. İşte böylece Allah, bildiğini saptırır ve dilediğini doğru yola sokar ve Rabbinin ordusu ne kadardır, ancak Allah bilir ve bu, insanlara bir öğüttür ancak.




... Mu’terizane ve tenkidkarane mühim bir sual bana varid oluyor. Diyorlar ki :

Nasıl bu Cumhuriyet-i İslamiye’nin bir kısım reislerine küçük Deccal namı veriyorsun. Halbuki diyanet riyasetindeki mühim alimler misillu çok ulemalar onlara tabidir, onlara duagû sayılırlar?

Elcevab: 1350 sene evvel Hz. Feygamber’in (A.S.M.) bir şakirdi ve esrar-ı Kur’aniye’nin dersini Peygamber’den (A.S.M.) alan Hz. Ali (R.A.) meşhur ve matbu’ kasidesinde demiş ki ;



احرف عجم سطّرت تسطيرا * بات بها الامير و الفقيرا

و اعلم بان الوقت واقترب * فانتظروا الدجال اغوى من كذب

ثم اعلموا معاشر الاخوان * ان غوات اخر الزمان

هم علماء ذوقوا افواههم * ثم انسنوا و اتبعوا اهواههم



İşte bu kasidede Peygamber (A.S.M.) ‘dan aldığı derse binaen diyor ki :

“Huruf-u Arabiye, acemî yani frengî hurufuna tebdil edildiği zaman Deccal’ı intizar ediniz.” Evet o işi yapan ise küçük Deccallerdır ki, Büyük Deccal’ın ileri karakoludur. Hem o zamanın en fenası, ulemanın fenasıdır. Yani dalaletin en fenası, ulema-is sû’ namı altındaki bir kısım bedbaht kisve-i ulemada, dinini dünyaya satmış adamlardan gelir. Ben de bu noktaya binaen derim ki : Hangi ulema var ki Ezan-ı Muhammediye’yi beğenmeyip, ezan yerinde bir şarkıyı kabul etsin? Öyleler alim değil

كَمَثَلِ الْحِمَا 85;ِ يَحْمِلُ أَسْفَار 11;ا altında dahil oluyor.



إِنَّ : إِنَّ شَانِئَك 14; هُوَ الأَبْتَ 85;ُ ile 1118** olmakla bu küçük Deccallerden 100 sene sonra Büyük Deccal’e işaret vardır. Nasıl ki bu geçmiş yüzün iki başında mason komitesinin ve onun bir mukaddimesi olan Yeniçeri içerisine giren fesad komitesi, o yüzün iki başındadır. Allahu a’lem bu gelecek yüzün dahi bu başında bu küçük Deccaller komitesi, öteki başında Büyük Deccal’in komitesi bulunduğuna

إِنَّ شَانِئَك 14; هُوَ الأَبْتَ 85;ُ işaret ediyor. Bunun kuvvetli delillerini daha bulamadım. Bu işaretle şimdilik iktifa ediyorum”.

( Sırr-ı İnna a’teyna Risalesi)


Edip Yüksel Meali



Müddessir 27 Sakar nedir bilir misin?

Müddessir 28 Ne bırakır, ne de yüklenir (tam ve mükemmel), Tefsir

Müddessir 29 Halklar için (evrensel) bir göstergedir/ekrandır. Tefsir

Müddessir 30 Üzerinde ondokuz vardır. *

Müddessir 31 Biz ateşe bekçi olarak sadece melekleri atadık. Onların sayısını (ondokuz'u) da, () inkarcılar için bir fitne (sınav/huzursuzluk kaynağı) yaptık, () kitap verilmiş olanları ikna etsin, () inananların inancını güçlendirsin, () kitap verilmiş olanlarla inananların kuşkularını ortadan kaldırsın, ve () kalplerinde hastalık olanlarla inkarcılar da, "ALLAH bu örnekle ne demek istiyor?" desinler. Böylece ALLAH dilediğini/dileyeni saptırır ve dilediğini/dileyeni de doğruya iletir. Rabbinin ordularını kendisinden başkası bilmez. Bu (sayı) halklara bir mesajdır


Muhammed Esed Meali

[Bu nedenle,] onu [öteki dünyada] cehennem ateşine sokacağım! 13

Müddessir 27 Cehennem ateşinin ne olduğunu hiç düşündün mü?

Müddessir 28 O ne yaşatır, ne de [ölüme] terk eder, Tefsir

Müddessir 29 ölümlü insana [nihaî hakikati] gösterir. 14 Tefsir

Müddessir 30 Onun üzerinde ondokuz [güç] vardır. 15

Müddessir 31 Çünkü yalnızca melekî güçleri [cehennem] ateşinin gözcüleri 16 kıldık; ve onların sayısını hakikati inkara şartlanmış olanlar için bir sınama (aracı) yaptık; 17 ki böylece daha önce vahye muhatab olanlar [bu ilahî kelâmın doğruluğuna] kanî olsunlar; 18 ve [ona] iman etmiş olanların imanları daha da güçlensin; ve geçmiş vahiylere muhatab olanlar ile [bu vahye] iman edenler bütün şüphelerden kurtulsunlar; ve kalplerinde hastalık olanlar 19 ile hakikati tamamen reddedenler: “[Sizin] Allah[ınız] bu temsîl ile ne demek istiyor?” 20 diye sorsunlar. Böylece Allah, [yoldan çıkmak] isteyeni saptırır, [doğruya ulaşmak] isteyeni ise doğru yola ulaştırır. 21 Ve Rabbinin güçlerini Kendisinden başka kimse bilemez: bütün bunlar 22 ölümlü insan için yalnızca bir uyarıdır.

Ömer Nasuhi Bilmen Meali

Onu cehenneme yaslayacağım. Sana ne bildirdi; cehennem nedir?

Müddessir 28 Ne bırakır, ve ne de terkeder, Tefsir

Müddessir 29 İnsan için çok yakıcıdır. Tefsir

Müddessir 30 Onun üzerinde ondokuz (bekçi) vardır.

Müddessir 31 Ve Biz cehennemin muhafızlarını meleklerden başka kılmadık ve onların adetlerini kâfir olanlar için ancak bir fitne kılmış olduk. Tâ ki kendilerine kitap verilmiş olanlar, yakîn getirsinler. Ve imân etmiş olanlara da imân arttırsın, ve kitap verilmiş olanlar ile mü'min bulunanlar, şüpheye düşmesinler. Ve kalblerinde bir maraz bulunanlar ile kâfirler de desin ki: «Allah bununla bir mesel olarak ne murad etmiş?» İşte Allah, dilediği kimseyi böyle dalâlete düşürür ve dilediği kimseye de hidâyet nâsib buyurur ve Rabbin ordularını ancak kendisi bilir ve o, insan için ancak bir öğüttür.


Süleyman Ateş Meali

Müddessir 26 Onu Sekar'a sokacağım.

Müddessir 27 Sekar'ın ne olduğunu sen nereden bileceksin?

Müddessir 28 (Geride bir şey) Komaz, bırakmaz (her şeyi yakıp yok eder). Tefsir

Müddessir 29 Durmadan deriler kavurur. Tefsir

Müddessir 30 Üzerinde ondokuz (muhafız) vardır.

Müddessir 31 Biz cehennemin muhafızlarını hep melekler yaptık. Onların sayısını da inkar edenler için bir sınav yaptık ki, kendilerine Kitap verilmiş olanlar iyice inansın, inananların da imanı artsın. Kitap verilmiş olanlar ve inananlar kuşkulanmasınlar. Kalblerinde hastalık bulunanlar ve kafirler de: "Allah bu misalle ne demek istedi?" desinler. Böylece Allah, dilediğini şaşırtır, dilediğni doğru yola iletir. Rabbinin ordularını ancak kendisi bilir. Bu, insanlara bir uyarıdır. *


Suat Yıldırım Meali

Müddessir 27 27 – Sekar nedir bilir misin? Nereden bileceksin!

Müddessir 28 28 – O, içine atılanı yer, bitirir. Yine de bırakmaz, eski haline çevirip bu işi tekrar eder. Tefsir

Müddessir 29 29 – Sürekli olarak derileri kavurur. Tefsir

Müddessir 30 30 – Üzerinde on dokuz görevli vardır.

Müddessir 31 31 – Biz cehennem görevlilerini sadece melaikelerden kıldık. Onların sayısını da kâfirler için imtihan ve sıkıntı sebebi yaptık ki Ehl-i kitaptan olanlar Peygambere imanda yakîn sahibi olup, daha kesin inansınlar. mü’minlerin imanlarındaki yakinleri artsın. Ehl-i kitap ve müminler tereddüde düşmesinler. Kalplerinde hastalık olan münafıklar ile kâfirler de neticede: “Allah, bu misal ile ne anlatmak istemiş olabilir?” desinler. Böylece Allah dilediğini şaşırtır, dilediğini doğru yola iletir. Rabbinin ordularını Kendisinden başka kimse bilemez. Bu, (yani cehennem veya ondan bahseden âyetler) beşere bir öğüt ve uyarıdan başka bir şey değildir. [2,26] *


Şaban Piriş Meali

Müddessir 26 Onu Sekar’a sokacağım.

Müddessir 27 Sekar’ın ne olduğunu bilir misin sen?

Müddessir 28 O, ne geri bırakır ne de vazgeçer. Tefsir

Müddessir 29 Derileri yakıp kavurur. Tefsir

Müddessir 30 Üzerinde on dokuz (melek) vardır.

Müddessir 31 Ateş bekçilerini yalnızca meleklerden kıldık. Onların sayısını da ancak kafir olanları denemek, kitap ehlinin kesin bilgiye ulaşması ve iman edenlerin de imanını artırmak için verdik. Kitap ehli ve mü’minlerin şüphe etmemesi, kalplerinde hastalık olanların ve kafirlerin de:-Allah bu misalle ne demek istiyor? demesi için (verdik). Allah, dilediğini işte böyle sapıklıkta bırakır, dilediğine de yol gösterir. Rabbinin ordularını kendisinden başkası bilemez. Bu, insanlar için bir uyarıdan başka bir şey değildir.
 
Üst