mp3 indirmek harammı?

Katılım
25 Ocak 2007
Mesajlar
8
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
ist.
neden öyle dedin ?? asıl sen bilmiyorsun... ölünce de organlar soğumadan naklediliyor kardeşim.......
esselam..
 

karaşahin

Üye
Katılım
15 Kas 2006
Mesajlar
54
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Bu konuda son sözüm.
Müslümanlar, hangi konu olursa olsun önlerine ayet-i kerime veya ehadis-i şerifler konulunca "işittik ve itaat ettik" derler. Biz böyle biliyoruz. Artık, ayet ve hadis olark işitilen bu beyyine ve delâiller ortaya konulunca "ama'lı, fakat'lı, lâkinli," cümleler kurmayı biz aklımıza zaid sayarız.
Zaid saymayanlar konuyu irdelemeye devam edebilirler. Biz bu işte yokuz.

BİSMİHİ TEALA

Kitab ve sünnet elbette müslümanların ana başvuru kaynaklarıdır.Ama zaman değiştikçe hükümlerin değişmesi kaçınılmazdır,ve bu değişen hükümleri kitab ve sünnete bulamayız.Sadece kendi kendimize sataşır dururuz.

Bu yüzden gerekli yerlerde icma ve kıyasa tabi olmakta kacınılmaz olur.Şimdi biri kalkar bu mesele hakkın da kur'an ve sünnette bir şey yok diyene, şu soruyu sormak kaçınılmaz olur:

'Bana kitabta dede ve ninenin miras hükümlerini gösterebilirmisin?''
 

fakiri

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
15,969
Tepkime puanı
355
Puanları
83
Konum
KOCAELİ
Galiba meramımızı hiç anlatamıyoruz ! Biz dini konularda ve hükümlerde "ama'lı" cümlelerden çok sakınırız diyoruz. arkadaş bize ;
"AMA (!!!) zaman değiştikçe hükümlerin değişmesi kaçınılmazdır,ve bu değişen hükümleri kitab ve sünnete bulamayız." cümlesi ile cevap veriyor. Bir kere şunu çok iyi bilniz ki, zaman ve devirlerin değişnmesiye dini hükümler değişmez . Bunun aksinmi iddai edenlenler modernst ve reformist sapıklarıdır. İslâm Dini'nin Marın Luther'lere ihtiyacı yoktur.
Neyse, biz de onun bu cümlesini "zırva" kabul ederek sözlerimize devam ediyoruz. İslâm Dini Bütün çağları kuşatıcı birşekilde tamamlanmıştır ve eksik birşey bırakılmamıştır. Dede ve ninenin miras hükümlerini bulursam siz bunları uygulama cesaret ve yürekliliğini gösterebilecek misiniz ? Önce bunu söyleyin !
 

fakiri

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
15,969
Tepkime puanı
355
Puanları
83
Konum
KOCAELİ
Kardeşler,
Dede ve Nine'nin miras hukuku hakkında Kitab ve Sünnette delili yoktur demek, İslâm Dini'nden hiç haberi olmamak demektir. Önce bu böyle biline ...
Şimdi de özellikle bu konuda delil yok diyenler iyice öğrensinler diye delilleri açıklıyoruz. Bilindiği gibi, Dini herhangi bir konunun hükmü, önce kitabta (Kuran'da) aranır , orada bulunmaz veya bulunamazsa sonra Kuran-ı Kerim'in en sıhhatli ve güzel bir tefsiri demek olan Sünnete yani, hadis-i şeriflere bakılır, burada da bulunmazsa ümmetin müçtehid ve büyük ulemasının ittifak ettikleri icamaa başvurulur. Buradan da yeterli bir sonuç alınamazsa o zaman fakihlerin kıyaslarına başvurulduğu adam gibi müslümanlarca bilinir. Bazıları için çok gerekli ve elzem olan bu kısa bilgiden sonra bilniz ki, dede ve nine Ashab-ı Feraiz denilen ve Kitap, sünnet ve icmâ ile, payları kat'i olarak bilinen vârislerden birer ferd'tirler.
Bunların hakkında Rasulullah (S.A.V.) efendimiz ; "Mûrisle (ölen kimseyle) arasında kadın bulunmayan dedeye "Sahih Dede" adı verilmiştir. Babanın babası, babanın babasının babası!.. Araya kadın girerse "Fâsid dede" denir ki; bu "Zevi'l-erham" içerisinde mütâlaa edilebilir. Sahih dede; babanın olmadığı durumlarda, baba gibi mütalâa edilmiştir. Baba vâris olunca, dede düşer. Bu hususta icma hasıl olmuştur. Resûl-i Ekrem (sav)'in; babanın olmadığı durumda, dedeye aynen onun gibi muâmele edilmesini tavsiye ettiği bilinmektedir. İki kız ile birlikte vâris olarak kalan dede Resûl-i Ekrem (sav)'e hissesinin olup-olmadığını sormuş, Resûlallah (sav): "-Sana altı da bir hisse var" cevabını vermiştir. Dede meselesini öğrendikten sonra giderken: "-Sana bir altı da bir daha var" buyurmuştur.(Sünen-i Tirmizi-İst: 1401 C: 4, Sh: 419 K. Feraiz: 9 Had. No: 2099. Ayrıca Ahmed İbn-i Hanbel-El Müsned-C: 4, Sh: 428-436. )
Bu dedenin önce; "Ashâb-ı Ferâiz" hissesi olarak altıda bir pay alacağının, daha sonra (iki kızdan Orta kalan hisseye) asabe olarak da vâris olacağının delilidir.
Gelelim "nine" nin durumuna...
Bilindiği gibi nene; anne veya baba tarafından büyük anneye verilen isimdir. "Cedde-i Sahiha"da denilmiştir. Hz. Ebû Bekir (ra)'in yanına mûrisin (ölen kimsenin) annesinin annesi (Cedde-i sahiha: Nene) gelip, mirâsını talep etti. Bunun üzerine Hz. Ebû Bekir (ra): "Allahû Teâla (cc)'nın kitabında senin için bir-şey bulamıyorum. Resûlallah (sav)'dan; bu hususta herhangi bir-şey işitmedim. Sen şimdi git!.. Meseleni sahabe ile görüşeyim yahud görüşümü (ictihadımı) tesbit edeyim" buyurdu. Öğle namazından sonra; konuyu sahabeye açtı. Hz. Mugire b. Şûbe (ra) ayağa kalkarak: "Resûlallah (sav)'in neneye altı da bir hükmettiğini duydum" dedi. Bunun üzerine başka şâhidi olup-olmadığı soruldu. Hz. Muhammed b. Mesleme (ra)'de; aynı mahiyette bir haber işittiğini söyledi. Bunun üzerine neneye terikenin altı da biri (1/6) verildi.(El Mavsili-El İhtiyar fi Ta'lili'l Muhtar-İst: 1980 C: 5, Sh: 90)
Hz. Burde (ra)'den rivayet edildiğine göre; Resûlallah (sav) neneye; yanında anne olmadığı zaman altı da bir (1/6) vermiştir.(Sünin-i Ebû Davud-İst: 1401 C: 3, Sh: 317 K. Feraiz: 4 Had. No: 2895. Ayrıca Sünen-i İbn-i Mace-İst: 1401 C: 2, Sh: 909-910 K. Feraiz: 4) Dikkat edilirse; Sahih nene'nin (Cedde-i Sahiha) ferâizdeki durumu sünnetle sâbittir.

Bütün delâilden sonra bakalım muhatabımız halâ delil arama ve soru sorma alışkanlığını sürdürecek mi ? Hep birlikte göreceğiz ...
Allah akıl-fikir versin ve akıl dağıtılırken nasiplenemeyenlere, başkalarınca sonradan yapılan ikaz ve uyarılar üzerinde tefekkür ve güzel düşünme hassasiyeti versin.
 

RIBAT

Paylaşımcı
Katılım
12 Ocak 2007
Mesajlar
137
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
44
Rasulullah buyurdu ki :
" Ölünün kemiğini kırmak dirinin kemiğini kırmak gibidir "
(Ahmed bin Hanbel )
 

ilka

Üye
Katılım
31 Ocak 2007
Mesajlar
33
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
kaalu bela'dan..
arkadaşlar bu konuyu ve her konuyu değerlendirirken akıl,bilim,din,toplum,yarar ve zararlar v.b bütün doneleri biraraya getirip değerlendirmek gerekir.bir kere akıl,bilim ve din hiçbir zaman birbiriyle çelişmez.hakeza bütün bunlar zaten ALLAH'IN yaratma iradesiyle olagelmiştir.heryönü ile düşünürsek eğer bir fikre varabiliriz.
1-dini verilerin hiçbirinde yasaklandığına dair birşey olmadığına göre,bu konudaki herşey adı üstünde yorumdur.
2.eğer ki bu konuda insanlık adına bir yarar var mıdır sorusunun cevabı evet ise bunu dinin reddetmesinden öte bilakis desteklediği de söylenebilir.bir insanı kurtarmak bütün insanlığı kurtarmak gibidir örneğindeki peygamberi bir mesajın amacına da hizmet edilmiş olur.
3-olayı biraz kişiselleştirip sizin yada en yakınınızın bir organ bekler halde bir sağlık sorunu olsa nasıl düşünür ve ne isterdiniz.?
evet bu sorunun cevabı aslında içimizde gizlidir ve durumu belirlemeye yeter..bunun ötesi herkesin vicdani yorumuna kalıp ona göre değerlendirmesi olarak görülüyor.
eğer bedenimiz üzerinde bir tasarruf hakkına sahip değiliz denicekse,bu kötü amaçlı ve olumsuz bir şekilde tasarruf olursa onaylanmayabilir.olumlu ve iyi bir amaca yönelikse bu tabiikide onaylanabilir. aynı olumsuz mantıkla yola çıkılırsa kan vermeninde yanlış olduğunu mu demek lazım gelir.bu ne kadar abes olursa organ bağışına da aynı şekilde bağışlanmaz demek abestir.iyi amaca hizmet edeceğini bilip ve niyetimizde bu olup bağış yaparsak Allah için dolayısıyla insanlar için iyi birşey yapılmış olacağı kanaatindeyim.
 

DaLokay

уüяєкℓєя∂є
Katılım
13 Tem 2006
Mesajlar
6,392
Tepkime puanı
89
Puanları
0
Konum
Göçebe
Web sitesi
www.youtube.com
ya arkadaşlar kısa bi cevap yazın bize hepsini okutmak mahkumiyetini yaşatmayın........bi zahmet....
 

melde

helina_roje
Katılım
7 Haz 2006
Mesajlar
2,238
Tepkime puanı
24
Puanları
0
Konum
Ankara
Organlarınızı Bağaşlarmısınız?

Bu gün belkide türkiyede en çok konuşan konulardan biri organ nakli caiz olup olmadığı hala tartışılıyor bütün bu tartışmaları bir kenara bırakalım sizin fikriniz nedir.
 

Mndrs78

Asistan
Katılım
5 Tem 2006
Mesajlar
556
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
33
Konum
Fransa/paris
Internet(ten program (muzik, antvirus,...) indirmek gunah midir?

Selamun aleykum,

Internet'ten çogumuzun yaptigi muzik indirmek antivirus indirmek full programlar indirmek ve dahasi gunah olmuyormu ?

Programi yapan biri emek harçiyor ve sende ondan çaliyorsun gibi oluyor.... ama bu sefer ellerinle degil bilgisayarinla çaliyorsunuz....

Yorumlarinizi bekliyorum.....
 
Katılım
1 Eyl 2006
Mesajlar
42
Tepkime puanı
0
Puanları
0
bir malı satın alan kişi onu istediği kişiye satabilir yada bedavaya verebilir buna kimse karışamaz. orjinal cdsini almıştır sonra mp3 e çevirip internette yayınlıyabilir. kendi malını dağıtıyor gibi olur. dinde patent hakkı diye bişi yoktur. kapitalist sistemin zımbırtıları bunlar. sanatçıların şarkıları radyodada çalıyor o zaman radyoda dinlemiyelim parasını vermediysek. aynı şarkı değil mi o radyoda çalanda. ben cd aldığımda o şarkıyı dinleme hakkını satın almıyorum cd yi satın alıyorum.
korsan kitap işindede bu böyledir. bilgiyi satın alan kişi istediğine bunu öğretebilir, satabilir, kopyalamakta buna girer.

bunlar benim fikirlerim en doğrusunu allah bilir.

Ben de olaya farklı bir yönden yaklaşmak istedim.
Satıcıların acaba hiç hakları yok mu? Öyle ya o cd'leri satarsam para kazanırım. Ben 6-8 YTL ye içinde 10 adet ilahi olan cd'yi satarken birisi 150 adet ilahi yi 2-3 YTL ye satarsa ve buna cevaz verilirse kim gelir bizden alır. Bizlerden alınmayınca da kim kalkar da ilahi CD si çıkartmaya kalkar. Böyle bir durumda eğer varsa ben hakkımı helal edip etmeme Hakkı elde etmez miyim?
Paran varsa al, yoksa dinle... Merak etme dinlemezsen imanına en ufak bir zedelenme gelmez.:wave[1]:
 

MiHRiMaH

Son gülen... :/
Katılım
6 Ara 2006
Mesajlar
2,752
Tepkime puanı
769
Puanları
0
Konum
İstanbul...
Dini içerikli yazı ve müziklerde bir hak talebinin olamayacağı konusunda bilgi almıştım... Neticede bunu Allah rızası için yapmıyorsa zaten normal bir müzik cdsinden farkı kalmaz ki o da ne olur o zaman?!!?!?!? İşin ucu müzik konusuna gelirse de ben susuyorum :) ............
 

sword

flawless Victory
Katılım
7 Kas 2006
Mesajlar
4,998
Tepkime puanı
577
Puanları
0
Konum
symrna( izmir)
Bildiğim kadarıyla müzik dinlemek haram(ilahiler dışında)
yanlış biliyor olabilirim. Kesin konuşmayayımda;)
 

Tuncay ÖZ

Profesör
Katılım
3 Kas 2006
Mesajlar
2,566
Tepkime puanı
4
Puanları
0
Konum
32
ben işim gereği hem dinletmek ve dinlemek
ve indirmek zorundayım

kosulları göz önünde tutalım

burda mutlaka hak konusu var biliyorum...

wesselam saygılarımla


saygılarla
 

yonat

Asistan
Katılım
2 Ara 2006
Mesajlar
305
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
44
Konum
Everest
Web sitesi
www.avar.tr.cx
Ben onları dinleyerek,günyüzüne çıkartmakla,ona dinlenme şerefini vermekle zaten gerekli değerini ödemiş oluyorum,kazanç sağlayanlar zaten hakettiklerini alıyorlar şu yada bu yolla,karıncanın tırnağının içideki bakterinin midesinde ne var diye bakmak bence yersiz......Bu baktığın resmin parasını ödemek gibi bişey olmaya giriyor,bi düşünün bu nekadar saçma geliyor.Bide mp3 için düşün dinlediğin şeye para ödemek garip demi....Selamlar
 

ilka

Üye
Katılım
31 Ocak 2007
Mesajlar
33
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
kaalu bela'dan..
arkadaşlar herşeyi haram helal,güah sevap penceresinden bakıp herşeyi dini argümanlarla açıklamaya gerek yok.yere çöp atmak harammı,yere tükürmek harammı helalmi vs... gibi şeyleride din çerçevesinde değerlendirmeye kalkanlarda var.bir kere akla abes ise ve insani davranış şekline uygun olup olmadığından yola çıkarak bazı şeylerin doğrumu yalnışmı olduğunu bulabiliriz.akıl denen vicdan denen melekelerimiz var.herşeyi din çerçevesinde değerlendirmek dini hafifletir ve küçültür.ilk önce akla ve vicdana uygun mu değilmi bu elekten bi geçirmeli ve geçirilemeyen şeyleri din çerçevesinde değerlendirip sonuca ulaşmalıyız.mp3 indirmek harammı gibi başlıklar biraz bana hafif şeyleri büyük konularla tartışmak gibime geliyor.ona bakarsak hepimizin verdiği adsl parası ile yardıma ihtiyacı olan birine yardım edilebilir ve adsl haramdır diyebiliriz.doğrumu olur mu bu yani?
 
Üst