*Molla İsmail Çetin Efendi'nin Bediüzzaman (RA) üzerine görüşleri*

ORHANCAN

Ordinaryus
Katılım
15 Ara 2006
Mesajlar
2,536
Tepkime puanı
80
Puanları
0
Konum
-İSPARİT-
...konu üzerine alıntıdır...

Feyz: Tarikat meyvemidir? Molla İsmail Çetin: Ben de tarikat meyvedir diyorum. Ama tarikat meyvedir demek, yani tarikata ihtiyaç yoktur demek değildir. Üstad Bediüzzaman söylemiştir. Üstad Bediüzzaman'ın sözünü anlamıyorlar. Üstad Bediüzzaman bizatihi "Adi bir sofi, müetefennin bir alimden daha fazla imanını kurtarır diyor. Hakiki sofi hakiki nurcudur diyor. Bediüzzaman Tasavvuf zamanı değildir deyişim bir zamana mahsustur diyor. Ehli tasavvuf nura girdikleri vakitte nura nur katarlar. Bediüzzaman tasavvufu en güzel şekilde ortaya koyan zattır.
Tarikat zamanı değildir iman kurtarma zamanıdır deyişinin (geçici) muvakkat olduğunu sonra zaman tarikatın zamanı olduğunu gösterdiğini söylüyor. Bediüzzaman tasavvufa karşı değildir. Bediüzzaman yalnız sofilerden değildir. Yani bir şeyhten irşad izni almış demek değildir. Ama büyük bir alim, ilimde çok meşhur ve asrın müceddidir.

Bediüzzaman; "Şimdiye kadar ben yanlız iman hakikatını düşünüp tarikat zamanı değil bid'atler mani oluyor dedim. Fakat şimdi sünneti peygamberi dairesinde bütün oniki büyük tarikatın hülalası olan ve tarik en büyük dairesi bulunan Risale-i Nur dairesi içine her tarikat ehli kendi tarikat dairesi gibi görüp girmek lazım ve elzem olduğunu bu zaman gösterdi. Hem ehli tarikin en günahkarı bile çabuk dinsizliğe giremiyor, kalbi mağlup olamıyor. Onun için onlar tam sarsılmaz, hakiki nurcu olabilirler. Yalnız mümkün olduğu kadar bi'datlere ve takvayı kıran büyük günahlara girmemek gerekir."

Üstad demek istiyor ki; şimdide tarikat zamanıdır. Binaenaleyh her halukarda nur şakirdleri ve ehli tarikatın beraberce çalışmaları gerekir. Bu da iki kanatla olur. İtikad ve tevhid ilmini Risale-i Nur'dan, zikir ve vuslat ilimlerini Erbab-ı Tarikat'tan öğrenmek gerekir.(Özleşme yolu s.175) (Emirdağ Lahikası 11/s.54/Nur yayınları/Beşiktaş/1989/270. Mektup)
Bediuzzaman 29. Mektubun telvilhat-ı tı'sanın üçüncü telvihidinde şöyle; Adi bir samimi ehli tarikat, suri, zahiri bir mütefenninden daha ziyade kendini muhafaza eder. O zevki tarikat (rabıta) vasıtasıyla ve muhabbeti evliya (manevi beraberlik) cihetiyle imanını kurtarır. Kebairle fasık olur, fakat kafir olmaz, kolaylıkla zındıkaya sokulmaz. Şedid bir muhabbet ve metin bir itikad ile aktab kabul ettiği bir silsileyi meşayıhı, onun nazarında hiçbir kuvvet çürütemez. Çürütemediği için, onlardan itimadını kesilmezse, zındıkaya giremez...

Tarikatta hissesi olmayan ve kalbi harekete gelmeyen, bir muhakkık, alim zatta olsa, şimdiki zındıkların desiselerine karşı kendini tam muhafaza etmesi müşkülleşmiştir...

Tarikata bağlı, samimi kalbi harakete gelen bir kimse zındık olamaz. Evliyayı sevdiği için, kutub kabul ettiği zevatlar sayesinde Allah-u Teala onu korur. Ama tarikata intisabı olmıyan bir kimse kalbi harakete gelmediyse büyük bir alim olsa dahi zındıkların hilelerinden kendini kurtaramaz. Sofi günah işleyebilir; kafir olmaz. Ama büyük bir alim, kafir olabilir.
Bundan üstün cevap olamaz. Bediüzzaman hakikat zamanıdır demiştim yani şimdi öyle demiyorum, zaman gösterdi ki tarikat ihtiyaçtır. Ama tarikatçılar Risale-i Nuru karşısında bilmeyecek, kendisinden bilecek. Yani sofilerle nurcuların birbirine karşı gelmeleri doğru değildir. Risale-i Nur iman hakikatlarını, yani delil ile yol gösterir. Sofi ise kalbi delillerle yol gösterir. Bir kimsenin kalbi müslüman değilse yani kalbi zayıf ise sofi olamaz Müslümanlığı zayıf olur. Delil bilmiyorsa gene zayıf olacak. İkisinin birleşmesiyle sofi meydana gelir. İmam-ı Rabbani meşrebide budur.

Demin sordunuz, Şeyh Muhammed Raşid'in ilmi yönü nedir? diye demekki Şeyh Muhammed Raşid ilimle şeyhtir. İlmi olmayan Şeyh olamaz. Aynı zamanda tasavvuf başlıbaşına bir ilimdir. Demekki Kitapsız olmaz, okumasız olmaz. Nakşibendi meşayıhlarından ümmi çok azdır. Kısmi azamisi büyük alimlerdendir. Büyük bir alim olmıyan büyük bir şeyh olamaz. Şeyh önce alimdir, sonra şeyhtir.
Peki sofi ilmi olmuyorsa, kitap okumuyorsa benim kanaitime göre sofi değildir.
Şeyh Hz.'lerinin birkaç sene hizmetlerinde bulundum. İlme çok önem veriyordu.Bizce sofilik iki şeydir. Birincisi ilmi tatbikat ikincisi ameli tatbikat. İlmi tatbikat demek, itikatın amelin dört mezheb ehli sünnet vel cematin ölçülerine ayarlanmasıdır. Ameli tatbikat Peygamber (s.a.v) sünneti yani şeriatını ihya etmesidir. Üçüncü bir şey daha vardır. Zikir ve rabıta. Mesala Üstad Bediüzzaman Şeyh Muhammed Raşid'in şeyhinin şeyhi olanın köyünü överek şöyle diyor; "Bediüzzaman küfür ve İslam medeniyetini mukayese etmek esnasında şöyle buyuruyor":

"Dilersen hayalinle Nurşin köyündeki Seyda'nın meclisine gir, kutsal sohbetiyle İslam medeniyetinde padişahları; insan suretindeki melekleri görürsün. Sonra Paris'e git büyük millet meclisine gir. Orada elbiselerini giyinmiş akrepleri , insanoğlu suretine girmiş ifridleri görürsün. (Mesnevi-Arabi, s127)
Görülüyor ki, Bediüzzaman Nurşin Köyünü Paris'e Nurşin köyündeki tarikatı bugün tüm dünyayı uyuşturup dinden imandan uzaklaştıran masonluğa mukayese eder.

Önce bilmek sonra yapmak, bilmeden yapan ya çıldırır ya da bir cinne mahkum olur. Ama bilgiyle sofi başlarsa ne çıldırır ne de bir cinne mahkum olur. Bu da güzel bir tedavidir. Tatbikat edilmelidir. Şeyh Hz.'lerin meşrebinde yahutta halifelerde, halifenin halifelerinde samimi olan hatta Muhammed Raşid (k.s)'in en yakınları olanlardan hiçbir şüphemiz yoktur ama uzaklara bakıyoruz ki, kitap okumaya ehemmiyet vermiyorlar. Halbuki tasavvuf adabı öğrenmektir. Adab ise kitapsız olmaz. Önce ilim bilmek sonra ikincisi bilerek, o bilgi üzere Peygamber (s.a.v)'in şeriatını tatbikketmek, üçüncüsü zikir ve rabıta dördüncüsü sohbet ve tarikat devam eder. Öyle olmazsa mürid ya bir cinne mahkum olur, ya hissine kapılır çıldırır. Öyle olmazsa sofi olamaz...
Feyz Araştırma Ekibi (Sayı:40)

http://www.feyzdergisi.com/yazi_ayrinti.php?yazi_no=651
 

fakiri

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
15,969
Tepkime puanı
355
Puanları
83
Konum
KOCAELİ
Muannidlik bizim iliklerimize kadar işlemiş !

Muannidlik yani , inatçılık bizim iliklerimize kadar işlemiş arkadaş !Bundan kurtulabilmemiz için bazılarımızın özel bir hidayete ihtiyacı var diye düşünüyorum ! İki Karadenizli (laz) Karadenizin kenarına oturmuş muhabbet ediyorlardı . Birisinin aklına o sırada gördüğü bir martı dolayısıyla babalarının birbirlerini martının kanadının suya değip-değmedi tartışması sonucu öldürmeleri geldi ve ekledi:---Ula Tursun, haçan pizum şu atalarumuz ne katar çahil idiler ki, hapu martinun kanati suya teğti mi- teğmeti mi ? tiye tartıştilar ve pirpirlerini furtiler ! Dursun cevaplar:---Toğri tersun Çemal ! Çok çahildiler. Ama, papam paaa, martinun kantinun suya teğtuğunu söylemiş idi ! der. Bu kez Cemal söz alır:--Ula paa ta papam teğmetuğunu söylemiş idi ! der. Aynı tartışma tekrarlanır ve sonuç babalarınınki gibi olur! Bu tarikatçı--Nurcu tartışmaları --sizi bilmem ama-- nedense benim aklıma hep bu fıkrayı getiriyor. :)))
 

furkan

Asistan
Katılım
7 Haz 2010
Mesajlar
486
Tepkime puanı
21
Puanları
0
akıl var akıl var tabi :)

bizim nurcuların suyuna çöpüne karışmamız gibi bir durum yoktur. biz sadece kim ki tarikat münkiri ona itiraz ederiz. ister bu kişi kemalist olsun ister nurcu olsun ister wehhabi olsun ister sıradan müslüman olsun. nurculukla alakalı konulara girip, laf attığımızı gördünüz mü? nurculuk nedir, ne değildir karışmayız.

hadi aklınıza başka şeyler de gelsin.
 

ORHANCAN

Ordinaryus
Katılım
15 Ara 2006
Mesajlar
2,536
Tepkime puanı
80
Puanları
0
Konum
-İSPARİT-
Muannidlik yani , inatçılık bizim iliklerimize kadar işlemiş arkadaş !Bundan kurtulabilmemiz için bazılarımızın özel bir hidayete ihtiyacı var diye düşünüyorum ! İki Karadenizli (laz) Karadenizin kenarına oturmuş muhabbet ediyorlardı . Birisinin aklına o sırada gördüğü bir martı dolayısıyla babalarının birbirlerini martının kanadının suya değip-değmedi tartışması sonucu öldürmeleri geldi ve ekledi:---Ula Tursun, haçan pizum şu atalarumuz ne katar çahil idiler ki, hapu martinun kanati suya teğti mi- teğmeti mi ? tiye tartıştilar ve pirpirlerini furtiler ! Dursun cevaplar:---Toğri tersun Çemal ! Çok çahildiler. Ama, papam paaa, martinun kantinun suya teğtuğunu söylemiş idi ! der. Bu kez Cemal söz alır:--Ula paa ta papam teğmetuğunu söylemiş idi ! der. Aynı tartışma tekrarlanır ve sonuç babalarınınki gibi olur! Bu tarikatçı--Nurcu tartışmaları --sizi bilmem ama-- nedense benim aklıma hep bu fıkrayı getiriyor. :)))

muhterem kardeşim ...

bu alıntılarımda hangi bir tartışmayı gördünüz..

Bediüzzaman (RA) hakkında islam alimlerinin görüşlerini almamız size niye rahatsız etti ve ediyor...

lütfen konu dahilinde görüşleriniz varsa alalım ve fikirlerinizi beyan ediniz
 

ORHANCAN

Ordinaryus
Katılım
15 Ara 2006
Mesajlar
2,536
Tepkime puanı
80
Puanları
0
Konum
-İSPARİT-
akıl var akıl var tabi :)

bizim nurcuların suyuna çöpüne karışmamız gibi bir durum yoktur. biz sadece kim ki tarikat münkiri ona itiraz ederiz. ister bu kişi kemalist olsun ister nurcu olsun ister wehhabi olsun ister sıradan müslüman olsun. nurculukla alakalı konulara girip, laf attığımızı gördünüz mü? nurculuk nedir, ne değildir karışmayız.

hadi aklınıza başka şeyler de gelsin.

karışmam diyorsunuz bu ve buna benzer konularda çok mesaj atıyorsunuz...

hem burası risale-i nur kısmı olduğu halde en fazla mesajınızı ve vaktinizi burada harcıyorsunuz...

varsa bir alıp veremediğiniz daha önce olduğu gibi cevabını veririz..
 

fakiri

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
15,969
Tepkime puanı
355
Puanları
83
Konum
KOCAELİ
muhterem kardeşim ...

bu alıntılarımda hangi bir tartışmayı gördünüz..

Bediüzzaman (RA) hakkında islam alimlerinin görüşlerini almamız size niye rahatsız etti ve ediyor...

lütfen konu dahilinde görüşleriniz varsa alalım ve fikirlerinizi beyan ediniz

Şeyyyy! Siz Martının kanadı değdi diyenlerden misiniz, yoksa değmedi diyenlerden mi ?
 

ORHANCAN

Ordinaryus
Katılım
15 Ara 2006
Mesajlar
2,536
Tepkime puanı
80
Puanları
0
Konum
-İSPARİT-
Şeyyyy! Siz Martının kanadı değdi diyenelrden misiniz, yoksa değmedi diyenlerden mi ?

cevabını siz daha iyi bilyorsunuz, fıkra kültürünüzü yoklarsanız cevabını da bulursunuz..

konu dahilinde fikir ve yorumlarınız varsa alalım.. yoksa boşa mesaj ve işgaliye yapmayalım lütfen...
 

furkan

Asistan
Katılım
7 Haz 2010
Mesajlar
486
Tepkime puanı
21
Puanları
0
karışmam diyorsunuz bu ve buna benzer konularda çok mesaj atıyorsunuz...

hem burası risale-i nur kısmı olduğu halde en fazla mesajınızı ve vaktinizi burada harcıyorsunuz...

varsa bir alıp veremediğiniz daha önce olduğu gibi cevabını veririz..

anlayışsızlık size aittir. biz sadece tarikat münkirleri hakkında yazarız. burada ön planda nurcular varsa ve kemalistlerden daha öndeler ise meselenin vahametini okuyanlara bırakıyorum.

bunun haricinde hangi konuda nurculukla alakalı yazmışız. banane. mehdi muhabbetiniz var ona da katılmayız ve herkesle alakalı olduğu için yanlışınızı dile getiririz. yoksa banane nurcusundan şucusundan bucusundan.
 

fakiri

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
15,969
Tepkime puanı
355
Puanları
83
Konum
KOCAELİ
Konu ile ilgili görüşümü fıkra ile ortaya koydum. Başka bir şey demek zaid olur !
 

ORHANCAN

Ordinaryus
Katılım
15 Ara 2006
Mesajlar
2,536
Tepkime puanı
80
Puanları
0
Konum
-İSPARİT-
anlayışsızlık size aittir. biz sadece tarikat münkirleri hakkında yazarız. burada ön planda nurcular varsa ve kemalistlerden daha öndeler ise meselenin vahametini okuyanlara bırakıyorum.

bunun haricinde hangi konuda nurculukla alakalı yazmışız. banane. mehdi muhabbetiniz var ona da katılmayız ve herkesle alakalı olduğu için yanlışınızı dile getiririz. yoksa banane nurcusundan şucusundan bucusundan.

size anlayışsız diyen yoktur muhterem..

niye kendinizi bu sıfatla eşleştirdiniz anlayamadım..

haklısınız size ne yani nurcuların şuyundan buyundan...

yoksa banane nurcusundan şucusundan bucusundan
 

hirahos

Kıdemli Üye
Katılım
9 Kas 2006
Mesajlar
35,948
Tepkime puanı
483
Puanları
0
Yaş
55
İsmail Çetin efendinin "Diyalogcular Ehli sünnet değildir" (Furkan Dergisi) sözünü de biliriz ve hatırlatırız.

Orhancan, gine baltayı taşa vurdun.
 

hirahos

Kıdemli Üye
Katılım
9 Kas 2006
Mesajlar
35,948
Tepkime puanı
483
Puanları
0
Yaş
55
Orhancan, bir Zatın işinize gelen kelamlarını taşıdığınızı görüyorum sürekli... İsmail Çetin efendinin, "Kemaliyetleri elde etme Yolları" isimli bir yazısı da var. Onu da bulup getirir misin?
 

furkan

Asistan
Katılım
7 Haz 2010
Mesajlar
486
Tepkime puanı
21
Puanları
0
Üstad demek istiyor ki; şimdide tarikat zamanıdır. Binaenaleyh her halukarda nur şakirdleri ve ehli tarikatın beraberce çalışmaları gerekir. Bu da iki kanatla olur. İtikad ve tevhid ilmini Risale-i Nur'dan, zikir ve vuslat ilimlerini Erbab-ı Tarikat'tan öğrenmek gerekir. (Özleşme yolu s.175)

vuslat ilimlerini Erbab-ı Tarikat'tan öğrenmek gerekir.
 

ORHANCAN

Ordinaryus
Katılım
15 Ara 2006
Mesajlar
2,536
Tepkime puanı
80
Puanları
0
Konum
-İSPARİT-
İsmail Çetin efendinin "Diyalogcular Ehli sünnet değildir" (Furkan Dergisi) sözünü de biliriz ve hatırlatırız.

Orhancan, gine baltayı taşa vurdun.

ne oldu kendi fikirlerinize yakın söz söylemeyenleri afaroz mu ediyorsunuz..

siz belik icazetli olabilirsiniz ama Allah (CC) dostlarına kem sözlerinizin cevabını da onlardan yakında alırsınız..
 

ORHANCAN

Ordinaryus
Katılım
15 Ara 2006
Mesajlar
2,536
Tepkime puanı
80
Puanları
0
Konum
-İSPARİT-
Orhancan, bir Zatın işinize gelen kelamlarını taşıdığınızı görüyorum sürekli... İsmail Çetin efendinin, "Kemaliyetleri elde etme Yolları" isimli bir yazısı da var. Onu da bulup getirir misin?

bir zat olmadığını diğer konulara da okuyarak anlayabilirsiniz..

tabii ki bakmakla görmek arasındaki farkı bilibiliyorsanız..

konuyu da saptırma hastalığınızdan yine kurtulamamışsınız muhterem..
 

hirahos

Kıdemli Üye
Katılım
9 Kas 2006
Mesajlar
35,948
Tepkime puanı
483
Puanları
0
Yaş
55
ne oldu kendi fikirlerinize yakın söz söylemeyenleri afaroz mu ediyorsunuz..

siz belik icazetli olabilirsiniz ama Allah (CC) dostlarına kem sözlerinizin cevabını da onlardan yakında alırsınız..

Ne afarozu kardeşim! Ne diyorsunuz anlaşılmıyor...

Biz diyoruz ki kendinize delil ettiğiniz bu Zat, Diyalogcu cemaati ehli sünnet dışı ilan etmiştir! Yani sen de onun nazarında öylesin. Bu zat size en son delil mesned olması gereken bir Zattır diyoruz. Baltayı taşa vurmayın diyoruz. Mahcup olursunuz diyoruz.
 

ORHANCAN

Ordinaryus
Katılım
15 Ara 2006
Mesajlar
2,536
Tepkime puanı
80
Puanları
0
Konum
-İSPARİT-
Ne afarozu kardeşim! Ne diyorsunuz anlaşılmıyor...

Biz diyoruz ki kendinize delil ettiğiniz bu Zat, Diyalogcu cemaati ehli sünnet dışı ilan etmiştir! Yani sen de onun nazarında öylesin. Bu zat size en son delil mesned olması gereken bir Zattır diyoruz. Baltayı taşa vurmayın diyoruz. Mahcup olursunuz diyoruz.

kişinin sözlerine konuyu taşıyacağınıza ve görüşeceğinize başka konulara niye çekmeye çalışıyorsunuz diyorum..

yani konu dahilindeki sözlerine eleştiremiyorsunuz başka konu ve sözlerine buraya alarak kanunun gidişatına değiştirmeye çalışıyorsunuz diyorum...???

anlatamadım mı yoksa anlayamadınız mı..??

konumuz diyalog olmadığını göremediniz galiba diyoruz...

Hem Bediüzzamana (RA) asrın Müceddididir diyor onu da görmenizi isterdim...
 

agbi

Yasaklı
Katılım
2 Kas 2006
Mesajlar
25
Tepkime puanı
382
Puanları
0
Konum
İzmir
İsmail Çetin efendinin "Diyalogcular Ehli sünnet değildir" (Furkan Dergisi) sözünü de biliriz ve hatırlatırız.

Orhancan, gine baltayı taşa vurdun.

HİRAHOS

Menşeini söyle sana onun kim olduğunu anlatayım diye bir ata sözü vardır.

KARABATAK gibisin

Tarikat ehli olduğunu söylersin ama hangi tarikat hangi efendiye bağlısın söylemezsin.

Belirli konular oldumu bilhassa F.Gülen cemeati tak ordasın.

Siz kimsiniz.

Eğer utanmıyorsanız vede inanıyorsanız

Bağlı olduğunuz kol ve efendi ?

Kaç kere sordum size es geçtiniz.

Yoksa beyan etmekten dolayı çekincenizmi var ?
 

hirahos

Kıdemli Üye
Katılım
9 Kas 2006
Mesajlar
35,948
Tepkime puanı
483
Puanları
0
Yaş
55
kişinin sözlerine konuyu taşıyacağınıza ve görüşeceğinize başka konulara niye çekmeye çalışıyorsunuz diyorum..

yani konu dahilindeki sözlerine eleştiremiyorsunuz başka konu ve sözlerine buraya alarak kanunun gidişatına değiştirmeye çalışıyorsunuz diyorum...???

anlatamadım mı yoksa anlayamadınız mı..??

konumuz diyalog olmadığını göremediniz galiba diyoruz...

Hem Bediüzzamana (RA) asrın Müceddididir diyor onu da görmenizi isterdim...

Şöyle izah edeyim;

Yarın bir gün diyalog konusunda bir bahiste karşınıza İsmail Çetin efendinin "Diyalogcular ehli sünnet değildir" sözünü çıkardığımızda kabul edecek misiniz? Etmeyeceksiniz. O zaman biz de sorarız; madem sözlerini kabul etmiyordun, ne diye zamanında feyz dergisi mülakatını kullandın? Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu? Demek ki maksadınız sadece reklam. Maksadınız bu gibi Zatları propaganda malzemesi olarak kullanmak! İsmail efendinin tarikat meyve mi sözünü alıyorsan, diyalogcular ehli sünnet dışı sözünü de alacaksın. Ve o zararlı işlerden vazgeçeceksiniz. Savunmayacaksınız da... Yoksa samimiyetsiz olursunuz.

Anlatabildik inşallah?!
 
Üst