Miraçtan sonrası

Alper...

MarmaranınKralı
Katılım
10 Eki 2006
Mesajlar
9,574
Tepkime puanı
452
Puanları
0
Konum
İsLamBol
Web sitesi
cennetsarayi.blogcu.com
MİRAÇTAN SONRASI

Bimillah.Elhamdulillah.Allahu teala hazretlerine sonsuz hamdu senalar olsun.Sevgili peygamberi hazreti Muhammed mustafa (sallallahu aleyhi vessellem) efendimize de sonsuz salatu selamlar olsun.O peygamber ki recebinyirmi yedinci. gecesi mekkeden kuduse oradan da hiç bir göz görmedik, hiç bir kulak işitmedik nice ayetlerle karşılaştı müşahede etti.

Allaha hamdu senalar olsun ki bizleri öyle bir peygambere ümmet yaptı ki, tüm alemler onun için yaratılmıştı.Bizi öyle bir peygambere ümmet yaptı ki ,hiç bir beşere verilmeyenler verildi bu ümmete.Hamd gerek hamda,salat gerek salata, tövbe gerek günaha...

Bir kaç makaledir miracı anlatmaya, rivayetleri nakletmeye gücümün yettiğince çalışıyorum.Uzun bir süredir bu seriyi (Miraca doğru1,2 ve 3 isimli makaleleri) hitama erdirememiştim.İnşaAllah bugün bir kaç kelamlada olsa hitama erdirmek istiyorum.


Hazreti peygamber miraca gittiği şekilde gerisin geri döndü,aynı güzergahtan geri getirildi, seyahate başladığı noktaya geri döndü.O Zaman abdest aldığı suyun çalkantısı bile durmamıştı yani düşünün o kadar kısa bir zaman da uzun bir seyehat.belki bir kaç saniye sürmüştü gidiş geliş, işte burada (bunca anlatılanları ancak) iman(ın) devreye gir(mesiyle) idrak edebiliriz ve ediyoruz.

Bir keresinde ebu sufyan peygamber aleyhinde rum kralı kayserle konuşurken ( bu hadis ebu sufyan hadisi diye geçer) der ki, muhammed bir keresinde dedi ki bize, ben gece kalktım kuduse geldim ordan göklere gittim sonra geri döndüm, bu sözü bile yalancılığının ispatıdır.o zaman rahipler ayağa kalktılar ve dediler ki biz o geceyi hatırlıyoruz. Mescidin falanca kapısını o gece kapatamadık.Marangoz çağırdık duvar çökme yapmış dediler,o gece kapı açık kaldı. sabah geldiğimizde kapının yanında oyuk bulduk yani duvarda oyuk vardı o zaman anladık ki ahir zaman peygamberi bu gece burakla kuduse gelmiş ve burayı ziyaret etmiş.

Cebrail kuduse geldiğinde burak isimli bineğin yularını duvara bağlamıştı duvarda oyuk açmıştı.işte peygamberin mucizeleri daha evvelden biliniyordu da yine inkar ediyorlardı. Cuma suresinde geçtiği üzere "Tevrat'la yükümlü tutulup da onunla amel etmeyenlerin durumu, ciltlerce kitap taşıyan merkebin (eşek) durumu gibidir. Allah'ın ayetlerini yalanlamış olan kavmin durumu ne kötüdür! Allah, zalimler topluluğunu doğru yola iletmez. *


Nice ilimler öğren, nice alim ol, sonra da hak geldi mi,” işime gelmiyor” diye red edip bir de milleti de saptır.Peygamberimiz buyuruyor ki “ eğer on yahudi alimi bana iman etseydi tüm yahudi milleti bana iman edecekti..." işte hakkı bilerek gizleyen zalimlerden Allaha sığınırız. Dini bile bile değişenlerden, dinin arkasına saklanıp halkı soyanlardan, dolandırıcı ,hilebaz ve sahtekarlardan Allaha sığınırız. Ya Rabbi gelen şabanı şerif ayın hürmetine, bizleri doğru ehli sünnet alimlerinden ayırma ve bizleri hidayete erdikten sonra sapıtanlardan eyleme amin.

Hazreti peygamber kureyşe bu miraç meselesini anlatınca ebu cehil dedi ki “dur dur muhammed ,cemaati toplayımda onlarda dinlesin senin yalanlarını...” hemen kureyş toplandı ve peygamber bir bir anlattı.Dediler ki mescidi aksayı anlat bize, o an cebrail kanatlarını açtı ve kanatlarından kudusu seyretti, bakarak anlattı. tıpkı bizim televizyondan uzak bir yeri seyretmemiz gibi.

Peygamberimiz mescidi aksayı anlatınca dediler ki, "gerçi tarifinde isabet etti" sonra dediler “o bahsettiğin kervanı söyle ona rast geldin mi yolda" peygamberimiz buyurdu ki,”evet, filanların kervanına rast geldim,revhadaydı.bir deve yitirmişler arıyorlardı.yüklerinde bir su kırbası vardı. susadım,onu alıp su içtim. ve yine eskisi gibi yerine koydum.geldiklerinde sorun bakalım kırbada suyu bulmuşlar mı? “

buda diğer bir delildir dediler ve sonra adetlerini, yüklerini şekillerini sordular, bu kerede resulullaha kervan gösterildi ve sorduklarının hepsini haber verdi ve buyurdu ki " içlerinde falan ve filan önde karamtık beyaz bir deve üzerinde dikilmiş iki büyük çuval olduğu halde filan gün güneşin doğuşuyla beraber gelirler"

Sabah namazını kılmaya kalkın deseniz kalkmazlar amma peygamberi yalancı çıkarmak için imsakta dikilmişler ayağa, mevla peygamberini yalancı çıkarır mı? bunların topu rezil rüsvay oldu.

Hazreti ebubekir dedi ki, “eğer o, bunu (miraç olayını) söylediyse şüphesiz doğrudur.?” dediler ki onu buna karşı da mı tasdik ediyorsun, o da dedi ki “ben onu bundan daha ötesinde tasdik ediyorum yani peygamberliğini tasdik ediyorum.” bunun üzerine sıddık denildi.radıyallahu anh.

Aslında daha namaz bahsinden de bahsetmek istiyordum ama o konuyu başka bir zamanda mevla nasip ederse anlatmayı işlemeyi düşünüyorum.Müminin miracı günde beş vakit namazdır.Namazlara sahip çıkalım..


Peygamberimiz buyurdu ki," şaban benim ayımdır,kim şaban ayına değer verirse, muhakkak ki o benim emrime önem vermiş olur, benim emrimi büyük tutana ise ben kıyamet günü öncü bir kurtarıcı ve iyi bir hazırlık olurum."


Peygamberimiz Sallallahu aleyhi vessellem buyurdu ki, " şabana bu ismin verilmesi , kendisinde ramazana ait bir çok hayır bulunup, yayıldığındandır. ramazan ise günahları yaktığından bu ismi almıştır."

Şabanı şerif ayında ,ayın ikiye yarılması mucizesi vukuu bulmuştur ayrıca peygambere salat emri de bu ayda inmiştir. (ahzap 56) , şaban ayında Allahu teala kabeye nazar eder yani peygamberimiz buyuruyor ki " şüphesiz Allahu azze ve celle her sene kabeye bir tecellide bulunur işte o zaman müminlerin kalpleri ona karşı şevkle dolar ( ve her biri onu ziyareti arzular)

Şaban ayında Allahu tealaya kulun amelleri yükseltilir ve öleceklerin listesi de bu yıl belirlenir. O zaman bu ay içerisinde ibadete devam ,durmak yok ve günahlardan da kaçışmalıyız , durmak yok...Allahım receb ve şabanı hakkımızda bereketli kıl ve bizi sağ salim hayırlısıyla ramazana kavuştur.

Son olarakta bir kuran kursunda hayatını kaybeden kardeşlerime hitaben bir kaç kelime etmek istiyorum.İnşaAllah onlar şehittirler.Bizlere de şefaat etsinler.Bazen ilminle bazen malınla bazen de canınla bu din için bir şeyler yaparsın.Onlar canlarını koydular ortaya.Enkaz yığınları arasından ,geçip gittiler, giderken hüzün yoktu yüzlerinde ,gittikleri yer Hazreti ibrahimin yanıydı inşaallah.Çünkü hazreti ibrahim küçük çocukları yanına alır Allahu alem.

Daha minikti elleri , "elif ,be "diyordu dilleri. Geleceğimizin tohumlarıydılar.Kıştaydılar, bahara hazırlanıyorlardı.erken çıkan kasırga savurdu tohumları, tarumar etti tarlayı...Öte yandan hiç günahı olmadan ,kim öldürdü bilmeden, neden öldürüldüğünü de bilmeden ruhlarını teslim edenler de vardı ötede.Felaketti bu , musibetti bu, belki her şer de bir hayır vardır düsturunca düşünmek gerek.

Mevlana mesnevi de der ki," nasıl uyurken vucudun da ki tüm duyuların yok olmasından kaygı duymuyorsan (ölürkende kaygı duyma),uyurken dağılıp bozulsa da duyuların konusunda kaygı duymazsın..."""

Daha fazla söze ne hacet Allah Rahmet eylesin.Bizlere de hayırlı uzun ömürler nasip eylesin.Geride koca rahmet ayını bıraktık.Rabbim tekrar kavuştursun...İçinde bulunduğumuz şaban ayını da hakkımızda hayırlı ve bereketli kılsın.

4 ağostos 2008
2 şaban 1429
pazartesi
Alper...
 
Üst