MİLLİ GAZETE varlığına vesile olan KOTKU Hz lerini neden baş sahifede vermiyor.

agbi

Yasaklı
Katılım
2 Kas 2006
Mesajlar
25
Tepkime puanı
382
Puanları
0
Konum
İzmir
MİLLİ GAZETE varlığına vesile olan KOTKU Hz lerini neden baş sahifede vermiyor.

MİLLİ GAZETE yi görmedim ama İnternet sahifesine baktım.

6 Ana başlıkta yok Bir köşe yazarının var.

Gündem
Mücadelemiz, inanç mücadelesidir
Saadet Partisi Kocaeli İl Başkanı Mustafa Mercan bir toplantı düzenleyerek partideki çalışmalar hakkında bilgiler verdi.
DİĞER BAŞLIKLARMeteoroloji'nin 'bayram havası' tahminiİstanbul Saadet’ten coşkulu divanErbakan, Haniye’nin Özel Kalem Müdürü’nü kabul etti…KPSS sonuçları yarın açıklanacakBush yargılansınAğca suikast emrini kimden aldı?


DİĞER BAŞLIKLARAmerika, İsrail’e silah yığıyorIrak’ta siyasi tıkanıklık aşıldıTürkler gettolaşmaya zorlanıyorKaçak Umreciler zor durumda kalıyorİsrail’den Yahudi yerleşim birimi bombaları!Kâbe yeni örtüsünü Arefe günü giyecek

Mehmet Şevket Eygi
Niçin Almanya ve Japonya Gibi Olamıyoruz?
Ali Haydar Haksal
Ergenekon Davası Yeni İstiklâl Mahkemeleri sürecini mi yaşatıyor
Mevlüt Özcan
Günümüzün üçte ikisi gece oldu
Mustafa Özcan
Türkiye'nin artan bağımlılığı


Abdülkadir Özkan
Yeter artık! Ya çözün ya susun...
Dr. Ebubekir Sifil
Karaman hocanın" Var"ları ve "Yok"ları-19
Şakir Tarım
Bir gönül mimarı... ALLAH RAZI OLSUN değinmiş

Cafer Keklikçi
Büyük iş gücü


Artık devam etmeyeyim.

Çarşı ya inince gazeteyi bulmaya çalıuşacağım

Acaba VARLIĞINA VESİLE OLAN ALLAH cc SEVDİĞİ KUL KOTKU Hz lerine AHTI VEFASI VARMI ?
 

agbi

Yasaklı
Katılım
2 Kas 2006
Mesajlar
25
Tepkime puanı
382
Puanları
0
Konum
İzmir
MİLLİ GAZETE yi görmedim ama İnternet sahifesine baktım.

6 Ana başlıkta yok Bir köşe yazarının var.

Gündem
Mücadelemiz, inanç mücadelesidir
Saadet Partisi Kocaeli İl Başkanı Mustafa Mercan bir toplantı düzenleyerek partideki çalışmalar hakkında bilgiler verdi.
DİĞER BAŞLIKLARMeteoroloji'nin 'bayram havası' tahminiİstanbul Saadet’ten coşkulu divanErbakan, Haniye’nin Özel Kalem Müdürü’nü kabul etti…KPSS sonuçları yarın açıklanacakBush yargılansınAğca suikast emrini kimden aldı?


DİĞER BAŞLIKLARAmerika, İsrail’e silah yığıyorIrak’ta siyasi tıkanıklık aşıldıTürkler gettolaşmaya zorlanıyorKaçak Umreciler zor durumda kalıyorİsrail’den Yahudi yerleşim birimi bombaları!Kâbe yeni örtüsünü Arefe günü giyecek

Mehmet Şevket Eygi
Niçin Almanya ve Japonya Gibi Olamıyoruz?
Ali Haydar Haksal
Ergenekon Davası Yeni İstiklâl Mahkemeleri sürecini mi yaşatıyor
Mevlüt Özcan
Günümüzün üçte ikisi gece oldu
Mustafa Özcan
Türkiye'nin artan bağımlılığı


Abdülkadir Özkan
Yeter artık! Ya çözün ya susun...
Dr. Ebubekir Sifil
Karaman hocanın" Var"ları ve "Yok"ları-19
Şakir Tarım
Bir gönül mimarı... ALLAH RAZI OLSUN değinmiş

Cafer Keklikçi
Büyük iş gücü


Artık devam etmeyeyim.

Çarşı ya inince gazeteyi bulmaya çalıuşacağım

Acaba VARLIĞINA VESİLE OLAN ALLAH cc SEVDİĞİ KUL KOTKU Hz lerine AHTI VEFASI VARMI ?

ALLAH RAZI OLSUN şakir tarım IN YAZISI


Bir gönül mimarı...13 KASIM 2010
CMT 01:35
[-] Normal [+] GündemTavsiye EtYazdır
Yorum Yaz
Türkiye'de yaşanan kaos ortamını hep birlikte takip ediyoruz. Vahşet noktasına ulaşan olaylar o kadar çoğaldı ki... Kalpler katı, gönüller kararmış. Zevk, eğlence ve maddeden başka bir şey düşünmeyen bir topluluklar manzarasıyla karşı karşıyayız. Eşya değerli, fakat insanın kıymeti yok. Testereyle kesilen, kol ve bacakları parçalanan, cesetleri çöp konteynırlarına atılan ürpertici insan görüntüleri hepimizi dehşete düşürüyor. İnsanlardaki sevgi, şefkat, merhamet ve insanlık duyguları hızla aşındırılıyor. Maneviyat dünyası zengin gönül ehli insanların sayısı o kadar azaldı ki... Toplumun maneviyat damarlarının yeniden açılmasına ihtiyaç var. Huzur ve barış ortamına ulaşmamız buna bağlı. Bu yazımda, 13 Kasım 1980'de Hakk'a yürüyen ve hasretini çektiğimiz maneviyat erlerinden biri olan Mehmet Zahit Kotku'dan (r.a) söz etmek istiyorum.

"Hocaefendi" ünvanıyla tanınan Mehmet Zahit Kotku (r.a) Osmanlı - Rus Savaşları sırasında Kafkasya'dan Anadolu'ya gelerek Bursa'ya yerleşen bir ailenin çocuğudur. Babası İbrahim Efendi medrese öğrenimi görmüş ve Bursa'nın çeşitli camilerinde imam hatiplik görevi yapmıştır. İlk ve ortaöğrenimini tamamlamasının hemen arkasından askere alındı. İstanbul'daki askerliği günlerinde İslami sohbetlere ilgi duydu. Gümüşhanevi Dergahı'na gitti. Seydişehirli Abdullah Feyzi Efendi'nin sohbet halkasına katıldı. Ömer Ziyaüddin Efendi ve Mustafa Feyzi Efendiler'den Tasavvuf eğitimi gördü. Başta Ramuz-ul Ehadis olmak üzere pek çok din ilimlerinden icazet aldı. Gümüşhanevi Dergahı şeyhlerinden Abdülaziz Bekkine'nin vefatından sonra, aynı dergahın hizmetlerini yürütme görevine getirildi. Türkiye'nin çeşitli camilerinde hizmet verdi. 1958'den vefatına kadar Fatih İskenderpaşa Camii'nde hizmet etti.

Hocaefendi, kelimenin tam anlamıyla bir gönül mimarıydı. Güler yüzlü, mütevazi, azim ve gayretliydi. Kimsenin gönlünü incitmemeye çalışırdı. Tanıdığına ve tanımadığına selam verir, herkesin gönlünü almaya gayret ederdi. "Zahit" ismiyle müsemma olarak ibadetlere düşkündü. İslam'ı yaşama konusunda tavizsizdi. Samimi ve açık sözlüydü. Halk diline uygun sade ve anlaşılır bir konuşma üslubu vardı. Ömrünü gönüllerin imar edilmesine adadı. Öğrencilerini sabırla eğitirdi. Küçük ile küçük, büyük ile büyük olurdu. Şeyhlik havasına girmez, kendini öne çıkarmaz, manevi derecelerini gizlemeye çalışırdı.

Günlük politikanın içine girmez, fakat Türkiye'nin sosyal, ekonomik, siyasi ve kültürel problemleriyle çok yakından ilgilenirdi. Türkiye'nin kalkınma ve ilerlemesinin öncüsü oldu. Milli ve yerli anlayışla bu görevleri yapabilecek gençlerin elinden tuttu. Teknik Üniversite'den pek çok öğrenciyi sohbet halkasına aldı. Türkiye'nin değerlerini ciddiye alan siyaset adamları yetiştirdi. Gönüllü hizmetlerin teşvikçisi oldu. Vakıf, yayınevi, kitap, dersane gibi eğitim ve kültür çalışmalarına destek verdi. Yerli üretimin önemini anlattı. Kendi sahasında bir farklılık ortaya koydu. Yepyeni bir çığır açtı. Prof. Dr. Nazif Gürdoğan'ın Hocaefendi için "Görünmeyen Üniversite" benzetmesi yapması tam yerine oturmuş bir deyimdir.

İslami kavram ve ibadetlere derinlik kazandırmaya çalışırdı. Mesela bir sohbetinde "selam" konusunda şunları söylemişti: "Selam, sadece iyi dilek ve temennilerin sözle ifade edilmesinden ibaret kuru bir görev değildir. Gerçekte selam, yolda karşılaştığımız bir kardeşimizin ihtiyacının var olup olmadığını öğrenip elimizden geleni yaptıktan sonra yola devam edip gitmektir."
İtidalli ve temkinli davranır, İslam'ın istediği orta yolu izlerdi. Birlik, beraberlik, kardeşlik, cemaat gibi insanı olgunlaştıracak konuları gündemde tutmaya çalışırdı. İskenderpaşa Camii'ndeki sohbetlerinden birinde şunları anlatmıştı: "Hele hasedi hiç yapmayın. Onun var, benim niçin olmasın, demeyin. Bak ne diyor Allah Rasülü (s.a.v): "Allah'ın taksimine razı ol." N'apalım, Allah bu kadar verdi. Çalıştım, çalıştım ama taksim bu kadar. Allah Rasülü (s.a.v): "Aşağısına bak... Yukarısına bakma!" buyurdu. Yukarıya bakarsan, bocalarsın. Sakın birbirinize buğzetmeyin. Birbirinize arka da çevirmeyin. Müslüman, müslümanın kardeşidir. Manen kardeşlik, hasep nesep kardeşliğinden daha ala ve daha üstündür. Müslümanlığınız tam olursa, kardeşliğiniz de öyle olur."

Bir gönül mimarı olarak hizmet vermiş olan Mehmet Zahit Kotku (r.a) ve benzeri Allah dostlarının aramızda olmasının hayatımıza renk ve canlılık katacağı, gönlümüzün zenginleşeceği, birbirini sayıp seven olgun insanlar haline geleceğimiz açık değil mi? Bugün, hiç değilse onların hayat ve eserlerini okumaya çalışalım. İşte Mehmet Zahit Kotku'nun (r.a) bazı eserleri: Cennet Yolları, Tasavvufi Ahlak, Hadislerle Nasihatler, Ehli Sünnet Akaidi, Nefsin Terbiyesi, Ana Baba Hakları, Müminlere Vaazlar.
 
Üst