MHP'den Ayasofya Cami Olsun Teklifi

Mesihçi

Ordinaryus
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
2,212
Tepkime puanı
91
Puanları
0
MHP Grup Başkanvekili Yusuf Halaçoğlu, Ayasofya'nın cami olarak yeniden ibadete açılması için kanun teklifi verdi.
138391190899699245.jpg
Halaçoğlu tarafından TBMM Başkanlığı'na sunulan teklifin gerekçesinde, 1453 yılında Fatih Sultan Mehmed'in İstanbul'u fethetmesiyle cami olarak hizmet vermeye başlayan Ayasofya'nın 1 Şubat 1935 yılından bu yana müze olarak kullanıldığını anımsatıldı.
Caminin ibadethane kısmına ve binanın diğer bölümlerine 19. yüzyıla kadar Türk mimari eserleri eklendiği ve binanın tamamen bir Türk sanat eseri olduğu ifade edilen gerekçede, bu süre zarfında Bizans'tan kalma mozaik tabloların korunduğu, depremlerden dolayı zarar gören kısımların onarıldığı ve Ayasofya'nın 481 yıl cami olarak hizmet verdiği anlatıldı.
Ayasofya'nın 24 Kasım 1934 tarih ve 2/1589 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile müze haline getirildiği anımsatılan gerekçede, bu kararın, Resmi Gazete ve benzeri devletin hiçbir resmi yayınında yayımlanmadığı, bununla ilgili herhangi bir kayda da rastlanılmadığı belirtildi. Gerekçede, Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğü tarafından, 7 Haziran 1965 tarihinde, Ayasofya Kararnamesi'nin Resmi Gazete'de yayımlanıp yayımlanmadığına dair verilen bir dilekçeye, 14 Haziran 1995 tarihinde Genel Müdür Özgür Erkman imzası ile "? 24.11.1934 tarih ve 2/1589 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının Resmi Gazete'de yayımlanmadığı tesbit edilmiştir" cevabı verildiği ifade edildi.
Gerekçede, 1924 Anayasası'na göre de bugünkü Anayasa'ya göre de tasarı, teklif ya da kararnamelerin, yasa ya da kanun hükmünde kararname olabilmeleri için Cumhurbaşkanı'nın onayından sonra Resmi Gazete'de yayımlanmaları gerektiğine işaret edilerek, "Ayasofya için böyle bir durum söz konusu değildir, burada açıkça bir hukuksuzluk mevzu bahistir" denildi.
Konuyla ilgili başka bir tuhaflığın da kararnamenin altındaki Atatürk imzasında göze çarptığına yer verilen gerekçede, şöyle devam edildi:
"Bilindiği üzere, Mustafa Kemal'e Atatürk Soyadının verildiği 2587 Sayılı Özel Kanun, Resmi Gazetede 27.11.1934 tarihinde yayımlanmıştır. Atatürk'ün imzasının bulunduğu Ayasofya Kararnamesi'nin tarihi ise 24.11.1934'dür. O halde, üç gün öncesinden Atatürk'ün Kararnameyi imzalamış olması mümkün gözükmemektedir. Bununla ilgili olarak da; bir dilekçe üzerine Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından 'İlgi dilekçeniz ekinde fotokopisi bulunan 24.11.1934 tarih ve 2/1589 sayılı Bakanlar Kurulu Kararnamesinde Reisicumhur adına atılı bulunan imzanın, yine dilekçeniz ekinde sunulan Atatürk'ün örnek imzalarına biçimsel açıdan fark gösterdiği ilk bakışta belirlenebilmektedir' cevabı verilmiştir. Bütün bunları alt alta koyduğumuzda burada da bir imza sahteciliği bulunduğunu söylemek kaçınılmaz olacaktır."
Gerekçede, Ayasofya Camii'nin 19 Şubat 1936 tarihli tapu senedine göre Fatih Sultan Mehmed Vakfı adına "türbe, akaret, muvakkithane ve medrese-i müştemil Ayasofya'yı Cami-i Şerifi" olarak tapulu olduğu, Vakıflar Genel Müdürlüğü Kütük Defterinde de cami olarak kayıtlı olduğu ifade edildi.
Ayasofya'nın şu an müze olarak kullanılmasının yasalara uygun olmadığı savunulan gerekçede, "Bugün, tüm selatin camilerimiz sabah ezanından yatsı ezanına kadar, haftanın her günü, hangi dinin mensubu olduğuna bakılmaksızın herkesin ziyaretine, ibadetine ücretsiz olarak açıkken, Ayasofya, yasalara, hukuka aykırı olarak, ancak müze olarak ziyaret edilebilmektedir. Bu Kanun teklifi, 481 yıl ezan sesinin yankıları ile ayakta kalan, İstanbul'un fethinin simgesi olan Ayasofya'nın, cami olarak yeniden ibadete açılması amacı ile hazırlanmıştır" denildi.

Kaynak:Bengütürk
 

Mesihçi

Ordinaryus
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
2,212
Tepkime puanı
91
Puanları
0
Şimdi binlerce kilisenin cemaati kovalandıktan sonra gasp edilip cami yapıldığı bir ülkede (gasp edilip diyorum çünkü hiçbiri için vakıflara tek kuruş ödenmemiştir.) bir tanesi daha cami olmuş çok da umrumda değil. Bu haberi paylaşmamın sebebi bu yasa teklifini Ak Parti reddettiğinde ne tepki verdiğinizi görmek istememdi. :) Heyecanla bekliyorum.
 

Mesihçi

Ordinaryus
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
2,212
Tepkime puanı
91
Puanları
0
SONUÇ:
Halaçoğlu MHP'den kovulur. :)

Başörtüsü için yasa çıkaralım diyen de MHP idi. Bu konuda da MHP ilk teklifi yaptı. Kusura bakmayın ama Hallaçoğlu kafasına göre hareket etmiyor. Elbette partinin onayıyla bu işi yapıyor. Savunmanız yersiz kaldı. Siz Akp reddedince ne diyeceksiniz onu merak ediyordum ben daha çok. Ha diyorsanız ki Akp reddetmez, pek inandırıcı gelmiyor derim.
 

deren

semure
Katılım
11 Haz 2012
Mesajlar
2,393
Tepkime puanı
262
Puanları
0
sizinkilerle tanıştım.Bna sürekli maide 68.ve enam 34. ayetlerinin mealinden ne anladığımı ve benim kutsal kitapları okuyup okumadığımı sordular yehova şahidiymişler sizdemi onlardansınız?ısrarla kuranı kerim ile diğer kutsal kitaplar arasındaki farkın neolduğunu sordular forumda hoca abi hoca abla bulamadım da bunların cevabını sizden alayım dedim?
 

Mesihçi

Ordinaryus
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
2,212
Tepkime puanı
91
Puanları
0
sizinkilerle tanıştım.Bna sürekli maide 68.ve enam 34. ayetlerinin mealinden ne anladığımı ve benim kutsal kitapları okuyup okumadığımı sordular yehova şahidiymişler sizdemi onlardansınız?ısrarla kuranı kerim ile diğer kutsal kitaplar arasındaki farkın neolduğunu sordular forumda hoca abi hoca abla bulamadım da bunların cevabını sizden alayım dedim?

Onlar bizimkiler değil bilakis sahtekarlardır. Uzak kalın tavsiye ederim. Her yol mevcuttur onlarda. Verdikleri Kutsal Kitap'ı almayın zira kafalarına göre değiştirmişlerdir. Yehova Şahitleri sapkın bir tarikattır. Hristiyan gibi konuşurlar ama gerçekte alakaları yoktur. Piyasada Hristiyanlarla ve misyonerlerle ilgili dolaşan dedikoduların çoğu onların sahtekarlıkları yüzündendir. İnsanımız ne yazık ki aradaki farkı bilemez. Söyledikleri de, iddiaları da kendi sapkın felsefelerine dayanak yaratmak içindir. Kur'an-ı Kerim'le ilgili söylemleri de boştur. Bana sorarsanız dinlemeyin.
 

Meryem

Komplike
Katılım
6 Tem 2006
Mesajlar
15,309
Tepkime puanı
759
Puanları
0
Yaş
37
Konum
İstanbul
Şimdi binlerce kilisenin cemaati kovalandıktan sonra gasp edilip cami yapıldığı bir ülkede (gasp edilip diyorum çünkü hiçbiri için vakıflara tek kuruş ödenmemiştir.) bir tanesi daha cami olmuş çok da umrumda değil. Bu haberi paylaşmamın sebebi bu yasa teklifini Ak Parti reddettiğinde ne tepki verdiğinizi görmek istememdi. :) Heyecanla bekliyorum.

Ben reddetmesini dilerdim. :)
 

deren

semure
Katılım
11 Haz 2012
Mesajlar
2,393
Tepkime puanı
262
Puanları
0
Ben zaten ilk anlayamadım üç kişiydiler, yaşlı karı - koca ve anneleri havadan sudan konuşurken baktım inançları söylemleri tuhaf böyle birşey beklemediğim için de çok şaşırdım ve şok yaşadım. üçü birden soru üstüne soru sorunca hazırlıksız yakalandım yoksa hiç sorun değil herkesin dini kendine . iyi giyimli,oldukça nazik,kibar,zerafet ve nezaketlilerdi sevgi doluydular uslubları da oldukca düzgündü.Bilgilendirdiğiniz için çok teşekkür ederim artık görüşmem kutsal kitabtan vermek istediler ben inanmadığım kitabı istemem okumam desemde çantalarını karıştırmaya başladılar bende neler var acaba diye çaktırmadan baktım :O içinde birsürü el kitabcığı vardı.iyi para kazanıyorlar demek ki :O
 

Mesihçi

Ordinaryus
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
2,212
Tepkime puanı
91
Puanları
0
Ben zaten ilk anlayamadım üç kişiydiler, yaşlı karı - koca ve anneleri havadan sudan konuşurken baktım inançları söylemleri tuhaf böyle birşey beklemediğim için de çok şaşırdım ve şok yaşadım. üçü birden soru üstüne soru sorunca hazırlıksız yakalandım yoksa hiç sorun değil herkesin dini kendine . iyi giyimli,oldukça nazik,kibar,zerafet ve nezaketlilerdi sevgi doluydular uslubları da oldukca düzgündü.Bilgilendirdiğiniz için çok teşekkür ederim artık görüşmem kutsal kitabtan vermek istediler ben inanmadığım kitabı istemem okumam desemde çantalarını karıştırmaya başladılar bende neler var acaba diye çaktırmadan baktım :O içinde birsürü el kitabcığı vardı.iyi para kazanıyorlar demek ki :O

Size zarar veremezler tabii ki o anlamda tehlikeli demek istemedim. Ancak ne Hristiyan ne Müslüman olur onlardan. Sapkın fikirleri ile zarar verebilirler. Dikkate almaya değmezler. Dediğim gibi Kutsal Kitap dedikleri de sahtedir. İyi para kazandıklarına ise hiç şüphe yok. Samimi bir Hristiyan misyoner iyi para kazanmaz ve cesaret edip de evinize gelemez... Bunlar hemen evinize gelmeye çalışırlar. vs. vs.
 

KARAMURAT-3

Kıdemli Üye
Katılım
11 Eki 2007
Mesajlar
4,706
Tepkime puanı
54
Puanları
0
Konum
Ankara
Web sitesi
mazlumlarvezalimler.blogcu.com
Ben zaten ilk anlayamadım üç kişiydiler, yaşlı karı - koca ve anneleri havadan sudan konuşurken baktım inançları söylemleri tuhaf böyle birşey beklemediğim için de çok şaşırdım ve şok yaşadım. üçü birden soru üstüne soru sorunca hazırlıksız yakalandım yoksa hiç sorun değil herkesin dini kendine . iyi giyimli,oldukça nazik,kibar,zerafet ve nezaketlilerdi sevgi doluydular uslubları da oldukca düzgündü.Bilgilendirdiğiniz için çok teşekkür ederim artık görüşmem kutsal kitabtan vermek istediler ben inanmadığım kitabı istemem okumam desemde çantalarını karıştırmaya başladılar bende neler var acaba diye çaktırmadan baktım :O içinde birsürü el kitabcığı vardı.iyi para kazanıyorlar demek ki :O


Yehova Şahitleri Nedir?



Amerika Birleşik Devletlerinde Charles Taze Russel tarafından 1872de kurulan, 1931 senesinden sonra kendilerini bu adla tanıtmaya çalışan misyoner teşkilâtına verilen ad.

Teşkilâtın kurulduğu yıllardaki ismi Zions Watch Tower Bibel and Tract Society of Penssylvania” (Siyon Gözetleme Kulesi Pensilvanya Bilimsel Araştırma Cemiyeti) olarak îlân edildi. 1896 târihinde teşkilâtın adı değiştirilerek Watch Tower Bible and Tract Society (Gözetleme Kulesi İncil Araştırma Cemiyeti) oldu ve teşkilâtın merkezi Penssylvania dan Brookyln e taşındı. Charles

Taze Russel den sonra teşkilâtın başına geçen Joseph Franklin Rutherford hakîki tanrının Yehova (Yahova) olduğunu ileri sürerek teşkilâtın adının Yehova Şâhitleri olmasını benimsedi. Rutherford banda aldığı vaazlarını dernek üyelerine dağıtarak propagandalarının yapılmasını teşvik etti. Dernek üyeleri ses bantlarını kapıların önünde dinleterek yeni üyeler ve yandaşlar kazanmaya çalıştılar. New York ta Brooklyn deki merkezden idâre edilen derneğin başına Rutherford dan sonra Nathan Homer Knorr geçti. Knorr yeni liderler ve misyonerler yetiştirmek üzere Gilead da, atch Tower Kitab-ı Mukaddes okulunu kurdu. Teşkilâtın bütün kitap ve makâlelerinin imzâsız yayınlanması prensibini getirdi. Knorr önderliğindeki teşkilât üyeleri Kitab-ı Mukaddese yeni yorumlar yaptılar. Knorr dan sonra Frederick W. Franz teşkilât başkanı oldu.

Diğer Hıristiyanlardan ve Yahûdîlerden farklı inanışlara sâhip olan Yehova Şahitleri teşkilâtı gün geçtikçe genişledi. Amerika Birleşik Devletleri dışındaki diğer ülkelerde de merkezler ve şûbeler açıldı. Gizli ve kendilerine has metodlarla propaganda yapan Yehova Şâhitleri 1917-1928 seneleri arasında öğrettikleri hususlarda ve inançlarında 148 kadar değişiklik yaptılar. Karmakarışık bir inanç sistemi hâline gelen Yehovacılık, gerçek Hıristiyanlık iddiası ile ortaya çıkmasına ve Yahûdîlikle Hıristiyanlık karması gibi görünmesine rağmen onlardan tamâmen farklı bir inanış haline geldi. Yehova Şâhitleri kendilerini Yeni Millet kabul ettiler. Bu sebepten hiçbir milletin bayrak ve sancağını benimsemedikleri gibi kendilerinden başka bütün milletleri ve toplulukları şeytanın askerleri olarak kabul ettiler. Kendi teşkilâtları içinde papaz, kilise veya kilise topluluğu gibi terimleri kullanmaktan kaçındılar. Kiliseler Birliği hareketine de katılmadılar. İkinci Dünyâ Savaşı yıllarında Almanya ve öteki mihver devletlerinin yanında bâzı Müttefik Devletler de Yehova Şâhitlerinin faâliyetlerini yasakladılar. Yeni bağımsızlığına kavuşmuş olan ve daha çok milliyetçilik duygusuna sâhip olan diğer devletler de Yehova Şâhitlerine karşı baskı uyguladılar. Daha sonra ABD mahkemelerinde açılan çeşitli dâvâlar sonunda Yehova Şâhitleri görüşlerini ve inançlarını açıklama hakkını elde ettiler. Pekçok ülkede açılan dâvâlar neticesinde Yehova Şâhitlerinin çalışmaları Kânûnî bir statüye bağlandı. 1950 den sonra Türkiye de de faâliyet göstermeye başlayan Yehova Şâhitleri hakkında birçok kânûnî soruşturma dâvâları açıldı. Ancak dâvâların hepsi beraatla netîcelendi. 1960 larda yargıtay kararlarıyla bu akımın ayrı bir inanç olduğu hükme bağlandı.


Kurulmuş makina gibi merkezden gelen fikir ve düşüncelerin propagandasını yapan Yehova Şâhitlerinin hepsi aynı şeyi anlatırlar. Tatlı okşayıcı dillerle bilhassa Müslüman yavrularını aldatmaya, kendi gâyelerine hizmet ettirmeye çalışırlar. Telefon rehberlerinden aldıkları adreslere broşürler, risâleler, gönderirler. Şık, süslü giyinmiş güzel kızları kapı kapı dolaştırarak evlere, iş yerlerine bu risâleleri bıraktırırlar. Müslümanlar, dinlerinin esaslarını çok iyi bildiklerinden bunların saçma, mesnetsiz yalanlarına kanmamaktadır. Propagandalarını çok sayıda kitap, broşür ve vaazla yürüten Yehova Şâhitleri Krallık salonları denen kiliselerde toplanırlar. Râhip ve papazları yoksa da, toplanma merkezleri New York ta (Brooklyn) olan vaizleri vardır. Teşkilâtın mahallî şûbe veya topluluklarına bağlı üyelerinin çoğu krallık yayımcısı olarak çalışır. Bunların haftada beş saati Krallık Salonu ndaki toplantılara ayırması ve şartlar müsâit olunca kapı kapı gezerek inançlarını halka anlatması istenir.


Teşkilâta bağlı misyonerlerin bir kısmı yarım günlük işlerde çalışırlar ve ayda yüz saat dînî hizmetlerde bulunurlar. Bir kısım misyonerler ise bütün zamanlarını dernek çalışmalarına ayırırlar. Ücret karşılığında ayda en az 150 saat dernek için çalışırlar. Yehova Şâhitlerinin çalışmalarını başlıca üç kuruluş düzenlemektedir. Bunların en büyüğü Pennsylvania da Russel tarafından kurulan Watch Tower Biblo and Tract Society, diğerleri aynı kuruluşun New York Şûbesiyle Uluslararası Kitab-ı Mukaddes Talebeleri Derneğidir. İki ayda yayımlanan Watchtower ve Awake dergileri başlıca yayın organlarıdır.


Dünyâdaki 216 ülkede faaliyet gösteren Yehova Şâhitlerinin sayısı 2.000.000 civârındadır. Türkiye de ise 1000 kadar Yehova Şâhidi bulunmaktadır.


Teşkilâtı kuran Charles Taze Russel karakter yapısı, yaşayışı ile çok dikkat çeker. Söyledikleri ile yaptıkları tamâmen birbirine zıttır. Şöyle ki; evlâtlık kızı Rose Bolyye tecâvüz ettiği için karısı Maria Francis tarafından mahkemeye verilmiş ve mahkemede suçunu îtirâf ederek hüküm giymiştir. Ayrıca kendisini çevresinde Çok saygıdeğer bir çoban olarak tanıttığı için Protestan Baptist Kilisesi Yesi C. Ross, onun sahte bir çoban olduğu hakkında bir broşür yayınladı ve bu sebepten mahkemelik oldular. Russel; kendisinin hiçbir din adamı tarafından takdis edilmemiş olduğunu mahkemede îtirâf etti. Mahkeme, Russel in yalan yere yemin eden bir yalancı olduğuna dâir hüküm vermiştir.

Russel ayrıca, buğday satışında halkı dolandırdığından mahkemeye sevk edilmiş ve mahkûm olmuştur.

Çin e ve Japonya ya yaptığı seyâhatler sonunda oralarda ilk misyoner teşkilâtını kurduğunu iddiâ ettiğinden, kiliseler tarafından mahkemeye verilerek, mahkeme kayıtlarına; Yalan yere propaganda yapan kişi olarak geçmiştir.

Görünüşte hazret-i Îsâ dan, Kitab-ı Mukaddesten bahs eden Yehova Şâhitleri gerçekte dünyâ cenneti inancını yaymak için Siyonizmin emrinde çalışmaktadırlar. Kitâb-ı Mukaddesin Yehova adını verdikleri tanrının kelâmı olduğunu, kendilerinin hazret-i Âdem in oğlu olan Hâbil’den, hazret-i Îsâ ya kadar süregelen uzun devredeki şâhitlerin son temsilcileri olduklarına inanırlar. Hazret-i Îsâ nın Tanrı Yehova tarafından yer yüzünde Îsâ Krallığı adında bir din devleti kurmakla vazifelendirildiğine ve günahkârların hazret-i Îsâ aracılığıyla yeniden Tanrı Yehova ya bağlanabileceğine inanırlar. Kurulacak olan Îsâ Krallığının 144.000 seçkin Yahûdî tarafından idâre edileceğine inanırlar. Cennete, Cehenneme ve öldükten sonra dirilmeye, meleklere, kazâ ve kadere, kıyâmete ve rûhun varlığına inanmazlar. Ölüm kişinin tamâmen yok olmasıdır derler. Yeryüzünde kurulacak Cennete hazret-i Îsâ nın bu krallığı idâre edeceğine, Yehova Şâhitlerinin bu krallıkta yaşayıp hiç ölmeyeceklerine inanırlar. Ayrıca kehânette bulunarak, Şeytan ve Yehova arasında, Yehova’nın zaferiyle neticelenecek olan bir savaşın haberciliğini yaparlar. Dünyânın bu savaşta sağ kalanların mekânı olacağını söylerler. Suda vaftiz olurlar.
Millî ve mânevî değerleri inkâr ve insanlara dünyâ cenneti vâd etmeleri bakımından, Yehova Şâhitleri ile komünistler arasında tam bir benzerlik vardır.

Zinâ dışında herhangi bir sebeple boşanmaya ve kutsal metinlere aykırı olduğunu ileri sürerek kan nakline karşı çıkarlar. Asker olmayı ve bayrağı selâmlamayı reddederler.


Yehova Şâhitleri üç zümreye ayrılır. İlk zümre sâdıklar olup, bunlar 150.000 civârındadır. Geri kalanlar ise uşak ve hizmetçi mevkiindedirler. Teşkilâta yeni girenler üçüncü zümrede olmayı baştan kabul ederler.


Yehova Şâhitleri kendi inanışları ve kurmayı hayâl ettikleri düzen dışında bütün dinlere, anayasalara, kânunlara, nizamlara, milletlere, bayrağa, sancağa, devlete ve askerliğe düşmandırlar. İsrâilde savaş aleyhtarlığı, sancak, bayrak, vatan, millet, millî marş, devlet, askerlik vb. düşmanlığı ile ilgili propaganda yapmazlar. Yehova Şâhitlerinin 1968 Yıllığında İsrail in Altı Gün Savaşında Araplara karşı zafer kazanmaları medh edilmekte, Arap devletlerinin sınırlarının açılması sebebiyle bu sınır bölgelerindeki Yehova Şâhitlerinin buluşup görüşmeleri sevinçle anlatılmaktadır.


Müstakil bir dîne sâhip olmayan, kendisini açıkça ortaya koymayan bu gizli teşkilât devletimizin hukûkî, siyâsî, iktisâdî ve sosyal nizamlarına tamâmen aykırı bir kuruluştur. Bu teşkilât mensupları İslâmiyetin ve Müslümanların da düşmanıdırlar.

http://www.facebook.com/l.php?u=htt...ehova-yahova-sahitleri-nedir.html&h=9AQF0VhpQhttp://www.facebook.com/l.php?u=http://www.mavirize.com/genel/ye hova-yahova-sahitleri-nedir.html&h=9AQF0VhpQ
 

KARAMURAT-3

Kıdemli Üye
Katılım
11 Eki 2007
Mesajlar
4,706
Tepkime puanı
54
Puanları
0
Konum
Ankara
Web sitesi
mazlumlarvezalimler.blogcu.com
YEHOVA ŞAHİTLERİNE GÖRE KURTULUŞ!

KİMLER TAM OLARAK KUTULABİLİRLER ?




YEHOVA ŞAHİTLERİ KENDİ YAZDIĞI KİTAPLARDA ŞU İFADELERİ KULLANMIŞLARDIR :


"Bu şekilde, Kutsal Kitap‘a göre kelime anlamıyla İsa yalnızca meshedilmiş Hıristiyanların (yani 144.000'in) aracısıdır." (T. K. 17 Temmuz1979, sf. 31).

"Göksel hayat için seçilenler (144.000) DAHA ŞİMDİDEN adil beyan edilirler...(Rom. 8:1). Fakat bu şimdiki zamanda, yeryüzünde ebediyen yaşayacak olan insanlar için GEREKLİ DEĞİLDİR... Onlar,YALNIZCA son denenmeyi zaferle geçip, Millenyum'un sonunda kâmilliğe erdikten sonra, ebedi yersel yaşam için adil beyan edilebilecekler." (T.K. 1.11. 1954 / T.K. 1. 7. 1986 sf. 17-29).
"Bu nedenle büyük kalabalık ne şimdi ne de gelecekte 144.000 gibi adil beyan edilmeyecektir... zaten onların imanla adil beyan edilmeye gereksinimleri yoktur." (Ewiges Leben in der Freiheit der Söhne Gottes, sf. 386).

"Yeryüzünde ebediyen yaşama ümidine sahip olan tüm milletlerden gelen insanlar şimdi bile İsa'nın hizmetinden yararlan-maktadır. Yeni Ahit içinde yer almadıklarından, YASAL MEYANCILARI OLMADIĞIhalde, İsa Yehova'ya yaklaşmalarını sağlayan yoldur.'' (T. K. 1 Eylül 1991, sf. 12-13).
GÖRÜYORUZKİ BU KİMSELER SADECE 144000LERİN TAM ANLAMIYLA KURTULACAĞINI SÖYLÜYORLAR. TANRININ EGEMENLİĞİ SADECE BU 144000LERDEN İBARETTİR.

BU TEŞKİLAT NASIL BİR TEŞKİLATTIRKİ "İSA YALNIZCA 144000LERİN ARACISIDIR" DİYEBİLİYORLAR ???
 

KARAMURAT-3

Kıdemli Üye
Katılım
11 Eki 2007
Mesajlar
4,706
Tepkime puanı
54
Puanları
0
Konum
Ankara
Web sitesi
mazlumlarvezalimler.blogcu.com
YEHOVA ŞAHİTLERİ VE MASONLAR

Yehova Şahitleri tarikatını kuran C.T.Russel bir masondu.

Rusellin Masonlarla ilişkisi ve putperestliği


KENDİLERİNİN TANRININ TEK GERÇEK TEMSİLCİSİ VE KANALI OLDUĞUNU İDDA EDİYORLAR.



HALBUKİ BU TARİKAT BİR ADAM TARAFINDAN KURULMUŞTUR.






HERKEZ AYAKTA. FAKAT SADECE BU BÜYÜK BAŞ OTURUYOR.



SAKALLI,YAŞI İLERLEMİŞ, KENDİSİNDEN ONLACA YAŞ KÜÇÜKLÜĞÜNDE OLAN BİR EVLATLIĞINA SARKAN,MAHKEMELİK OLUP,MAKKEME TARAFINDAN SUÇLU BULUNAN VE PARA CEZASINA ÇARPTIRILAN BİRİ ..






İYİ CİNS BUĞDAYI "MÜCİZEVİ BUĞDAY" DİYE SATIP BİR SÜRÜ PARA ELDE ETMİŞ, FAKAT YAPTIĞI BU SAHTEKARLIK SONUCUNDA YİNE MAHKEMELİK OLMUŞTUR !



VE ŞUANKİ MEZARI MASON GELENEKLERİNE GÖRE DİZAYN EDİLMİŞTİR. "BİR PİRAMİT ŞEKLİNDE"











DİKKAT EDİN ORTADA BİR HAÇ BİR TACIN İÇİNDE VE ÇEMBERLENMİŞ..



BU İŞARETİ MASONLARDA KULANIYOR.



MASONLARIN SEMBOLUNE OKADAR SARILMIŞTIRKİ DERGİSİNİN BİLE SEMBOLU HALİNE GELMİŞTİR.






BİR MASON İŞARETİ :










BİR ÇARMIHI BÖYLE BİR TACIN İÇİNE YERLEŞTİRMEK VE ÇEMBERLEMEK ANCAK MASONLARIN SEMBOLUDÜR






BURDADA EN ÜSTTE GÖRÜLÜYOR ...AYNI İŞARET,AYNI TAÇ



VEYİNE BU RUSSEL KİTAPLARINA



-KENDİSİNİN YAZDIĞI BAZI KİTAPLARINA O KUTSAL KİTABIN KENDİSİDİYORDU -



Mısır kökenli Ahoura Mazda tanrısının sembolü olan şu resimle süslemişti!











İŞARETİ BİRBİRİYLE KARŞILAŞTIRIN..



AYNI İŞARET.



DİKKATE DEĞER NOKTASI İSE BUNUN BİR MISIR TANRISININ SEMBOLU OLMASI ..



Şimdi bu sembol aşağıda da görebileceğiniz gibi Rosicrucian adlı ezoterik ve Mason bir akım tarafından kullanılmaya devam edilmektedir.









 

KARAMURAT-3

Kıdemli Üye
Katılım
11 Eki 2007
Mesajlar
4,706
Tepkime puanı
54
Puanları
0
Konum
Ankara
Web sitesi
mazlumlarvezalimler.blogcu.com
YEHOVA ŞAHİTLERİNİN PSİKOLOJİK USULLERİ VE TELKİN METODU

öncelikle y. şahitlerinin resimlerle yaptığı bir sahtekarlığı, sapıklığı göstermek istiyorum :









nekadar korkunç ve şeytansal bir el !!



YEHOVA ŞAHİTLERİNİN PSİKOLOJİK USULLERİ VE TELKİN METODU:

1 — Dünyadan ve insanlıktan ümitsizliğe uğratmak, savaş, yer sarsıntısı, sel baskını, kıtlık, hastalık, hatta hava kirlenmesi üzerinde durarak, insanın bunlarla cezalandırıldığı veya insanın bunları düzenleyemeyeceği telkinini yapmak, kendileri dışında mevcut dinleri, manevî idealleri, partileri, hukukî nizamı kötüleyerek, manevî bir buhran, zihnî bir bezginlik, ümitsizlik telkin etmek.

özelllikle bu konuda insanları korkutarak kendilerine bağımlı kılmaya çalışmaktadırlar, insanları çaresizliğe ve ümitsizliğe sürüklemektedirler, resimlerindede yine bu yöntem yer alır .. örneğin şu resim :







2 — Korku içinde bırakmak. Yakında ölüneceği, Yehova Şahidi olmayanlar için ise kıyamet ve felaket geleceği-

3 — Biricik kurtuluş ümidinin ve gerçek yönün kendilerinde olduğunu telkin.

4 — Avlanan insanları grup, kitle psikolojisinden faydalanmak üzere, kızlı, kadınlı [Linkleri Görmek İçin Üye Olmasınız. Üye Olmak İçin Tıklayın ! ]

......



şimdi lütfen dikkat edin ; timsahın yan bölgesinde bir "A" işareti var .


ok ile gösteriyorum..

peki bu "A"nın orda ne işi var ?? !! .. HEMDE BÜYÜK "A"

BU ANTİCHİRİSTH DEMEKMİDİR ?



ŞİMDİ KAKAT EDİN .. SÖZDE PEYGAMBERİN SAĞ GÖĞSÜNDE BİR KURUKAFA RESMİ VAR !! DİKKATLE BAKIN .. OK İLE GÖSTERİYORUM ..









ÇOK ÖNEMLİ BİR NOKTA ASLINDA.. BİR PEYGAMBERİN GÖĞSÜNE NEDEN GİZLİ FAKAT DİKKATLE BAKILIRSA GÖRÜLEN BU KAFATASI GİZLENİYOR ? !! AMAÇ NE ?
!!


SANIYORUMKİ BU İSA..

ŞİMDİ İSANIN KAFASINA YOĞUNLAŞALIM .. DAHA DOĞRUSU SOL FAALİNİN ÜSTÜNE..
 

KARAMURAT-3

Kıdemli Üye
Katılım
11 Eki 2007
Mesajlar
4,706
Tepkime puanı
54
Puanları
0
Konum
Ankara
Web sitesi
mazlumlarvezalimler.blogcu.com
ŞİMDİ DE TEMSİLİ RESMİ OLAN EYYUB PEYGAMBERİMİZE BİR BAKALIM ..

http://img507.imageshack.us/img507/4000/tgeov32sc2.jpg


DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN YER SAĞ TARAFTAKİ AĞAÇLARDIR !!

http://img507.imageshack.us/img507/3806/tgeov33vt2.jpg


YANİ ...















EN SAĞDAKİ KÜÇÜK ÇOCUĞA DİKKAT EDİN..



GÖRÜLÜYORMU NEKADAR ŞEYTANSAL BİR YÜZ GİZLENMİŞ ..!!!!





yehova şahitleri kafir cinler tarafından mı yönetiliyor ? 1

Tarih: on 16/4/2007




Elçi Pavlus Timoteos'a yazmış olduğu mektubunda şu sözleri belirtir:

  • ''Ruh açıkça diyor ki, sonraki zamanlarda bazıları imandan dönecekler… aldatıcı ruhlara ve cinlerin öğretilerine kulak verecekler…'' (1 Timoteos 4:1-2).
Bir Yehova Şahidi olsanız da olmasanız da belki Yehova Şahitleri Teşkilatının böyle yalancı ruhlar tarafından yöneltildiğini ileri sürmenin çok ağır bir suçlama olduğunu düşüneceksiniz. Hele bir de onların samimiliğini, ruhani gayretlerini görmüş ve Şeytan ve cinciliğe de tamamen karşı olduklarını gözlediyseniz bu size daha da imkansız gibi görünecektir.





Ama şu bir gerçektir ki, herhangi bir akımın cinler tarafından yöneltilmiş olduğunu kanıtlamak için açıkça onun okkultist ya da Satanist bir akım olması gerekmez. Şahsen grup olarak Şeytan'a ve cinlerine savaş açmış olan bir çok akım tanırım ki, bunlar aslında tamamen Şeytan ve cinlerinin denetiminde iş görmektedirler. Zaten İsa Mesih de zamanındaki, [Linkleri Görmek İçin Üye Olmasınız. Üye Olmak İçin Tıklayın ! ]) eski bir Y.Şahidi olan Ken Raines 'in yazılarını okuduğumda daha da kuvvetlendi. Bu araştırmalarımın kısa bir özetini size sunuyorum.




C. T. RUSSELL DÖNEMİNDE CİNLERİN YEHOVA ŞAHİTLERİ TEŞKİLATI ÜZERİNDEKİ ETKİSİ




Yehova Şahitleri Teşkilatı kurucuları Charles T. Russell'in kurduğu Cemiyeti ve ileri sürdüğü öğretileri kabul ettirebilmek amacıyla kendisi ve hizmeti hakkında şunları öğretmekteydi:

  • Tüm Hristiyanlık alemi ruhsal bir karanlık içinde olup, İncil'in öğretileri yozlaştırılmış ve gizlenilmiştir. Tanrı Russell'i, gerçek inancı ve kiliseyi oluşturmak için seçmiş ve atamıştır.


  • C. Russell ve ilk Y. Şahitleri son zamanlarda yaşadıklarını bildirip, vaat edilmiş olan tam ruhsal aydınlanışların kendi zamanlarına ait olduğunu ve bu aydınlanışların Russell'e yapılmış olduğunu iddia etmekteydiler.


  • "Tanrı sırlarının tam açıklanışı İncilî çağın sonuna ayrılmıştı."(Finished Mystery, sayfa 191). "Esinleme 15:5'te sözü edilen mabedin açılışı, Russell'e verilen Tanrı planının tam, açık, mükemmel anlayışıyla ilgiliydi." (Aynı kitap, sayfa 323).


  • "Yedi ciltlik kitabı meydana getiren Rab'dir ... ve bazı ciltlerin yayımını geciktiren Rab'dir."
  • "Bu eserin Rab'bin kontrolu altında hazırlanmış olduğunu ... bu yayını Rab'bin istemiş olduğunu düşünüyor musunuz?".
  • "Yedi gürleme seslerini duyurdular (Esinleme 8:5); Bunlar Tanrısal planın sunulması için peygambersel bir tarzda gerekli tamamlayıcı olarak önceden bildirilmiş olan yedi ciltlik Kutsal Kitap Etüdü'dür." (Mystery Accompli . 34, 189, 256, 280, 367).
Hatta bu yedi ciltlik kitapların Tanrısal kökenliliğine o denli inanılıyordu ki, bu kitapların sonsuzlara değin kalacağı ve sahte Hıristiyanlığı yıkmak için Rabbin bir aracı olduğu bildiriliyordu!

  • "Yazıların Tetkiki‘nin 7 cildi adaletsiz dinsel sistemlerin sonunu getirmek için Rab tarafından kullanılmış bir araç ve (Hıristiyanlara gönderdiği) işkencedir. Bu eserler var oldukça, bu şeyler sistemini vuran işkenceler görülecektir... Dinsel sistemler yok olacak; ama "yedi bela" veya ciltler sonsuzlarca duracaktır ."(Aynı kitap, sayfa 372)
Yehova Şahitleri Teşkilatına göre Russell'in sunduğu öğretiler insanlardan değil, Kutsal Ruh aracılığıyla Tanrı'dan ileri gelmekteydi. "The Finished Mystery" kitabı bununla ilgili olarak, yine şu açıklamalarda bulunur:

  • "Tanrısal planı öğrenip öğreten kendisi değildir. Fakat Tanrı'nın kendisi onu öğrenmeye, iman etmeye ve öğretmeye itmiştir."(Sayfa 381).
  • "Tanrısal şeyler ve Kutsal Kitap'ın hakiki öğretileri üzerine olanhakimiyet 1878'de Russell'e aktarıldı. O 1881'de bütün Hıristiyanlık âlemî için Tanrı'nın gözetmeni oldu. Russell, Pavlus'tan bu yana kilisenin en büyük hizmetçisidir ..." (Sayfa 528).
  • "O, kitaplarının yazılışının asla kendisinden olmayıp, hepsinin kutsal ruhun aydınlatması aracılığıyla Tanrı'dan gelmiş oduğunu söylüyordu." (Sayfa 528).
2. Yehova Şahitlerinin Ezoterik Karanlık Kökleri



Yalnızca bu değil Cemiyetin ilk kurucusu Russell'in öğretilerinde ezoterik şeytansal kökenli olan Masonculuğun da izlerini görmekteyiz. Sözünü ettiğimiz Mısır piramitleri öğretisi tamamen Mason kökenliydi. Russell'in eğitim aldığı Georges STORR, N. H. BARBOUR, mabet şövalyeleri durumunda Masoncuydular! Bundan başka Russell'in yayınlamaya başladığı derginin ''Watch-Tower'' başlığının kökeni bile Masonculardan geliyordu! Hatta Russell ve Yehova Şahitlerinin 1891'den 1931'e kadar 40 yıl boyunca hem Tarassut Kulesi dergisinde hem de diğer yayınlarda kullanmış oldukları şu semboller tamamen Masonculuktan gelmekteydi:









Aynı zamanda Russell'in 1911'den itibaren Kutsal Kitap Etüdü adlı seri kitaplarının kapağı şu ezoterik ve Mısır kökenli Ahoura Mazda tanrısının sembolü olan şu resimle süslenmişti!




Bu sembolun hala kullanıldığını aşağıdaki Yehova Şahitlerinin Krallık salonu binasındaki resim de göstermektedir!!!









Şimdi bu sembol aşağıda da görebileceğiniz gibi Rosicrucian adlı ezoterik ve Mason bir akım tarafından kullanılmaya devam edilmektedir.








Russell senelerce özellikle Masonculara özgü Mısır Piramitleri üzerinde durarak yukarıda da belirttiğimiz gibi bunları ''Tanrı'nın taşlardan oluşan şahidi'' olarak görüyordu. Hatta daha da ileri gidererek bu piramitlerin ölçülerine dayanarak Mesih'in 1874 deki dönüşünü, 1914 yılındada dünyanın sonunun olacağını ilan ediyordu!! Bu karanlık ve şeytansal bir yorum biçimi değilse başka ne olabilir ki?


İlginçtir ki Russell 1916 yılında öldüğünde cesedi o zamanlarda özellikle ezoterik Mason öncülerine özgü olan bir alışkanlıkla yakılmıştır. Aynı zamanda Russell'in mezarı mısır piramidi ve daire içinde haç-taç semboluyle süslenmişti:









Nasıl oluyor da Tanrı tarafından kullanıldığı ve seçilip atandığı ileri sürülen bir tarikat bu tür şeytansal, mistik, ezoterik ve karanlık bir akımın etkisinde kalarak onların sembollerini bile benimseyebiliyor? Acaba Cemiyet bu zamanlarda gerçekten Tanrı tarafından mı yöneltilmekteydi yoksa yalancı ruhlar tarafından mı? Değişen öğretiler ve yalan çıkan sahte peygamberlikler Cemiyetin gerisinde işleyen ruhun Tanrı'nın Ruhu olmadığını göstermiyor mu sizce?


 
Üst