Mevdudi’inin görüşlerine reddiye

-Muhammed-

Profesör
Katılım
18 Kas 2010
Mesajlar
1,740
Tepkime puanı
234
Puanları
63
Hocam bir gün sırf el öpüp icazet almak için gelecegim yanına ...
Hoş el vermezsin bilirimde ...
Bana ne laf edersin onu tahmin edemiyorum ...
Da mumkunse çenen düşük gün listeni önden gönder biz programı ona göre yapalım ...
Kös kös gününe denk gelirsek feyz alma ihtimalimiz azalabilir ...
harbi gelecem yanına ...

Cidden reklamcı olur :D
 

ismail

Yeni
Katılım
3 Mar 2007
Mesajlar
20,475
Tepkime puanı
2,063
Puanları
0
Yaş
45
çok düşündüm yazsam konuyu muhabbet mekanına çevirdiler diyecekler
yazmasam sen bak bak misafir etmek istemiyor diyeceksin
aşağısı sakal,yurarısı bıyık,karşıda ayna misali
geleceksen bir an önce gel yoksa ya bakırköyde ya tahtalı köyde bulursun
 
Katılım
14 May 2008
Mesajlar
2,994
Tepkime puanı
93
Puanları
0
Şimdi Bizim Sağlıkçı iş ciddiye binince deyim yerindeyse ''kıvırmaya'' başladı. ''Olsa ne, olmasa ne'' diye. Peki İslam Ahlakına ne oldu, dürüstlüğe ne oldu?? Bunlar olsada olur, olmasada olur mu diyeceğiz!!??
İttiba efendi bu adamın Müslümanlığı içten yıkmağa çalışması zaten mason oluşuna bir delildir.Konunun en başını okuyanlar kimin İslam Ahlakından ilminden uzak olduğunu görür.(Mevdudi için)
Hadi;( ben dini işten yıkmağa çalışan bir hain olmayımda,)senin gönlün olsun diye biraz ahlaksız olayım!.(Mevdudiye mason deme ahlaksızlığı benim kabulüm)

 

kebîkec

İhvan Forum Üye
Katılım
21 Eyl 2007
Mesajlar
8,082
Tepkime puanı
1,922
Puanları
113
Allah cc razı olsun hepisinden... Her birinden farklı farklı istifade ediyoruz. Yazdıkları eserleriyle iç dünyamızı aydınlatıyor, çevremize tebliğde kullanıyoruz... Tefhimul Kuranda neyi Ruhul Furkanda neyi bulacağımızı biliyor ve onu arıyorsak sorun yok....
 

TakVa

Ordinaryus
Katılım
13 Nis 2007
Mesajlar
2,868
Tepkime puanı
79
Puanları
0
yıl 90 ların ortasıydı
şu fikir suçlularının kaynadığı,kitapların örgütsel döküman malzemesi diye dayatıldığı dönemler işte
Ekmeğin aslanın bağırsağında düğümlendiği ucube yıllar sivas'a sıınava gidiyorum iş için
direk otobüs olmadığı için Yozgat'tan aktarmalı olarak gideceğim kıyafeti gayet düzgün bakımlı biri var yanımda
ben aslında pek sevmem tanımadığım insanlarla konuşmayı o yüzden yolculuklarda kitap taşırım yanımda
hemen çıkarttım çantadan yanımda che'nin hayatını anlatan bir kitap var bir arkadaşım hediye etmişti
yanımda ki atladı hemen solcumusun dedi hayır dedim ama adam başladı nasihate
yani şimdi elimde ki kitap benim müslüman olup olmadığıma delalet midir desemde yok anlamıyor amca
o zamanlar birde sakallıyım güzelde bir sakalım var ALLAH için Ankara yolcuları kalmasın dediler ya ben Yozgat'a gidip oradanda Sivasa gidecektim ne işim var Ankara'da diyerek çimdikledim kendimi
aceleden yanlışlıkla Ankara otobüsüne binmişim ve adamın çenesinden nereye gittiğimede hiç bakmadım
Sonuç niye anlattım bende bilmiyorum

aslında daha ilginç bir hikaye daha var ama onuda daha sonra anlatırım...

:yahoo:

siz "yani şimdi elimde ki kitap" deyince, herhalde suratına indirdi kitabı dedim içimden , devamı öyle değilmiş.

Gülmekten gözlerim yaşardı.
 

Hikem

Kıdemli Üye
Katılım
31 Ağu 2009
Mesajlar
6,073
Tepkime puanı
702
Puanları
0
Mevdudinin ''dini içten yıkan bir hain '' olduğu iddiası içi boş bir iftiradır!Doğru olan bazı meselelerde yanılmış olmasıdır.Üstad Ebul Hasan En-Nedvi ''İslamın Siyasi Yorumu'' adıyla türkçeye çevrilen ve mevdudiyi eleştiren kitabın önsözünde ,kitabı mevdudi hayattayken kendisine gönderdiğini ve merhum Mevdudinin 23 Ocak 1979 tarihinde kendisine gönderdiği mektubta şunları söylediğini belirtiyor: ''Ben hiç bir zaman , kendimi eleştirinin dışında veya üstünde görmedim.Eleştiriye karşı değilim, aksini asla savunmadım'' Sonra üstad Hasan Nedevi şunu söylüyor:' Beni , diğer kitablarını da aynı dikkatli yaklaşımla tahlil etmeye ve değerlendirmeye , kuşkularımı ve kaygılarımı kendisine iletmeye davet ediyordu'' Üstad devam ediyor ''Mevdudinin hizmetlerinden , başarılarından ve üstün niteliklerinden şübhe edecek değilim.Ben her fırsatta , memnuniyetle ve açık kalplilikle bunları takdir ve tasvip etmişimdir''(

sayfa 10-11)

Asrın büyük alimlerinden allameşeyh İsmail çetin hafizahullah Teala , mevdudiyi eserlerinde eleştirmekle beraber, ''Mufassal Ahlak'' isimli muhalled eserinde s. 265 de kumar ve faiz meselesini izah ederken :'' Seyyid Kutub ve Mevdudi faiz ve bunların hakkında yani kumar ve putperestlik hakkında ŞAYANI TAKDİR olarak birçok izahatlarda bulunmuşlardır.Bunlar kumarı küfür semaresi olarak saymaktadırlar.Eserlerine müracaat olunsun'' demektedir.

Görüldüğü gibi Mevdudiyi eleştirecek kitab yazan Hasan Nedvi ve Allame şeyh İsmail çetin, Mevdudiyi eleştirmelerine rağmen , onun hakkında sitayişkar cümlelerde deyazıyorlar.Eleştiri böyle olur.Yukarıda yapıldığı gibi, karalama ve iftirayla değil!Karalama ve iftira başka , ilmi eleştiri başkadır.
 

Gülzar-ı İrfan

..............
Katılım
24 Eki 2006
Mesajlar
6,736
Tepkime puanı
436
Puanları
0
yıl 90 ların ortasıydı
şu fikir suçlularının kaynadığı,kitapların örgütsel döküman malzemesi diye dayatıldığı dönemler işte
Ekmeğin aslanın bağırsağında düğümlendiği ucube yıllar sivas'a sıınava gidiyorum iş için
direk otobüs olmadığı için Yozgat'tan aktarmalı olarak gideceğim kıyafeti gayet düzgün bakımlı biri var yanımda
ben aslında pek sevmem tanımadığım insanlarla konuşmayı o yüzden yolculuklarda kitap taşırım yanımda
hemen çıkarttım çantadan yanımda che'nin hayatını anlatan bir kitap var bir arkadaşım hediye etmişti
yanımda ki atladı hemen solcumusun dedi hayır dedim ama adam başladı nasihate
yani şimdi elimde ki kitap benim müslüman olup olmadığıma delalet midir desemde yok anlamıyor amca
o zamanlar birde sakallıyım güzelde bir sakalım var ALLAH için Ankara yolcuları kalmasın dediler ya ben Yozgat'a gidip oradanda Sivasa gidecektim ne işim var Ankara'da diyerek çimdikledim kendimi
aceleden yanlışlıkla Ankara otobüsüne binmişim ve adamın çenesinden nereye gittiğimede hiç bakmadım
Sonuç niye anlattım bende bilmiyorum

aslında daha ilginç bir hikaye daha var ama onuda daha sonra anlatırım...

SESSİZLİK Hocam merak ettik ya hu...
Anlat şu hikayeni de çok ara vermeden....

ALLAHA EMANET OLUN

 
Katılım
14 May 2008
Mesajlar
2,994
Tepkime puanı
93
Puanları
0
Mevdudinin ''dini içten yıkan bir hain '' olduğu iddiası içi boş bir iftiradır!Doğru olan bazı meselelerde yanılmış olmasıdır.Üstad Ebul Hasan En-Nedvi ''İslamın Siyasi Yorumu'' adıyla türkçeye çevrilen ve mevdudiyi eleştiren kitabın önsözünde ,kitabı mevdudi hayattayken kendisine gönderdiğini ve merhum Mevdudinin 23 Ocak 1979 tarihinde kendisine gönderdiği mektubta şunları söylediğini belirtiyor: ''Ben hiç bir zaman , kendimi eleştirinin dışında veya üstünde görmedim.Eleştiriye karşı değilim, aksini asla savunmadım'' Sonra üstad Hasan Nedevi şunu söylüyor:' Beni , diğer kitablarını da aynı dikkatli yaklaşımla tahlil etmeye ve değerlendirmeye , kuşkularımı ve kaygılarımı kendisine iletmeye davet ediyordu'' Üstad devam ediyor ''Mevdudinin hizmetlerinden , başarılarından ve üstün niteliklerinden şübhe edecek değilim.Ben her fırsatta , memnuniyetle ve açık kalplilikle bunları takdir ve tasvip etmişimdir''(

sayfa 10-11)

Asrın büyük alimlerinden allameşeyh İsmail çetin hafizahullah Teala , mevdudiyi eserlerinde eleştirmekle beraber, ''Mufassal Ahlak'' isimli muhalled eserinde s. 265 de kumar ve faiz meselesini izah ederken :'' Seyyid Kutub ve Mevdudi faiz ve bunların hakkında yani kumar ve putperestlik hakkında ŞAYANI TAKDİR olarak birçok izahatlarda bulunmuşlardır.Bunlar kumarı küfür semaresi olarak saymaktadırlar.Eserlerine müracaat olunsun'' demektedir.

Görüldüğü gibi Mevdudiyi eleştirecek kitab yazan Hasan Nedvi ve Allame şeyh İsmail çetin, Mevdudiyi eleştirmelerine rağmen , onun hakkında sitayişkar cümlelerde deyazıyorlar.Eleştiri böyle olur.Yukarıda yapıldığı gibi, karalama ve iftirayla değil!Karalama ve iftira başka , ilmi eleştiri başkadır.
Doğru olan bazı meselelerde yanılmış olmasıdır.
Bu sözü bir kaç defa tekrarladında hangi meselelerde yanilmiştır.bunları hiç saymadın.Mesela İbni Teymiyye'de bazı meselelerde yanılmıştır.Bazı hususlarda kendisinden nakillerde bazı İslam alimlerince yapılmıştır.(Yani bazılarının bazı bilgilerde ondan istifa etmiş olmasını yadırgamam) ama O'nunla ilgili Kevseri Rahmetullahialeyh neler demiştir bilirsin.Tabiki yanılanlar bir veya birkaç meselede yanılır.Ama yanılma var küfür yanılma var insanı Ehli delalet eder.Yanılma haram yanılma var mekruh gibi.
Yani bu yanılmalarına bir kaç misal versen vebunların yanılmanın hangi safhası olduğunu anlatsan.
 
Katılım
14 May 2008
Mesajlar
2,994
Tepkime puanı
93
Puanları
0
Gerek Hamidullah gerek Mevdûdî, gerekse son zamanlarda Mısır’da boy gösteren ve İslâm âlimi geçinen bazı muharrirler ekseriyetle Şeyh Muhammed Abduh ve Cemâleddin Efgânî mektebine bağlı, pazarlıkçı, derinliğine idrak ve irfandan mahrum kimselerdir. Bunların eserleri ya hiç ele alınmaz, yahut tam bir şeriat ilmîne mâlik ve İslâmî tenkid ölçüsüne sahip bir insan tarafından okunup hakikat anlaşılabilir. Yoksa bu eserlerden feyiz ummak, viraj dönmeyi bilmeyen bir şoförün arabasına binmekten farksızdır.

Artık bütün incelikleri anlamak ve kahramanlarımızı bu gözle seçmek devri gelmiştir.

Günümüzde İslâmiyet’in en büyük belâsı, onu dışından ve cepheden helâk etmeye yeltenenler değil. içinden ve özünden harap etmeye davrananlardır ve bu davranışları ve bir nevi onarma düzeltme ve yenileme sayanlar...

“Reformcular” ismi altında topladığımız, 7-8 asır öncesindeki kuru ve nasipsiz akıl borazanına (İbni Teymiye’ye) mizaçları dayalı bir grup, birkaç asır sonra vehhâbilik’ten dolaşarak, nihâyet Cemaleddin Efgani, Mısırlı Şeyh Abduh ve peşindekilerden bir bölük halinde öyle bir anlayış veya anlayışsızlık bataklığına uğramıştır ki, İslâmı, çökmek üzere olan bir binaya yapıldığı gibi, dışından payandalar ve kalaslarla tutmayı marifet bilmiş, böylece Rûhlarındaki gizli şüpheyi ve İslâma güvensizlik duygusunu açığa vurmuştur.
Necip Fazıl Kısakürek
 

Hikem

Kıdemli Üye
Katılım
31 Ağu 2009
Mesajlar
6,073
Tepkime puanı
702
Puanları
0
Necib Fazıl'ın haklı yerleri var.Fakat üstad, bir din alimi değildir.Yani eleştirilerindeki haklılık, o zatların eserlerine vuukufiyetiyle ilgili değildir. Genel yapılan eleştirilerde bazı haksızlıklar yapılması kaçınılmazdır.Örneğin Muhammed Abduh veya Cemaleddin Efgani ile Mevdudi , Seyyid Kutub'u aynı zaviyeden değerlendirmek doğru değildir.Muhammed Abduhun mason olması, Mevdudinin mason olmasını gerektirmediği gibi..Veya Cemaleddin Efganinin şii görüşlere sahib olması, Seyyid Kutubu bağlamayacağı gibi,veyahud Muhammed Abduhun mucizeleri inkar etmesi veya Fil suresinde söyledikleriyle merhum şehid Seyyid Kutubun tefsirinde söyledikleri aynı şeyler değildir.Bilakis Merhum seyyid Kutub bu meselede abduhu eleştirmektedir.Mesela mısırlı Ferid Vecdi ile merhum Mevdudiyi aynı kategoride değerlendirmek isabetli değildir.Örneğin Merhum Mevdudinin orijinal urduca ismi '' Sünnet ki Aini Haysiyet' kitabı (Türkçesi ''İslam Hukukunda Sünnetin Yasal Konumu''Durmuş Bulgur tercemesi) okunursa aradaki fark tebarüz eder.

İslami Kitabları okumaya sıfırdan başlayanların Mevdudi veya seyyid kutub vb. kitabları okumasını tavsiye etmiyoruz, lakin Ehli Sünnet itikadını iyi bir kitabdan okumuş ve anlamış olanların bu kitablardan da yararlanacağını unutmayalım.Bu zatlar haşa bazılarının zanettiği gibi İslam dışına çıkmış zatlar değildir.İslama samimi olarak inanmış, bildikleriyle amel etmiş, bazı meselelerde yanılmış, fakat ''tebliğ'' vazifasini üstlenmiş, davetçilerdir.Her kişinin husisiyetleri ayrı ayrıdır.Kimi hadiste, kimi tefsirde, kimiside El-Benna gibi davette tebarüz etmişlerdir.Bu kişileri, eleştiren alimler bile bu zatların mütefekkir , davetçi taraflarını itiraf etmişlerdir.Mesela allame şeyh İsmail Çetin İnsan ve Vazifesi iisimli eserinde Seyyid kutubun mütefekkir tarafını belirtmiştir.Başka eserlerinde Mevdudi ve Seyyid Kutub'un bazı meselelerdeki açıklamalarının okunmasını tavsiye etmişlerdir.Demekki Ehli Sünnet akaidini bilen bir müslümanın bu zatların kitablarını okumasında bir mahzur yok, tersine faydalanmaları da mümkündür.Mesela kendim bu zatların bazı kitablarını okudum,olumsuz bir etkilenme görmedim.

Bunlar dini içten yıkan hain gibi nitelenmeler ya cahillikten (eserlerine vukufiyetsizlikten) yada iyiniyet yoksunu tutumdan kaynaklanır.Kimse İslamı kendi dar görüşüyle inhisar altına almaya kalkmamalıdır.
 
Üst