Mehdi Hakkinda Arastirma

ALI25

Kıdemli Üye
Katılım
9 Nis 2015
Mesajlar
7,509
Tepkime puanı
106
Puanları
0
Konum
Almanya
Hz. Mehdi´nin Nesebi

Hz. Mehdi´nin adinin “Muhammed” oldugu

(N. b. Hammad) Hz. Ali´den tahric etti. Buyurdu ki: Mehdi´nin adi Muhammed´dir.

(N. b Hammad) Ebu Said´el-Hudri´den tahric etti. Peygamber (s.a.v.) buyurdu: Mehdi´nin adi Benim adim´dir.

Tirmizi, Ibni Mes´ud´dan sahih diyerek tahric etti. Peygamber (s.a.v.) buyurdu ki: Ehli Beytimden bir adam idareyi ele alir. Onun ismi ismime uyar.

Mehdi´nin Peygamberimiz (s.a.v.)´in soyundan ve Hz. Fatima (r.a.) evladindan oldugu

Ebu Davud, Ibni Mace, Tabarani ve Hakim, Ümmü Seleme´den tahric ettiler. O dedi, Ben Resulullah (s.a.v.)´den duydum söyle buyuruyordu: Mehdi Benim soyumdandir ve Fatima´nin evladindandir.

(N. b. Hammad) Hz. Ali´den tahric etti, buyurdu ki: Mehdi Bizden Fatima evladindan bir reculdur.

(N. b. Hammad) Zühri´den tahric etti, buyurdu ki: Mehdi, Fatima evladindandir. (Devrinde) O´nunkinden baska hilafet yoktur.

Naim b. Hammad, Katade´den tahric etti ki: Ben Said b. Müyesseb´e “Mehdi hak´tir” dedim. O da “Evet” dedi. “O kimdendir?” dedim. “Fatima´nin evladindandir” dedi.

Hz. Fatima (r.a.)´ya verilen müjde
Ibni Asakir, Hz. Hüseyin´den tahric etti. Peygamber (s.a.v.) buyurdu: Müjdeler olsun sana Ya Fatima Mehdi sendendir.

Ebu Naim, Hz. Hüseyin´den tahric etti. Peygamber (s.a.v.) Hz. Fatima´ya söyle buyurdu: Mehdi, senin evladindandir. (Ahir Zaman Mehdisinin Alametleri Sf.18-19/Ali Bin Hüsameddin El Muttaki)
 

ALI25

Kıdemli Üye
Katılım
9 Nis 2015
Mesajlar
7,509
Tepkime puanı
106
Puanları
0
Konum
Almanya
Hz. Mehdi´nin Vasiflari

Hz. Mehdi´nin ismi, künyesi ve ahlaki

Ebu Naim, Huzeyfe´den tahric etti, Resulullah (s.a.v.) buyurdu: Eger dünyadan bir gün bile kalsa, Allah, ismi Benim ismime, ahlaki Benim ahlakima uyan ve künyesi de Ebu Abdullah olan bir Reculu gönderecektir.

Tabarani Kebir´inde ve Ebu Naim Ibni Mes´ud´dan tahric ettiler. O dedi, Resulullah (s.a.v.) buyurdu: Ehli Beytimden ismi Benim ismim, ahlaki Benim ahlakim olan bir evladim cikacak ve daha önce zulümle doluolan dünyayi, O adaletle dolduracaktir.

Hz. Mehdi´nin amelinde ayip ve zulüm olmayacagi

Naim Kaab´dan tahric etti, Buyurdu ki: Ben Mehdi´yi Peygamberlerin Suhufun´da söyle bulurum. Mehdi´nin amelinde ne zulüm ne de ayip yoktur.

Hz. Mehdi´nin kemer burunlu ve acik alinli oldugu
Ebu Davud, Naim b.Hammad ve Hakim Ebu Said´den tahric ettiler. Resulullah (s.a.v.)buyurdu: Mehdi Bendendir. Kemer burunlu ve acik alinlidir. Zulümle dolu olan dünyayi adaletle dolduracak ve yedi yil malik olacaktir.

Ebu Said´den tahric edildi, Peygamber (s.a.v.)´den Mehdi Bizdendir, alni acik ve kemer burunludur.

Hz. Mehdi´nin kaslari, gözleri ve yüzünün parlakligi

(N b. Hammad) Muhammed b. Cübeyr´den tahric etti: Buyurdu ki: Mehdi´nin kaslari ince, yüzü parlak ve gözlerinin siyahi büyük olacaktir. Hicaz´dan gelip Sam´da minbere oturdugunda 18 (40) yasinda olacaktir.

Sag yanaginda siyah bir benin oldugu ve yasi

Ebu Naim, Ebu Umare´den tahric etti, O dedi, Resulullah (s.a.v.) buyurdu: Sizinle insanlar arasinda dört sulh anlasmasi olacak, dördüncü sulh, Heraklius ehlinden bir adam vasitasi ile olur ve bu yedi yil devam eder. Bir adam “Ya Resulullah (s.a.v.) O gün insanlarin imami kimdir?” dedi. Buyurdu ki: Evladimdan kirk yasindaki “Mehdi” dir. Yüzü parlayan yildiz gibi, yanaginda siyah bir ben vardir, üzerinde kutvani iki aba bulunur. Tavri beni Israil ricaline benzer. Hazineleri cikarir ve sirk beldelerini feth eder.
 

ALI25

Kıdemli Üye
Katılım
9 Nis 2015
Mesajlar
7,509
Tepkime puanı
106
Puanları
0
Konum
Almanya
Dislerinin aralikli oldugu

Ebu Naim, Abdurrahman b. Avf´dan tahric etti, Resulullah (s.a.v.) buyurdu: Yemin ederim ki Allah Benim soyumdan bir adam gönderecektir. Onun disleri aralikli ve alni genistir. Yeryüzünü adaletle dolduracak ve mali bol bir sekilde dagitacaktir.

Dilinde pelteklik olacagi

(N. b. Hammad) EbuTufeyl´den tahric etti: Resulullah (s.a.v.) Mehdiyi anlatti, dilinde pelteklik olacagini ve kelimeyi telaffuz ona zor geldiginde sag elini sol uyluguna vuracagini söyledi ve ismi ismim, babasinin adi Babamin adidir buyurdu.

Bacaklarinin aralikli oldugu

Abdul Gafir Farisi Mecma-il Garaib kitabinda ve Ibni Cevzi Fi´l Garibil Hadis´de ve Ibnul Esir´de Nihaye´de tahric ettiler, Hz. Ali Hadisi hakkinda dediler ki: Hz. Mehdi, Hz. Hasan´in soyundandir. Bacaklari araliklidir.

Tavrinin Beni Israil ricalinebenzeyecegi

Naim b. Hammad, Abdullah b. Haris´den tahric etti, Buyurdu ki: Mehdi sanki Ben israil´den bir reculdur. (Tavri onlara benzer, yani heybetli ve acar)

Hz. Mehdi´nin Allah´dan cok korkan bir kimse oldugu

(N. b. Hammad, Kab´dan tahric etti. Buyurdu: Mehdi, gerges kusunun kanadi ile titremesi gibi, Allah´dan cok korkan bir kimsedir.

Hz. Mehdi´nin diger vasiflari

(N. b. Hammad) Hz. Ali bin Ebi Talib´den tahric etti. O dedi ki: Mehdi´nin dogum yeri Medine´
dir, Peygamber (s.a.v.)´in Ehli Beytindendir. İsmi Peygamber (s.a.v.)´in ismidir. Hicret edecegi yer Beytul Makdis (Kudus)´dir. Sakali siktir, gözleri sürmeli olacaktir. Disleri parlaktir, yüzünde bir ben vardir. Omuzunda Peygamber (s.a.v.)´in alameti vardir. Peygamber(s.a.v.)´in softan bayragi ile cikacaktir. O bayrak dört köseli olup dikissizdir ve rengi de siyahtir. O´nda bir hicr (hale)bulunur. O Resulullah (s.a.v.)´in vefatindan beri acilmamis olup Mehdi cikinca acilacaktir. Hz. Allah üc bin melegi mehdi´ye yardim icin gönderecek ve melekler O´na muhalefet edenlerin yüzüne ve arkasina vuracaktir.
O, yasi otuz ile kirk arasinda (kirk yasinda) oldugu halde gönderilecektir.
 

ALI25

Kıdemli Üye
Katılım
9 Nis 2015
Mesajlar
7,509
Tepkime puanı
106
Puanları
0
Konum
Almanya
Büyüklerin ve kücüklerin temennileri

(N. b. Hammad) Sabah´dan tahric etti. O dedi ki: Mehdi, insanlar arasinda otuz dokuz yil bekler. (Kirk da cikar). Kücükler büyük, büyükler de kücük olmak temennisin de bulunur.

Naim b. Hammad, Ibni Abbas´dan tahric etti ki: Mehdi Bizim Ehli Beyt´ten bir genctir. İhtiyarlarimiz ona yetismeyecek, gencleriniz ise onu ümid edeceklerdir. Allah diledigini yapacaktir.

Yer ve gök ehlinin O´ndan razi olacagi

Ravyani, Müsned isimli eserinde ve Ebu Naim Huzeyfe´den tahric etti, Resulullah(s.a.v.) buyurdu: Mehdi Benim evladimdan bir Reculdur. Rengi arabi, cismi Israili cismidir. Sag yanaginda parlayayn yildiz gibi bir ben bulunur. Evvelce zulümle dolu olan yer yüzünü adaletle dolduracaktir. O´nun hilafeti döneminde yer ve gök ehli, havadaki kuslar bile O´ndan razi olacaktir. (Ahir Zaman Mehdisinin Alametleri Tercümesi Sf.21-24/Ali Bin Hüsameddin El Muttaki)

Mehdi ile ilgili Diger Hadisler

Abdullah (R.A.)den rivayet edilmistir; dedi ki: Rasulullah (S.A.V.) söyle buyurdu: <Ehl-i beytimden ismi ismime mutabik olan bir kisi Arablara malik oluncaya kadar dünya sona ermeyecektir.> Bu babda Ali, Ebu Said, Ümmü Seleme ve Ebu Hureyre (R. Anhum)den hadis rivayet edilmistir. Bu hadis hasen- sahih´tir. (Sünün-i Tirmizi Tercümesi Ct.4.Sf.91/Osman Zeki Mollamehmetoglu)

Abdullah (R.A.)den rivayet edilmistir: Rasulullah (S.A.V.) buyurdu ki: <Ehl-i beytimden ismi ismime mutabik olan bir kisi basa gececektir.> Asim diyor ki: Ebu Salih, Ebu Hureyre´nin söyle dedigini bize bildirdi: <Dünyanin ancak bir günlük ömrü kalmis olsa, onun basa gecmesi icin Cenab-i Allah o günü behemehal uzatir.> Bu hadis hasen-sahih´tir. (Sünün-i Tirmizi Tercümesi Ct.4.Sf.92/Osman Zeki Mollamehmetoglu)

Ebu Said El-Hudri (R.A.)´den rivayet edilmistir; dedi ki: <Peygamberimizden sonra bir hadise bas göstermesinden korktuk ve Rasulullah (S.A.V.)´e sorduk. Buyurdu ki: Ümmetimde Mehdi vardir; cikacak ve bes veya yedi veya dokuz -sübhe eden, ravilerden Zeyd´dir- yasayacaktir.> Ebu Said diyor ki: <Bu müddet nedir?> diye sorduk ve Rasul-i Ekrem <senedir!> buyurdu ve söyle devam etti: <Insan ona gelecek ve <ey Mehdi! bana da ver, bana da ver!> diyecek; Mehdi de onun esvabini tasiya bildigi kadar dolduracaktir.> Bu hadis hasen´dir. Ebu Said (R.A.) tarikiyle Rasulullah (S.A.V.)´den müteaddid vecihlerden rivayet edilmistir. Ebus-Siddik En-Naci´nin adi Bekr bin Amr´dir, Bekir bin Kays oldugu da söylenmektedir.(Sünün-i Tirmizi Tercümesi Ct.4.Sf.93/Osman Zeki Mollamehmetoglu)
 

ALI25

Kıdemli Üye
Katılım
9 Nis 2015
Mesajlar
7,509
Tepkime puanı
106
Puanları
0
Konum
Almanya
Abdullah (bin Mes´ud) (Radiyallahu anh)´den; Söyle demistir:

Biz bir kere Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)´in yaninda iken Hasim ogullarindan bir grup genc bize dogru geldiler. Sonra Peygamber (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) onlari görünce (mübarek) gözleri yas doldu ve rengi degisti. Abdullah demistir ki : Bunun üzerine ben :
(Ya Resulullah!) Senin (mübarek) yüzünde arzulamadigimiz (yani bizi üzüp endiselendiren) bir degisikligi bir süredir görüyoruz, dedim. O da:

Biz öyle bir ev halkiyiz ki, Allah bizim icin ahireti dünyaya tercih etmistir. Benim Ehl-i Beytim, muhakak (ev halkim) benden sonrabela, kacirilma ve sürgüne ugrayacaktir. Nihayet beraberinde siyah bayraklar bulunan bir kavim dogu tarafindan gelecek ve hayir (hükümdarlik) isteyecekler. Fakat istekleri yerine getirilmeyecek. Bunun üzerine savasacaklar ve onlara (Allah tarafindan) yardim edilecek. Bundan sonra istedikleri (hükümdarlik) kendilerine verilecek, fakat kendileri bunu kabul etmeyip emirligi Ehl-i Beytim´den bir adama tevdi edecekler. Bu (Emir) de insanlar yeryüzünü daha önce zulüm ile doldurduklari gibi yeryüzünü adaletle dolduracaktir. Artik sizden kim o güne yetisirse kar üstünde emeklemek süretiyle de olsa onlara varsin (katilsin), buyurdu.” (Sünen-i Ibn-i MaceTercemesi Ve Serhi Ct.10.Sf.346/Haydar Hatipoglu)

Ebu Said-i Hudri (Radiyallahu anh)´den rivayet edildigine göre; Peygamber (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) söyle buyurmustur:
Ümmetim icinde el-Mehdi olacaktir. (Aranizda kalmasi) kisa tutulursa (kalacagi süre) yedi (yil) dir. Kisa tutulmazsa (kalacagi süre) dokuz yildir. Benim ümmetim o devirde öyle bir refah bulacak ki o güne dek onun mislini kesinlikle bulmamistir.Y er, yemisini (gida ürünlerini) verecek ve insanlardan hic bir sey saklamiyacak (vermemezlik etmeyecek)tir. Mal da o gün cok birikmis olacaktir. Adam kalkip : Ya Mehdi! Bana (mal) ver, diyecek. Mehdi de : Al, diyecektir.” (Sünen-iIbn-i Mace Tercemesi Ve Serhi Ct.10.Sf.347/Haydar Hatipoglu)

Sevban (Radiyallahu anh)´den rivayet edildigine göre; Resulullah(Sallallahu Aleyhi ve Sellem) söyle buyurdu, demistir:
Sizin hazineniz yaninda üc kisi catisacak. Üc de bir halifenin evladidir. Sonra (halifelik) bunlarin hic birisine olmayacaktir. Daha sonra dogu tarafindan siyah bayraklar (tasiyan ordu) cikiverecek ve hic bir kavmin öldürmedigi birsekilde sizleri öldürecekler.

Ravi demistir ki: Benim seyhim suanda hafizamda olmayan bir sey andi. Sonra (hadis metnini rivayete devamla dedi ki) O: Siz o (ordunun basinda) geleni görünce kar üstünde emeklemek süretiylede olsa (gidip) ona bey´at ediniz. Cünkü o, Allah´in halifesi Mehdi´dir, buyurdu.”(Sünen-i Ibn-i Mace TercemesiVe Serhi Ct.10.Sf.348/Haydar Hatipoglu)

Ali (Radiyallahuanh)´den rivayet edildigine göre; Resulullah (Sallallahu Aleyhi veSellem) söyle buyurdu, demistir:
El-Mehdi, bizden, Ehl-i Beyt´tendir. Allah onu bir gece de islah eder (yani tevbesini kabul eder veya feyizler ve hikmetlerle donatir).(Sünen-iIbn-i Mace Tercemesi Ve Serhi Ct.10.Sf.348/Haydar Hatipoglu)

Said bin el-Müseyyeb (Radiyallahu anh)´den; Söyle demistir:
Biz (mü´minlerin anasi) Ümmü Seleme (Radiyallahuanha)´nin yaninda idik. Bir ara Mehdi hakkinda müzakere yaptik. Bunun üzerine Ümmü Seleme (Radiyallahuanha) : Ben, Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellam)´den isittim, buyurdu ki :
Mehdi, (kizim)Fatima´nin veled(nesl)indendir.” (Sünen-iIbn-i Mace Tercemesi Ve Serhi Ct.10.Sf.349/Haydar Hatipoglu)

Abdullah binel-Haris bin Cezi ez-Zübeydi (Radiyallahu anh)´den rivayet edildigine göre; Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) :
Dogudan bir takim insanlar cikacak ve Mehdi icin ortam hazirlayacaklar, buyurdu. O, Mehdi´nin hükümdarligini kasdeder.” (Sünen-i Ibn-i Mace Tercemesi Ve Serhi Ct.10.Sf.350/Haydar Hatipoglu)
 

ALI25

Kıdemli Üye
Katılım
9 Nis 2015
Mesajlar
7,509
Tepkime puanı
106
Puanları
0
Konum
Almanya
Cahi es-Sadefi (r.a.) rivayet ediyor:
Benden sonra halifeler bulunacak. Halifelerden sonra emirler, emirlerden sonra krallar, krallardan sonra da zalim idareciler olacak. Daha sonra Ehl-i Beytimden bir adam cikacak, yeryüzü zulümle dolduruldugu gibi onu adaletle dolduracak. Daha sonra onun yerine Kahtani ümmetin basina gecirilecek. Beni hak ile gönderen Allah´a yemin ederim ki, bu ondan asagi degildir. Taberani´nin Kebir´inden. (Cami´us-Sagir Muhtasari Tercümesi Ve Serhi Ct.2.Sf.480/Imam Suyuti)

Ebu Said (r.a.) rivayet ediyor:

Muhakkak yeryüzü zulüm ve haksizlikla doldurulacaktir. Sonra benim Ehl-i Beytimden bir adam cikacak, daha önce zulüm ve haksizlikla dolduruldugu gibi, yeryüzünü adalet ve hakkaniyetle dolduracaktir. (Cami´us-Sagir Muhtasari Tercümesi Ve Serhi Ct.3.Sf.194/Imam Suyuti)

Ümmü Seleme (r.a.) Resul-u Ekrem Efendimiz (a.s.m.) söyle buyurduklarini rivayet ediyor:
Mehdi benim neslimden, Fatima´nin cocuklarindan olacaktir. (Ebu Davud, Mehdi: 1.) (Cami´us-Sagir Muhtasari Tercümesi Ve Serhi Ct.3.Sf.408/Imam Suyuti)

Ebu Said (r.a.) Peygamber Efendimiz (a.s.m.) söyle buyurduklarini rivayet ediyor:
Mehdi bendendir. Alni acik, kalkik burunludur. Daha önce zulüm ve haksizlikla dolduruldugu gibi yeryüzünü hak ve adaletle doldurur. Yedi sene hükmedecektir. (Ebu Davud, Mehdi: 7) (Cami´us-Sagir Muhtasari Tercümesi Ve Serhi Ct.3.Sf.408/Imam Suyuti)

Huzeyfe´den (r.a.) rivayetle Peygamber Efendimiz (a.s.m.) söyle buyurmuslardir:
Mehdi neslimden bir sahistir. Yüzü parlak yildiz gibidir. (Rüyani´den.) (Cami´us-Sagir Muhtasari Tercümesi Ve Serhi Ct.3.Sf.408/Imam Suyuti)
 

ALI25

Kıdemli Üye
Katılım
9 Nis 2015
Mesajlar
7,509
Tepkime puanı
106
Puanları
0
Konum
Almanya
MEHDI

Fatimetu´z-Zehra soyundandir. Kiyamete yakin gelecek bir zattir. Adi Muhammed, babasi Abdullah olacaktir. Alim ve evliyaullahtandir. Yeryüzünün halifesi olacak, Isa (a.s.) gökten Sam´a inince, Hazret-i Mehdi ile bulusacaktir.

Hazret-i Mehdi, dünyadaki bütün batil itikadlari kaldiracaktir. Cok adil oldugundan zamaninda mahlukat arasinda düsmanlik kalmayacaktir.

Hadis-i serifler bundan baska bircok alametini daha haber vermektedir. İbn Hacerel- Mekki (Savaiku´l-Muhrika kitabinin yazari) Kavlu´l- Muhtasarfi Alameti´l-Mehdiyyi´l- Muntazar kitabinda uzun uzun anlatmaktadir. (Yakici Yildirimlar Tercümesi Sf.550/Ibn Hacerel-Heytemi)

AHIR ZAMANDA CIKARAK MEHDI DIYE ISIMLENDIRILECEK OLAN HALIFE VE ALAMETLERI

Imam Müslüm´in rivayet ettigi hadis-i serifte Ebu Nadra söyle demistir:

-Biz Cabir bin Abdullah´in yaninda oturuyorduk. Derken Cabir:
-Irak halkina kafiz denilen ölceklerin (dolusu esyanin) getirilmemesi, gümüslerin toplanilmamasi zamani yaklasiyor, dedi.

Biz: - Bu varidatlarin toplanmamasi nereden olacak? diye sorduk.
-Acemler tarafindan olacak ve onlar bu gelirlere mani olacaklar, dedi. Sonra Cabir:

-Sam ahalisine de hicbir dinar ve müd denilen ölcekle mahsul vergi olarak getirilmeme zamani da yaklasiyor, dedi. Biz yine:

-Bu da ne taraftan olacak? dedik. Cabir de:
-Rumlar tarafindan olacak, dedikten sonra kisa bir zaman süküt etti ve arkasindan söyle dedi:

Resul-i Ekrem (s.a.v.) Efendimiz:

-Ümmetimin sonunda öyle bir devletreisi olacak ki avuc avuc mal ve para avuclayarak ve bu mal adetolarak ihata edip saymayacaktir, buyurdu. (Sahih-i Müslüm, c. 4/2234)

Ebu Nadra ile Ebu´l-Ala´ya:
-O halifenin Ömer bin Abdulaziz olmasini düsünür müsünüz? diye soruldu. Onlar da:
-Hayir, diye cevap verdiler.

Ebu Davud´un Peygamber´in (s.a.v.) hanimi Ümmü Seleme´den (r.a.) rivayet ettigi hadis-i serifte Peygamber (s.a.v.) söyle buyurmustur:
 

ALI25

Kıdemli Üye
Katılım
9 Nis 2015
Mesajlar
7,509
Tepkime puanı
106
Puanları
0
Konum
Almanya
-(Ahir zamanda) Devlet reisinin ölümü sirasinda birtakimihtilaflar olacak. Derken Medine halkindan (yahut da devlet reisinin bulundugu sehir halkindan fitne korkusu ile) birkimse yola cikacak kacip Mekke´ye siginacak. Müteakiben Mekke ahalisinden insanlar yanina gelecekler ve onun evinden cikaracaklar. O zata, kendisi istemedigi halde Rükün (yani Haceru´l-Esved) ile Makam-i Ibrahim arasinda biat edecekler (yani onu devlet reisi sececekler).

İste Mekke´de yeni secilen budevlet baskani (İmam Mehdi) ile harbetmek üzere Sam´dan bir ordu gönderilecek. Nihayet Sam ordusu Mekke ile Medine arasindaki Beyda denilen mevkide (zelzele ile) yerebatirilacaklar. İnsanlar, Mehdi´ye karsi harbetmek icin yola cikan ordunun yok edildigini görünce Sam halkinin evliyalari ile Irak ahalisinin hayirlilari Mehdi´nin yanina gelerek ona biat edecekler. Sonra anasi Kelp kabilesinden olan ve Kelpli dayilari bulunan Kureysli bir kisi ortaya cikacak da Mehdi´ye biat edenlere karsi (dayilari) Kelplilerdenbir birlik gönderecek. Fakat Mehdi´ye biat edenler, Kelp kabilesinin askerlerini bozguna ugratacaklar. İste bu hezimete ugrayan ordu Kelplilerin gönderdikleri askerlerdir.

(O günde) bozgun Kelpli askerlerin biraktiklari ganimetmallarinin taksimi sirasinda hazir olmayanlara pisman olmak ve hayiflamak vardir.

İmam Mehdi o ganimet mallarini kendi peygamberlerinin seriati üzerine taksim isini yapacak. (İmam Mehdi´nin zamaninda) İslam dini tam kemaliyle (yeryüzüne) yayilip yerlesecektir.
İmam Mehdi cikisindan itibaren (yeryüzünde) yedi yil hükümdar olarak kaldiktan sonra vefat edecek. Müslümanlar da namazini kilarak defnedecekler. (Miskatu´l-Mesabih serhi Mirkat, c. 5/180-183, en-Nihaye Ibni Kesir c. 1/27.)

Ibni Ebi Seybe´nin Ebu Hureyre´den(r.a.) rivayet edip zikettigi hadis-i serifte (Resul-i Ekrem (s.a.v.)Efendimiz) söyle buyurmustur:

-Sam tarafindan bir ordu Medine´ye dogru yola cikacak ve Medine-i Münevvere´ye gelince eli silah tutan gencleri kilictan gecirecekler, (gebe) kadinlarin karinlarini yaracaklar, karindaki ceninler hakkinda birbirlerine:

-Kötü cocugu öldürün, diyecekler. Sonra bu (hasarat) ordusu Zu´l-Huleyfe tarafindaki Beyda mevkiine vardiklari zaman (biz zelzele ile) onlarin hepsi yere batirilacak ta asagidakileri yukardakilere, yukardakilerde vadidekilerine erisemeyecekler.

Yine hadis-iserifte:
-Bir askeri birlik Kabe-i Serif´i (yikmayi)kasdederek yola cikacaklar. Beyda tepesinin üzerine ciktiklari zaman öndekiler arkadakilere:

-(Agir ve) mülayim olunuz, diye nida edecekler. (Müteakibende) onlar kiyamet gününe kadar (yerin altinda kalmak üzere) esyalari, mallari ve zürriyetleri ile birlikte yere batilacaklar, buyurulmustur.
Sonra ravi der ki:<Abdullah bin Amr, Beyda´da ordu yere batirildigi zaman (var ya) iste bu yere batirilis İmam Mehdi´nin cikmasina alamettir,demistir>. (Ölüm- Kiyamet- Ahiret Sf.432-434/Imam Sarani)
 

ALI25

Kıdemli Üye
Katılım
9 Nis 2015
Mesajlar
7,509
Tepkime puanı
106
Puanları
0
Konum
Almanya
MEHDİ
Hz. Peygamber(s.a.s.) den nakledilen Ibn Mace´de mevcut hadislere göre Mehdi´nin Ehl-i beytten olacagi bildirilmektedir:
“Mehdi bizden, Ehl-i beyttendir. Allah onu bir gecede zafere erdirecektir. Mehdi, Fatima evladindandir”. (Ibn Mace, Fiten, 34; Darimi, Mehdi, 1).

“Biz Abdulmuttalib evladi Cennet ehlinin efendileriyiz. Ben, Hamza, Ali,Cafer, Hasan, Hüseyin ve Mehdi”. (Ebu Davud, Mehdi, 1; Tirmizi,Fiten, 52-53; Ibn Mace, Fiten, 34).

“Dünya hayatinin sona ermesine bir gün kalsa, Allah zulümle dolu olan dünyayi adaletle dolduracak Ehl-i beytten birini gönderecektir”.(Ahmed b. Hanbel, II, 117-118).

Imam Sahavi ve Ibn Hacer el-Heytemi gibi alimlerin yani sira İmam Celaleddin es-Suyuti “El-Örfu´Verdi fi Ahbari´l-Mehdi” ve “Kitabu´l-Kesf” adialtinda Mehdi ile ilgili hadisleri bir kitabinda toplamistir. Bu eserAli b. Husameddin el-Muttaki tarafindan “el-Burhan fi Alameti Mehdiyyi Ahiri´z-Zaman” adiyla yeni bir tasnif ile ilim dünyasina kazandirilmistir. İbni Hacer el-Heytemi de bu konuda“el-Kavlu´l-Muhtasar fi Alameti´l-Mehdiyyi´l-Muntazar” adlieserini telif etmistir. Bu her iki eser Müserref Gözcü tarafindanTürkce´ye cevrilmistir.

Mehdi ile ilgili hadisler yukarida da ifade ettigimiz gibi Ebu Davud, Tirmizi, Ibn Mace, Ahmed b. Hanbel gibi büyük alim ve muhaddisler tarafindan kaydedilmis hadislerdir. (Samil Islam Ansiklopedisi Ct.4.Sf.107/Heyet)

MEHDI`YE KARSI SÜFYANLI BIR ZAT CIKARIR MEHDI ILE HARP ETMEK ICIN ASKER GÖNDERIR VE ISTE YERE BATIRILAN ORDU BU ORDUDUR

Huzeyfe´nin(r.a.) rivayet ettigi hadis-i serifte Resul-i Ekrem (s.a.v.) Efendimiz dogu ile bati halki arasindaki vukua gelecek fitneyi zikrederek söyle buyurdu:

-Onlar (yani Mehdi´nin ordusu) öyle mesgul bir halde iken birdenbire üzerlerine dogru Yabis vadisinden Süfyanli (Süfyanli, Hazreti Ali´nin rivayetine göre Hazreti Muaviye´nin kardesi Yezid bin Ebi Süfyan´in oglu Halid´in neslinden. Büyük basli bir kimseolup yüzünde cicek bozuklugu, gözünde de beyaz bir leke – yaniperde- vardir. Sam sehrinin civarindan ve Yabis denilen vadidencikacaktir. (el-Isaa, s. 92.)

kuvvetler cikiverir de sonra Dimask (yani Sam) da ordu kurarlar. Biri dogu tarafina biri de Medine üzerine olmak üzere iki ordu sevk ederler. Dogu tarafina gönderilen askeri kuvvetler nihayet Babil arazisindeki mel´un sehre, habis mevkiye -yani Bagdat sehrinde- karargah kurarlar. Ve bu ordu mensublari (burada) üc binden fazla insani öldürürler, yüzden fazla kiza tecavüz edip kirletirler. Orada Abbasi hanedanindan üc yüz delikanliyi öldürürler. Sonra da Sam tarafina yönelerek yola cikarlar. Müteakiben Imam Mehdi´nin sancagi Kufe (sehrin)de cikarak iki gecelik (kisa)bir zamanda bizim ordumuz o askerle karsilasir ve hemen orada harbe tutusup Süfyanileri imha ederler. O derece ki, Süfyanlilardan hicbir fert ve haberci kurtulmaz. Mehdi´nin (muzaffer) askerleri Süfyanilerin
ellerinde bulunan esierleri veganimet mallarini kurtarirlar.

Süfyanilerin ikinci ordusu Medine-i Münevvere´ye girerek orada üc gün, üc gece yagma ve capulculuk hareketine girisirler. Sonra Mekke-i Mükerreme´ye dogru yönelerek yola cikarlar. Nihayet Beyda
(Düz ve genis bir mevki, Tac.) mevkiinde ordu kurduklari Zaman Allah Teala Cebrail´i göndererek :

-Git onlari helak et buyurur. Cebrail de Beyda mevkiine ayagi ile siddetli bir darbe vurmasiyla Allah Teala o Süfyanli hasarat ordusunu yere batirir. İste bu husus yüce Allah´in :
 

ALI25

Kıdemli Üye
Katılım
9 Nis 2015
Mesajlar
7,509
Tepkime puanı
106
Puanları
0
Konum
Almanya
-(Habibim kiyamet gününde) korkularindan dehsete düstükleri vakit (o kafirlerin hallerini) yakin bir yerde yakalanmislardir, (Sebe: 51) sözüdür. Sonuc olarak Süfyani ordusundan iki kisiden baska hicbir kimse (sag) kalmaz. O sag kalan iki kisi de Cüheyne kabilesinden biri Besir digeri de Nezir adinda iki kisidir. İste orada (ordunun akibeti hakkinda) : - Cüheyneli kisinin yaninda Dogru haber vardir, denilir. İbni Mes´ud´un hadisi bu hadisten daha uzundur. (Fakat) Ibnu Mes´ud hadisinde su ziyade vardir :

-Sonra Süfyanli Urve´nin oglu Muhammed on bes bini süvari olan bir orduyu Kufe´ye gönderir. 15 bini süvari olan diger orduyu da Mehdi ve maiyetindelerle harbetmekicin Mekke ile Medine üzerine gönderir.

Birin ordu Kufe´ye vararak orasini istila ederler. Orada bulunan kadinlari, cocuklari esir ederler, erkekleri de öldürürler. Kufe´de bulup ele gecirdikleri bütün mallari zaptettikten sonra geri dönerler. Sonra dogu tarafindan (yardima cagiran) gürültülü bir ses ortaliga yayilir. Bunun üzerine Temim ogullari kumandanlarindan Salih oglu Suayb adindaki kumandan (maiyeti ile birlikte) yagmacilari takip eder ve ellerindeki esirleri kurtararak Kufe´ye döner.

İkinci Süfyani ordusu Resulullah´in (s.a.v.)Medine´sine varir ve orada üc gün harbederler. Sonra bu ordu galip olarak Medine´ye girerler de orada ahali ve cocuklardan olanlarin hepsini esir ederler. Sonra da Mehdi ve maiyetindekilerle harbetmek icin Kufe´ye hareket ederler. Nihayet Beyda mevkiine vardiklari zaman Allah Teala onlarin hepsinin suretlerini baska sekle tebdil eder.

İbni Mace´nin rivayetindeki hadis-i serifte, ravi :
-O ordunun akibetinden haber verecek olan kacaklardan baska hicbir kimse (hayatta) kalmayacak, seklini ziyade etmistir.

İbni Mace´nin rivayet ettigi (baska) hadis-i serifte Resulullah :
-Dogu tarafindan (yani Horasan´dan)siyah bayraklar zuhur ettigi zaman iste o muhakkak Allah´in halifesi Mehdi´dir. Onu kar üzerinde emekler vaziyette görseniz bile hemen kendisine biat ediniz, buyurmustur.

Keza Ibni Mace´nin rivayet ettigi (diger) hadis-i serifte Resul-i Ekrem (s.a.v.) söyle buyurmustur :
-Dogu tarafindan birtakim insanlar cikacak Mehdi´nin sultanlik kürsüsünü kuracaklardir.

Ebu Davud´un rivayetindeki hadis-i serifte (Resul-i Ekrem) :
-Mehdi´nin vezirlerinden, adina Hars bin Harras (yani ciftci oglu ciftci) denilen bir zat cikacak. Önce birliginin basinda da Mansur (Bu zat ile kastedilen kisi itikad imamlarindan meshur Ebu Mansur-u Maturidi´dir, denilmistir. Bazilari da <O zat Hizir>dir demistir. (Miskat serhi mirkat c. 5/184.) denilen bir kimse de bulunacak ve Peygamber´in (s.a.v.) hanedanina yurt temin edecek. Yahut da onlara yüksek mevki verecek. Nitekim Kureysliler Peygamber´e (s.a.v.) kuvvet ve mevki vererek onun emri altina girdikleri gibi.

İste her mü´min üzerine ona nusret etmesi –ravi, yahut da ona yardim etmesi demistir-- vacib olur, buyurmustur. (Miskatu´l-Mesabih c.3/26, serhi A. Kaari c. 5/184.) (Ölüm- Kiyamet- AhiretSf.434-436/Imam Sarani)
 

ALI25

Kıdemli Üye
Katılım
9 Nis 2015
Mesajlar
7,509
Tepkime puanı
106
Puanları
0
Konum
Almanya
MEHDI´NIN ZIKRI, SIFATI, ISMI, IHSANI, YERYÜZÜNDE KALMASI VE HAZRET-I ISA ILE BIRLIKTE CIKMASI VE DECCAL´I ÖLDÜRMESINE YARDIM ETMESI

Ebu Davud´un,Ebu Said el-Hudri´den(r.a.) rivayet ettigi hadis-i serifte Peygamber (s.a.v.) Efendimiz söyle buyurmustur :
-Ümmetim icinde Mehdi bulunacaktir. Eger kisa süre olursa yedi yil, kisa olmazsa dokuz yil hüküm sürecek. Mehdi´nin zamaninda mal (yani zenginlik) artacak. Yaninda da cok servet bulunacak. Biri kalkip da:

-Ya Mehdi bana (biraz) yardim et, deyince o da :
-(Istedigin miktari, tasiyabildigin kadari) al, diyecektir.(Kitabu´n-Nihaye, Ibni Kesir c. 1/130)
Keza Ebu Davud´un rivayetindeki (baska) hadis-i serifte :

-Mehdi ben (im neslim) dendir. Alni genis ve aciktir (yani alni üzerindeki saci dökülmüstür). Dogan ve cekme burunludur. Yeryüzü (önce) haksizliklarla, zulümlerle dolmus oldugu gibi o da adaletle dolduracaktir ve yedi yil hükümdarlik edecektir buyurulmustur. (Miskatu´l-Mesabih,3/24, Feyzu´l-Kadir 6/258.)

(Ebu Saidel-Hudri´den (r.a.) rivayet edilen hadis-i serifte Resul-i Ekrem(s.a.v.) Efendimiz söyle buyurmustur :

-Yemin ederim ki, bu ümmete öyle (siddetli) belalar gelecek de kisi zulümden, gaddarliktan kurtulmakicin siginacak bir yer bulamayacaktir. Öyle sIkintili bir sirada Allah Teala akrabamdan, benim hanedanimdan bir kimseyi gönderecek de onun sayesinde yeryüzü adaletle, haksinaslikla dolacaktir.

Nitekim
(ondan önce) baskalari ile)yeryüzü zulüm ve gaddarlikta dolduruldugu gibi. Ondan (yani Mehdi´den) gökyüzü sakinleri (meleklerle peygamberlerin ruhlari) ve yeryüzünde oturan (mü´minlerinve canli hayvanlarin) hepsi razi ve hosnut olacaklar. (Mehdi´nin zamaninda) gökyüzü yagmurundan hicbir seyi esirgemecek ve cömertce bol yagdiracak. Yeryüzü de bitkilerinden hicbirini eksik birakmayacak ve muhakkak onlari kemali ile bitirip ortaya cikacaktir. Hatta yasayanlar (kendilerinde bulunan nimetleri görmeleri icin) ölülerin de hayatta olmalarini temenni edeceklerdir.

İmam Mehdi bu adalet ve bolluk icinde yedi yil, yahut da sekiz yil veya dokuz yil yasayip hükümdar kalacaktir. (Miskatu´l-Mesabih c. 3/25, serhi A. Kaari c.5/184).

Ebu Davud´un rivayet ettigi hadis-i serifte Allah´in Resulu :
-Dünya tek bir gün kalsa bile Allah Teala muhakkak o günü uzatir ve yüce Allah o günde benim neslimden (Imam Mehdi´nin, Imam Hasan´in mi, yoksa Imam Hüseyin´in mi neslinden olacagi hakkinda ihtilaf edilmistir. En dogru olani iki tarafin neslini bir araya getirecek baba tarafindan Imam Hasan´in soyundan, ana tarafindan da Imam Hüseyin´in soyundan olmasidir. (Mirkatu´l-Mefatih A. Kaari 5/179.)

yahut da Ehl- Beyti´mden adi adima, babasinin adi da babamin adina uygun olan (yani Abdullah oglu Muhammed olan) kemal sahibi bir kimseyi gönderir, buyurmustur. (Kitabu´n-Nihaye, Ibni Kesir, c. 1/25.)Bu hadisi manasiyla Imam Tirmizi rivayet ederek sahih ve hasen, demistir.
 

ALI25

Kıdemli Üye
Katılım
9 Nis 2015
Mesajlar
7,509
Tepkime puanı
106
Puanları
0
Konum
Almanya
KezaTirmizi´nin rivayet ettigi hadis-i serifte Resul-i Ekrem (s.a.v.) Efendimiz söyle buyurmustur :

-Dünyada ancak tek bir günden baska hicbir zaman kalmamis olsa bile Ehl-i Beyti´mden bir kimsenin insanlarin basina gecmesi icin muhakkak Allah Teala o günü uzatir (da bu imkani bahsedecek). Ve o zatin önünde (yardimci) melekler bulunacak ve Islam (dini bütün hasmetiyle) ortaya cikacaktir.

Mehdi´nin hazinesinde mal, servet o derece cok olacak ki, bir kisi yanina gelerek :

-Ey Mehdi bana (biraz) yardim et, diye rica edince Mehdi onun elbiselerinin icinde tasiyabilecegi parayi avuclayip verecektir.

Hafiz Ebu Nuaym´in rivayet ettigi hadis-i serifte Resul-i Ekrem (s.a.v.) Efendimiz söyle buyurmustur :
-Ey Ehl-i Beyt! Mehdi bizdendir. Aziz ve Celil olan Allah onu bir gecede– yahut da iki günde demistir-- islah ve irsad edecek.

İbni Mace ile baska hadiscilerin rivayet ettikleri hadis-i serifte Resul-i Ekrem(s.a.v.) Efendimiz söyle buyurmustur :

-(Muhalif cok olup yardimcilari az oldugu icin) Dine baglanma isi cetinlesmekte, dünya (insanlara)arkasini cevirmekte ve insanlar da hasislesmekte ve cimrilesmekte devam edecektir. Kiyamet de ancak insanlarin serlilerinin basina kopacaktir. Ve Meryem oglu Isa´dan baska da Mehdi yoktur.

İmam Kurtubi der ki:
Bu hadis, Imam Mehdi hakkindaki gecen hadislere münafi degildir ve onlarla celiskiye düsmemektedir. Bu hadisin manasi, Meryem oglu Isa´yi (a.s.) Mehdi´nin üzerine sanini yüceltmektir. Yani Meryem oglu Isa´dan baska masum ve kamil Mehdi yoktur, sözü Mehdi´nin varligina münafi degildir ve onun mevcudiyetini red etmemektedir. (Mesela) Arablarin:
-Ali´den baska genc ve delikanli kahraman yoktur, sözleri gibi. En iyisini Allah Bilir.

Resul-i Ekrem(s.a.v.) Efendimiz´in (su Mealdeki):
-Mehdi benim Ehl-i Beytim´den ve benim neslimdendir. O, yeryüzünü adaletle dolduracaktir. Muhakkak ki o Isa aleyhisselam ile birlikte (yola) cikacak Filistin arasindeki Bab-u Lut denilen mevkide Deccal´i öldürmesi icin Hazreti Isa´ya yardim edecektir.

Mehdi bu ümmete imam olacak, Meryem oglu Isa da onun arkasinda namaz kilacaktir, mealindeki hadis-i serifi Imam Kurtubi´nin bu tefsirini teyit etmekte ve kuvvetlendirmektedir. En iyisini yüce Allah bilir.(Ölüm- Kiyamet- Ahiret Sf.436-438/Imam Sarani)
 

ALI25

Kıdemli Üye
Katılım
9 Nis 2015
Mesajlar
7,509
Tepkime puanı
106
Puanları
0
Konum
Almanya
IMAM MEHDI´NIN NEREDEN CIKACAGI, CIKMASININ ALAMETLERI VE KENDISINE IKI DEFA BIAT EDILECEGI VE SÜFYANLI URVE BIN MUHAMMED IlE HARP EDEREK ONU ÖLDÜRMESI

Imam Mehdi´yi Rükün (yani Haceru´l-Esved) ile Makam-i Ibrahim´de biat edilecegine dair olan Ebu Hureyre ile digerlerinin rivayet ettikleri hadis-i serif (6 nolu babda) gecmistir.

Söyle rivayet edilmistir:
-Su muhakkak ki ahir zamanda magrib memleketinin en uzak mevkiinden Mehdi denilen bir zat cikacak. Ve ön tarafinda kirk mil mesafe olarak yardim yürüyecek. Mehdi´nin bayraklari beyaz ve saridir. İcinde cizgiler bulunur. Bayraklarinda Allah´in ism-i azami yazilmistir. Onun bayragi altinda hicbir birligi maglup edilmez.

Bu ordunun hareket etmesi ve gönderilmesi, Magrip dagindaki Magine denilen mevkideki deniz sahilinden olacaktir. Bu ordu, Allah Teala´nin kendilerinden yardim ve zafer anlasmasi almis oldugu bir milletle birleserek ittifak ederler. İste o millet Allah´in askeridirler. Haberiniz olsun Allah´in ordusu da kurtulusa erenlerin ta kendileridirler (buyurulmustur).

Ravi hadis-i serifi uzun boylu rivayet etti ve nihayet, o günde insanlar her taraftan ve her yerden gelerek Mekke´de Rükn (ü Yemani) ile Makam-i Ibrahim arasinda ona (tekrar) biat edeceklerr. Halbuki Mehdi insanlarin kendisine Magrib´de yaptiklari biattan sonra ikinci biatlasmayi hosgörmeyecektir.

Sonra Mehdi (insanlara) hitap ederek bir konusma yapacak:
-Ey insanlar! Allah´in ve sizindüsmanlariniza karsi savasa ciktiginiz diyecek. Ahali de onun sözlerini kabul edecekler ve herhangi bir iste ona karsi gelmeyeceklerdir.
Sonra Mehdi maiyetindeki Islam ordusu ile birlikte Urve bin Muhammed es-Süfyani ile maiyetinde bulunan ve ordusunu tanzim etmemis bulunan Kelp kabilesi askeriyle harp etmek

icin Mekke´den Sam´a dogru yolacikacaklar. Sonra Süfyanli Urve, Taberiye gölünün karsisindaki agacin en yüksek yerinde yakalanacaklar. O gün pisman olup ziyana ugrayacak kimse bir sözle yahut tekbirle veya bir sayha ile olsa dahi Kelplilerle harp etmekten mahrum kalanlar olacaktir. (Cünkü o cok zengin ganimet mallari harbe katilanlar arasinda paylasilacaktir.)

Hadis-i serifte söyle rivayet edilmistir:
-Huzeyfe(r.a.), <Ey Allah´in Resulu, onlar Müslümanlar ve muvahhitler olduklari halde onlarla harp etmek nasil helal olur?>
Bunun üzerine Allah´in Resulu de:
-Onlarin imamlari reddedilmistir ve kabul edilmemistir. Cünkü onlar Harici firkasidirlar. Kendi görüsleriyle sarabin helal oldugunu iddia ederler. Bununla beraberde Allah ile harp ederler. Yüce Allah da:

-Allah ve Resulune (ve mü´minlere) harp acanlarin (yol kesmek suretiyle) yeryüzünde fesatciliga kosanlarin cezasi ancak öldürülmeleri veya asilmalari... dir, (el-Maide: 33) ayetini okayarak cevap vermistir.
 

ALI25

Kıdemli Üye
Katılım
9 Nis 2015
Mesajlar
7,509
Tepkime puanı
106
Puanları
0
Konum
Almanya
Yine hadis-iserifte Resul-i Ekrem (s.a.v.) Efendimiz söyle buyurmustur:
-Benden sonra yakin gelecekte Endulus denilen (Ispanya) yarimadasi fethedilecek de sonra küfür ahalisi Müslümanlara galip gelecekler (veellerindeki) mallarini ve memleketlerinin cognnu istilaedecekler, kadinlarini ve cocuklarini esir edecekler, perdeleri yirtacaklar, kanlari dökecekler ve evleri tahrip edecekler.

Memleketin bircok yerleri otsuz, susuz, kirac ve sahra haline dönecek. İnsanlarin cogu evlerinden ve mallarindan uzaklasacaklar. Düsman kuvvetleri de Endulus yarimadasinin cogunu ellerine gecirecekler. Müslümanlar orada az bir yerde kalacaklar.

Magrib´de karisikliklar, fitneler ve korku (lu günler) olacak. Aclik ve hayat pahaliligi alabildigine yayilacak. Fitneler cogalacak. İnsanlarin bir kismi digerlerini yiyecekler. İste (öyle müskül bir) zamanda Magrib memleketinin en uzak bölgesinden ve Resul-i Ekrem Efendimizin muhtesem kizi Fatima´nin evlatlarindan bir kimse ortaya cikacaktir. İste o zat ahir zamanda ayaklacak olan Mehdi´dir. Ve Mehdi´nin zuhuru da kiyamet alametlerinin ilkidir.

İmam Kurtubi, <Biz memleketimizde, Mehdi´nin cikmasindan baska bu hadiselerin hepsine sahit olduk, onlarin hepsini gözlerimizle gördük> demistir.

İmam Süreyk´in rivayet ettigi hadis-i serifte:
-Mehdi´nin cikmasindan önce bir ramazan icinde günes iki defa tutulacaktir,
diye buyurulmustur. En iyisini Allah bilir. (Ölüm- Kiyamet- Ahiret Sf.438-440/Imam Sarani)

IMAM MEHDI´NIN, DEYLEM DAGINA VE KOSTANTINIYYE´YE SAHIP OLACAGI, ROMA SEHRINI, ANTAKYA´YI ALTIN KILISEYI VE BUNLARDAN BASKA (BIRCOK) YERLERI FETHEDECEK

Ibni Mace´nin Ebu Hureyre´den(r.a.) rivayet ettigi hadis-i serifte Resul-i Ekrem (s.a.v.) Efendimiz:
-Dünya (nin ömrün) den hicbir zaman kalmayip ancak tek bir gün kalsa bile o günde benim ailemden bir zatin (Mekke´deki Merve üzerine yükselen) Deylem dagina, yahut da Deylem eyaletine ve Istanbul´a veya Roma sehrine sahip olmasi icin Aziz ve Celil olan Allah muhakkak o günü uzatacak, buyurmustur. (Ibni Mace c, 2/929, Feyzu´l-Kadir, c. 5/332.) Bu hadisin isnadi sahihtir.

Sonra Mehdi ile maiyetindeki Islam ordusu Antakya sehrine gelip (orasini kusatir)lar. -Antakya deniz kenarinda kurulmus büyük bir sehirdir-- Ve sehrin karsisinda üc defa tekbir
getirirler. Bunun üzerine Aziz ve Celil olan Allahín kudretiyle surlar yikilarak denize düser. Müteakiben Mehdi´nin askerleri (sehri istila ederek) erkerleri öldürürler, kadinlarla cocuklari esir ederler ve (bircok) ganimet mali ele gecirirler.

Sonra Mehdi, Antakya sehrine (tamamen) sahip olur.Mehdi orada camiler yaptirir ve Müslüman halkin imaretlerini onaripihya eder. Bir müddet sonra Mehdi maiyetindeki kuvvetlerle birlikte Roma´yi, Kostantiniyye´yi ve Altin Kilise´yi fethetmek icin yolacikar. Nihayet Kostantiniyye ile Roma´yi fethederek orada 400 bin askeri kilictan gecirirler. Orada (harp esirlerinden ganimet mali olarak aralarinda paylastiklari) 70 bin kizin (yani cariyenin) bekaretini izale ederler.

(Sonra) Mehdi´nin ordusu bircok sehirleri ve kaleleri fethederler ve (külliyetli) ganimet mallari ele gecirirler. (Karsi koyan) erkekleri öldürürler, kadinlari ve cocuklari esir ederler.

(Sonra) Mehdi´nin muzaffer ordusu Altin Kilise´ye gelerek daha önce mehdi´nin ganimet mali olarak ele gecirmis oldugu mallari (bu kilisenin icinde) bulup tekrar ele gecirirler. Bu (nadide ve cok kiymetli) esyayi oraya Roma Imparatoru Kayser, Filistin´e karsi harp ettigi zaman onlari Beytu´l-Makdis´in icinde bulup elegecirmis ve 70 bin arabaya yükleterek tasitmis ve hepsini tam olarak ele gecirdigi gibi Altin Kilise´ye teslim etmisti ve hicbir sey de eksiltmemisti. Mehdi iste bu mallari ele gecirerek onlari tekrar Beytu´l-Makdis´e (yani Kudus´e) iade edecektir.

Ravi baska rivayetteki hadis-i serifte sunu ziyade etmistir: Huzeyfe (r.a.):
-Ya Resulullah,yemin ederim ki Allah´in nezdinde Beytu´l-Makdis´in (mevkii) yüce, mertebesi yüksek, kadri büyük olmustur. dedi. Bunun Allah´in Resulu:
-Beytu´l-Makdis evlerin, yani binalarin en büyügü, en azametlisidir. Onu Allah Teala, Davud ogluS uleyman aleyhisselam´in eliyle, altin, gümüs, inci, yakut ve zümrütten yaptirdi.
Söyle ki:

-Allah Teala, cinnileri Davud oglu Suleyman´in (a.s.) emrine itaatkar kildi da cinler kendisine madenlerden altini, gümüsü getirdiler. Yüce Allah´in, <Seytanlardan her bina ustasini ve her dalgici emrineamade kildik> (Sad: 37) buyurdugu gibi, cinler denizlere dalarak elde ettikleri yakutlari, cevahirleri ve zümrütleri Suleyman´a (a.s.) getirirlerdi. Cinler bu kiymetli taslarin cesitlerini Suleyman Peygambere getirince o da bunlari Beytu´l-Makdis binasina yerlestirir ve arasina bir kerpic altindan, bir kerpic gümüsten yerlestirir ve altindan direkler, gümüsten sütunlara koydurur, onlari inci, yakut ve zümrüt (gibi kiymetli taslar) la süslettirirdi. İste Suleyman Peygamber bu ziynet esyasi siniflarindan bu binanin yapilmasi icin Allah Teala cinleri onun emrine amade kildi ve onun icin cinler bu malzemeleri Suleyman Peygambere getirirlerdi, buyurdu.
 

ALI25

Kıdemli Üye
Katılım
9 Nis 2015
Mesajlar
7,509
Tepkime puanı
106
Puanları
0
Konum
Almanya
Huzeyfe (r.a.) rivayetine devam ederek:
-Ya Resulullah bu mücevherat makülesi Beyt-i Makdis´den nasil alindi? diye sordum. Allah´in Resulu söyle cevap verdi:

-Israil ogullari Allah´a asi geldikleri ve peygamberleri öldürdükleri zaman Allah Teala onlar üzerine (Babil valisi) Buhtu Nassar´imusallat etti. -Bu zat Mecisilerdendi ve saltanati da yedi yüz yil devam etmisti. (Buht oglu manasinadir. Nassar da bir putun adidir. Bir gün Sadan puthanenin icerisine girince mezkür putun yaninda henüz süt emmekte olan bir cocugu gördü. Ve o cocugu alip yetistirdi. Ve Nassar oglu anlamina gelen Buht-u Nassar adini koydu. Sonra Keyanli Iran Sahi Lehrasep tarafindan asi Israil ogullari üzerine Merzban (yani sinir boylari muhafizi komutani) tayin edilmisti. İste bu zat maiyetindeki kuvvetlerle Kudus serifi yakip yikarak tahrip etmis ve Kudus´te yetmis bin Yahudiyi öldürmüstür. (Asim Efendi, Kamus Tercemesi c. 1/549, c. 2/708.)

Bu husus AllahTeala´nin:
<-Iste iki fesattan birincisinin ceza vadesi gelince (muharabede) cok cetin bir kuvvete malik olan kullarimizi (ey Israil ogullari) üzerinize musallat ettik de onlar evlerin aralarina kadar girip (sizi) arasitirdilar. (Bu) yerine getirilmis bir vaad idi> (el-Isra: 5) sözüdür ki, Buht-i Nassar´in ordusu Beytu´l-Makdis´e girerek erkekleri kilictan gecirip kadinlari ve cocuklari esir ettiler ve ganimet mallari ile Beytu´l-Makdis´in icindeki kiymetli esya makulesi cesitlerinin hepsini gasbettiler de onlari 70 bin arabaya yükleyip Babil arazisine naklettiler ve orada muhafaza altina aldilar.

Babiller yüz yil kadar Israil ogullarini cesitli iskence, azaplarla calistirip eza ve cefalarla köle yaptilar.

Sonra Aziz ve Celil olan Allah onlara merhamet buyurdu da Iran hükümdarlarindan bir saha Babil arazisindeki Mecusiler üzerine yürümesini ve onlarin ellerinde esir bulunan Israil ogullarini (esarreten) kurtarmasini vahyetti. Bunun üzerine o Iran hükümdari, Mecusilerin üzerine yürüdü ve Babil arazisine gir (erek orasini istila et) ti. Ve Mecüsilerin ellerinde esir bulunan Israil ogullarindan sag kalanlar kurtardi. Ve yine Beytu´l-Makdis´ten gasbederek alip götürdükleri o mücevherat ve kiymetli esya makulesini Babilllerden kurtararak ilk önce oldugu gibi Beytu´l-Makdis´deki yerine iade etti. Ve Israil ogullarina:

-Ey Israil ogullari, sizler eger günah islemeye, fitne fesat cikarmaya (tekrar) dönerseniz biz de sizi (kiminizi) öldürüp (kiminizi de) esir etmek üzere tekrar geliriz, diye tenbih etti. İste bu hususta yüce Allah´in:
<-Bu ikinci azapta sonra ola ki tevbe edersiniz de Rabbiniz size merhamet eder>,sözüdür. (el-Isra: 8).

Yani eger sizler fitne ve fesatcikarmaya tekrar baslarsaniz bizde sizi cezalandirmak üzere tekrargeliriz, dedi.

Nihayet Israil ogullari Beytu´l-Makdis´e dönünce tekrar günahlar islemeye ve fitne fesatlar cikarmaya basladilar. Bunun üzerine Allah Teala Israil ogullarinin basina Roma Imparatoru Kayser´i musallat etti. İste bu hususta yüce Allah´in:

-Onlardan birinci fesadinizin cezasi zamani gelice cok kuvvet ve siddet sahibi olan kullarimizi üzerinize musallat ettik sözüdür.

İste (zamani gelince) Romalilar hem denizde hem de karada Israil ogullari ile harb ederek onlarin (kimini) öldürdüler, (kiminide ve) kadinlarini esir ettiler, mallarini da yagma ettiler. Ve Beytu´l-Makdis´in süs ve kiymetli esyasinin hepsini ele gecirdiler ve kiymetli esyayi 70 bin araba ile (Roma´ya götürüp) Altin Kilise´ye teslim ederek muhafaza altina aldilar. İste bu kiymetli esya simdi orada bulunmaktadir.

Nihayet Imam Mehdi o kiymetli esyayi (Roma´daki Altin Kilise den) alarak Beytu´l-Makdis (deki asil yerin) e iade edecektir.

Artik ondan sonra Müslümanlar, müsrikler ve kafirlere karsi galip ve muzaffer olacaklardir. İste o zaman da Allah Teala Hirakli hanedaninin besincisi olan Roma (yahut da Rum) hükümdarini gönderecektir. En iyisini yüce ve münezzeh olan Allah bilir. (Ölüm- Kiyamet- Ahiret Sf.440-443/Imam Sarani)
 

Kadir Razlık

Kısıtlı Erişim
Katılım
20 Ağu 2014
Mesajlar
2,280
Tepkime puanı
35
Puanları
0
Konum
manisa
Huzeyfe (r.a.)rivayetine devam ederek:
-Ya Resulullah bu mücevheratmakülesi Beyt-i Makdis´den nasil alindi? diye sordum. Allah´inResulu söyle cevap verdi:
-Israilogullari Allah´a asi geldikleri ve peygamberleri öldürdüklerizaman Allah Teala onlar üzerine (Babil valisi) Buhtu Nassar´imusallat etti. -Bu zat Mecisilerdendi ve saltanati da yedi yüz yildevam etmisti. (Buht oglu manasinadir. Nassar da bir putunadidir. Bir gün Sadan puthanenin icerisine girince mezkür putunyaninda henüz süt emmekte olan bir cocugu gördü. Ve o cocugu alipyetistirdi. Ve Nassar oglu anlamina gelen Buht-u Nassar adini koydu.Sonra Keyanli Iran Sahi Lehrasep tarafindan asi Israil ogullariüzerine Merzban (yani sinir boylari muhafizi komutani) tayinedilmisti. İste bu zat maiyetindeki kuvvetlerle Kudus serifi yakipyikarak tahrip etmis ve Kudus´te yetmis bin Yahudiyi öldürmüstür.(Asim Efendi, Kamus Tercemesi c. 1/549, c. 2/708.) Bu husus AllahTeala´nin:
<-Iste ikifesattan birincisinin ceza vadesi gelince (muharabede) cokcetin bir kuvvete malik olan kullarimizi (ey Israil ogullari)üzerinize musallat ettik de onlar evlerin aralarina kadar girip(sizi) arasitirdilar. (Bu) yerine getirilmis bir vaadidi> (el-Isra: 5) sözüdür ki, Buht-i Nassar´in ordusuBeytu´l-Makdis´e girerek erkekleri kilictan gecirip kadinlari vecocuklari


esir ettiler veganimet mallari ile Beytu´l-Makdis´in icindeki kiymetli esyamakulesi cesitlerinin hepsini gasbettiler de onlari 70 bin arabayayükleyip Babil arazisine naklettiler ve orada muhafaza altinaaldilar. Babiller yüz yl kadar Israil ogullarini cesitli iskence,azaplarla calistirip eza ve cefalarla köle yaptilar.
Sonra Aziz veCelil olan Allah onlara merhamet buyurdu da Iran hükümdarlarindanbir saha Babil arazisindeki Mecusiler üzerine yürümesini veonlarin ellerinde esir bulunan Israil ogullarini (esarreten)kurtarmasini vahyetti. Bunun üzerine o Iran hükümdari,Mecusilerin üzerine yürüdü ve Babil arazisine gir (erekorasini istila et) ti. Ve Mecüsilerin ellerinde esir bulunanIsrail ogullarindan sag kalanlar kurtardi. Ve yine Beytu´l-Makdis´tengasbederek alip götürdükleri o mücevherat ve kiymetli esyamakulesini Babilllerden kurtararak ilk önce oldugu gibiBeytu´l-Makdis´deki yerine iade etti. Ve Israil ogullarina:
-Ey Israilogullari, sizler eger günah islemeye, fitne fesat cikarmaya (tekrar)dönerseniz biz de sizi (kiminizi) öldürüp (kiminizide) esir etmek üzere tekrar geliriz, diye tenbih etti. İste buhususta yüce Allah´in:
<-Bu ikinciazapta sonra ola ki tevbe edersiniz de Rabbiniz size merhamet eder>,sözüdür. (el-Isra: 8).


Yani eger sizler fitne ve fesatcikarmaya tekrar baslarsaniz bizde sizi cezalandirmak üzere tekrargeliriz, dedi.
Nihayet Israil ogullariBeytu´l-Makdis´e dönünce tekrar günahlar islemeye ve fitnefesatlar cikarmaya basladilar. Bunun üzerine Allah Teala Israilogullarinin basina Roma Imparatoru Kayser´i musallat etti. İste buhususta yüce Allah´in:
-Onlardan birinci fesadinizin cezasizamani gelice cok kuvvet ve siddet sahibi olan kullarimizi üzerinizemusallat ettik sözüdür.
İste (zamanigelince) Romalilar hem denizde hem de karada Israilogullari ile harbederek onlarin (kimini)öldürdüler, (kiminide ve) kadinlarini esir ettiler, mallarini da yagmaettiler. Ve Beytu´l-Makdis´in süs ve kiymetli esyasinin hepsiniele gecirdiler ve kiymetli esyayi 70 bin araba ile (Roma´yagötürüp) Altin Kilise´ye teslim ederek muhafaza altinaaldilar. İste bu kiymetli esya simdi orada bulunmaktadir.

Nihayet Imam Mehdi o kiymetli esyayi(Roma´daki Altin Kiliseden)alarak Beytu´l-Makdis (dekiasil yerin) e iade edecektir.

Artik ondan sonra Müslümanlar,müsrikler ve kafirlere karsi galip ve muzaffer olacaklardir. İste ozaman da Allah Teala Hirakli hanedaninin besincisi olan Roma (yahutda Rum) hükümdarini gönderecektir. Eniyisini yüce ve münezzeh olan Allah bilir. (Ölüm-Kiyamet-AhiretSf.440-443/Imam Sarani)
bunların hepsini kabul ediyorum sorun şu kıyamet alametlerini cemaatlerin kendi hocaları için tevil edip mehdi ilan etmeleri
 

ALI25

Kıdemli Üye
Katılım
9 Nis 2015
Mesajlar
7,509
Tepkime puanı
106
Puanları
0
Konum
Almanya
bunların hepsini kabul ediyorum sorun şu kıyamet alametlerini cemaatlerin kendi hocaları için tevil edip mehdi ilan etmeleri
Bunu o cemaatlara sor diyecegim hani kim olursa olsun genel olarak diyorum kac tane böyle cemaat var ise ve diyorsa yada diyorlarsalar bizim seyhimiz mehdi yada bizim hocamiz mehdi veya su alim veya su ustad mehdi dir diye.
 

Kadir Razlık

Kısıtlı Erişim
Katılım
20 Ağu 2014
Mesajlar
2,280
Tepkime puanı
35
Puanları
0
Konum
manisa
Kıyamet alametlerinin tevili

Sual: Bazı kimseler, hadislerle bildirilen, güneşin batıdan doğmasını,Dabbe-tül-arz denilen hayvanın, çıkıp elindeki mühürle, bu Müslüman, bu kâfir diye mühürlemesini, Hazret-i Mehdi’nin, Hazret-i İsa’nın ve Deccal’ın gelmesini tevil ediyorlar. (Bu kadar açık şeyler, harikulade haller, imtihana aykırıdır. O zaman herkes Müslüman olur) diyorlar. Hiçbir İslam âlimi, kıyametin büyük alametlerini böyle tevil etmediğine göre, bunların tevilleri yersiz değil midir?
CEVAP
Elbette yersizdir. Mucize ve keramet, harikulade bir haldir. Peygamber efendimizin bin kadar mucizesi görülmüştür; ama yine de, Ebu Cehil gibiler inanmamıştır. İsa aleyhisselamın da, birçok mucizesi olmuştur. Körleri iyi etmesi, ölüleri diriltmesi gibi mucizeleri görüldüğü halde, 12 kişiden başka, iman eden olmamıştır. Bu 12 kişi de, mucize gördükleri için değil, Peygamber olduğuna inandıkları için, iman etmişlerdir.

Evliya-i kiramdan da, binlerce kerametler zuhur etmiştir. Bunları gören gayrimüslimlerden, iman etmeyen çoktur. Demek ki, mucize ve keramet gibi olaylar, imtihanı bozmuyor. Üstelik kıyamet alametleri görülünce iman edin denmiyor ki, aksine imtihan müddetinin bittiği, bundan sonra imanın kabul edilmeyeceği bildiriliyor.

Zaten, kıyametin büyük alametleri görüldükten sonra iman etseler de, imanları kabul edilmeyecektir. Yani bunları tevil etmek çok yersizdir. İmtihan bittikten sonra, doğru cevapları açıklamak niye imtihana aykırı olsun ki?

Tevil edenlerin maksadı, güneşin batıdan doğması, Deccal’ın ve Dabbe’nin çıkması değildir. Maksat, Hazret-i Mehdi’nin ve Hazret-i İsa’nın gelmesini inkâr etmektir. Kendilerinin ileri sürdüğü kimselere Mehdi demektir. Böyle tevil etmeyince, kendi adamlarının Mehdi olduğuna başkalarını inandıramayacakları için, bu yola sapmışlardır.

Yanlış teviller
Sual:
Kıyametin büyük alametlerinden olan güneşin batıdan doğmasını, İslamiyet’in batıdan yayılacağı, Dabbet-ül-arzın ise, Aidshastalığının virüsü olduğu şeklinde tevil caiz midir?
CEVAP
Kur’an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:
(Rabbinin bazı âyetleri [alametleri] geldiği gün, önce iman etmemiş veya imanında hayır kazanmamış olana, [o günkü] imanı fayda vermez.) [Enam 158]

Bir hadis-i şerifte, bazı alametlerden üçü şöyle açıklanmaktadır:
(Şu üç şey ortaya çıkınca, iman etmemiş veya imanından hayır kazanmamış olana, imanı fayda vermez: Güneşin batıdan doğması, Deccal ve Dabbet-ül-arz.) [Tirmizi]

Yine hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Şu alametler çıkmadan kıyamet kopmaz: Güneş batıdan doğar, üç yer batar, İsa iner, Duman, Dabbet-ül-arz, Deccal, Yecüc Mecüc ve Aden’den bir ateş çıkar.) [Müslim]

Konumuzla ilgili bir hadis-i şerifin meali şöyle:
(Güneş batıdan doğmadıkça, Kıyamet kopmaz. O zaman herkes iman ederse de fayda vermez.) [Buhari, Müslim]

Avrupa Müslüman olunca, iman fayda vermez mi? Güneşin batıdan doğması aklen de, ilmen de mümkündür. Tevile ihtiyaç yoktur. Allahü teâlâ, dünyayı şimdiki yörüngesinden çıkarır. Başka yörüngeye girer. Dönüşü değişince, güneş batıdan doğmuş olarak görülür.

Aids
hastalığına da, Kur'an-ı kerimde bildirilen hayvan olduğunu söylemek yanlıştır. Dabbet-ül-arzın,aynı zamanda konuşan bir hayvan olduğu âyet-i kerimede bildirilmektedir. Bu hayvanın konuşması aklen de caizdir; çünkü Allahü teâlâ hayvana konuşma sıfatı vermeye kadirdir. (Sevab-ül kelam fi akaid-il İslam)

Dabbet-ül-arz hakkında birçok hadis-i şerif vardır. (Feraid-ül fevaid), (Muhtasar-ı Tezkire-i Kurtubi), (Megaribüz zaman) ve (El kavlül muhtasar fi alamatil Mehdil muntazar) isimli kitaplardaki hadis-i şeriflerden biri şöyle:(İnsanlar, bu hayvandan kaçarlar. Kimi ondan korkarak namaza durur. Hayvan bunun yanına gelir, “Ey kişi şimdi mi namaz kılıyorsun” diyerek yüzünü damgalar. Böylece müminler kâfirlerden ayırt edilerek tanınır.)

Güneşin batıdan doğması
Sual:
Hadis-i şerifte bildirilen kıyametin büyük alametlerinden biri de Güneşin Batı’dan doğmasıdır. O zaman tevbe kapısı da kapanıyor. Bugün bilim adamlarına göre Güneş’in batıdan doğabilmesi için dünyanın bir an için durması, sonra da ters yönde dönmeye başlaması gerekiyor ve bu da fiziken imkânsız bir olay. Buna göre Güneşin Batı’dan doğması, Batı'da bulunan Avrupa’nın Müslüman olması demek değil midir?
CEVAP
Kesinlikle değildir. Allah için imkânsız diye bir şey olur mu? Bunu yapacak olan Allahü teâlâdır. Allah yapamaz denir mi hiç? Allahü teâlâ, dünyayı şimdiki yörüngesinden çıkarıp başka yörüngeye sokamaz mı? Dönüşü değişince, Güneş batıdan doğmuş olarak görülür.

Peygamber efendimiz, o hadis-i şerifi Arabistan’da söylemiştir. Arabistan’a göre, Batı, Avrupa değildir, Afrika’dır. Afrika Müslüman olacak dense, biraz daha az yanlış olur. Türkiye’ye göre Avrupa Batı’dadır. Asya’ya göre de Türkiye Batı’dadır. Her ülkenin batısında başka bir ülke vardır. Batı’nın Müslüman olması demek, bütün dünyanın Müslüman olması demektir; çünkü batıda olmayan tek ülke yoktur. Dünya yuvarlaktır. Bu tevilin ne kadar mantıksız olduğu meydanda değil mi?

Hadis-i şerifte, (Güneş Batı’dan doğunca tevbe kapısı kapanır, iman edenin imanı fayda vermez) buyuruluyor. Şimdi, yukarıdaki saçma tevile göre, Afrika veya Avrupa yahut bütün dünya Müslüman olunca, tevbe kapısı niye kapansın ki? Tevbe kapısı kapalı, iman edene imanı fayda vermiyor, bunlar nasıl Müslüman olacak? Öyle ya ötekine tevil bulan buna da bir kulp takar. Peygamber efendimizin hadisleri bulmaca bilmece gibi değildir. Müteşabih olanlar hariç, hepsi anlatıldığı gibidir, (Ben elma dersem, sen muz anla) cinsinden değildir.

Dabbet-ül-arz
Sual
: Kıyametin büyük alametlerinden olan Dabbet-ül-arz için AIDS hastalığı diyenler de olmuştu. Şimdi de, “bilgisayar ve internettir” diyenler çıktı. Yarın ışınlama çıksa, ona da mı Dabbet-ül-arz diyecekler? Bunlar yanlış değil mi?
CEVAP
Elbette yanlış, hem de çok büyük yanlıştır. Pek açık olan âyet ve hadisleri inkâr etmek, büyük veballi bir iştir.

Dabbet-ül-arz, kıyametin kopmasına yakın çıkacak olan bir hayvandır. Kur’an-ı kerimde hayvan olduğu söyleniyor. Hayvan için bilgisayar diyene, zırva tevil götürmez denir. Bir âyet-i kerime meali şöyledir:
(O söz başlarına geldiği zaman,[Kıyamet alametleri zuhur edince],onlara yerden bir hayvan çıkarırız, bu hayvan, onlara, insanların âyetlerimize kesin bir iman etmemiş olduklarını söyler.) [Neml 82, Tefsir-i Kurtubi]

İki hadis-i şerif meali de şöyledir:
(Dabbet-ül-arz denilen hayvan, asa-i Musa ile mümine dokunur, alnına cennetlik yazılır, yüzü nurlanır. Kâfire, mühr-ü Süleyman’ı vurur, cehennemlik yazılır, yüzü simsiyah olur.) [Tirmizi]

(Şu üç şey ortaya çıkınca, iman etmemiş veya imanından hayır kazanmamış olana, imanı fayda vermez: Güneşin batıdan doğması, Deccal ve Dabbet-ül-arz.) [Tirmizi]

Bu kadar açık hükümleri tevil edebilmek için, ya deli veya bid’atçi olmak gerekir. Normal insan, hayvana bilgisayar diyemez.

Dabbet-ül-arz gelince artık iman fayda vermez deniyor; çünkü bu, kıyametin büyük ve açık alametlerindendir. Onu görünce, artık kimse inkâr edemeyecektir. Eğer iddia edildiği gibi, AIDS, bilgisayar veya internet olsaydı, bunlar çıkınca imanın fayda vermemesi gerekirdi. Dabbet-ül-arz çıkınca iman etmek artık fayda vermeyeceğine göre, Dabbe bilgisayardır diyenler, niye hâlâ imansızların iman etmesi için uğraşıyorlar ki?

İmam-ı Rabbani hazretleri de buyuruyor ki:
Dabbet-ül-arz denilen hayvan çıkacak, gökleri bir duman kaplayıp, bütün insanlara gelip, canlarını yakacak, herkes bunun acısından dua edip, (Ya Rabbi! Bu azabı üzerimizden kaldır. Sana iman ediyoruz!)diyecektir. (2/67)
 

Veyselcan

Kısıtlı Erişim
Katılım
5 Haz 2015
Mesajlar
460
Tepkime puanı
3
Puanları
0
Huzeyfe (r.a.) rivayetine devam ederek:
-Ya Resulullah bu mücevherat makülesi Beyt-i Makdis´den nasil alindi? diye sordum. Allah´in Resulu söyle cevap verdi:

-Israil ogullari Allah´a asi geldikleri ve peygamberleri öldürdükleri zaman Allah Teala onlar üzerine (Babil valisi) Buhtu Nassar´imusallat etti. -Bu zat Mecisilerdendi ve saltanati da yedi yüz yil devam etmisti. (Buht oglu manasinadir. Nassar da bir putun adidir. Bir gün Sadan puthanenin icerisine girince mezkür putun yaninda henüz süt emmekte olan bir cocugu gördü. Ve o cocugu alip yetistirdi. Ve Nassar oglu anlamina gelen Buht-u Nassar adini koydu. Sonra Keyanli Iran Sahi Lehrasep tarafindan asi Israil ogullari üzerine Merzban (yani sinir boylari muhafizi komutani) tayin edilmisti. İste bu zat maiyetindeki kuvvetlerle Kudus serifi yakip yikarak tahrip etmis ve Kudus´te yetmis bin Yahudiyi öldürmüstür. (Asim Efendi, Kamus Tercemesi c. 1/549, c. 2/708.)

Bu husus AllahTeala´nin:
<-Iste iki fesattan birincisinin ceza vadesi gelince (muharabede) cok cetin bir kuvvete malik olan kullarimizi (ey Israil ogullari) üzerinize musallat ettik de onlar evlerin aralarina kadar girip (sizi) arasitirdilar. (Bu) yerine getirilmis bir vaad idi> (el-Isra: 5) sözüdür ki, Buht-i Nassar´in ordusu Beytu´l-Makdis´e girerek erkekleri kilictan gecirip kadinlari ve cocuklari esir ettiler ve ganimet mallari ile Beytu´l-Makdis´in icindeki kiymetli esya makulesi cesitlerinin hepsini gasbettiler de onlari 70 bin arabaya yükleyip Babil arazisine naklettiler ve orada muhafaza altina aldilar.

Babiller yüz yil kadar Israil ogullarini cesitli iskence, azaplarla calistirip eza ve cefalarla köle yaptilar.

Sonra Aziz ve Celil olan Allah onlara merhamet buyurdu da Iran hükümdarlarindan bir saha Babil arazisindeki Mecusiler üzerine yürümesini ve onlarin ellerinde esir bulunan Israil ogullarini (esarreten) kurtarmasini vahyetti. Bunun üzerine o Iran hükümdari, Mecusilerin üzerine yürüdü ve Babil arazisine gir (erek orasini istila et) ti. Ve Mecüsilerin ellerinde esir bulunan Israil ogullarindan sag kalanlar kurtardi. Ve yine Beytu´l-Makdis´ten gasbederek alip götürdükleri o mücevherat ve kiymetli esya makulesini Babilllerden kurtararak ilk önce oldugu gibi Beytu´l-Makdis´deki yerine iade etti. Ve Israil ogullarina:

-Ey Israil ogullari, sizler eger günah islemeye, fitne fesat cikarmaya (tekrar) dönerseniz biz de sizi (kiminizi) öldürüp (kiminizi de) esir etmek üzere tekrar geliriz, diye tenbih etti. İste bu hususta yüce Allah´in:
<-Bu ikinci azapta sonra ola ki tevbe edersiniz de Rabbiniz size merhamet eder>,sözüdür. (el-Isra: 8).

Yani eger sizler fitne ve fesatcikarmaya tekrar baslarsaniz bizde sizi cezalandirmak üzere tekrargeliriz, dedi.

Nihayet Israil ogullari Beytu´l-Makdis´e dönünce tekrar günahlar islemeye ve fitne fesatlar cikarmaya basladilar. Bunun üzerine Allah Teala Israil ogullarinin basina Roma Imparatoru Kayser´i musallat etti. İste bu hususta yüce Allah´in:

-Onlardan birinci fesadinizin cezasi zamani gelice cok kuvvet ve siddet sahibi olan kullarimizi üzerinize musallat ettik sözüdür.

İste (zamani gelince) Romalilar hem denizde hem de karada Israil ogullari ile harb ederek onlarin (kimini) öldürdüler, (kiminide ve) kadinlarini esir ettiler, mallarini da yagma ettiler. Ve Beytu´l-Makdis´in süs ve kiymetli esyasinin hepsini ele gecirdiler ve kiymetli esyayi 70 bin araba ile (Roma´ya götürüp) Altin Kilise´ye teslim ederek muhafaza altina aldilar. İste bu kiymetli esya simdi orada bulunmaktadir.

Nihayet Imam Mehdi o kiymetli esyayi (Roma´daki Altin Kilise den) alarak Beytu´l-Makdis (deki asil yerin) e iade edecektir.

Artik ondan sonra Müslümanlar, müsrikler ve kafirlere karsi galip ve muzaffer olacaklardir. İste o zaman da Allah Teala Hirakli hanedaninin besincisi olan Roma (yahut da Rum) hükümdarini gönderecektir. En iyisini yüce ve münezzeh olan Allah bilir. (Ölüm- Kiyamet- Ahiret Sf.440-443/Imam Sarani)


ALİ kardeş...

size bir ik sorum var...

1) Bu mehdi meselesi veya mehdi ismi KUR'AN da var mı...??

2) İslamdininde AZİZ KİTABIMIZ KUR'AN geleceği,gelecekte olacakları Allahtan başka hiç kimsenin bilemeyeceğini bildirmemiş midir...???
 

garip70

Ordinaryus
Katılım
30 Kas 2009
Mesajlar
2,779
Tepkime puanı
309
Puanları
0

ALİ kardeş...

size bir ik sorum var...

1) Bu mehdi meselesi veya mehdi ismi KUR'AN da var mı...??

2) İslamdininde AZİZ KİTABIMIZ KUR'AN geleceği,gelecekte olacakları Allahtan başka hiç kimsenin bilemeyeceğini bildirmemiş midir...???

Sorunuza ben cevap vereyim isterseniz.

1) Kur'an'da Veyselcan var mı? Varsa gösterin yoksa siz de yoksunuz diyeceğim.

2) Yıllar öncesinden ay ve güneş tutulmalarının günü gününe ve saati saatine bilinmesi, ayrıca hava durumu tahminleri de gelecekten haber vermek değil midir? Bunu nasıl biliyorlar?
 
Üst