Meb Müfredatına katkıda Bulunun

DostunDostu

Süper Moderatör
Yönetici
Katılım
30 Eyl 2013
Mesajlar
6,183
Tepkime puanı
473
Puanları
83
Taslaklarda ortak bir hastalık var; Ruhsuzluk.
 

redyellow

Kıdemli Üye
Katılım
20 Nis 2010
Mesajlar
2,262
Tepkime puanı
875
Puanları
113
Konum
ankara
Web sitesi
redyellow.besaba.com
Şimdi bir eleştiri yapacağım yine kızacak bazıları.

Akp tam 15 senedir iktidar, hem de tek başına.

Defalarca anayasayı değiştirdiler, yüzlerce binlerce yasa çıkardılar, kanun yaptılar vs.vs.

Ve bir çok da meb bakanı değişti.

Ve her gelen meb bakanı müfredat değiştirdi, müfredatı yeniliyoruz dedi vs.vs.

Allah aşkına bir partinin genel bir eğitim politikası olmaz mı, oturup şöyle adam gibi tartışılsa, konuşulsa ortaya güzel bir müfredat konulsa ve BİR KEREDE olsa bu iş.

Her gelen bakan değiştiriyor emin olun öğrenciler de öğretmenler de müfredat nasıl, ne var ne yok emin değil şu an.

Şu an sunulan inşaallah iyidir ve inşaallah bundan sonra gelecek olan bakan yine kendine göre yeniden bir müfredat yapmaz ve kalıcı olur.
 

DostunDostu

Süper Moderatör
Yönetici
Katılım
30 Eyl 2013
Mesajlar
6,183
Tepkime puanı
473
Puanları
83
Hepsini okudunuz mu ?

Veya nasıl vardınız bu kanıya. ?
Derslerin gayesini tam anlamamışlar izlenimi oluştu bende. Mesela Felsefe dersinin ana gayelerinden birisi sorgulama melekesi geliştirmektir. Sorgulama neyle olur? Düşünmekle. İnsan neyle düşünür? Kavramlarla (tartışılır). Dolayısıyla Felsefe dersinin ana gayelerinden birisi kavramların detaylarına inmek, hatta nüanslarını belirlemektir. Felsefe lise kitabını açtım, giriş kısmının ilk kelimesi ''gerçeklik''. Cümlenin akışından anladığım kadarıyla ''hakikat'' kavramını kastetmiş ama hakikate gerçeklik demiş. ''Hakikat'' başka şey ''gerçeklik'' başka şeydir. Giriş kısmının ilk kelimesiyle sınıfta kaldı taslak.

Sonra lise trafik dersine göz attım. Taslağın yarıdan çoğu ilk yardım konusuna ağırlık vermiş. Utanmasalar tamamını buna ayıracaklar. ''Alkol'' kelimesini bi taratayım bakalım kaç kez geçiyor taslakta dedim, bi tarattım, sadece 1 kere geçiyor. İnanamadım yahu bu nasıl bir aymazlık? Felsefe dersinin gayesini anlamadıkları gibi Trafik dersinin de gayesini anlamamışlar. Trafik dersinin gayesi kazayı önlemektir. Ama bakıyorum bizimkiler daha çok kağnının tekeri kırıldıktan sonra ne yapılacağını daha çok dert edinmişler. Galiba bu, birazda trafik canavarıyla yaşamaya alışmış olmaktan kaynaklanıyor.

Türkiye'de sorun büyük, çok büyük. İnsanımız terörle, ekonomik krizlerle, trafik canavarıyla yaşamayı kabul etmiş. MEB daha çok sonrasında ne yaparız diye kafa yormuş. Madem öyle hiç uğraşmasınlar çıkarsınlar çocukları dağa da survival öğretsinler; mesela hangi otlar yenir, su nasıl bulunur falan! Buradan söylüyorum, bakın bu her şeyi kabullenen kafa var ya birkaç nesil sonra okullarda kazada öldükten sonra insan ölüsü nasıl gömülür, ondan sonra eve nasıl gidilir falanı öğretir! Hey Allah'ım, gene sinirlendim bak.

Velhasılı evveliyatı dert edinen, fonksiyon bilen, gençlere tutarlı bir medeniyet yolculuğu başlatmalarına vesile olacak, özgüven aşılayacak bir eğitim müfredatı istiyoruz. Hamaset üzerinden gelecek özgüven özgüven değildir. Din kitabında eğer ''tevhid'' kelimesi ''türk'' kelimesi kadar sık geçmiyorsa onu kaldır at çöpe.

Verdiğiniz link güzel bir hizmet, lakin aldatıcı geldi bana. Herkese açık bir siteye yüz binlerce öneri yağacaktır. Bunların içinde dalga geçen, hakaret eden, saçma sapan işler önerenler olacaktır. Hatta yarıdan çoğu ''Atatürk'ü çıkartmışsınız'' diye şikayet edecektir; onlarca yıl aptallaştırılmış bir neslin derdi başka ne ola ki?! Kaç kişi okuyacak bu mailleri? Var mı o kadar eleman? Nasıl ayıracaklar tutarlı olanı tutarsız olandan? Önerilerin tutarlılığını çok iyi bir uzmandan başkası anlayamaz. Dolayısıyla halkın önerisini değerlendirmek için açılan bu linkin politik olduğunu düşünüyorum. Ha gördük ya, diyeceğiz ki bak hükümet müfredatı bile halka danışyor ne güzel!

Bu şekil politik kurnazlıklara lüzum yok. İşi bilen uzmanları sizden mi bizden mi diye ayırmadan bir araya getirsinler yeter.
 
Son düzenleme:

kebîkec

İhvan Forum Üye
Katılım
21 Eyl 2007
Mesajlar
8,080
Tepkime puanı
1,922
Puanları
113
Derslerin gayesini tam anlamamışlar izlenimi oluştu bende. Mesela Felsefe dersinin ana gayelerinden birisi sorgulama melekesi geliştirmektir. Sorgulama neyle olur? Düşünmekle. İnsan neyle düşünür? Kavramlarla (tartışılır). Dolayısıyla Felsefe dersinin ana gayelerinden birisi kavramların detaylarına inmek, hatta nüanslarını belirlemektir. Felsefe lise kitabını açtım, giriş kısmının ilk kelimesi ''gerçeklik''. Cümlenin akışından anladığım kadarıyla ''hakikat'' kavramını kastetmiş ama hakikate gerçeklik demiş. ''Hakikat'' başka şey ''gerçeklik'' başka şeydir. Giriş kısmının ilk kelimesiyle sınıfta kaldı taslak.

Sonra lise trafik dersine göz attım. Taslağın yarıdan çoğu ilk yardım konusuna ağırlık vermiş. Utanmasalar tamamını buna ayıracaklar. ''Alkol'' kelimesini bi taratayım bakalım kaç kez geçiyor taslakta dedim, bi tarattım, sadece 1 kere geçiyor. İnanamadım yahu bu nasıl bir aymazlık? Felsefe dersinin gayesini anlamadıkları gibi Trafik dersinin de gayesini anlamamışlar. Trafik dersinin gayesi kazayı önlemektir. Ama bakıyorum bizimkiler daha çok kağnının tekeri kırıldıktan sonra ne yapılacağını daha çok dert edinmişler. Galiba bu, birazda trafik canavarıyla yaşamaya alışmış olmaktan kaynaklanıyor.

Türkiye'de sorun büyük, çok büyük. İnsanımız terörle, ekonomik krizlerle, trafik canavarıyla yaşamayı kabul etmiş. MEB daha çok sonrasında ne yaparız diye kafa yormuş. Madem öyle hiç uğraşmasınlar çıkarsınlar çocukları dağa da survival öğretsinler; mesela hangi otlar yenir, su nasıl bulunur falan! Buradan söylüyorum, bakın bu her şeyi kabullenen kafa var ya birkaç nesil sonra okullarda kazada öldükten sonra insan ölüsü nasıl gömülür, ondan sonra eve nasıl gidilir falanı öğretir! Hey Allah'ım, gene sinirlendim bak.

Velhasılı evveliyatı dert edinen, fonksiyon bilen, gençlere tutarlı bir medeniyet yolculuğu başlatmalarına vesile olacak, özgüven aşılayacak bir eğitim müfredatı istiyoruz. Hamaset üzerinden gelecek özgüven özgüven değildir. Din kitabında eğer ''tevhid'' kelimesi ''türk'' kelimesi kadar sık geçmiyorsa onu kaldır at çöpe.

Verdiğiniz link güzel bir hizmet, lakin aldatıcı geldi bana. Herkese açık bir siteye yüz binlerce öneri yağacaktır. Bunların içinde dalga geçen, hakaret eden, saçma sapan işler önerenler olacaktır. Hatta yarıdan çoğu ''Atatürk'ü çıkartmışsınız'' diye şikayet edecektir; onlarca yıl aptallaştırılmış bir neslin derdi başka ne ola ki?! Kaç kişi okuyacak bu mailleri? Var mı o kadar eleman? Nasıl ayıracaklar tutarlı olanı tutarsız olandan? Önerilerin tutarlılığını çok iyi bir uzmandan başkası anlayamaz. Dolayısıyla halkın önerisini değerlendirmek için açılan bu linkin politik olduğunu düşünüyorum. Ha gördük ya, diyeceğiz ki bak hükümet müfredatı bile halka danışyor ne güzel!

Bu şekil politik kurnazlıklara lüzum yok. İşi bilen uzmanları sizden mi bizden mi diye ayırmadan bir araya getirsinler yeter.


Bayağı uzun yazmışsın teşekkürler. :)

1. Keşke eleştirilerin kadar çözüm önerilerini de iletseydin. Çünkü bu metinler belirlenip resmiyet kazandığında uzun yıllar okutulma ihtimalleri var. Aslında bir sorumluluğu veya vebali paylaşmak için metinleri halka arz etmişler. Ve sürenin sonunda sadece karnından konuşanların, ortaya hiç bir şey koymayanların vebali günahı kendi boyunlarına olacak.

2. Bu kitaplar bizim çocuklarımıza okutulacak ve bize soruluyor. Vereceğimiz tepkiler, eleştiri ve öneriler ne halde olduğumuzun göstergesi olacak. Eğitime ne kadar önem verdiğimizi ortaya koyacak. Onun için Toplumsal grafiğimizin beyin haritamızın ortaya çıkması için de yazılacaklar önem arz ediyor.

3. Müfredat ve kitaplar hazırlanırken önceki ve sonraki yıllar göz önüne alınır. Tarihte selçukluları Osmanlılardan önce göreceğimiz gibi trafikte de aynı tedricilik söz konusudur.

4. Toplumun her kesimini göz önüne almak gerekir. O yüzden zor iştir müfredat hazırlamak. Ve kesinlikle kişiler kendi ideoloji ve inançlarının eğitimini okul harici mekanlarda takviye olarak vermelidir.
 

kebîkec

İhvan Forum Üye
Katılım
21 Eyl 2007
Mesajlar
8,080
Tepkime puanı
1,922
Puanları
113
Şimdi bir eleştiri yapacağım yine kızacak bazıları.

Akp tam 15 senedir iktidar, hem de tek başına.

Defalarca anayasayı değiştirdiler, yüzlerce binlerce yasa çıkardılar, kanun yaptılar vs.vs.

Ve bir çok da meb bakanı değişti.

Ve her gelen meb bakanı müfredat değiştirdi, müfredatı yeniliyoruz dedi vs.vs.

Allah aşkına bir partinin genel bir eğitim politikası olmaz mı, oturup şöyle adam gibi tartışılsa, konuşulsa ortaya güzel bir müfredat konulsa ve BİR KEREDE olsa bu iş.

Her gelen bakan değiştiriyor emin olun öğrenciler de öğretmenler de müfredat nasıl, ne var ne yok emin değil şu an.

Şu an sunulan inşaallah iyidir ve inşaallah bundan sonra gelecek olan bakan yine kendine göre yeniden bir müfredat yapmaz ve kalıcı olur.



Her bakan müfredat hazırlamadı. Her bakan döneminde değişiklikler oldu ama köklü değişiklik Ömer DİNÇER zamanında oldu. 4+4+4 onun zamanında oldu ve 56 aylıkların 1. sınıfa alınması sebebiyle o yıl ilkokul birler bu yıl da 5. sınıflar yüzde elli fazla öğrenci almak zorunda kaldı. Dört yıl sonra da bu dalga lisede 9 sınıflarda patlayacak.

Müfredatın sadeleşmesi ve isteyenlerin istediği alanlarda bilgi ve beceri donanımı elde etmesi önemli bence. İnşallah öyle olur. :)
 

kebîkec

İhvan Forum Üye
Katılım
21 Eyl 2007
Mesajlar
8,080
Tepkime puanı
1,922
Puanları
113
Yıl sayılarındaki düşüncem farklı olsada bu yaklaşıma evet derim. Çok doğru tespitler. İlk eğitim devresi, 1 yıl anasınıfı 5 yıl ilkokul olmalı. Ardından dini tedrisatı önemli olmak üzere 3 yıl herkese ortaokul olmalı ve bu süreçte kabiliyetlere göre ayrıştırma gerçekleşmeli. Liseye giden herkes ne olacaksa o olacak şekilde okumalı ve üniversite seçimi de ona göre olmalı.

Okuma kabiliyeti ( akademik başarısı ) olmayan çocuklar ilk okulun sonunda mutlaka mesleğe yönlendirilmeli ve mektepli hem alaylı olacak tecrübeye kavuşmalıdır.

İstihbarat teşkilatına yönlendirilecek çocuklar için farklı kriterler olmalı. Anaları babaları devlet olmalı :)
 

alanyali07

Kıdemli Üye
Katılım
11 May 2008
Mesajlar
6,968
Tepkime puanı
845
Puanları
0
Önce şu el yazısı ucubesinden bi kurtulmalı..geçen yeğenim defterini getirdi,aman Allahım o ne biçim yazılar karman çorman..zaten zar zor yazıyorlar, çocuklar kendi yazdıklarını okuyamıyorlar..
bu kafanın eğitim politikasından da hayır gelmiyor yıllardır gördüğümüz gibi..

siteye önerilerde bulundum ama değerlendirilir mi bilmiyorum..

zira değerlendirecek ehil zihniyeti bakanlıkta göremiyorum şahsen..

Denizclik mezunu birini eğitim bakanı yapmışız..başka söze gerek var mı ?
sıradan bir öğretmen olmak için formasyon mecburiyeti var, ama kocaman ülkenin eğitim bakanı olmak için eğitimle hiç alakalı olmana gerek yok..
önce bu tutarsızlıklar giderilmeli..
 

kebîkec

İhvan Forum Üye
Katılım
21 Eyl 2007
Mesajlar
8,080
Tepkime puanı
1,922
Puanları
113
Önce şu el yazısı ucubesinden bi kurtulmalı..geçen yeğenim defterini getirdi,aman Allahım o ne biçim yazılar karman çorman..zaten zar zor yazıyorlar, çocuklar kendi yazdıklarını okuyamıyorlar..
bu kafanın eğitim politikasından da hayır gelmiyor yıllardır gördüğümüz gibi..

siteye önerilerde bulundum ama değerlendirilir mi bilmiyorum..

zira değerlendirecek ehil zihniyeti bakanlıkta göremiyorum şahsen..

Denizclik mezunu birini eğitim bakanı yapmışız..başka söze gerek var mı ?


Ne kadar karamsarsınız arkadaşlar. :) Kesinlikle okuyorlar ve pozitif yaklaşımlara geri dönüş bile yapıyorlar. Adamlar emek vermiş hazırlamış askıya çıkarmış.İhmal etmeyin mutlaka yazın. Bu bir vebaldir. Kesinleştikten sonra iş biter. Kesinleşene kadar ne diyecekseniz deyin.:)
 

alanyali07

Kıdemli Üye
Katılım
11 May 2008
Mesajlar
6,968
Tepkime puanı
845
Puanları
0
Ne kadar karamsarsınız arkadaşlar. :) Kesinlikle okuyorlar ve pozitif yaklaşımlara geri dönüş bile yapıyorlar. Adamlar emek vermiş hazırlamış askıya çıkarmış.İhmal etmeyin mutlaka yazın. Bu bir vebaldir. Kesinleştikten sonra iş biter. Kesinleşene kadar ne diyecekseniz deyin.:)

çok polyannasın desem :) 15 yıllık bir hükümetin doğru düzgün bir eğitim politikası olmamışken ve hala da yokken, eğitim bakanının eğitimle uzaktan bile alakası yokken, nasıl iyimser olabiliriz..
seni duyan da göreve yeni gelmiş bir hükümet var zanneder.. :)
eğitim politikaları ve icraatleri ortada yıllardır..
el yazısı olayında birçok veliden şikayetler gitmişken kimseyi dinlemeden devam ediliyor..malesef bu katkı meselesi bana inandırıcı gelmiyor pek..
 

kebîkec

İhvan Forum Üye
Katılım
21 Eyl 2007
Mesajlar
8,080
Tepkime puanı
1,922
Puanları
113
Bekleyip göreceğiz inşallah.

Ben o kadar karamsar değilim. Milli Eğitim Bakanı tek başına iş görmüyor. Bu bir ekip işi. Ömer DİNÇER dönemimde 4+4+4 uygulandı ama adım gibi eminim Sayın bakanın tasarıdan haberi yoktu. Şu anda da Müsteşar başkanlığında bir ekip çalışıyor.

Sendikalar stk lar fikir beyan ediyorlar. Onlar uygulamasa ve hatta gülseler bile doğru bildiğimizi doğruca söylemek gerekir diye düşünüyorum.

Ayrıca, özellikle din kültürü grubunda çok ciddi katkılar olduğunu vurgulamak isterim.
 

kebîkec

İhvan Forum Üye
Katılım
21 Eyl 2007
Mesajlar
8,080
Tepkime puanı
1,922
Puanları
113
Çok ilginç bir yaklaşım. Memleket ceza çeker üstadım, Sayın Cumhurbaşkanı değil...
 

alanyali07

Kıdemli Üye
Katılım
11 May 2008
Mesajlar
6,968
Tepkime puanı
845
Puanları
0
Sayın bakanın tasarıdan haberi yoktu demişsin..işte bu durumu diyoruz..karamsarlığımız bu sebeplere bağlı..
aslında şimdiki bakanın da hiçbirşeyden haberi yok inanın..
zaten konuya hakim olması beklenemez, eğitim geçmişi olmayan birini en üst tepeye getirmişiz..
bunu hiçbirşeyle tevil edemeyiz..
ve bahsettiğin müsteşarlar ve alt kadro yıllardır aynı ve zaten tüm fosil zihniyet halen bakanlıkta..
tek bildikleri vitrini süslü tutmak ve süslü göstermek..
geçen tvde bir eğitim uzmanı söyledi,mükemmel bir tespit yaptı, yıllardır çocuklarımıza her dersten bilgi vermeye çalışıyoruz, yıllardır trafik dersimiz var ama dünyanın en fazla trafik kazası oranı olan bir memleketteyiz..demekki vitrine trafik dersi koyduk demekle olmuyor..aslında mesele bu..
herşey vitrini süslü tutmak adına yapılıyor..


 

DostunDostu

Süper Moderatör
Yönetici
Katılım
30 Eyl 2013
Mesajlar
6,183
Tepkime puanı
473
Puanları
83
Açık söylüyorum, devlet bana yetki ve imkân versin Türkiye'nin trafik sorununu 7 yılda çözerim. Bu konuda iddialıyım. Ama anlatamazsın. Onca yalakadan geçit yok.
 

cemaliii

Kıdemli Üye
Katılım
24 Ağu 2009
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
982
Puanları
113
her seyimiz reklam ve gösterişe dönüştü. bu işi böyle görüş bildirin diye askıya çıkarmak manasız. bu doktorların halka tedavi yöntemi sormasina benzer.

bir başka husus okullarda bu yıl ne yeteri miktarda iskur elemanı var, nede hizmet alımı. hizmetli zaten çok az. okullar il ilçe mebler sıkıntılı bu durumdan. Okulların ısınması için kaloriferci bile bulmakta sıkıntı çekiliyor. ama biz müfredat değiştiriyoruz. yani bir insan düşünün karnı aç. ama siz ona felsefeden bahsediyorsunuz. bu bana tribüne oynamak geliyor. Kusura bakmayın.
 

kebîkec

İhvan Forum Üye
Katılım
21 Eyl 2007
Mesajlar
8,080
Tepkime puanı
1,922
Puanları
113
her seyimiz reklam ve gösterişe dönüştü. bu işi böyle görüş bildirin diye askıya çıkarmak manasız. bu doktorların halka tedavi yöntemi sormasina benzer.

bir başka husus okullarda bu yıl ne yeteri miktarda iskur elemanı var, nede hizmet alımı. hizmetli zaten çok az. okullar il ilçe mebler sıkıntılı bu durumdan. Okulların ısınması için kaloriferci bile bulmakta sıkıntı çekiliyor. ama biz müfredat değiştiriyoruz. yani bir insan düşünün karnı aç. ama siz ona felsefeden bahsediyorsunuz. bu bana tribüne oynamak geliyor. Kusura bakmayın.


Hocam kaloriferciyi ne yapacaksın, kömürle mi ısınıyoruz. :)

Doğalgazla ısınıyoruz. Brülör kazanının zaman ayarlarını yapıyorum istediğim saatte el değmeden açılıyor ve istediğim saatte kapanıyor. Başında durmaya gerek yok. :) İşkur elemanı gelse ne olur mesaiyi doldurup gitme peşinde vatandaş. Müdür biraz bastıracak yoksa işler öyle yürümez. Veliyi de harekete geçirecek, personeli de.

Adamlar hazırlamış askıya çıkarmış. Bu gün eleştirip önermeyenin yarın söz söylemeye hakkı yoktur. Sendikalar ve alanına hakim stk lar konuşmalı bence.
 

cemaliii

Kıdemli Üye
Katılım
24 Ağu 2009
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
982
Puanları
113
Muallim hocam Türkiye genelinde birçok yerde hala kömür kalorifer veya fuil oilli kalorifer var. Çoğunluk böyle. ne demek kaloriferciyi ne yapacaksın? herkes sizin gibi dogalgazli okulda değil. İşkur veya hizmet alimindan önceki yıllarda her okula hizmetli olarak gonderiyorlardi. bu sene sayıyı iyice azalttilar. 80 tane işkur elemanı verdikleri bir ilçede sayıyı 30 a düşürdüler. siz neden bahsediyorsunuz hala. okul muduru istediği kadar bastırsın. İlçe MEB haklı olarak ben hangisini nereye vereceğim eleman yok sayıyı çok düşürdüler diyor.
 
Üst