Mal Sevgisi Ne Kadar Olmalı?

ummuhan

Kıdemli Üye
Katılım
1 Eyl 2007
Mesajlar
12,943
Tepkime puanı
1,042
Puanları
0
Konum
Arz
[FONT=trebuchet ms,sans-serif] Mal Sevgisi Ne Kadar Olmalı? [/FONT]​
[FONT=trebuchet ms,sans-serif] Büyük fıkıh alimi, Hanefi mezhebinin kurucusu İmam-ı Azam Ebû Hanîfe'nin (8.yy.) ilmi faaliyetler yanında ticaretle de meşgul, zengin bir zat olduğu malumdur. Bu büyük insan, gündüz öğleye kadar mescitte talebelerine ders verir, öğleden sonra da ticari işleri ile uğraşırdı. [/FONT]
[FONT=trebuchet ms,sans-serif]Bir gün ders verdiği sırada bir adam mescidin kapısından seslendi: [/FONT]
- İmam efendi geminiz battı!... (İmamın ticari mal taşıyan gemileri vardı)
İmam-ı Azam bir anlık tereddütten sonra:

- Elhamdülillah dedi.
Bir müddet sonra aynı adam yeniden gelip haber verdi:
- Efendim, bir yanlışlık oldu batan gemi senin değilmiş.
İmam bu yeni habere de:
- Elhamdülillah,

diyerek cevap verdi. Haber getiren kişi hayrete düştü:
- Muhterem, gemin battı diye haber getirdik "Elhamdülillah" dedin. Batan geminin seninki olmadığını söyledim yine "Elhamdülillah" dedin. Bu nasıl hamdetme böyle?
İmam-ı Azam izah etti:
- Sen gemin battı diye haber getirdiğinde iç âlemimi, kalbimi şöyle bir yokladım. Dünya malının yok olmasından, elden çıkmasından dolayı en küçük bir üzüntü yoktu. Bu nedenle Allah´a hamdettim. Batan geminin benimki olmadığı haberini getirdiğinde de aynı şeyi yaptım. Dünya malına kavuşmaktan dolayı kalbimde bir sevinç yoktu. Dünya malına karşı bu ilgisizliği bana bağışladığı için de Allah´a şükrettim.


 
Üst