ihvanistanbul
AkhenAton
Allâh-u Te‘âlâ buyuruyor ki:
“Ey Âdemoğlu! Ölüme yakînen inanana şaşarım, nasıl sevinçli olabiliyor?
Hesaba kesinkes inanana şaşarım, nasıl mal toplayabiliyor?
Kabre şüphesiz olarak inanana şaşarım, nasıl gülebiliyor?
Âhirete îkanı olana şaşarım, nasıl istirahat edebiliyor?
Dünyânın zevâline inananın hâline şaşarım, o nasıl onunla tatmin olabiliyor?
Diliyle âlim, kalbiyle câhil olana şaşarım. Kalbi temiz olmadığı halde, suyla temizlenmeye çalışana şaşarım.
Kendi ayıplarından gaflet edip, insanların ayıplarıyla uğraşana yahut Allâh-u Teâlâ’nın kendisini gördüğünü bilip de hâlâ O’na isyan edene ya da tek başına öleceğini, tek başına kabre gireceğini ve tek başına hesaba çekileceğini bilenin hâlâ nasıl insanlarla ünsiyet kurabildiğine şaşarım.
Benden başka hakîkî hiçbir ilâh yoktur, şüphesiz ki Muhammed Benim kulum ve Ra-sûlümdür.” (Ğazâlî, Mecmû‘atü’r-rasâil, 7/87)
“Ey Âdemoğlu! Ölüme yakînen inanana şaşarım, nasıl sevinçli olabiliyor?
Hesaba kesinkes inanana şaşarım, nasıl mal toplayabiliyor?
Kabre şüphesiz olarak inanana şaşarım, nasıl gülebiliyor?
Âhirete îkanı olana şaşarım, nasıl istirahat edebiliyor?
Dünyânın zevâline inananın hâline şaşarım, o nasıl onunla tatmin olabiliyor?
Diliyle âlim, kalbiyle câhil olana şaşarım. Kalbi temiz olmadığı halde, suyla temizlenmeye çalışana şaşarım.
Kendi ayıplarından gaflet edip, insanların ayıplarıyla uğraşana yahut Allâh-u Teâlâ’nın kendisini gördüğünü bilip de hâlâ O’na isyan edene ya da tek başına öleceğini, tek başına kabre gireceğini ve tek başına hesaba çekileceğini bilenin hâlâ nasıl insanlarla ünsiyet kurabildiğine şaşarım.
Benden başka hakîkî hiçbir ilâh yoktur, şüphesiz ki Muhammed Benim kulum ve Ra-sûlümdür.” (Ğazâlî, Mecmû‘atü’r-rasâil, 7/87)