Kuran Müslümanlığı Sapıklık mı?

Kaptan

Mecra Yazarı
Katılım
9 Ocak 2012
Mesajlar
15,445
Tepkime puanı
1,111
Puanları
0
Konum
Giresun
Ejder Aşit

Kuran Müslümanlığı Sapıklık mı?


İki gündür Yusuf kaplan’ı okuyorum, ilk defa yazılarında bu kadar sığ ve aciz gördüğümü itiraf etmem gerekir. Böyle bir yazı yazma gereği nerden duydu bilemem. Fakat şu bir hakikat; Ortadoğu’da IŞİD ‘le beraber değişen güç dengeleri, yeni bir konjonktüre doğru yol aldığımızı ve bunda Selefi düşüncenin etkin tetikleyici bir güç olduğu…

Son dönemlerde bazı medya kuruluşlarında Ehli sünnet olarak geçinen bir takım şoven insanların ısmarlama haberlerine yer veriliyor olması ile bu yazı arasında paralel bir ilişki olduğu kanısındayım. Bir yerlerde düğmeye basılmış da yangından mal kaçırılıyor sanki. Bazen iddialarına cevap veremeyecek kadar komik duruma düşebiliryorlar.

Yusuf Kaplan’ın Kur’an Müslümanlığından bahseden iki yazısında da peygamberi hangi mecraya oturttuğunu tam anlayamadım. Öyle ya kendisi de tam anlamamış olacak ki; ‘Bugünkü yazı anlaşılır ve net; umarım herkes anlamak istediği gibi anlamaz’ demekle yazıyor ikinci makalesini…

Protestanlaşmanın hristiyanlığı seküler bir din haline getirip din olmaktan çıkarma teoremi üzerinden kurduğu tezini Wittenberg kilisesi kapısında yazan Martin Luther’in ‘’ Artık bende incili anlayabileceğim iyi de kimsin sen? Çapın ne? Daha önemlisi de yetkin/liğin ne?’’ Sözleriyle destekliyor. Peygambersiz bir dinin olamayacağı ve Protestanlaşacağını, deruni hikmetlerden uzaklaşacağını belirtiyor. Bir diriliş hareketi olarak övdüğü-savunduğu Ehli sünnet kadar konunun öznesi durumundaki peygambere bir başlık açma gereği bile duymuyor. Kelimeleri yuvarlayarak geçiştiriyor.

Kısaca belirtilenler bunlar… Hakaretleri de kendisine yakışmış doğrusu. Bahsetmeye değmez.

Neo Selefi diye adlandırdığı Kuran Müslümanlığı peygambersiz din midir? Hangi peygamber? Sorusu bizi dinden uzaklaştırır mı? Peygamberin Kuran dışında tabi olduğu başka hidayet kaynağı var mıdır? yakıldıktan 400 yıl sonra Hıristiyanların din adamları tarafından yazılan İncil ile ilk günden bu yana tam metin elimizde bulunan Kur’an-ı Kerim bir tutulabilir mi? Bir yığın sorun daha sorulabilir…

Eğer bu sorulara peygamberin Kuran dışında tabi olduğu başka bir kaynak yoktur, o sadece bu kitaba inanıyor ve onun gereğini yerine getirmeye çalışıyordu dersek; başta Kuran müslümanı Peygamber(as)’dir.

Onun kalbine iniyor olması, en başta onun tabiiyetini gerektirir. ’’ Başta resül Rabbinden kendisine indirilene iman etti (uydu) sonra müminler (Bakara süresi-284)…

Hz.Aişe’ye peygamberin ahlakı sorulduğunda ‘’Siz hiç Kur’an okumaz mısınız? Onun ahlakı Kur’an’dır ‘’ ibaresi hadis kitaplarında önemli bir noktada durur. Dolayısıyla Kur’an’a Tabi olmak sapıklık değil dinin bir emri ve gereğidir.
‘’Bir peygamber kitapsız olabilir ama bir kitap asla peygambersiz olamaz.’’ Bunları birbirinden ayrı düşünmek abestir. Ayrıca bir peygamberin kendisine indirilen kitaba aykırı hareket etmesi hiç mi hiç düşünülemez.

Kur’an Müslümanlığı peygambere karşı bir hareket değil uydurulan dinden inzal dine doğru bir duruştur. Bir peygamber kendisine indirilenden farklı konuşuyor ve hareket ediyorsa belli ki bundan nemalanan bir gurup vardır. Konuşan değil konuşturulan bir peygamber vardır. Bunun anlaşılmasında Kıstas ve miheng Kur’an’dır.

Şayet bunlar Allah resulü hayatta iken yapılsaydı veya Allah resulü yapsaydı ikaz ayetleri peşinden sıralanırdı. Tevbe ve Enfal süresini okuyanlar iyi bilirler. Esirler konusunda ‘Bir peygambere esir almak yakışmaz’ denilirken O ‘’ Eğer Allah verdiğimiz karardan dolayı(fidye ve okuma yazmaya karşılık serbest bırakma) bizi cezalandırsaydı Ömer dışında aramızdan hiç kimse kalmazdı’’ der. Tebük seferinde af dileyen
münafıklara izin vermesinden dolayı ‘’Allah seni affetsin! Neden onlara izin verdin…’’denilerek ilahi ikaz yakasına yapışıyordu. Çünkü O, Kur’an’ın dışında değil ta kendisiydi, ete kemiğe bürünmüş şekliydi.

Uydurulan dinin en fazla tahrif ettiği peygamber tasavvurudur. Tasavvufta peygamberimiz diğer peygamberlerle yarıştırılırken insani olmayan sıfat ve yakıştırmalara maruz bırakılmıştır. Resail ve şemail kitaplarını okuyanlar bilirler, insanüstü bir peygamberle karşılaşılıyor. Ayrıca hidayet rehberinden ziyade İdrarından şifa, kılından medet, ayak izinden himmet, Cübbesinden destek isteniyor. Ayetler ise; cinsel
organların işlevlerinin daha iyi yapması için üfürükçülükte, baş ağrısına, diş ağrısına, ölülere, gömülere, kısmete tevdi ediliyor.


Aynı şekilde bunun tersini yapıp etki-tepki meselesi olarak peygamberi postacı konumuna koyup ‘’o görevini yerine getirip işi bitti ’’ diyenlerde onu gereği gibi anlamış değillerdir. Namazı duaya, orucu hevaya, zekatı farklı bir kisveye…

Mustafa İslamoğlu hocanın deyimiyle ‘’iki tasavvur bir gerçek’’. İki yalan bir doğru. O doğru, İslam’ın öngördüğü rol model kişisi, Kur’an’ın en ulvi projesi insanı kâmildir: Peygamberdir. Aranacak yer ise Kur’an’dır. Dolayısıyla rahatlıkla diyebiliriz ki; Peygamber bu dinin ilk Kur’an müslümanıdır.

Kuranı herkes anlar mı? Neden anlamasın. Çünkü bunun sadece bazı insanların anlayabileceğinin savunmak dinde tekelleşme olarak adlandırılabilir. Ortaçağ Hıristiyanlığında sonuçları hazin olmuştur. Kilise(dönemin dinsel otoritesi) o dönemde din adına büyük cinayetler işlemiş, tanrı adına konuşmuş, Martin Luther gibi
kitabı herkesin anlayamayacağını savunarak kendisine yozlaşmışlık içinde yeni bir yozlaşma yolu bulmuş, onlara cennetten tapu satışları, paralı tevbe seansları yaptırarak dini seküler bir hale getirmiştir.

Hâlbuki müminler ilahi sofradan nasiplerince faydalanır, bilgilerince ittikaları artar. Ne Kitaptan bir ayet nede peygamberin yaşayış ve sözlerinde sözlerinde bu tezi destekler bir ibare vardır…

Abdullah b.Selam Tevbe süresi 31.ayette geçen ‘’onlar hahamlarını ve rahiplerini kendilerine rab edindiler’’ ayeti inzal olduğunda ‘’Ey Allahın resulü biz onları rab edinmiyorduk’’ der. Peygamber’de: Siz onların helal dediğine helal; Haram dediğine haram demiyor muydunuz? O’da; Evet, der. Allah resulü’de ‘Bu işte Rab edinmektir’ der. Yani din adamlarıyla ilişkimiz sadece dinin onlara terk edilmesi ile değil kitap doğrultusunda
doğrularına tabi olmaktır.

Yazıda verilen örnek üzerinden İncil ve Kur’an arasında mahiyet olarak temel farklar vardır. Her ikisi ilahi menşeili fakat İncil yakıldıktan 400 yıl sonra tekrar yazılıyor, Kuran ise tevettür olarak bize ulaşıyor. İncil’de ilahi olmayan kavram ve olaylara rahatlıkla rastlanabiliyor. Hadis ilminde olduğu gibi yazıldığı dönemin kargaşa ve korkularını içinde taşıyor. İncil’in başına gelen İslam tarihinde hadislerin başına gelmiştir.

Hülasa din temelinde Kur’an’ın olduğu-siyasi ve makami mevkilerden uzak-sağlam bir mecraya oturtulup sünnet ona göre inşa edilmedikçe ve hadis onun doğrultusunda düzeltilmedikçe bu kargaşa devam eder…
 

fakiri

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
15,969
Tepkime puanı
355
Puanları
83
Konum
KOCAELİ


[/QUOTE=RedveKabul;1532726]Ejder Aşit


Kuran Müslümanlığı Sapıklık mı?


Kuranı herkes anlar mı? Neden anlamasın?


[/QUOTE]





Birinci sorunun cevabı :


EVET, KATMERLİ BİR SAPIKLIKTIR!


İkinci soruların cevabı:


Bu cevabı Rabbimiz bizzat kendisi buyurmuş :





Ali İmrân Sûresi, Ayet:7





Sana Kitab'ı indiren O'dur. O'nun bazı âyetleri muhkemdir, mânâsı açık ve kesindir. Bunlar kitabın esasıdır. Diğer bir kısmı da müteşabihlerdir (birbirine benzer çeşitli mânâlar taşır). Kalplerinde eğrilik olanlar, fitne çıkarmak ve kendilerine göre yorumlamak için onun benzer âyetlerinin üzerlerine düşerler. Oysa onun te'vilini ancak Allah bilir. İlimde derinleşmiş olanlar:


“O'na inandık, hepsi Rabbimizin katındandır. ” derler. Bunu ancak akl-ı selim sahiplerinden başkası düşünüp anlamaz.





Not: Biz şahsen bu yazının sahibi olsaydık en önce ismimizi msülümanlara has bir isimle değiştirir, ondan sonra ahkâm kesmeye karar verirdik !
 

ömerusta

Kıdemli Üye
Katılım
16 Ocak 2012
Mesajlar
6,913
Tepkime puanı
239
Puanları
0
evet bende kabul ediyorum kuran müslümanlığı bunların inancında sapmadır bizde saptık arkadaş biz kuranın peşinden gidiyoruz kılavuzumuz o dur sizin yolunuz size bizim yolumuz bize
 

fakiri

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
15,969
Tepkime puanı
355
Puanları
83
Konum
KOCAELİ
Ne kadar da az aklediyorsunuz ya ! Hatta akıl melekeniz uçmuş gitmiş gibi !..
Şeytan sizi saptırmak ve sapıtmak için belirlediği yola “Şeytan Müslümanlığı” adını mı verecekti zannediyorsunuz ? Elbetteki “Kuran Msülümanlığı” adı onun bu belirlediği yol için biçilmiş bir isimdir !

 

Kurtuluş26

Profesör
Katılım
6 Ocak 2014
Mesajlar
860
Tepkime puanı
3
Puanları
0
Web sitesi
islamikonular.weebly.com


[/QUOTE=RedveKabul;1532726]Ejder Aşit


Kuran Müslümanlığı Sapıklık mı?


Kuranı herkes anlar mı? Neden anlamasın?





Birinci sorunun cevabı :


EVET, KATMERLİ BİR SAPIKLIKTIR!


İkinci soruların cevabı:


Bu cevabı Rabbimiz bizzat kendisi buyurmuş :





Ali İmrân Sûresi, Ayet:7





Sana Kitab'ı indiren O'dur. O'nun bazı âyetleri muhkemdir, mânâsı açık ve kesindir. Bunlar kitabın esasıdır. Diğer bir kısmı da müteşabihlerdir (birbirine benzer çeşitli mânâlar taşır). Kalplerinde eğrilik olanlar, fitne çıkarmak ve kendilerine göre yorumlamak için onun benzer âyetlerinin üzerlerine düşerler. Oysa onun te'vilini ancak Allah bilir. İlimde derinleşmiş olanlar:


“O'na inandık, hepsi Rabbimizin katındandır. ” derler. Bunu ancak akl-ı selim sahiplerinden başkası düşünüp anlamaz.





Not: Biz şahsen bu yazının sahibi olsaydık en önce ismimizi msülümanlara has bir isimle değiştirir, ondan sonra ahkâm kesmeye karar verirdik !



Peygamber Efendimiz(s.a.v) ayetleri açıklamıştır.Kütübi sittede 400 küsür sürelerle ilgili hadis vardır.
Bunlar biz bize yeteriz.Aklımız bize yeter.Herşeyi anlarız.Kimseye ihtiyacımız yok.Öğretmenlere,hocalarada ihtiyaç yok biz herşeyi biliriz.Ağızlarıyla söylemeselerde o anlama geliyor.
Anlamadığımız hangi ayeti açıklamış
diyen biri çıktı
Nasıl bir kibirdir bu,nasıl bir benliktir bu?Şeytanda nefste kendini alim gösteriyor.

Hadisleride okumuyorlar,kuranı kerim tefsirlerinide okumuyor.Hiç bir islam alimini beyenmiyorlar ki?Neler neler ekleniyorda havada kalıyor.Sürekli boş konuşmalar...

Kuraniyyuncuların kuranı çok iyi anlıyor gibi konuşmaları çok acaip.Biz hadislerden ve tefsirden faydalanıyoruz.Onlar sırf kendi aklına güveniyorlar.

Herkezin aklı bir mi?Herkez aynı mı anlayacak?İşte hadislerin önemide burada.O inanmadınız hadislerde Peygamber efendimiz(s.a.v) ne söylediyse çıkmadı mı?Çıkmıyor mu?Bir bir gerçekleşiyor.
Küçük kıyamet alametlerinin hepsi veya çoğu gerçekleşti.Büyük kıyametl alametleride bir bir gerçekleşecektir.Bakalım hala hadisleri yalanlayacaklar mı?
 

maksut ibrahim

Kıdemli Üye
Katılım
6 Kas 2009
Mesajlar
5,889
Tepkime puanı
139
Puanları
0
Kim de Rahman'ın Zikri'ni (Kur'an'ı) görmezlikten gelirse, biz onun başına bir şeytan musallat ederiz. Artık o, onun ayrılmaz dostudur. [Zuhruf, 36]
 

Tahsin EMİN

Kıdemli Üye
Katılım
7 Şub 2012
Mesajlar
11,757
Tepkime puanı
490
Puanları
83
Sanırım Kur'an Müslümanlığı'nın eleştirilmesi şundan sebep:

Kur'an'ı kabul etmekle beraber, Sevgili Peygamberin Kur'an olan "dini uygulamasını" kabul etmemek, O'nun uygulama alanını inkar etmek...

İşte "sapıklık" olarak ifade edilen yer burasıdır.

Şimdi gelelim sadede:

Mesela, "sapık" denenler kimlerdir..? Günümüzden bir iki isim verelim:

İSLAMOĞLU, BAYINDIR...

Bu iki müslüman,

Namaz kılmıyor mu?

Oruç tutmuyor mu?

Zekat, ikram, infak, sadakada bulunmuyor mu?

Hac ve umre ibadetlerini ikame etmiyorlar mı?

Kur'an okumuyorlar mı?

Kabirleri ziyaret etmiyorlar mı?

Allah yolunda mücadele etmiyorlar mı?

İlim talep etmiyorlar mı?

Zinadan, gıybetten, dedikodudan, iftiradan, kumardan, alkolden kaçınmıyorlar mı?

Soruları çoğaltabilirsiniz...

Bu soruların bir kısmını, "Evet, yerine getiriyorlar" şeklinde bir kısmını da "Hayır, onlardan kaçınıyorlar" şeklinde cevaplıyoruz.

Onların uygulama alanlarında Peygamber'in uygulaması yok denebilir mi?

Yani, bir anlamda, birilerine "Kur'an müslümanı" demek de anlamsız ve manasız bir sözdür,

Ya da birilerinin, "Bizler Kur'an müslümanıyız" demelerinin de bir anlamı yoktur...

Ben de böyle bir yorumda bulunmuş oldum,

Hata mı ettim isabet mi buyurdum o sizin takdirinize kalmış...
 

Yahayy

Kıdemli Üye
Katılım
25 Ocak 2014
Mesajlar
4,603
Tepkime puanı
147
Puanları
63
Konum
İstanbul
Ne kadar da az aklediyorsunuz ya ! Hatta akıl melekeniz uçmuş gitmiş gibi !..
Şeytan sizi saptırmak ve sapıtmak için belirlediği yola “Şeytan Müslümanlığı” adını mı verecekti zannediyorsunuz ? Elbetteki “Kuran Msülümanlığı” adı onun bu belirlediği yol için biçilmiş bir isimdir !

O olmasa idi İslam dini kemale ermezdi denilen birine Hatmül Cehil diyecek halleri yoktu her halde, ona hatmül Hatmül Veli diyeceklerdi.
Buradan bakınca zokayı yutan balık sen gibi duruyorsun amca ne dersin.
 

maksut ibrahim

Kıdemli Üye
Katılım
6 Kas 2009
Mesajlar
5,889
Tepkime puanı
139
Puanları
0
Sırf Rablerinin rızasını isteyerek sabah akşam O'na yalvaran (fakir)leri, (inkârcılar istiyor diye) yanından kovma! (Sen fakirlerle berabersin diye ekâbir takımı iman etmese de) onların hesabından sana (hiçbir sorumluluk) düşmez ve senin hesabından da onlara bir şey düşmez. Bu yüzden onları kovarsan zalimlerden olursun.
enam 52



Söyle bir düsünelim Peygamberimizin aklindan fakirleri kovmak gecmis

Allah bu ayeti göndermis


Peygamberimiz vefat ettik ten sonra sahabeleri kim uyardi?

BUNU BILEN VARMI?
 

fakiri

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
15,969
Tepkime puanı
355
Puanları
83
Konum
KOCAELİ
O olmasa idi İslam dini kemale ermezdi denilen birine Hatmül Cehil diyecek halleri yoktu her halde, ona hatmül Hatmül Veli diyeceklerdi.
Buradan bakınca zokayı yutan balık sen gibi duruyorsun amca ne dersin.
Sen hayatta olduğun müddetçe hiç kimse Hatemu’l-Cehil olmaz-olamaz ! Herkes görüyor ve biliyor ki, bu forumda cehaleti ayakta tutanlardan birisi sensin !
 

adams77

Kanalizasyoncu
Katılım
14 Haz 2013
Mesajlar
25,879
Tepkime puanı
2,059
Puanları
113
Konum
Mars
Ben halen şaşıyorum bu insanlar nasıl olurda kitap ile kuran arasındaki farkı çözemezler yahu insan bir düşünür acaba der yine düşünür
 

Tahsin EMİN

Kıdemli Üye
Katılım
7 Şub 2012
Mesajlar
11,757
Tepkime puanı
490
Puanları
83
Kur'an müslümanlığı sapıklık olmaz şöyle ki,

Hz Muhammed ümmetini Allah'a şikayetlenecek midir..?

Şikayetlenecektir değil mi..?

Neyleri için şikayetlenecek..?

Şeyhlere el vermediklerinden mi?
Ehl-i sünne olmadıklarından mı?
Tarikate intisap etmediklerinden mi..?

Ve nice sorular sorun belki de hiçbirisi olmayacak:

Hz Muhammed ümmetini "Kur'an'ı bir kenara ittiklerinden, O'na uymadıklarından" dolayı ümmetini Allah'a şikayetlenecektir...

Şimdi Kur'an müslümanlığı sapıklık demek ifade edenbi sapık kılmaz hatta kafir de kılar...

Çünkü, orada Allahü Teala, "bilmeyene, anlamayana, içinden çıkamayana, aklı ve iz'an'ı yetmeyene" çıkış yolu gösterir zaten...

Yani nereden bakarsanız bakın, sapıtmazsınız, müslümanlık Kur'an'ın merkezindedir zaten...

Selamlar...
 

lafons7275

Kıdemli Üye
Katılım
19 Şub 2013
Mesajlar
21,533
Tepkime puanı
342
Puanları
0
Konum
İzmir
Kuran ayetlerinin Mekki ve Medeni diye ayrılmasını doğru buluyor musunuz?
 
Üst