Kur'an Gibi Hadisler Neden Allah tarafından korunmaya alınmamıştır?

ibrahimi

Has Uşak
Katılım
19 Haz 2006
Mesajlar
23,463
Tepkime puanı
1,831
Puanları
0
Yaş
37
Konum
forvet arkası
Soru:Allah, Kur’an’ı koruyacağına dair verdiği sözü, İslam’ın ikinci temel kaynağı hadisler için niçin vermemiştir? Bize ulaşan hadis kitaplarının içindeki hadislerin tamamı, hiç şüphesiz peygamberimizin sözüdür diyebiliyor muyuz?

"Kur an´ı kesinlikle biz indirdik; elbette onu yine biz koruyacağız."(Hicr, 15/9)

Kur’an’ın Allah’ın kesin korumasına alınması, onun mucizeliğinin bir parıltısıdır. Hz. Peygamber (asv)'in sözlerinin bile bu değerde görülmemesi, Kur’an’ın ilahî kimliğinin bir diğer nişanesidir. Kaldı ki, Hz. Peygamber (asv) Kur’an’ı yazdırıp korumaya aldığı halde, kendi sözlerini buna dahil etmemiştir. Aksine ilk zamanlarda -Kur’an’ın bazı kelime veya ifadeleriyle karıştırılır diye- hadislerin yazılmasına bile müsaade etmemiştir.

Ayrıca, hadislere benzer ifadeler eklemek, hadis olmayan sözleri hadis gibi göstermenin mümkün olduğunu, onlarca uydurma rivayetlerin varlığından anlıyoruz. Hadisler, Kur’an’dan sonra en beliğ ifadeleri barındıran kaynaklar olmakla beraber, yine de mucize şeklinde bir ayrıcalığı yoktur. Mucizelik vasfı sadece Kur’an’a mahsustur. Mucize olmayan hadislerin ifadelerini, birer mucize olan Kur’an’ın ifadeleri ile aynı kefeye koymak, ne adalet ne de hikmet açısından uygundur.

Özetle, Hz. Muhammed (asv)’in elinde zuhur eden iki kaynaktan biri olan Kur’an’ın koruma altına alınması, özel bir gayretle yazılıp kayıt altına alınması, milyonlarca hafızlar tarafından ezberleme geleneğine sahip olması ve sağlam bir yolla bize kadar ulaştırılması, bunun yanında ikinci kaynak durumundaki hadisler için bunların söz konusu olmaması, Kur’an’ın Allah’ın kelamı olduğunun açık göstergesidir... Bu mucizeliğin parlak bir şekilde görünmesi için, ona herhangi bir rakip, bir alternatifin olmamasını gerektirir. Bu da hadislerin Kur’an’da farklı bir konumda olmasını icap ettirir...

Bununla beraber, Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (asv)'in hayatı ve Kur'an'ın canlı tefisiri demek olan hadisler ve sünnet, onun ashabı başta olmak üzere Ümmeti tarafından korunmuştur. Hem kendi zamanında hem de diğer zamanlarda bizzat yaşanarak, yazılarak ve ezberlenerek korunmuş, hayata geçirilmiş, fıkıh ve hadis kaynaklarında kaydedilmiştir.

sorularla islamiyet
 

hirahos

Kıdemli Üye
Katılım
9 Kas 2006
Mesajlar
35,948
Tepkime puanı
483
Puanları
0
Yaş
55
"Zikri biz indirdik, onu koruyacak da biziz" Ayet-i Kerimesinde, zikirden mana "Kur'an ve Sünnettir". Öyleyse hem Kur'an hem de Sünnet kıyamete kadar korunacaktır, yönünde mana veren müfessir alimlerimiz vardır. Amenna ve saddakna. İslam'ın geliş usülünü ve şeklini bilenler için kapalı bir konu değildir.
 

Hikem

Kıdemli Üye
Katılım
31 Ağu 2009
Mesajlar
6,073
Tepkime puanı
702
Puanları
0
Sünnetin tedvini, rical ilmi başlı başına mucize olaylardır....Başka hiçbir miletin tarihinde böyle bir ilim geleneği bulunamaz.Bu yönüyle Hadislerde korunmuştur diyebiliriz.
 
Üst