Kudsî Hadisler

NehiR

mütebessim :)
Katılım
16 Haz 2006
Mesajlar
2,708
Tepkime puanı
16
Puanları
0
Yaş
41
Konum
Gaziantep/Konya
KUDSİ HAdİs:Manası Yüce Allah'a ait olan fakat Hz. Peygamber'in (a.s.) kendi cümleleri ile ifade edilen hadislerdir. (Ayeti Kerimelerde ise Mana da Sözler de yüce Allah'a aittir.)

1- Ebu Hureyre'nin (r.a.) naklettiğine göre:

Allah Resulü (a.s.) şöyle buyurmuştur: "Şanı Yüce Allah, (Meleklerine) şöyle buyurmuştur: Kulum bir kötülük yapmaya niyetlenirse, aleyhine onu hemen yazmayın. Eğer o işi yaparsa onun adına tek bir kötülük yazın. Kulum iyi bir işe niyetlenir de yapamaz ise, niyetini bir iyilik olarak yazın. Niyetini gerçekleştirir ise on iyilik yazın." Sahih-i Müslim'deki hadis numarası [Sadece Arapça]: 183

2- İbn Abbas (r.ahm.) anlatıyor:

Allah Resulü (a.s.) Şanı Yüce Rabbinden rivayet ettiği bir kudsi hadiste şöyle buyuruyor: "Allah, iyi ve kötü şeyleri tayin etmiştir. Sonra da bunları açıklamıştır. Kim bir iyilik yapmaya niyetlenir de yapamaz ise, Allah o kişi adına tam yapılmış bir iyilik yazdırır. Eğer niyetlendiği bu iyiliği yapabilirse, Şanı Yüce olan Allah, o kişi adına on iyilikten başlayarak yedi yüz katı ve hatta daha çok kat iyilik yazdırır. Kim de bir kötülük yapmaya niyetlenir de yapmazsa, Allah o kişi adına tam yapılmış bir iyilik yazdırır. Eğer o kişi bir kötülük yapmaya niyetlenir de yaparsa, Allah onun adına tek bir kötülük yazdırır." Sahih-i Müslim'deki hadis numarası [Sadece Arapça]: 187

3- Enes b. Malik'in (r.a.) naklettiğine göre:

Allah Resulü (a.s.) şöyle buyurdu: Aziz ve Celil olan Allah şöyle buyurdu: "Hiç şüphe yok senin ümmetin, bu nedir, şunun hâli nedir? diye pek çok sorular sormaktan vazgeçmeyecekler. Hatta (sonunda): Mahlûkatı Allah yarattı, fakat Allah'ı kim yaratmıştır? diyeceklerdir." Sahih-i Müslim'deki hadis numarası [Sadece Arapça]: 195

4- Ebu Saîd'in (r.a.) naklettiğine göre:

Allah Resulü (a.s.) şöyle buyurdu: "Aziz ve Celil Allah (Kıyamet günü): Ey Adem! buyurur. Adem hemen cevap olarak: Ey Rabbim! Tekrar tekrar icabet edip, her emrini yerine getirmek üzere hazırım. Ve her hayır senin iki elindedir (emir ve nehyindedir), der. Yüce Allah: Ateşe girecekleri çıkarıp gönder, der. Adem Peygamber: Ey Rabbim! Cehenneme gönderileceklerin miktarı ne kadardır? diye sorar. Yüce Allah: Her bin kişiden dokuz yüz doksan dokuzu! diye cevap verir." Hak Teala Adem'e böyle buyurduğu sıra, (bunun verdiği dehşetli korkudan) çocuğun ihtiyarlayacak, ve her gebe kadın karnındaki çocuğu düşürecek. Ve bütün insanları sarhoş olarak göreceksin; oysa, onlar hiç de sarhoş değillerdir. Ama ne var ki Allah'ın azabı çok şiddetlidir de ondan öyle görünürler. Oradakilere bu haber ağır geldi de: Ey Allah'ın Resulü! Bu, binde bir kişi hangimizdir? diye sordular. Bunun üzerine Allah Resulü: "Size müjdeler olsun! Muhakkak sizden bir kişiye mukabil Ye'cüc ve Me'cüc'den bin kişi (Cehenneme gönderilecektir)" buyurdu. Sonra da: "Hayatım kudret elinde olan Allah'a yemin ederim ki: Sizlerin Cennetliklerin dörtte birini teşkil edeceğinizi kuvvetle ümit etmekteyim" buyurdu. Bunun üzerine Allah'a hamd ettik ve tekbir getirdik. Sonra Allah Resulü: "Nefsim kudret elinde olan Allah'a yemin ederim ki: Ben sizlerin Cennet ehlinin üçte biri olmanızı kuvvetle ümit etmekteyim" buyurdu. Bunun üzerine biz tekrar Allah'a hamd edip tekbir getirdik. Sonra Allah Resulü yine: "Nefsim kudret elinde olan Allah'a (adına) söz veriyorum ki: Ben Cennetliklerin yarısının sizden olmasını kuvvetle arzu etmekteyim. Çünkü ümmetlerle kıyaslanınca sizin örneğiniz, siyah öküzün derisi üzerindeki beyaz bir tüy gibidir. Yahut da eşeğin ön ayaklarının iç taraflarında bulunan daire şeklindeki mühre gibidir" buyurdu. Sahih-i Müslim'deki hadis numarası [Sadece Arapça]: 327

5- Ebu Hureyre'nin (r.a.) naklettiğine göre:

Allah Resulü (a.s.) şöyle buyurdu: "Gecenin son üçte birinde, Allah Teala her gece en alt semaya iner ve şöyle buyurur: Dua eden var mı, duasını kabul edeyim! Benden hacet isteyen var mı, isteğini yerine getireyim! Benden mağfiret dileyen var mı, onu mağfiret edeyim!" Sahih-i Müslim'deki hadis numarası [Sadece Arapça]: 1261

6- Ebu Hureyre'nin (r.a.) haber verdiğine göre:

Hz. Peygamber (a.s.): "Yüce Allah: Ey Adem oğlu! İnfak et ki ben de sana infak edeyim" İbn Nümeyr'in rivayetinde: "Allah kerem sahibidir. O, son derece cömerttir. Onu gece gündüz hiçbir şey eksiltmez" buyurmuştur. Sahih-i Müslim'deki hadis numarası [Sadece Arapça]: 1658

7- Ebu Hureyre'nin (r.a.) anlattığına göre:

O, Hz. Peygamber'i (a.s.) şöyle buyururken işitmiştir: Yüce Allah şöyle buyurmuştur: "Benim yarattığım gibi yaratmaya kalkışan kişiden daha zalim kim olabilir? Haydi onlar (yoktan) bir tek zerre yaratsınlar ya da bir tek tane meydana getirsinler veyahut bir arpa tanesi yaratsınlar da görelim bakalım." Sahih-i Müslim'deki hadis numarası [Sadece Arapça]: 3947

8- Ebu Hureyre (r.a.) şöyle anlatır:

Ben Allah Resulü'nü (a.s.): "Aziz ve Celil Allah: Adem oğlu dehre söver. Halbuki ben dehr (in yaratanıy)ım. Gece ve gündüz benim elimdedir" buyurdu, derken işittim. Sahih-i Müslim'deki hadis numarası [Sadece Arapça]: 4165

9- Ebu Hureyre'nin (r.a.) bildirdiğine göre:

Allah Resulü (a.s.) şöyle buyurmuştur: "Şüphesiz Allah bir kulu sevdiği zaman, Cebrail'i çağırır ve: Ben filanı seviyorum, sen de onu sev diye emreder. Cebrail de onu sever. Sonra Cebrail semada seslenip: Allah filan kimseyi seviyor, binaenaleyh siz de onu seviniz! der. Artık gök ahalisi de onu severler. Sonra yeryüzüne onun için (Allah tarafından) kabul konulur. Allah bir kula buğz edince de Cebrail'i çağırır ve: Ben filanı sevmiyorum, sen de onu sevme diye emreder. Cebrail de onu sevmez. Sonra Cebrail gök halkı içinde: Allah filan kimseyi sevmiyor, siz de onu sevmeyiniz diye nida eder. Göktekiler de o kimseyi sevmezler. Sonra onun için yeryüzüne (Allah tarafından) buğz ve nefret konulur." Sahih-i Müslim'deki hadis numarası [Sadece Arapça]: 4772

10- Ebu Hureyre'nin (r.a.) bildirdiğine göre:

Allah Resulü (a.s.) şöyle buyurmuştur: "Şüphesiz Allah bir kulu sevdiği zaman, Cebrail'i çağırır ve: Ben filanı seviyorum, sen de onu sev diye emreder. Cebrail de onu sever. Sonra Cebrail semada seslenip: Allah filan kimseyi seviyor, binaenaleyh siz de onu seviniz! der. Artık gök ahalisi de onu severler. Sonra yeryüzüne onun için (Allah tarafından) kabul konulur. Allah bir kula buğz edince de Cebrail'i çağırır ve: Ben filanı sevmiyorum, sen de onu sevme diye emreder. Cebrail de onu sevmez. Sonra Cebrail gök halkı içinde: Allah filan kimseyi sevmiyor, siz de onu sevmeyiniz diye nida eder. Göktekiler de o kimseyi sevmezler. Sonra onun için yeryüzüne (Allah tarafından) buğz ve nefret konulur." Sahih-i Müslim'deki hadis numarası [Sadece Arapça]: 4772

11- Ebu Hureyre'nin (r.a.) haber verdiğine göre:

Allah Resulü (a.s.) şöyle buyurmuştur: "Şüphesiz Aziz ve Celil Allah şöyle buyurur: Ben kulumun beni zannettiği gibiyim. Kulum beni anarken ben muhakkak onunla beraber bulunurum. Eğer o beni gönlünde gizlice zikrederse, ben de onu gönlümde zikrederim. Eğer o beni bir cemaat içinde zikrederse, ben de onu o cemaatten daha hayırlı bir cemaat içinde zikrederim. Kulum bana bir karış yaklaşırsa, ben ona bir arşın yaklaşırım. Kulum bana bir arşın yaklaşırsa, ben ona bir kulaç yaklaşırım. o bana yürüyerek gelirse, ben ona koşarak varırım." Sahih-i Müslim'deki hadis numarası [Sadece Arapça]: 4832

12- Ebu Hureyre'nin (r.a.) ifade ettiğine göre:

Hz. Peygamber (a.s.) şöyle buyurmuştur: "Allah mahlûkatı yarattığı zaman kendi nezdinde Arş'ın üzerinde bulunan kitabına: "Muhakkak benim rahmetim gazabıma üstün gelir" yazmıştır. Sahih-i Müslim'deki hadis numarası [Sadece Arapça]: 4939

13- Ebu Hureyre (r.a.) anlatıyor:

Hz. Peygamber (a.s.) Aziz ve Celil olan Rabbinden rivayet ederek şöyle buyurmuştur: "Bir kul bir günah işledi. Müteâkiben: Allahım! Günahımı bağışla, dedi. Yüce Allah: Kulum bir günah işledi, fakat günahı mağfiret eden ve günah sebebiyle cezalandıracak bir Rabbi olduğunu bildi buyurdu. Sonra kul tekrar dönüp günah işledi. Ardından: Ey Rabbim! Günahımı affet diye yalvardı. Yüce Allah yine: Kulum bir günah işledi, fakat günahı mağfiret eden ve günah sebebiyle cezalandıracak bir Rabbi olduğunu bildi buyurdu. Sonra kul tekrar dönüp günah işledi. Ve: Ey Rabbim! Günahımı mağfiret et diye yalvardı. Yüce Allah bu sefer yine: Kulum bir günah işledi, fakat günahı mağfiret eden, günah sebebiyle ceza veren bir Rabbi olduğunu gereği gibi bildi. Sen istediğini yap, ben seni mağfiret ettim, buyurdu." Ravi Abdul Ala "İstediğini yap!" sözünü üçüncü yahut dördüncü defa da mı söyledi, bilmiyorum dedi. Sahih-i Müslim'deki hadis numarası [Sadece Arapça]: 4953

14- Ebu Hureyre'nin (r.a.) anlattığına göre:

Allah Resulü (a.s.) şöyle buyurdu: "Yüce Allah Kıyamet günü bütün yeri avcuna alır. Göğü de sağ elinde dürer. Sonra: "Melik benim. Hani yeryüzünün hükümdarları neredeler!" diye hitap eder." Sahih-i Müslim'deki hadis numarası [Sadece Arapça]: 4994

15- Abdullah b. Ömer'in (r.ahm.) rivayet ettiğine göre:

Allah Resulü (a.s.) şöyle buyurmuştur: "Aziz ve Celil Allah Kıyamet günü bütün gökleri dürer. Sonra onları sağ eli ile tutar. Sonra da: "Melik benim! Zalimler nerede? Mütekebbirler nerede?" buyurur. Sonra sol eliyle de gökleri dürer. Ardından: "Melik benim! Zalimler nerede, mütekebbirler nerede?" buyurur." Sahih-i Müslim'deki hadis numarası [Sadece Arapça]: 4995

16- Enes b. Malik'ten (r.a.) rivayet edildiğine göre:

Hz. Peygamber (a.s.) şöyle buyurmuştur: "Yüce Allah Cehennemliklerin en hafif azaplısına: Dünya ve dünyadaki her şey senin olsa onu fidye eder miydin? buyurur. O kul: Evet, der. Bunun üzerine Allah: Sen Adem'in sulbünde iken ben senden daha hafif bir şeyi: Bana ortak tanımamanı istemiştim. (Ravi, şöyle dediğini de zannediyorum dedi) Ben de seni ateşe atmayacaktım. Fakat sen şirkten başkasını kabul etmedin, buyurur." Sahih-i Müslim'deki hadis numarası [Sadece Arapça]: 5018

17- Ebu Hureyre'den (r.a.) nakledildiğine göre:

Peyamber (a.s.) şöyle buyurmuştur: "Aziz ve Celil Allah: Ben iyi kullarım için hiç bir gözün görmediği, hiç bir kulağın işitmediği ve hiç bir insanın kalbinden geçmeyen şeyler hazırladım, buyurdu." Allah'ın kitabında bunu tasdik eden delil şu ayettir: Artık yaptıklarına karşılık olarak, onlar için ne sevinçler saklandığını hiç kimse bilemez. Sahih-i Müslim'deki hadis numarası [Sadece Arapça]: 5050

18- Ebu Saîd Hudrî'den (r.a.) bildirildiğine göre:

Hz. Peygamber (a.s.): "Allah, Cennet ahalisine: Ey Cennet ahalisi! diye hitap buyurur. Onlar: Ey Rabbimiz! Sana iki defa icabet ederiz ve kullukta daimiz. Hayır senin iki elindedir derler. Allah: Razı oldunuz mu? buyurur. Kullar: Ya Rab! Nasıl razı olmayalım? Sen bize mahlûkatından hiç bir kimseye vermediğini ihsan buyurdun! derler. Allah: Bundan daha kıymetlisini vereyim mi? buyurur. Onlar: Ey Rabbimiz! Bundan daha kıymetli ne olabilir ki? derler. Bunun üzerine Allah: Ben size rıdvanımı (razımı) helal kılıyorum ve artık bundan sonra sizlere ebediyen kızmam! buyurur." Sahih-i Müslim'deki hadis numarası [Sadece Arapça]: 5057

19- Ebu Hureyre'nin (r.a.) rivayet ettiğine göre:

Allah Resulü (a.s.) şöyle buyurmuştur: "Cehennem ile Cennet münakaşa ettiler. Cehennem: Bana zalimler ve mütekebbirler girer dedi. Cennet: Bana zayıflar ve miskinler girer dedi. Aziz ve Celil Allah Cehenneme: Sen benim azabımsın. Dileyeceğim kimselere seninle azap ederim buyurdu. (Belki de: Dilediğime seninle isabet ederim demiştir). Cennete de: Sen benim rahmetimsin. Dilediğim kimselere seninle merhamet ederim. İkinizi de dolduracak vardır buyurdu." Sahih-i Müslim'deki hadis numarası [Sadece Arapça]: 5081



-alıntı-
 
Üst